SAĞLIK - 17 Eylül 2017 Pazar 13:42

Yüksek ateş ve aşırı terleme lenfoma belirtisi olabilir

A
A
A
Yüksek ateş ve aşırı terleme lenfoma belirtisi olabilir

Lenfomanın en önemli belirtisinin lenf bezelerinde büyüme olduğu, ayrıca 38 dereceyi aşan ateş, son altı ayda yüzde 10’dan fazla kilo kaybı, çamaşır veya çarşaf değiştirmeyi gerektirecek şiddette gece terlemesi yer aldığı belirtildi.

Türk Hematoloji Derneği Yönetim Kurulu üyesi Doç. Dr. Meltem Kurt Yüksel, 15 Eylül Dünya Lenfoma Günü Farkındalık Günü nedeni ile Lenfoma hastalığı hakkında şu bilgileri paylaştı:

“Lenfoma, lenfatik sistemin kötü huylu bir hastalığıdır. Tüm dünyada bir milyondan fazla insan lenfoma ile yaşamaktadır ve her gün ortalama 1.000 kişi lenfoma tanısı almaktadır. Başlıca Hodgkin ve Hodgkin- dışı lenfoma olarak iki gruba ayrılan lenfomaların, 60’dan fazla alt tipi mevcut olup, her alt tipin klinik karakterizasyonu ve tedavisi farklıdır. Lenfoma konusundaki bilgilerin büyük bir hızla geliştiği ve bu gelişmelerin tedaviye yansıması sonucu yeni ajanların hastalık tedavisinde çığır açtığı günümüzde, lenfoma alt tipi konusunda farkındalık önem kazanmaktadır. Bu farkındalığın oluşturulması ile en doğru tedavi, en doğru zamanda, en doğru hasta için uygulanacaktır. Örneğin bazı lenfoma tiplerinde yüksek doz tedaviler uygulanabileceği gibi, bazı tiplerde tanı konulduktan sonra hiç bir tedavi başlanmadan hastalar uzun yıllar sorunsuz olarak izlenmektedir.

Lenfoma klinik olarak lenf bezelerinde büyüme ile kendini gösterdiğini belirten Doç. Dr. Yüksel şöyle devam etti:,

“Büyüyen lenf bezeleri boyunda, koltuk altında veya kasıkta elinize gelebilir. Hastalıklı lenf bezelerinde genellikle ağrı olmaz iken, zaman içinde büyüme ve çoğalma görülebilir. Lenfomanın diğer belirtileri arasında 38C’yi aşan ateş, son altı ayda yüzde 10’dan fazla kilo kaybı, çamaşır veya çarşaf değiştirmeyi gerektirecek şiddette gece terlemesi yer almaktadır. Bu şikayetleri mevcut olan bireylerin doktorlarına başvurmaları önerilir. Bazı lenfoma çeşitleri çok hızlı ve agresif bir karakter gösterirken, bazıları da yıllarca süren sessiz ve yavaş bir seyir (indolent) sergilerler. Yavaş seyir gösteren lenfomalar zaman içinde karakter değiştirebilir, daha hızlı bir klinik izleyebilir. Lenfoma tanısı esas olarak hastalıklı dokunun çıkartılması ve patolojik olarak incelenmesi ile konur. Kan tetkikleri veya görüntüleme yöntemleri lenfoma tanısını koyduramazlar fakat hastalığın karakteri ve vücutta yayılımı hakkında detaylı bilgi verirler.”

Lenfoma, tedavi edilebilir bir hastalık

Lenfoma tedavisi hastalık evresi ve risk belirlenerek planlandığını söyleyen Doç. Dr. Yüksel, “Tedavi planı yapılırken hastanın yaşı, performansı, ek hastalıklarının varlığı dikkate alınır. Lenfoma modern kemoterapi, radyoterapi teknikleri ve kök hücre nakli sayesinde günümüzde tedavi edilebilir kanserler arasında sayılmaktadır. Yakın zamanda keşfedilen hedefe yönelik akıllı moleküllerin kullanımı ile lenfomalar daha az yan etki profili ile daha başarılı yönetilebilir hastalıklar haline gelmiştir. Lenfomaların bazı tiplerinde tam iyileşme sağlanması artık birincil tedavi hedefi haline gelmiştir” dedi.

Türk Hematoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ahmet Muzaffer Demir, Eylül ayının hematolojik hastalıklar açısından ayrı bir öneme sahip olduğunu, 2010 yılında Amerika'da Eylül ayı Kan Kanserleri Farkındalık Ayı olarak seçildiğini ve 15 Eylül Dünya Lenfoma Bilinçlendirme Günü olarak belirlendiğini söyledi.

Prof. Dr. Demir, Türk Hematoloji Derneği’nin amacının hematoloji ve hematoloji ile işbirliği yapan bilim dallarında bilgi akışını ve bilimsel güncel verilere ulaşılmasını sağlamak olduğunu belirterek, “Türk Hematoloji Derneği bu amaçla hematolojik hastalıkların tanı, tedavi ve önlenmesi için hematoloji eğitimi kalitesini arttırır ve standart oluşturur, araştırıcı ve araştırmaları destekler, Türk hematolojisinin ulusal ve uluslararası düzeyde en iyi şekilde temsil edilmesini sağlar. Türkiye'de hematoloji alanında çalışan uzmanları çatısı altında toplar ve etik değerlere sadık kalarak hastaların en iyi şekilde tanı alması ve tedavi edilebilmesine yönelik bilgi, tecrübe ve teknolojinin paylaşılması, yaygınlaştırılması ve geliştirilmesine aracılık eder. Türk Hematoloji Derneği bu yıl 50. kuruluş yıldönümünü kutlayan, ülkemizin en eski dernekleri arasında yer alan bir sivil toplum örgütüdür" diye belirtti.

Türk Hematoloji Derneği olarak, 2016 yılında mezuniyet sonrası hematoloji eğitimine yönelik çok önemli katkısı olan Türk Kan Bilim (Hematoloji) Akademisi'ni başlattıklarını belirten Prof. Dr. Demir, “Akademi, hematolojinin belirli konularında, iyi eğitim almış, yabancı dil bilen, geleceğin ulusal ve uluslararası önemli fikir öncülerini yetiştirmek amacıyla yapılandırıldı. Hematoloji Uzmanlığını yeni tamamlamış genç hekimleri hedef alan bu ileri eğitim modülü ile Mart ayında 15 yeni uzman Lenfoma konusunda altı aylık eğitimlerini tamamlayarak mezun oldu. Bu ay heyecan ile beklenen iki yeni sınıf Multipl Myelom ve Transfüzyon Tıbbı-Kan Bankacılığı ve Hemaferez başladı” dedi.

Türk Hematoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Güner Hayri Özsan da Eylül ayının önemini şu sözlerle aktardı:

“Eylül ayı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kan hastalıkları tanıtım ayıdır. Birçok kişi Lösemi, Lenfoma gibi kan hastalıklarının adını bilmektedir. Ama önemli olan bu hastalıkların erken tanısı için belirtilerini, nedenlerini bilmek ve zamanında doktora başvurmaktır. 50 yıldır hematoloji alanında verdiğimiz eğitim ve bilinçlendirmeye yönelik hizmetler arasında yer alan halkın farkındalığını arttırmaya yönelik bu bilgiler, bu özel günlerde önemle vurgulanmaktadır”. 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.