6 yıl önce evlenen Derya ve Ümit Seniz çifti, 6 buçuk ay önce dünyaya gelen kızları Zeynep Sare’nin kolunun doğduktan sonra doktor ihmali yüzünden kesildiği iddia etti. Sorumlu doktorları mahkemeye verdiklerini söyleyen anne Derya Seniz (30), “Doğuma 1 ay kalaya kadar hamileliğim normal olarak gidiyordu. Hamileliğimin 36. haftasında çocuğumun karnımda kımıldamadığını fark ettim. Doktora muayeneye gittim ve kendisine durumumu belirttim. Doktorum da bana bir sorun olmadığını, bebeğin suyunun iyi olduğunu söyleyip beni eve gönderdi. 1 hafta sonra yine aynı şikayetle gittim doktoruma, NST’ye baktılar ve orada hareketleri belli olmadığı için sezaryenle doğumu gerçekleştirdim. Ameliyat sırasında uyanık durumdaydım. Bebeğin koluna kordon dolandığını, o yüzden hareketsiz olduğunu görevli hemşire o esnada bana söyledi. Ameliyat sonrası doktor odaya geldi ve kordon dolanmadığını, bebeğin kakasını yaptığını ve yutmadığını, sağlık olarak hiçbir sıkıntısının olmadığını söyledi. Bebeğimin gayet sağlıklı olduğunu düşünüyorduk, kolunda tesadüfen doğum sonrası kuzenim görüyor ki yaralar var. Doğum sonrası kucağıma bebeğimi emzirmek için de vermediler. Daha sonra kolunda kan olduğunu fark ettik bebeğimin ve hemşirelere haber verdik. Bu konuyla ilgili aciliyet olduğunu bana belirtmediler. Kimse önemsemedi ve resmen ölüme terk edildi bebeğim. Sonrasında maalesef bebeğimin ameliyatlar sonrası kolu kesildi. Ben de sosyal medya ortamından tüm yaşadıklarımı yazdım. Birkaç arkadaşım hastaneye gidiyor ve böyle bir konuyu onlara soruyor. Böyle bir durumun yaşanmadığını söyledikleri için ben de sosyal medyada kendi profilimde yaşanan olayları yazdım. Tek bir doktora hamilelik döneminde güvenmesinler, birkaç doktora bu dönemde muayene olsunlar. Sağlık Bakanlığı'na bebeğimi bu duruma getirmelerinden dolayı şikâyetlerde bulundum. Hukuksal olarak da suç duyurusunda bulundum. Sorumluların cezalarını çekmeleri için sonuna kadar mücadele edeceğim” dedi.
İhmal yüzünden kızı Zeynep Sare’nin tek kolunun kesildiğini iddia eden baba Ümit Seniz ise “Eşimin hamilelik döneminde 15 günde bir kontrollerine gidiyorduk. 36. hafta sonunda eşim bebekte bir hareketsizlik fark etti ve biz de doktora gittik. Bize her şeyin normal olduğunu, bir sorun olmadığını, sağlık durumunun iyi olduğunu belirtti muayene sonrası görevli doktor. Sonrasında bebekte hareket olmadığını doktorumuza belirttik ve NST makinesine bağlandıktan sonra hareketlerin kısıtlı olduğu gözlendi. Sadece kalp atışını duyuyorduk. Eşime doktor o esnada sen stres yapıyor ve karnındaki çocuğa bu durumu yansıtıyorsun, çocuk anne karnında büyüdüğü için bu hareketsizliğin olduğunu söyledi. 10 gün sonra tekrar bakarız diyerek bizi eve gönderdi. Biz o on günü beklemedik ve hareketler neredeyse azaldı. Doktora gittik ve hareketlerin kısıtlı olduğunu, bir problemin olduğunu kendisine belirttik. Tekrar makinelere bağladılar ve o gün üç kere NST makinesi ile çocuğumuzun hareketleri izlenildi. Bunun üzerine doğuma 3 hafta kala sezaryenle çocuğumuzun doğumu gerçekleşti. Doğum sonrası çocuğumuzu hemen teslim etmediler. Önce eşim geldi hastane odasına ve peşinden de çocuğumu getirdiler odaya. Görevli kişilere çocuğun neden hemen teslim edilmediğini, bir problem mi var diye sorduk. Bebeğimiz geldiğinde odaya tüm kıyafetleri giyilmiş şekilde geldi. Sadece yüzünü görüyorduk. Bebekle ilgili görevliler çok hareket ettirmeyin, kucağınıza almayın ve bu şekilde yatsın dediler. Bu sürecin 10 dakika sonrasında doktor geldi ve beni dışarı çağırdı. Bana, 'Panik yapmanıza gerek yok. Çocuğun sol kolunda kaslarında biraz sertlik var. İsterseniz Samsun’a Tıp Fakültesi Hastanesi'ne götürüp gösterebilirsiniz. Ben acil bir şey görmüyorum' dedi. Doğumdan sonra çocuğumuzun koluna hiç bakmadık. Daha sonra bebeğimizi incelerken kıyafetlerinin üzerinde kan olduğunu gördük. Hemen kan olan bölgeyi açtığımızda çocuğun kolunda bozuk para büyüklüğünde soyulmuş yara izlerini gördük. Kanama olan yerler, omuzdan aşağı kararmış, tırnaklara kadar kararmış olduğunu gördük ve dehşete düştük. Konu ile ilgili çocuk doktorunu bekliyoruz ve kendisi gelmedi. Görevlilere bebeğimizde ciddi bir sorunun olduğunu söyledik. Cumartesi günü olması nedeniyle çocuk doktoru gelmeyecek dediler. Daha sonra çocuk doktoru doğumdan 3 saat sonra yanımıza geldi. Muayene etti. Bilek ve dirsekte nabız alamadığını söyledi. '112’ye girişini yapın. Bizim yapacak bir şeyimiz yok' deyip çocuk doktoru da hastaneden ayrıldı. Tanıdık doktorlara çocuğumuzun halinin resmini çektik ve biz kendimiz arayış içinde bulunduk. Herkes biran önce hastaneden bebeğinizi sevk ettirin, çocukta dolaşım problemi olduğunu söylediler” diye konuştu.
Baba Seniz, "Daha sonra kızımı Kocaeli’de bir hastaneye götürdük. Verilen ilaçlar neticesinde oradaki doktorlar iç kanama olacağını belirttiler. Ölüm riskinin bile olabileceğini bana belirttiler. Kolun kurtarılması için ne gerekiyorsa yapılsın onayını verdik. İlaçla tedavilerine başlandı, 1 hafta süren süre içerisinde bebeğimiz birkaç kez mide kanaması da geçirdi. Sağlam olan kolunda da iç kanamalar oldu. Sonuç olarak tedaviler neticesinde 6 aylık kızımın sol kolunu kurtaramadık” şeklinde konuştu.
Hastane yönetimi ise daha sonra konu ile ilgili açıklama yapılacağını belirtti.
AHMET ALTAY
