GÜNDEM - 28 Haziran 2016 Salı 10:40

Yürümesi bile imkânsızken, başarıdan başarıya koştu

A
A
A
Yürümesi bile imkânsızken, başarıdan başarıya koştu

Doğuştan kalça çıkığı nedeniyle peş peşe 8 ameliyat geçiren, “yürümesi imkansız” denilen genç kız ailesinin desteğiyle ayağa kalkıp yaşama tutundu.

Gediz Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun olan Gökçe Nas Oğuzlar, engellilerin zorlu dünyasını kağıda döktüğü 4 de kitap yazdı. Üniversitelerde mezuniyet törenleri bir bir yapılırken, Gediz Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı’nın mezuniyet töreni ise ayrı bir heyecana sahne oldu. Doğuştan bedensel engelli 21 yaşındaki Gökçe Nas Oğuzlar, zamanında teşhis edilemeyen kalça çıkığı nedeniyle tam 8 kez bıçak altına yattı. Yürümesi imkansız, okuması ise hayal görülürken, ailesinin desteğiyle eğitim gördü. İlkokul 4. sınıfa kadar annesinin sırtında okula gidip geldi. Uygulanan tedavi sonucunda 9 yaşından itibaren destekle yürümeye başladı, yaşama sıkıca tutundu, hep başarılı bir öğrenci oldu.

4 KİTAP YAZDI
Yazar olmak isteyen ve bunun eğitimini almak için Gediz Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü kazanan Gökçe Nas, Ankara’dan İzmir’e taşındı. Engellerin nasıl aşılabildiğini gösterdiği azmi, yüksek not ortalaması ve yaşam sevgisiyle herkesi hayran bıraktı. Bir yandan da engellilerin eve hapsedilmemeleri, hayatın bir parçası olabilmeleri için yaşadıklarını ve duygularını kağıda döktü, 4 kitap birden yazdı. Diplomasını Gediz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyfullah Çevik’in elinden alan Gökçe Nas, tören alanını dolduran yüzlerce kişi tarafından ayakta alkışlandı.

“DAHA YOLUN BAŞINDAYIM”
Eğitim hayatının oldukça zorlu olduğunu anımsatan Gökçe Nas, “Yürüme engelliydim, benim farkım buydu. Türk toplumunda ‘Sen engellisin, okuyamazsın. Evinde otur’ diye bir görüş var. Ben annemin desteğiyle okudum. Önümde engeller oldu. Ben kendime inandım ve ailemin verdiği güç sayesinde okuyabildim” dedi.
“Engellilerin neler yapabileceğini herkese göstermek istedim” şeklinde konuşan genç kız, “Daha yolun başındayım. Yapmak istediğim birçok proje var. Hedefim ölmeden önce bu dünyada bir iz bırakabilmek. 4 kitap yazdım. Kitabımda kendi hayatımdan izler var. Yazarken bazen ağladım, duygulandım” ifadelerini kullandı.  Kendisi gibi engelli olan bireylerin ailelerine de seslenen Gökçe Nas, “Aileleri ‘sizin hayatınız bu’ diyip kestirip atmasınlar. İnsan kendi hayatını değiştirebilir. İnsanlar bu hayatta bir iz bırakmaya çalışsınlar” dedi.

“SIRTIMDA TAŞIDIM”
İleriki hayatında yazarlık veya senaristlik yapmak istediğini söyleyen Gökçe Nas’ın en büyük destekçisi ise annesi Sibel Oğuzlar. Emekli öğretmen olan Sibel Hanım, okul hayatı boyunca kızını bir an olsun yalnız bırakmamış. Gökçe Nas’ı 4. sınıfa kadar okula sırtında götürüp getirdiğini anlatan Sibel Oğuzlar, “Normal bir insanla kızımın okula gitmesi çok farklı. Türkiye’de götürmediğim hastane, doktor kalmadı. Yurtdışında ameliyat oldu. Sonra bastonlarla yürümeye başladı. Şimdi kendi ihtiyaçlarını gideriyor. Gökçe’deki azmi ne okuttuğum çocuklarda ne de çevremde görmedim. Böyle çocukların elinden tutulması lazım” dedi.
Kızının bu durumundan hiç şikayetçi olmadığını kaydeden Oğuzlar, “Bu bize Allah’ın verdiği bir nimet. Hep ‘sen yapabilirsin’ dedim. Yanlış da yapsa hata da yapsa düzelttik, yaptık” diye konuştu.

“EN BÜYÜK HAYALİ…”
Gökçe Nas’ın en büyük hayalinin topuklu ayakkabı giymek olduğunu anlatan anne Sibel Hanım, eski günlere dair bir anısını ise şöyle anlattı; “Topuklu ayakkabı giyme sevgisi vardı. Düğünlerde küçük çocuklar gelinlik giyer ya ben de Gökçe’ye gelinlik aldım. Tabi ayakkabılar biraz yüksek. ‘Anne ben böyle giymek istiyorum’ dedi, aldım. Abisi ve babası elinden tuttu resimlerini çektim. ‘Büyüyünce daha kocaman giyebilecek miyim’ dedi, ‘evet’ dedim ama şimdi o sözümü tutamadığım için çok üzülüyorum.”

ALİ GÖZETEN-HALİL KARAHAN 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bayburt Bayburt’ta Ege rüzgarı esti Bayburt’ta 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri devam ederken, kırsaldaki çocuklar ilk kez Bayburt barlarından farklı olarak Ege yöresine ait ’Zeybek’ oyunuyla tanıştılar. İlklerin yaşandığı günde Şehit Nevzat Kaya İlkokulunda ilk defa organize edilen ’Stilize Halk Oyunları’ ise gösteriyi izleyenlerden büyük alkış topladı. 23 Nisan programı, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. Daha sonra günün anlam ve önemini belirten konuşmalar yapıldı, kahramanlık şiirleri okundu. Ardından kız ve erkek öğrenciler Bayburt barları oynayıp, hünerlerini sergilediler. Gösteri sırası daha sonra minik efelere geldi. Minik efeler, ilk kez zeybek oyunu oynayıp, Bayburt’ta Ege rüzgarı estirdiler. İlk defa oynanan zeybek oyunu, gösteriyi izleyenlerin büyük beğenisini topladı. Programın sonunda, stilize halk oyunları gösterisi sergilendi. Toplu oynanan, genellikle düz dizi ya da yarım ay biçiminde, oyuncuların birbirlerine tutunarak oynadıkları barlardan farklı olarak Türk halk oyunları müziklerinden, giysilerinden faydalanılarak özgün figürlerle sergilenen stilize halk oyunları başarılı bir şekilde öğrenciler tarafından icra edildi. Stilize halk oyunlarına ev sahipliği yapmanın mutluluğunu yaşayan Şehit Nevzat Kaya İlkokulu Müdürü Nail Eraslan, "Stilize halk oyunları ekibi gösterisi ilimizde ilk defa okulumuzda yapıldı. Bu halk oyunları gösterisine ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduk" dedi. Uzun yıllardır Bayburt’ta halk oyunları eğitmeni olan İbrahim Özdemir, bir ilki gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını ifade ederek, "Uzun yıllardır Bayburt folkloru, Bayburt kültürü ve edebiyatıyla ilgileniyorum. Bizim bölgemizde, yöremizde stilize halk oyunları bu zamana kadar denenmemişti. Biz de Bayburt yöresi sahne düzenlenmesi çalışmasını yaptık. Olabileceğini düşünüyorduk, iddialıydık ve şükürler olsun gerçekleştirdik. İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü destekleriyle, katkılarıyla bu işe koyulduk. Şehit Nevzat İlkokulunda bunu gerçekleştirdik ve başarılı olduk. Bu çalışmanın gelecek nesillere umut olacağını, yol gösterici olacağını tahmin ediyorum. Stilize halk oyunları çalışmasında, Bayburt türkülerine figürler yazdık. Herkesin bildiği gibi bizim oyunlarımız el ele tutularak oynanıyor. Çalışmamızda türkülerimize figürler yazarak, yeni figürler ekleyerek türkülerimizi Türk Halk Oyunlarına kazandırdık. Emeği geçenlere teşekkür ederiz. Bu çalışmada Halk Eğitim Merkezi müdürümüzün, Şehit Nevzat Kaya İlkokulu müdürümüzün ve öğrenci velilerimizin çok büyük katkıları oldu. Okul çalışanlarımızın yine çok büyük emekleri oldu, her gün evlerine bir saat geç gittiler. Başarılı olduk diye düşünüyorum, izleyicinin ilk intibası bizler için önemliydi onlardan da çok iyi tepkiler aldık. İnşallah bundan sonra Bayburt’un her okulunda, her yerinde bu stilize halk oyunları çalışmaları devam eder, Bayburt şehrimiz sahne düzenlemesi dalında halk oyunları gösterisi kazanmış olur" sözlerini kullandı.