EĞİTİM - 14 Ekim 2017 Cumartesi 09:41

Yeni üniversite sınavı öğrencileri terletecek

A
A
A
Yeni üniversite sınavı öğrencileri terletecek

Uzman yorumu: Adaylar sabah sınava girdikten sonra barajı geçip geçmediğini bilemeyecek. Sınav iyi geçse bile öğrenci mutlaka bir şeylerin ters gittiğini düşünür.

Yaklaşık 2 milyon üniversite öğrencisi adayının geleceğini belirleyecek yeni sistem Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) detayları önceki gün açıklandı. Uzmanlar, sistemin avantaj ve dezavantajlarını gazetemize değerlendirdi. Psikolojik Danışman ve Öğrenci Koçu Süleyman Çokay, eksilerin artılarından fazla olduğunu öne sürdü. Özellikle Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Yükseköğretim Kurulu (YÖK) arasında bir koordinasyon bozukluğu olduğu vurgusunu yapan Çokay, şunları kaydetti: Sınavın ilk bölümünde sadece Türkçe ve Matematik var. Tarih, Coğrafya, Felsefe, Fizik, Kimya, Biyoloji, Fen Bilimleri kalktı. İlk sınavın biraz daha kolay olacağını düşünüyorum.

13 BİYOLOJİ=DOKTOR

Birinci bölümden TEOG’daki gibi birden fazla Türkiye derecesi alan çıkabilir. Bu da probleme yol açabilir. İkinci bölümde sayısal öğrencisi sadece 13 biyoloji, 13 kimya ile 14 fizik yapacak. Çok geniş bir lise müfredatı varken bu kadar az soru sorulması beraberinde problemleri de getirecek. Ölçme değerlendirme olarak baktığımızda sınavın zor olması şart. Bir öğrencinin mühendisliğe ya da tıpa gitmesi için 40 soru yetersiz. Seçici bir sınav olmayacağı gözüküyor. Bu sistemle bir öğrenci 13 tane biyoloji yaparak doktor olabilecek. Çünkü birinci bölümde hiç biyoloji yok.

Bir başka konu ise, sabah birinci sınav, öğleden sonra ikinci sınavın yapılması. Geçen sene sınava 2 milyon 100 binin üzerinde öğrenci girmişti. Bunun yaklaşık 700-750 bini barajı geçemedi. Onlar hazirandaki sınava giremiyordu. Ama şimdi öğrenci sabah 10’da sınava girdikten sonra 180 barajını geçip geçmediğini bilemeyecek. Aynı kalabalık alan sınavına girecek. Bu da hem maddi hem de fiziki ortam bakımından ek maliyet getirecek. Bir başka nokta; sınavın öğleden sonra yapılması. Özellikle Batı ve Güneydoğu bölgelerindeki öğrenciler için haziranın ikinci haftası hava sıcaklığının en tepede olduğu günler. Öğrenci normalde sabah saatlerinde daha rahat girebiliyordu ama şimdi ikinci oturumda sıcak bir ortam onları bekliyor. Öğle arasında mutlaka yemek yiyecekler. Rehavet çökecek. Ayrıca ilk sınavdaki durum da önemli. Sınav iyi geçse bile, öğrenci psikolojisi, mutlaka bir şeylerin ters gittiğini düşünür. Bir yandan aileye konu ile ilgili bilgi verme zorunluluğu stresi daha da artıracak.

MATEMATİK STRESİ

Dil öğrencileri eski sistemde sosyal bilimler yapıyordu. Matematik çok fazla görmemişti. Şimdi Türkçe-matematikten sorumlu olacaklar. Dolayısıyla matematik çok ciddi bir noktaya gelecek. Kısa süre içerisinde dil öğrencilerinin ciddi bir şekilde matematik çalışması gerekecek. Bu da altyapısı iyi olmayan öğrenciler için sıkıntı. Bu değişikliğin 1 yıl öncesinden planlanıp paylaşılması gerekirdi. Aslında tarih, coğrafya, felsefe ve din, MEB’in zorunlu dersleri. Bundan dolayı 9. ve 10. sınıfta öğrencileri derste tutmak güç olacak. Sınavda sorumlu olmadıkları dersi işlemek istemeyecekler. Tarih bilmeden siyaset bilimci, avukat olmak eksik kalır.
Sınav sistemi içerisinde belki de en olumlu yaklaşılabilecek konu; 200 puanın 2 yıl geçerli olması... Öğrenci o sene ilk aşamada iyi bir performans göstermiştir. İkinci aşamada stresten dolayı düşük puan almış olabilir. Birinci aşamadaki o puanı önümüzdeki yıl kullanabilecek olması olumlu.

ÇALIŞAN KAZANIR

Süleyman Çokay: Puan türü ne olursa olsun gençler çalışmaya devam etsin. Tüm avantaj ve dezavantajlar herkes için geçerli. Öğrencilerin mutlaka okulların rehberlik servisleriyle diyalog hâlinde olmaları şart ki
hedefleri yenilensin.

DAMLA PEKER - Türkiye gazetesi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Niğde Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinde "Kariyer Günlükleri 2" programı gerçekleştirildi Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinde üniversite öğrencilerinin donanımlarını arttırmak, mezuniyet sonrası istihdam imkanlarından katkıda bulunmak amacıyla "Kariyer Günlükleri 2" programı gerçekleştirildi. Şehit Ömer Halisdemir Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen programın açılışında konuşan, Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Uslu, öğrencilere yönelik girişimcilik ve kariyer rehberliği, meslek danışmanlığı, tecrübe paylaşımı programları ile sektör temsilcileri ile öğrencileri buluşturduklarını söyledi. Rektör Uslu; "Yükseköğretim kurumu olan üniversitelerin temel misyonlarının başında bilimsel araştırmayla birlikte eğitim-öğretim gelmektedir. Dolayısıyla bu kurumlar, öncelikle bu alanlarda faaliyetler yürütmektedir. Ancak eğitim ve bilim yuvası üniversitelerin sorumlulukları ve faaliyet alanları bunlarla sınırlı değildir. Zira bu kuruluşlar, kültür-sanat çalışmalarına ek olarak bireysel ve toplumsal gelişmeyi de esas almalıdır. Nitekim içinde bulunduğumuz bilgi çağında açık sistem yaklaşımı da böyle bir anlayışı zorunlu kılmaktadır. Biz de Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi olarak bu anlayıştan hareket ediyor, öğrencilerimizin her anlamda gelişimlerini destekleyecek çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz. Bu çerçevede Üniversitemiz Kariyer Geliştirme Merkezi Müdürlüğü aracılığıyla öğrencilerimize yönelik girişimcilik ve kariyer rehberliği, meslek danışmanlığı, tecrübe paylaşımı seminerleri gibi faaliyetler düzenliyor, özellikle sektör temsilcilerimizle öğrencilerimizi buluşturmaya gayret ediyoruz. Dolayısıyla bugün burada bizleri bir araya getiren Kariyer Günleri de böyle bir anlayışa dayanarak tertip edilmiştir. " dedi. Danıştay Tetkik Hakimi Kazım Yiğit ise yaptığı konuşmada kariyer kavramının iş hayatında ilerleme anlamına geldiğini söyledi. Yiğit; "Kariyer günleri etkinlikleri üniversitelerin kurumsal hedeflere ulaşmasında, iş verenlerin ihtiyaçlarının karşılanmasında ve bireysel kariyer hedeflerin gerçekleştirme başarısı gösteren yeni mezunların geliştirilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. İstihdam ve kariyer günleri etkinlikleri üniversite öğrencilerinin donanımlarını arttırmak, mezuniyet sonrası istihdama katkıda bulunmayı ve üniversite öğrencilerinin gelecekteki iş hayatında donanımlı bireyler olarak hayata katılmalarını amaçlamaktadır. Kariyer günlükleri ayrıca öğrencilerin kendilerini daha iyi ifade etmelerini ve geleceklerine dair hedefler koyabilmelerini de amaçlamaktadır." İfadelerine yer verdi. "Kariyer Günlükleri 2" programına konuşmacı olarak katılan Niğde Cumhuriyet Başsavcısı Ufuk Mustafa Süren, Adalet Komisyonu Başkanı ve 2. Ağır Caza Mahkemesi Başkanı Bayram Ünlü ise kariyerleri ve meslekleri hakkında öğrencilere bilgiler aktardı, sorularını cevapladı. 2 gün sürecek olan Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi "Kariyer Günlükleri 2" programı Kamu Kurumları paneli ile devam edecek.
Elazığ Doç. Dr. Uğur, “Hormon sağlığı için özellikle sebze ve meyve ağırlıklı olacak şekilde beslenmeliyiz” Hormonların çok önemli olduğunu dile getiren Doç. Dr. Kader Uğur, “Hormonların hem yüksekliği hem de düşüklüğü vücudumuzda hastalıklara sebep olabilir. Hormon sağlığı için özellikle sebze ve meyve ağırlıklı olacak şekilde sağlıklı beslenmeliyiz” dedi. Fırat Üniversitesi Hastanesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kader Uğur, 24 Nisan Hormon Günü çerçevesinde hormonların önemi hakkında bilgi verdi. Doç. Dr. Kader Uğur, “Hormonlar insan vücudunda büyüme, gelişme, üreme ve metebolik olayları sağlayan salgılardır. Hormonların olmaması durumunda yaşam devam edemez. Hormonların hem yüksekliği hem de düşüklüğü vücudumuzda hastalıklara sebep olabilir. Hormon sağlığı için özellikle sebze ve meyve ağırlıklı olacak şekilde sağlıklı beslenmeliyiz. Haftada en az 2 saat kadar düzenli yürüyüş, her gün düzenli olarak 7 saat uyumak, endokrin bozucular olan plastik kaplar yerine cam şişelerden su içilmesi ve paslanmaz çelik kapların kullanılması lazım. Ayrıca evin tozlardan arındırılarak düzenli bir şekilde temizlenip havalandırılması önem arz etmektedir. Bazı önemli hormon eksikliklerini engellemek için, özellikle kalsiyum içeriği yüksek süt, yoğurt, peynir ve yeşillik gibi gıdaların günlük hayatımızda tüketilmesi gerekiyor. İyot açısından zengin olan balık, süt, yumurta gibi gıdaların düzenli olarak tüketilme hormon sağlığı açısından önemlidir" diye konuştu.