GÜNDEM - 03 Ekim 2015 Cumartesi 17:38

Yüzde yüz yerli amfibi harp gemisi suya indirildi

A
A
A
Yüzde yüz yerli amfibi harp gemisi suya indirildi

Türkiye, yüzde yüz yerli üretim olan ileri teknolojiye sahip amfibi harp gemisi ‘Bayraktar’ı bugün törenle suya indirdi. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Barış istiyorsak daima savaşa hazır olmalıyız. Ülkemiz ve tüm dünyada barışı ve huzuru daim kılmak için tüm ordumuzu güçlendirmeyi sürdüreceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, amfibi gemi Bayraktar’ın denize indirilmesi dolayısıyla düzenlenen törene katıldı. Tuzla ADİK Tersanesi’nde düzenlenen törende katılımcılara hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının başında Barbaros Hayretin Paşa ve şehit olan tüm denizcileri yad etti.

“AKDENİZ’DE, EGE’DE HİÇBİR MASUMU KENDİ HALİNE TERK ETMEDİK”

Akdeniz’de yaşanan mülteci dramına dikkat çeken Erdoğan, “Denizcilerimizin hüküm sürdüğü dönemde barışın, huzurun, adaletin ve tüm Akdeniz’de bugün yaşanan acı hadiselerle mukayese ettiğimizde ne durumda olduğumuzu görme bakımında bu süreci üzüntü ile takip ediyoruz. Biz medeniyetimizin bize verdiği görevleri bugün de yerine getirmenin çabasındayız. Akdeniz’de, Ege’de hiçbir masumu kendi haline terk etmedik. Sahil Güvenliğimiz ile kendi karasularımızda, donanmamızla dünyanın dört bir yanında insanlığın huzuru için çalışıyoruz. Bugün denize iniş törenini gerçekleştirmekte olduğumuz Bayraktar gemisinin gücümüze geç katacağımızdan şüphe yok. İlk amfibi gemimizi denize indirirken gurur içindeydik. Ardından Heybeliada ve Büyükada gemilerini teslim alarak donanmamızın emrine verdik. Tüm bu gelişmeler savunma sanayiindeki ilerlemelerin denizcilik alanındaki yansımaları. Geçmişte uçakları, araç gereçleri paramızla dahi almakta zorlandığımızı unutmadık, unutmayacağız. Gemilerimizi, denizaltılarımızı ve diğer ihtiyaçlarımızı kendi tasarımımız ve üretimimiz olarak ülkemizde tedarik edebiliyor olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum” diye konuştu.

“SAVUNMA İHTİYAÇLARIMIZI KENDİMİZİN ÜRETTİĞİMİZDE İSTİKBALE DAHA GÜVENLİ BAKACAĞIZ”

Türkiye’nin 2002 yılında savunma sanayi ihtiyaçlarının yüzde 80’ini ithal etmekte zorunda olduğunu hatırlatan Erdoğan, “Bu vahim tablonun istiklalimiz ve istikbalimiz için büyük bir tehdit olduğunu gördüğümüz için savunma sanayiini önceliklerimiz arasına aldık. Savunma sanayiindeki dışa bağımlılığı bugün yüzde 40’lar düzeyine indirdik. 2023 yılında hedefimiz dışa bağımlılığımızı tamamen ortadan kaldırmak. Temel savunma ihtiyaçlarımızın tamamını kendimiz tasarladığımızda ve ürettiğimizde istikbalimiz ve istikbalimize daha güvenli bakabileceğimiz açıktır” şeklinde konuştu.

“ORDUMUZU GÜÇLENDİRECEĞİZ, KİMSE BUNDAN RAHATSIZ OLMASIN”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin savunma sanayiindeki projelerini devam ettireceğini vurgulayarak, “Yeni projelerle donanmamızı güçlendirmek zorundayız. Hızır Reis’in donanma ile seferden döndüğü zamanın heyecanını hep birlikte yeniden yaşayacağımız günleri görmeyi temenni ediyorum. Barış istiyorsak daima savaşa hazır olmalıyız. Ülkemiz ve tüm dünyada barışı ve huzuru daim kılmak için tüm ordumuzu güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Bundan kimse rahatsız olmasın. Bu milletin tarihinde sömürgecilik ayıbı yoktur ve olmayacaktır. Biz dostlarımızın emin olmasını sağlamak, birliğimize göz dikenleri caydırmak için bu yatırımları yapıyoruz” ifadelerini kullandı.

“TIRMANIŞA GEÇEN TERÖR SALDIRILARI, BU ÇALIŞMALARIMIZI SÜRATLENDİRMEMİZİ GEREKTİRİYOR”

Savunma sanayi alanındaki yatırımların orta ve uzun vadeli yatırımlar olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü;

“Bugün denize indirdiğimiz amfibi gemimizin başlangıcı aslında 2006 yılına kadar dayanır. İki gemiden oluşan bu projenin sözleşmesi başbakanlığım zamanında imzalanabildi. MİLGEM projesinde de 8 gemiden henüz 2’sini denize indirdik. Helikopter, uçak gibi pek çok projede ciddi ilerlemeler kaydettik, üretim aşamasına geldik ama hala kat etmemiz gereken mesafeler var. Temmuz ayından beri tırmanışa geçen terör saldırıları, bölgemizde yaşanan gelişmeler ve daha pek çok işaret bizim bu çalışmaları süratlendirmemizi gerektiriyor. Bunun ne denli önemli olduğunu ortaya koyuyor. Küresel sistem, ekonomik kaosla birlikte jeopolitik bir yeniden yapılan sürecinin içine girdi. Üstelik bu sürecin tüm önemli çatışmaları bizim yakın çevremizde cereyan ediyor. Bu dönemi ülkemiz lehinde değerlendirebilmemizin en başta gelen şartı güçlü bir orduya, güçlü bir savunma sanayiine sahip olmamızdır. Askeri güçle desteklenmeyen diplomasi sizi yolda bırakır. Bizim yolda kalmaya tahammülümüz yok. Her alanda eksiklerimizi tamamlamalı ve hedeflerimize doğur tam yol ilerlemeliyiz. Atak helikopterlerimizi, Altay tanklarımızı, Anka ve diğer insansız hava araçlarımızı, uydularımızı, zırhlı personel taşıyıcılarımızı bir an önce eksiksiz olarak devreye almalıyız. Bugün denize indirdiğimiz gemimiz Bayraktar’ı bu kararlılığımızın sembolü olarak kabul ediyorum. Emeği geçenleri kutluyorum”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.