SAĞLIK - 11 Ocak 2017 Çarşamba 11:29

Yürüyemeyen ve konuşamayan felçli hasta sağlığına kavuştu

A
A
A
Yürüyemeyen ve konuşamayan felçli hasta sağlığına kavuştu

Van’da, şah damarının tıkanması sonucu sağ tarafı felç olan hasta, Lokman Hekim Van Hastanesinde geçirdiği başarılı ameliyat sonucu sağlığına kavuştu.

Merkeze bağlı Halilağa Mahallesi’nde ikamet eden Serpil Gündoğdu (35), şah damarının tıkanması sonucu felç oldu. Konuşamayan ve yürüyemeyen Gündoğdu, Lokman Hekim Hastanesinde geçirdiği başarılı ameliyat sonucu sağlığına kavuştu. Hastanın yaklaşık 12 gün önce aniden gelişen felç, konuşamama ve baygınlık hali ile kentteki bir hastaneye başvurduğunu belirten Lokman Hekim Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Halil Başel, burada çekilen film sonucunda hastanın sol tarafındaki şah damarının tamamen tıkalı olduğu ve buna bağlı olarak sağ tarafının tamamen felç olduğunun görüldüğünü söyledi. Hastanedeki nöroloji doktorunun kendisini aradığını ve durumu bildirdiğini ifade eden Dr. Başel, “Biz, ilk altı saatte ameliyat edilmesi durumunda hastanın çok fayda göreceğini söyledik. Bu konuda hasta yakınları ile görüştük. Hasta yakınları ise, ‘burada bu ameliyat olur mu?’ diyerek ilk etapta tereddüt ettiler. Bizde dakikaların bile önemli olduğunu, başka bir yere gitmesinin, tanı konulmasının zaman alacağını ve hastanın ameliyat şansını bile kaybedeceğini belirtmemiz üzerine, hasta yakınları ikna oldu. Hastayı hemen ameliyata aldık ve başarılı bir ameliyat gerçekleştirdik” dedi.

Hastanın sağlık durumunun iyi olduğunu ifade eden Başel, “Hasta, şu anda desteksiz yürüyor, kol gücü normale döndü. Konuşmalarında birçok kelimeyi artık çıkarabiliyor. 12 gün önceki halinden eser kalmadı” ifadelerini kullandı.

“Felçlik, kader değildir”
Erken tanı konulması halinde bu tür tedavilerin dramatik şekilde düzeldiğine vurgu yapan Başel, “Felç, bir kader değildir. Neticede bunlar tedavi olabilen hastalıklar. Hiçbir zaman Allah, bir derdi bir anda vermiyor. Ön haberci veriyor. Bu konuda da nöroloji arkadaşlara çok iş düşüyor. Bu hastalarda önceden haber alınırsa, tanı konulursa, hastanın felç olması bile önlenebilir. Genelde hasta felç oluyor, sonra fizik tedavide tedavi görüyor. Yani bir insanın kalbi atıyor ama fiilen hiçbir işe yaramayan, hiçbir ihtiyacını gideremeyen bir insana dönüşüyor. Tamamen diğer insanlara bağımlı hale dönüşüyor. Bizim amacımız da, insanların bu hale gelmeden, özellikle şah damarından kaynaklanan beyinle ilgili problemlerin düzelmesini sağlamak ve bu konuda insanları uyarmaktır. Biz bunları uzun süredir Van’da yapıyoruz. Bu konuda insanların bilinçlendirilmesi lazım. Çünkü 35 yaşındaki bir insan tamamen yatalak olabilirdi” şeklinde konuştu.
Hastanın eşi Bahtiyar Gündoğdu ise, şah damarı ameliyatının insanlarda korkuya neden olduğunu belirterek, “Halil Hocam bana ‘şah damarını ameliyat ederim’ dediği zaman; ellerimin, ayaklarımın bağı koptu sanki. Eşimi artık göremeyeceğimi sandım. Ancak şu anda eşim çok iyi. Bu konuda vatandaşların duyarlı olmasını ve doktorumuzun değerinin bilinmesini istiyorum” ifadelerini kullandı.
Kendini iyi hissettiğini ve çok mutlu olduğunu belirten hasta Serpil Gündoğdu da, “Çok iyiyim, konuşabiliyor, yürüyebiliyorum ve çok mutluyum” diye konuştu.

ATİLLA İDİZ 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Çelik masa depremde hayat kurtaracak İzmir’de bu yıl 29’uncusu düzenlenen Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı’na; Bursalı girişimci tarafından yapılan depreme dayanıklı çelik masa damga vurdu. Deprem anında çelik gövdesi ile kafes görevi yapacak masa için dünyanın bir çok ülkesinden talep geliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından düzenlenen doğal taş sektörünün küresel buluşması Marble İzmir Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, 29’uncu kez kapılarını açtı. Tüm dünyadan, doğal taş işleme makine ve teknolojileri bayi ve toptancıları, doğal taş uygulamacıları, inşaat ve taahhüt şirketleri, proje yönetim ve danışmalık şirketleri, madencilik ve doğal taş şirketleri gibi ziyaretçi profilinin bulunduğu fuarda, mermer sektöründen profesyoneller bir araya gelirken; Bursalı Balyoz Madencilik şirketi de yerini aldı. Balyoz Madencilik şirketi, kurdukları stantta mermer sektöründe çeşitli alanlarda kullanılan ürünleri ve ürünleriyle sundukları hizmetleri vatandaşlara tanıttı. Stantta en çok dikkat çeken ürün ise deprem esnasında koruyucu kapan özelliğine sahip çok amaçlı kullanılabilen masa oldu. Fuara katma değerli yaptıkları ürünleri tanıtmak için geldiklerini ve katma değerli ürüne daha fazla öncelik verdiklerini belirten Balyoz Madencilik şirketi sahibi Serdar Özkan, “İzmir Mermer Fuarı, dünyanın 3. büyük mermer fuarı. Çok güzel bir organizasyon, çok değerli katılımcılar ve çok güzel ürünler var. Biz de ışık geçiren mermer olarak bilinen ‘onyx’ mermerin üreticilerinden biriyiz. Biz katılan firmalara da şunu söylüyoruz; sadece blok satma ya da plaka satma değil, katma değerli ürün yani mobilyasından tutun, aydınlatmasına kadar nerede hangi ürünü kullanabiliyorlarsa bunu kullansınlar. Katma değerli ürün ile ülkeye daha faydalı olabileceklerine inanıyorum” diye konuştu. Deprem anında hayat kurtaracak Standın dikkat çeken ürünü depremden koruyucu özelliğe sahip masa oldu. Deprem esnasında koruyucu özelliğe sahip olarak ürettikleri masaya dair bilgiler aktaran Özkan, “Çelikten yapılan bir deprem masasıdır. Komple sökülüp takılabilen özelliğe sahip ve patenti tarafımıza ait. Seri üretime de başladık. Seri üretimde de ilk ihracatı yurt dışına yaptık. İzmir bir deprem bölgesi. Türkiye çapında da biz bu masayı tanıtarak, bir kişinin dahi depremde eğer burnu kanamadan çıkmasına vesile olabilirsek ne mutlu bize diyoruz” diye konuştu. “Saldırılara karşı dizayn edildi” Masanın çeşitli alanlarda da kullanıldığına değinen Özkan, şunları kaydetti: “Masayı ofis masası olarak, yemek ve toplantı masası olarak kullanabiliyorsunuz. Masanın üstü de her türlü aksesuar için müsait. İstediğiniz şekilde mobilyayla donatabiliyorsunuz. Aynı zamanda depremin yanı sıra, kullanılan çelik sebebiyle de saldırılara karşı da dizayn edilmiş bir masadır. Masanın mekanizması mekanik olduğu için kolay kolay bozulma ihtimali yok. İçerisinde aynı zamanda motoru, havalandırması, çelik dolapları var. Gıda ihtiyacından, deprem anında ilaçlar ve zihniyet eşyaları için alanı mevcut. Biz bu masayı biraz daha yaymak istiyoruz.” Masanın seri üretimini ise ilk olarak yurt dışına bir ülkeye ihraç olarak verdiklerini aktaran Özkan, talebin sürdüğünü, Türkiye çapında İzmir, İstanbul başta olmak üzere bayiliklerin verileceğini ve daha çok kişiye ulaşsın diye ticari olarak çalışmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.
Hatay Bine yakın insana mezar olan Rönesans Rezidans’ta yargı süreci başladı Asrın felaketinde bine yakın insana mezar olan Rönesans Rezidans’ın yargı süreci Hatay 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bu gün görülmeye başlanan ilk duruşmayla başladı. Asrın felaketinde Hatay’da binlerce bina yerle bir olurken yaklaşık 25 bin insan hayatını kaybetmişti. Depremin yok ettiği Antakya ilçesinde en çok ölüm Ekinciler Mahallesi’nde bulunan ‘Cennetten bir köşe’ vaadiyle satılan Rönesans Rezindans’ta yaşanmıştı. Bine yakın insanın hayatını kaybettiği 250 daireden oluşan Rönensans Rezidans, deprem anında saniyeler içinde yerle bir olmuştu. Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı Deprem Soruşturma Bürosu tarafından başlatılan soruşturma geçtiğimiz aylarda tamamlanmıştı. Hazırlanan iddianame Hatay 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilmişti. Rönesans Rezidans ile ilgili yargı süreci bu gün görülecek ilk duruşma ile başladı. Duruşmaya Rönesans Rezidans’ta yakınlarını kaybeden vatandaşlar da katılım gösterdi. “Bu kadar kişinin ölümüne sebep olan müteahittin en ağır cezayı almasını istiyorum” Asrın felaketinde ablasını ve yeğenini kaybeden depremzede Cemile İncili, “Depreme Rönesans Rezidans’ında yakalanmıştım. Şiddetli bir sarsıntıyla bomba gibi rezidans yıkıldı. Enkazın altından 2 gün sonra çıkartıldım. Bu kadar kişinin ölümüne sebep olan müteahitin en ağır cezayı almasını istiyorum. Bu kadar cana mal oldu” ifadelerini kullandı.