EKONOMİ - 24 Haziran 2016 Cuma 13:55

Zeybekci'den Brexit değerlendirmesi

A
A
A
Zeybekci'den Brexit değerlendirmesi

Ekonomi Bakanı Zeybekci, Birleşik Krallık halkının gerçekleştirdiği referandumun çok önemli ve tarihi bir gelişme olduğunu belirterek, AB’nin yapısında köklü değişiklikleri ortaya çıkarabileceğini söyledi.

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden (AB) çıkma kararı üzerine yazılı açıklama yaptı. Birleşik Krallık halkının, 23 Haziran (Dün) gerçekleştirdiği bir referandumla, Avrupa Birliği’nden çıkma kararı almasının tabi olarak çok önemli ve tarihi bir gelişme olduğunu belirten Zeybekci, bu gelişmenin belki de AB’nin yapısında köklü değişiklikleri ortaya çıkarabileceğini bildirerek, "Brexit’in siyasi anlamda çok önemli sonuçları olacaktır. Tüm Avrupa Brüksel’den daha ayrı siyasi karar mekanizmalarına doğru ilerleyecektir. Birleşik Krallık, 2009 yılı sonrasında AB büyümesine tek başına yüzde 35 katkı vermiştir. 2015 sonu itibarıyla 16,2 trilyon dolar büyüklüğünde, kişi başına düşen geliri 31 bin 900 dolar olan AB ekonomisi; Birleşik Krallık’ın Birlikten ayrılması sonucu 13,4 trilyon dolara ve kişi başına düşen gelirin 30 bin dolara indiği bir ekonomi olacaktır" dedi.

Ekonomi Bakanı Zeybekci, siyasi alandan farklı olarak AB ile ekonomik ortaklıkta aynı derinlikte bir ayrışma yaşanmayacağını belirterek, “Gerek Pazar bütünlüğü, coğrafi özellikleri ve sanayileşme, gerekse karşılıklı üretim entegrasyonu gibi birçok faktörle birbirine bağlanmış olan AB’de bundan sonraki süreçte kısa vadede önemli değişiklikler olmamakla beraber; orta-uzun vadede ekonomik birlikteliğinde, ortaklığında bir zayıflama olmaksızın, ülkelerin daha bağımsız hareket etme ve karar alma sonuçları kaçınılmaz olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

TÜRKİYE AÇISINDAN ETKİLER
Türkiye'nin Gümrük Birliği bağları olan, 20 yıldan bu yana ekonomik anlamda tam entegrasyona doğru adımlar attığı AB ile bu ilişkide bir değişiklik olmayacağını vurgulayan Zeybekci, “Gümrük Birliği’nin güncellenerek ekonomik birliktelik yönünde 2017 yılında önemli sonuçlara ulaşılacaktır. Birleşik Krallık açısından, referandum sonuçlarına göre siyasi ayrılma kaçınılmaz olacaktır. Ancak AB ve Birleşik Krallık arasındaki ekonomik entegrasyon hemen hemen aynı seviyede olması her iki taraf için de kaçınılmaz zorunluluktur”.

Bakan Zeybekci, halihazırda oldukça iyi seviyede siyasi ve ekonomik ilişkileri olan Türkiye ve Birleşik Krallık’ın önümüzdeki dönemde yatırım, dış ticaret ve finans ilişkilerinin güçlenerek devam etmesi için adımlar atmaya devam edeceğini kaydetti.
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Polis, dolandırıcılara karşı vatandaşları uyardı Samsun Vezirköprü’de polis ekipleri hırsızlık, dolandırıcılık konularında vatandaşları bilgilendirerek uyarıcı broşürler dağıttı. Vezirköprü İlçe Emniyet Müdürü Ahmet Çelik’in de katıldığı çalışmada birim amirleri ile polisler vatandaşları dolandırıcılık olaylarına karşı yüz yüze bilgilendirdi. Emniyet Müdürü Çelik, "Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin” dedi. İlçe merkezinde gerçekleştirilen çalışmalarda broşür dağıtılarak çok sayıda vatandaşa siber güvenlik, KADES, hırsızlık ve dolandırıcılık konuları hakkında yüz yüze bilgi verildi. Gerçekleştirilen çalışmalar çerçevesinde, özellikle dolandırıcılık konularıyla ilgili; pazar yerlerinde, taksi durakları ile kuaförlerde, kahvehaneler ile kafeler de, iş yerleri ve parklarda vatandaşlarla görüşüldü. Yapılan bilgilendirmede, “Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin. Bu kişiler çünkü dolandırıcıdır. Bu kişiler sizleri inandırmak için kimlik ve adres bilgilerinizi hatta kimlik numaranızı dahi söyleyebilir. Bunlara itibar etmeyin. Bankadan aradığını söyleyerek ’kredi kartı aidatınızı ve dosya masraflarınızı iade ediyoruz’ diyerek kart ve şifre bilgilerini isteyen kişilere inanmayın. İnternet sitelerinden alışveriş yaparken dikkatli olun, güvenilir siteleri tercih edin" ifadelerine yer verildi.
Bolu Bolu’da 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi, Bolu’da düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu kongrede Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.