EĞİTİM - 31 Ağustos 2018 Cuma 11:18

YKS ile ilgili tüm sayısal veriler açıklandı

A
A
A
YKS ile ilgili tüm sayısal veriler açıklandı

Bu yıl ilk kez uygulanan Yükseköğretim Kurumları Sınavı'nda (YKS) üniversitelerin doluluk oranında önemli bir artış yaşandı. Tercih yapma hakkına sahip her 100 kişiden 69’unun tercih yaptığı belirtilirken üniversitelerde 2017 yılındaki yüzde 76,45 olan doluluk oranı 2018 yılında yüzde 84,69’a yükseldi.

 Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), bu sene ilk kez uygulanan YKS ile ilgili sayısal verileri paylaştı. Buna göre, Yükseköğretim Sisteminin, arz-talep dengesi açısından son yıllarda önemli bir gelişme süreci içinde olduğu kaydedildi. ÖSYS’ye başvuran aday sayısı 2006 yılında 1 milyon 678 bin 383 iken, 2017 yılında bu sayı 2 milyon 265 bin 844’e, 2018 yılında ise 2 milyon 381 bin 412’ye yükseldi. 2006 yılı baz alınarak başvuran aday sayıları değerlendirildiğinde 2017 yılında yüzde 35, 2018 yılında ise yüzde 42 oranında artış meydan geldi. 2017 yılı başvuru sayıları ile 2018 yılı kıyaslandığında, 2018 yılında Yükseköğretime başvuruda yüzde 5.1 oranında artış yaşandı. Ayrıca bu artışlar göz önünde bulundurularak bu yıl örgün öğretim programlarında Yükseköğretim kurumlarına toplam 839 bin 490 kontenjan tahsis edildi. Bu bağlamda Dünya Ekonomi Forumu’nun 2017 yılı raporunda Türkiye, dünyada 137 ülke arasında Yükseköğretime erişimde yüzde 94.2 Yükseköğretimde okullaşma oranıyla dünyada ikinci ülke konumunda bulunuyor.

Üniversitelerin doluluk oranlarında önemli artış 

ÖSYM tarafından paylaşılan bilgilere göre, üniversitelerin doluluk oranlarında önemli bir artış ve boş kontenjanlarda önemli bir azalma meydana geldi. Buna göre, 2006 yılında 367 bin 690 olan toplam yerleşme sayısı, 2018 yılında 710 bin 982’ye yükseldi. 2006’dan bu yana yerleşen aday sayısındaki artış devam ederken, 2018 yılında, 2006 yılına nazaran Yükseköğretimde yerleşme oranlarında ortalama yüzde 90’nın üzerinde artış sağlandı. Ayrıca, yerleştirme sonuçlarına göre 2017 yılında boş kalan kontenjan sayısı 214 bin 430 iken bu rakam 2018 yılında ise 128 bin 508’e indi.
Öte yandan, program kontenjanlarda yapılan rasyonel planlamalar sonucunda 2017 yılında programlarda yüzde 76,45 olan doluluk oranı, 2018 yılında yüzde 84,69’a yükseldi. Buna göre, boş kontenjanlarda 85 bin 875 gibi büyük bir azalma sağlandı.

100 kişiden 69’u tercih yaptı 

2006 yılında tercih yapma hakkı bulunan aday sayısı 1 milyon 498 bin 893 iken, bu sayı 2017 yılında 1 milyon 846 bin 880, 2018 yılında ise 1 milyon 749 bin 144’e yükseldi. Bu veriler kapsamında, tercih yapma hakkı bulunan aday sayısı 2017 yılında yüzde 23, 2018 yılında ise yüzde 17 oranında arttı. Ayrıca, geçtiğimiz yıl tercih yapma hakkına sahip olan her 100 kişiden 54’ü tercih yaparken, bu oran 2018 yılında 69’a yükseldi. Bu yükselişte Yükseköğretim Kurulu’nun geçen yıl 20 bini aşkın adayla yaptığı anketin sonuçlarına dayalı olarak geliştirdiği politikaların etkili olduğu belirtildi.

Meslek lisesi öğrencilerinin tercih oranları 

Meslek lisesi öğrencilerinin tercih yapma hakkı olan adaylar içindeki oranı, 2006 yılında yüzde 31, 2017 yılında yüzde 40, 2018 yılında ise yüzde 39 oldu. Sınavsız geçiş uygulamasına son verilmesine rağmen bu durum, tercih oranına ve dolayısıyla başarılarına olumsuz bir etki yapmadı. Meslek lisesi öğrencilerinin tercih yapan adaylar içindeki oranları ise 2006 yılında yüzde 32, 2017 yılında yüzde 37, bu yıl ise yüzde 41’e yükseldi. 

2018 yılında 1 milyon 749 bin 144 tercih yapma hakkı olan adaydan 180 ve daha üstü puan alan öğrencilerin sayısı SÖZ puan türünde; 904 bin 48, SAY puan türünde 428 bin 968, EA puan türünde ise 735 bin 818 oldu.

Öğretmenlik programlarında doluluk oranları 

2017 yılında ilk kez uygulanmaya başlayan öğretmenlik programları için başarı sıralaması şartı uygulaması da dahil öğretmenlik mesleğinin niteliğini arttırmak amacıyla geliştirilen bazı politikalar neticesinde, kısmi kontenjan azaltılması yapıldı. Bu programların 2017 yılında doluluk oranı yüzde 86,79 iken 2018 yılında yüzde 90,39’a yükselmesi dikkat çeken olumlu gelişmeler arasında yerini aldı.
Yapılan bilgilendirmeye göre diğer bazı noktalar; 2017 yılında devlet üniversitelerinde hiç öğrenci yerleşmeyen 225 program bulunuyordu. Bu programların 89’u ikinci öğretim programı oldu. 2018 yılında devlet üniversitelerinde hiç öğrenci yerleşmeyen program sayısı yaklaşık olarak yüzde 70 düşüş göstererek 68 oldu. Bu programların 21’i ikinci öğretim programı oldu. 

Açıklamanın sonunda yapılan hatırlatmada ise şunlar kaydedildi: 

"Geçmiş yıllara ait ek yerleşme verileri değerlendirildiğinde 'Ek Yerleştirme'nin Yükseköğretime katılımda ikinci bir fırsat oluşturduğu görülmektedir. Öğrencilerin bu fırsatı değerlendirmeleri gerektiği, yıl kaybına uğramadan Yükseköğretime dahil olma imkanı bulabilecekleri hususunu hatırlatmakta yarar görülmektedir."  

Seyid Fatih Poyraz
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Konya’da “Kuru Fasulye ile Beyaz Bahar” projesi hayata geçiriliyor Konya’da aralarında Beyşehir, Hüyük ve Derbent’in ilçelerinin de olduğu 10 farklı ilçede “Kuru Fasulye ile Beyaz Bahar” projesi kapsamında çiftçilere toplam 58 bin 700 kilo sertifikalı fasulye tohumu dağıtılmaya başlandı. Projenin Beyşehir’deki ilk dağıtım töreninde yüzde 36’sı çiftçi katkılı geriye kalanı hibe destekli 10 ton sertifikalı fasulye tohumu düzenlenen törende üreticilerle buluşturuldu. Törende konuşan Konya İl Tarım ve Orman Müdürü Duran Seçen, Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen “Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi” projesi çerçevesinde, ekim programında olmayan ve nadasa ayrılan alanlar ile işlemeli tarıma uygun olmayan sahalar öncelikli olmak üzere uygun tarımsal üretim teknikleri ile değerlendirilerek bitkisel üretimin artırılması, bitkisel ürünlerde arz güvencesinin sağlanması ve sektör taleplerine uygun sertifikalı tohum kullanımının yaygınlaştırılması amacıyla İl Tarım ve Orman Müdürlüğü bünyesinde farklı projeler yürütüldüğünü belirtti. Konya’da da arz açığının azaltılması, yeni çeşitlerin üretimi alınması, münavebe kültürünün yaygınlaştırılması ve toprak yapısının düzeltilmesi için kuru fasulye üretim alanlarının artırılması çalışmalarının devam etmekte olduğunu da anlatan Seçen, “Bakanlığımızın 2024 yılı yatırım programı dahilinde İl Müdürlüğümüz tarafından hazırlanarak Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğüne sunulan ve ilimizde uygulanması uygun görülerek başlatılan ‘Kuru Fasulye ile Beyaz Bahar Projesi’ toplam 5 milyon 937 bin 500 liralık bütçe ile yüzde 64’ü bakanlığımız ve yüzde 36’sı çiftçi katkısı ile yürütülmektedir. Proje kapsamında yaklaşık 59 ton Sertifikalı Kuru Fasulye tohumu teslimi gerçekleştirerek, 10 ilçemizde yaklaşık 5 bin dekar alanda tohumların toprak ile buluşması sağlanacaktır. 58 bin 700 kilogram sertifikalı fasulye tohumu; Ahırlı, Akşehir, Altınekin, Beyşehir, Çumra, Derbent, Doğanhisar, Hüyük, Kadınhanı ve Selçuklu ilçelerindeki çiftçilerimizle buluşturulacaktır. Teslimi yapılan sertifikalı tohumlar ile bölgemizde arz açığının azaltılması, yeni çeşitlerin üretime alınması, münavebe kültürünün yaygınlaştırılması ve toprak yapısının düzeltilmesi için ve kuru fasulye üretim alanlarının artırılması yaklaşık 5 bin dekar alanda ekilmesi amaçlanmıştır. Teslim törenini yaptığımız Beyşehir ilçemize yaklaşık 10 ton sertifikalı fasulye tohumu teslimini gerçekleştiriyoruz. Projeye dahil olan üreticilerimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyor, üreten, üretilene değer katan, ülkemizin kalkınmasına katkı sağlayan tüm çiftçilerimizin bol ve bereketli bir üretim sezonu geçirmesini temenni ediyorum” dedi. Beyşehir Belediye Başkanı Adil Bayındır da hayata geçirilen projeler ile devletin her daim çiftçinin yanında olduğunu gösterdiğini vurgulayarak, emeği geçenlere teşekkür etti. Konuşmaların ardından çiftçilere protokol mensupları tarafından fasulye tohumları dağıtımı gerçekleştirildi.
Kastamonu Kastamonu Üniversitesi’nde “Yabani Hayvanlarda İlk Yardım ve Rehabilitasyon” çalıştayı düzenlendi Kastamonu Üniversitesi’nde Veteriner Fakültesi ile Orman Fakültesi işbirliği ile “Yabani Hayvanlarda İlk Yardım ve Rehabilitasyon” çalıştayı gerçekleştirildi. Kastamonu Üniversitesi Veteriner Fakültesi Vahşi Yaşamı Araştırma ve Koruma Öğrenci Topluluğu ve Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölümü işbirliği ile Kastamonu Üniversitesi Merkez Kütüphanesi Sezai Karakoç Salonu’nda düzenlenen “Yabani Hayvanlarda İlk Yardım ve Rehabilitasyon” çalıştayını Kastamonu Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Veysel Doğan düzenledi. Çalıştaya, Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF-World Wide Fund for Nature) Türkiye Yaban Hayat Danışmanı Veteriner Hekim Ahmet Emre Kütükçü ve Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekolojisi ve Yönetimi Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Özkan Evcin konuşmacı olarak katıldı. Çalıştayda konuşan Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF-World Wide Fund for Nature) Türkiye Yaban Hayat Danışmanı Veteriner Hekim Ahmet Emre Kütükçü, 1975 yılında kurulan ve birçok alanda faaliyet veren Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) tarihçesine kısaca değinerek Türkiye’de ve Dünyada yaban hayatı rehabilitasyonu faaliyetleri hakkında bilgiler verdi. Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın çalışmalarından ve projelerinden de bahseden Kütükçü, yürütülen faaliyetlerin kurtarma, ilk yardım ve tedavi, bakım ve rehabilitasyonun yanı sıra eğitim gibi konuları kapsadığını söyledi. Veteriner Hekim Kütükçü, yaban hayvanlarının immobilizasyonu ve nakilleri hususunda doğru yöntemlerin hassasiyetle kullanılmasının gerekliliğine de vurgu yaptı. Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Yaban Hayatı Ekoloji ve Yönetimi Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Özkan Evcin ise, yaban hayatı kavramını merkeze alan bir konuşma yaptı. “Yaban Hayatı Yönetimine Genel Bir Bakış” konusunun üzerinde duran Dr. Öğretim Üyesi Evcin, Türkiye’de 160 binden fazla omurgasız hayvan türü, 500’den fazla balık türü, 30 iki yaşamlı, 120 sürüngen, 500’e yakın kuş ve 160 memeli türünü görülebileceğinden bahsetti. Yaban hayatı konusunda katılımcılara video gösterimi yapan Dr. Öğretim Üyesi Evcin, sorulan soruları cevaplayarak sunumunu tamamladı. Türkiye’nin biyoçeşitliliği açısından dünyada önemli bir yere sahip olduğunu dile getiren Dr. Öğretim Üyesi Evcin, bu çeşitliliğin korunması için önlemlerin acilen alınması gerektiğine dikkat çekti. Dr. Öğretim Üyesi Evcin’den sonra yeniden söz alan Veteriner Hekim Ahmet Emre Kütükçü, National Geographic tarafından hazırlanan kurtarma ve nakil sürecinde bulunması gereken kurtarma nakil aracı, narkotik tüfek ve hayvan kurtarma ekipmanlar hakkında bilgi verdi. Yabani hayvanlara hassas davranılması gerektiğini ifade eden Kütükçü, kaya sansarı, kerkenez, alaca baykuş, hazar yılanı, çulluk, leylek, kirpi, bıldırcın kılavuzu, küçük kumru hayvanlarının bakım ve rehabilitasyon yaptıklarını söyledi. Sunumun sonunda canlandırma yapan Kütükçü, yabani hayvanı tutarken uyulması gereken kurallardan bahsetti. Çalıştay Veteriner Fakültesi ve Orman Fakültesi öğrencilerinin sorularının cevaplanmasıyla sona erdi. Çalıştayın ikinci gününde de Ilgaz Dağı Milli Parkı’nda gerçekleştirilen arazi uygulamasında doğa yürüyüşünün ardından yaban hayvanlarının doğrudan ve dolaylı gözlem yöntemleriyle izlenmesi ve fotokapanlar üzerine uygulamalı olarak çalışma gerçekleştirildi. Sahada yaban hayvanlarına ait iz ve dışkıların tespit edilmesi, tanınması ve fotokapan yöntemiyle izlenmesi üzerine Dr. Öğretim Üyesi Özkan Evcin ve Veteriner Hekim Dr. Ahmet Emre Kütükçü tarafından bilgilendirmeler yapıldı.