EĞİTİM - 05 Ekim 2017 Perşembe 17:41

Yeni akademik yılın ilk dersini Eski Bakan Prof. Dr. Nabi Avcı verdi

A
A
A
Yeni akademik yılın ilk dersini Eski Bakan Prof. Dr. Nabi Avcı verdi

İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nin 2017-2018 Akademik Yılı Açılışı, Eski Milli Eğitim, Kültür ve Turizm Bakanı Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi AVCI’nın ilk dersi vermesiyle başladı.

Açılış Törenine İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Azmi OFLUOĞLU, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İ. Yaşar HACISALİHOĞLU, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan FİDAN, iş ve akademik camiadan çok sayıda davetli ile İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi akademisyenleri ve öğrencileri katıldı.
İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi 2017-2018 akademik yılının ilk dersini veren Eski Milli Eğitim, Kültür ve Turizm Bakanı Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı, yeni eğitim öğretim yılında güzel bir akademik yıl geçirilmesi temennisinde bulundu.
Çağa ayak uydurmanın son derece önemli olduğuna değinen Eski Bakan Prof. Dr. Avcı, "'Zamanın ruhu' diye bir tabir var toplumsal konuları karşılıklı olarak belirliyor askeriye, maliye, ilmiye ona göre biçimleniyor. Bu biçimlendirmeler çağdan çağa değişiyor. Günümüzde bu değişimin hızı çok arttı. Teknolojinin gelişimiyle ivme kazanıyor. Artık eskisi gibi insanlar hayata atıldıkları meslekle emekli olmuyorlar. Teknolojinin gelişimiyle pek çok ara elemana veya uzmana ihtiyaç bırakmayarak makinelerle, bilgisayarla yapılacağı bir döneme girdik. Bu değişim ve gelişime ayak uydurmamız gerekiyor" diye konuştu.
Üniversitelerin dağınık yapısına değinen Avcı, " Türkiye'de bugün ki üniversite düzenin temelinde biliyorsunuz 1982 yürürlüğe giren YÖK Yasası ve merhum İhsan Doğramacı'nın yaptığı düzenlemeler var daha sonra o düzenlemeler muhtelif revizyonlardan geçti YÖK yasası 30'un üstünde değişikliği uğradı ve artık başlangıçta var olduğunu var sayabileceğimiz o iç bütünlüğünü de tutarlığını yitiren bir dağınıklık ortaya çıktı. Hem bu nedenle hem de 82' de Merhum Doğramacı bu düzenlemeleri yaparken Türkiye'de 27 üniversite vardı hem de nitelik olarak bugünle mukayese edemeyeceğimiz bir manzarada bahsediyoruz. Dolayısıyla bugün 200'e yaklaşan üniversitemiz var. Ayrıca o gün olmayan vakıf üniversitelerimiz var. O zamanlar özel üniversite kurmak pek mümkün olmadığı için vakıf üniversitesi formatında örgütlenmiş ama yasal düzenleme müsait olsa özel üniversiteye dönüşmesi gerek kurumlardı. Dolayısıyla 15 yıldır bunun uğraşı veriliyor. Fakat nihai bir sonuca ulaşamadık" açıklamalarında bulundu.

“Biz değer üreten üniversite olmak istiyoruz”

İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İ. Yaşar Hacısalihoğlu, yapmış olduğu açılış konuşmasında öğrencilerinden ve akademik kadrolardan neler beklediğine değindi. Rektör Prof. Dr. Hacısalihoğlu, "Sevgili gençler sizler bizim varlık nedenimizsiniz bu yüzden temel düsturumuzla hemhal olmanızı isteriz. Tek kelimeyle bunun altını üstünü saçaklarını zenginleştirerek bu temel düsturu yaşatacağız. Biz değer üreten üniversite olmak istiyoruz. Ürettiği değeri de paylaşan, bunu insanlık adına bu toprağın insanlarına, ülkesine ve geleceğe karşı sorumlulukla yapmak istiyoruz. Sizler bu konuda çok önemli bir paydaşısınız asla pasif bir konumda olamazsınız. Bir üniversite sonuçta yeniliklerin ve üretimin merkezidir. Sorgulamak ve soru sormak büyük bir iştir aslında. Önemli olan kıymetli soru sorabilmektir. Hocasını sürekli motive etmeliyiz. Bizim hocalarımızın her biri alanında en kıymetlidir. Onlardan alabileceğiniz maksimum düzeyini alın ama aynı zamanda sorularla da terletin. Çünkü üniversite hocası o yüksek kapasiteli soruları göğüsleyendir. Bu anlayışla bir zinciri kurmak istiyoruz. O açında burada bilgiyi de üreteceğiz her şeyi de birlikte yapacağız. Üniversite olmak iddialı iştir. Büyük binaları yaparsınız tabela asarsınız üniversite olduğunuz sanırsın, asla bunun kabul etmiyoruz! Sabır işidir. Meşakkatli iştir. Önemli olan da üniversite olmaya karar vermektir. Biz karar verdik olacağız en iyisini yapmaya çalışacağız. Sabırlı olun enerjinizi maksimize edin o cevheri açığa çıkartın lütfen ona yol gösterin ve o cevherin işlenmesinde ortak olun bunu sizden istiyoruz. Bunu sabırla yapacağınızdan eminiz size güveniyoruz ve bütün gençlerimizi size emanet ediyoruz” dedi.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Kuyruğun sebebini duyan şaştı kaldı Düzce(İHA) – Düzce’de çiftçilere tavuk dağıtımı yapıldı. Yumurta tavuğu almak isteyenler uzun kuyruklar oluşturdu. Düzce Ziraat Odası tarafından çiftçilere destek olmak amacıyla yapılan çalışmada 5 bin adet Ataks cinsi yumurta tavuğu dağıtıldı. Sabah saatlerinde başlayan tavuk dağıtımında tavuklarını almak isteyen Düzceli çiftçiler Ziraat odası önünde uzun kuyruklar oluşturdu. Vatandaşlar, 170 TL’ye tavuk almak için bekledi. 3 yıl yumurta veriyor Türkiye’de üretimi yapılan yerli Ataks tavuğu Tavukçuluk Araştırma Enstitüsü tarafından yetiştirilirken 3 yıl kadar yumurta veriyor. Hastalıklara karşı dirençli, iklim şartlarını karşı dayanıklı olduğu bilinen Atkas tavuklarının yumurta rengi ise beyaz-kremsi renk şeklinde görülüyor. Yıllık yumurta verme ortalaması ise 240 ile 270 civarında oluyor. Çiftçimizin ihtiyacını karşılıyoruz Tavuk dağıtımı ile ilgili konuşan Düzce Ziraat Odası Başkanı Ramazan Öztürk, alışkanlık haline gelen civciv dağıtımını bu yıl tavuğa çevirdiklerini belirterek şunları söyledi; “Çiftçilerimize her yıl civciv dağıtıyorduk, bu yıl 3 aylık olarak 5 bin civarı tavuk dağıtımı yapacağız. Buda Düzce’ye 5 bin tavuğun girmesi demektir. Bu bir projedir. Çiftçilerimize katkımız olsun diye böyle bir çalışma yaptık. Talep olduğu sürece de dağıtıma devam edeceğiz. Bizim tahminlerimizde de fazla talep oldu. Bu talep çiftçilerimizin ihtiyacı olduğunu gösterdi. İhtiyaçları karşılamaya çalışıyoruz. Bu tavuklar yumurta tavuğudur. Düzce’mize her gün 5 bin yumurta girişi bu tavuklarla mümkün olacak. Karadeniz bölgesinde uygun olan Ataks cinsi tavuklar 170 TL’den çiftçimize veriyoruz." Tavuk almak için bekleyen Sinan Korkmaz ise; “Yeğenim ile birlikte tavuk alamaya geldik. Yumurtası ile doğal beslenmek için. Market yumurtası yerine kendi ürünlerimizi yetiştirmeyi tercih ediyoruz. 10-12 Tavuk almayı düşünüyorum”dedi.
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: “Türkiye ekonomisi küresel ve bölgesel zorluklara rağmen olumsuzlukların üstesinden gelmiş ve gelmeye devam etmektedir” Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türkiye ekonomisi küresel ve bölgesel zorluklara rağmen olumsuzlukların üstesinden gelmiş ve gelmeye devam etmektedir” dedi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) binasında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Kazakistan Başbakanı Olzhas Bektenov, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak ve iş adamlarının katılımıyla Türkiye-Kazakistan İş Forumu düzenlendi. Forumda Türkiye ve Kazakistan arasında geçmişte yapılan ve gelecekte yapılması planlanan iş birlikleri ve ortaklık anlaşmaları ele alındı. Forumda konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, “Türkiye ekonomisi küresel ve bölgesel zorluklara rağmen olumsuzlukların üstesinden gelmiş ve gelmeye devam etmektedir. Geçtiğimiz yıl Türkiye ekonomisinde ilk defa 1 trilyon dolar eşiği aşıldı ve Gayrisafi Yurt İçi Hasıla tarihte ilk kez 1,1 trilyon dolar seviyesine ulaştı. Kişi başına düşen gelirimiz ise 13 bin dolar seviyesini geçti. Kazakistan’ın milli geliri ile bizim milli gelirimizi topladığımızda 1,4 trilyon dolarlık bir büyüklükten bahsediyoruz. Bu da hepimizi gururlandırıyor” diye konuştu. “Türkiye ve Kazakistan’ın gösterdiği büyüme performansı takdire şayan” Yılmaz, “Önümüzdeki dönem bir taraftan iki kardeş ülke olarak büyümeye devam edeceğiz. Diğer taraftan da aramızdaki ekonomik ilişkileri büyüteceğiz. 2023 yılında Orta Vadeli Programımız çerçevesinde az da olsa hedefimizin üstünde büyüdük. 4,5 oranında bir büyüme kaydettik. Kazakistan’da geçen yıl yanlış hatırlamıyorsam yüzde 5 oranında bir büyüme kaydetti. Dünyanın bu zor şartlarına rağmen Türkiye ve Kazakistan’ın gösterdiği büyüme performansı takdire şayan. Böylece 14 çeyrektir aralıksız büyümeyi sürdürüyoruz. Büyüme performansı açısından ülkemiz 2023 yılında Avrupa Birliği ülkeleri ve OECD ülkeleri arasında ikinci sırada yer almaktadır. Dış ticaretimiz de yukarı yönlü ivmesini sürdürmektedir. Geçen yıl ihracatımız 256 miyar dolarla rekor bir seviyeye ulaştı. Bu yılki hedefimiz 267 milyar dolara ulaşmak. 2026 hedefimiz ise 300 milyar doları aşan bir ihracat performansı sergilemek” şeklinde konuştu. “Türk ve Kazak iş dünyasını tebrik ediyorum” Ticaret ve ekonomide yakaladıkları pozitif atmosferin dost ve kardeş ülke Kazakistan ile ikili ticaretlerine de olumlu yansıdığını gördüklerini belirten Yılmaz, “Sayın cumhurbaşkanlarımız geçmişte 10 milyar dolar ticaret hedefi koymuşlardı. 2023 yılında bu hedefi aşmış durumdayız. Artık yeni hedefler belirleme zamanı. Bir önceki yıla kıyasla yüzde 20 civarında bir atış oldu ticaretimizde. Bu konu da iş dünyamızın, ihracatçılarımızın, yatırımcılarımızın büyük bir katkısı var. Ben sizlerin huzurunda Türk ve Kazak iş dünyasını tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı. TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ise yaptığı konuşmada, “Biz Kazakistan ile ilişkilerimize tek millet iki devlet olarak bakıyoruz. Kazakistan’ın güçlü oluşu, zenginliği ve uluslararası arenadaki saygınlığı bize hep gurur vermiştir” değerlendirmesini yaptı. “Türkiye ile Kazakistan ikili ve transit taşımacılık geçiş belgesi sayısı ihtiyaca cevap verecek düzeye mutlaka çıkarılmalıdır” Hisarcıklıoğlu, “Biz TOBB ve Türk iş dünyası olarak ata yurdumuz Kazakistan’a daha fazla yatırım yapmaları için desteğimizi sürdüreceğiz. Rusya-Ukrayna savaşından sonra aslında Kazakistan enerji kaynaklarının daha iyi değerlendirilmesi için ciddi fırsatlar da ortaya çıkmıştır. Türkiye ile Kazakistan ikili ve transit taşımacılık geçiş belgesi sayısı ihtiyaca cevap verecek düzeye mutlaka çıkarılmalıdır” ifadelerini kullandı. Yatırım çekme konusunda Kazak yetkililerin çok iyi çalıştığını belirten Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti: “Enerji dışı yatırımlarda Türkiye, Kazakistan’da 5 milyar doları bulan doğrudan yatırım sağladı şu ana kadar. Neredeyse her hafta bir firmamızdan Kazakistan’da yatırım haberleri alıyoruz. Ayrıca kurulan şirketler sıralamasında Kazakistan’da iki numaraya yükseldik. Kazakistan’da 5 bine yakın kurulu şirketimiz var. Kazak firmalarını da ülkemize sanayii üretimi dahil büyük ölçeklerde yatırım yapmaya davet ediyoruz.”