SAĞLIK - 11 Eylül 2018 Salı 14:05

79 yaşında Güngör nine 11 yıl sonra yeniden yürüdü

A
A
A
79 yaşında Güngör nine 11 yıl sonra yeniden yürüdü

Hatay’ın İskenderun ilçesinde 11 yıldır bel kayması, bel kemiği kırığı ve bel fıtığı nedeniyle adım atamayan 79 yaşındaki Güngör Artuç geçirdiği başarılı operasyonla yeniden yürümeye başladı.

Hatay’ın İskenderun ilçesinde 11 yıldır bel kayması, bel kemiği kırığı ve bel fıtığı nedeniyle adım atamayan 79 yaşındaki Güngör Artuç geçirdiği başarılı operasyonla yeniden yürümeye başladı.


Güngör Artuç, 22 Ekim 2007 yılında belinden ameliyat olduğunu ameliyat sonrası 2008 yılında katıldığı bir düğünde sandalyeden düşerek geçirdiği kaza sonucu belinde kayma ve kırık oluştuğunu söyledi. 11 yıldır gittiği her yerde sırtına üç yastık koyarak oturduğunu belirten Artuç, “Sol tarafıma ve sırt üstü hiç yatamazdım. Belimden kemik çıkmıştı çünkü elime değiyordu. Hiçbir yere gidemiyordum hep evin içindeydim. Yürüyemiyordum ayaklarım takılıyordu o kadar kötü olmuştum” dedi.


Artuç, geçirdiği ameliyat sonrası çok rahatladığını artık hem sol tarafına ve hem de sırt üstü yatabildiğini, yanında hiç kimse olmadan yürüyemezken şimdi yürüdüğünü anlattı.


Ameliyatı gerçekleştiren Beyin Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Mehmet Koparan ise yaşın bir hastanın ameliyat olmasına engel olmadığını belirten, “Omurga darlıkları 65 ve üzerinde görülür. 70 yaşlarında da oturmaya başlıyor. Hastalar çok çabuk yoruluyor. Ciddi ayak yanmaları, ayak takılmaları bu darlıktan dolayı ayağı takılıp düşebiliyor. Kalça kırığı veya başka şeyler gelişebiliyor" diye konuştu.


"Sizin yaşınızı yüksek, ameliyat olursanız masada kalırsınız" diyerek kimi hekimlerin bu tip hastaların ameliyatından kaçındıklarını, böyle bir şeyin asla söz konusu olmadığını ifade eden Op. Dr. Mehmet Koparan, şunları kaydetti:


“Öyle söylendiği zaman aileler ameliyat ettirmekten vazgeçmesin. Sonuçta o doktor o cümleyi söylüyor ise o hastaya demek ki ameliyat gerekiyor. Bir hastaya ameliyat gerekiyor ise hiçbir bahane üretilemez. Onun muhakkak cerrahisinin yapılması lazım. Bunun sonunda hem hasta ve hem de aile mağduriyetten kurtulur. Bizim hastamız da daha önce ameliyat olmuş ve son iki yıldır da ciddi derecede ağrıları, pozisyona göre yatma güçlüğü çeken bir hastaydı. Şükür ameliyatını yaptık ve gayet iyi. Bunu örnek alarak diğer hastaların da aynı şekilde davranması özellikle önemli.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Başkan Güngör: “Manavgat, kırsal kalkınma desteklerinden faydalanmalıdır” MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, TKDK Antalya’da açılması için girişimde bulunduklarını belirterek “TKDK’nın açılması ile Antalya ve ilçeleri TKDK tarafından yatırım yeri kapsamına alındı. IPARD III. Kırsal Kalkınma Destekleri Bilgilendirme Çağrısı yapılıyor. Manavgat olarak bu destekleri değerlendirmeliyiz” dedi. Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası (MATSO) ve Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) iş birliğinde düzenlenen “Tarım ve Balıkçılık Ürünlerinin İşlenmesi ve Pazarlanması ile İlgili Fiziki Varlıklara Yönelik Yatırımlar Desteği Bilgilendirme Toplantısı yoğun katılımla gerçekleştirildi. MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, Manavgat’ın geniş tarım alanlarının yanı sıra, ürün çeşitliliği bakımından oldukça zengin olduğunu belirterek, tarımsal üretimde yüksek potansiyele sahip olan kentin, ülkeye katma değer üretecek tarımsal yatırımlara açık bir bölge olduğunu söyledi. “TKDK’nın bölgemizde açılması için girişimlerde bulunduk” MATSO olarak 2023 yılı Ağustos ayında TKDK’nın Antalya’ya açılması için girişimde bulunduklarını hatırlatan Başkan Güngör, “Yazıda Antalya ve ilçelerinin de kırsal kalkınmada devlet desteklerinden faydalanabilmesi TKDK Antalya Ofisinin açılarak TKDK tarafından yatırım yeri kapsamına alınması için resmi talepte bulunmuştuk. Bu konuda yaptığımız çalışmaların ve taleplerimizin karşılığını Antalya’ya TKDK İrtibat Ofisinin açılmasıyla aldık. Manavgat’ın TKDK tarafından yatırım yeri kapsamına alınmasıyla, üretime kalite standartı katarak, potansiyel üreticilerimizi destekleyip, kentimizdeki tarımsal üretiminin artmasına, iç ve dış ticaretinin de gelişmesine katkı sağlayacaktır. Manavgat kırsal kalkınmadan hak ettiği payı almalı ve desteklenmelidir” dedi. “IPARD III. Kırsal Kalkınma Çağrısı destekleri bütçesi 785 milyon euro” TKDK Isparta İl Koordinatörü Prof. Dr. Süleyman Gülcü ise TKDK’nın 2012 yılında kurulmuş Tarım Bakanlığına bağlı, genç ve dinamik bir kurum olduğunu belirterek, “Daha önce ülkemizde IPARD I. ve IPARD II. adı altında, kurumumuz şimdiye kadar 42 ilde desteklemelerde bulunduk ancak geriye kalan 39 ilimiz bu desteklerden faydalanamıyordu. Maalesef Antalya da bu illerden biriydi fakat kurumuza gelen yoğun talepler üzerine Antalya ve ilçeleri de yatırım kapsamındaki iller arasında yerini aldı” dedi. TKDK tarafından 785 milyon euroluk bir bütçeyle beş yıl sürecek IPARD III. Projesi çağrısına başladıklarını ifade eden Gülcü, “Tarım ve Kırsal Kalkınmada Destekleme Projelerimizle yatırımcılarımıza yüzde 50’den yüzde 70’e varan hibe desteklerimizi bilgilendirmek için buradayız” diye konuştu. “Proje başvuru detaylarını anlattı” Bilgilendirme toplantısında TKDK Uzmanı Hasan Çoban tarafından desteklenecek alanların alt başlıkları detaylandırılarak devlet desteklerinden yararlanabilmek için belirlenmiş standartlar aktarıldı. Başvuru şartlarını sağlayan yatırımcıların başvuru için 9 Mayıs 2024 tarihine kadar TKDK Antalya İl İrtibat Ofislerine bizzat ziyaret etmeleri gerektiğini kaydeden Çoban, “TKDK desteklerinden faydalanabilmek için şartların sağlanması durumunda, kurumsal yatırımcılar yüzde 50’e, bireysel üreticiler ise yüzde 70’e kadar desteklerden faydalanabilecek” dedi. Kırsal Kalkınmada TKDK’nın destekleyebileceği konu başlıkları şu şekilde: Süt ve süt ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması, kırmızı et ve et ürünlerin işlenmesi ve pazarlanması, kanatlı et ve et ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması, su ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması, meyve ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması, yumurtanın işlenmesi ve pazarlanması (konaklama ve restoran vb.). Katılımcıların sorularının uzmanlar tarafından cevaplandırıldığı toplantı sonunda TKDK Isparta İl Koordinatörü Prof. Dr. Süleyman Gülcü, TKDK Uzmanları Hasan Çoban ve Cenk Korkmaz’a plaket takdim edildi. Bilgilendirme toplantısına; MATSO Yönetim Kurulu Başkanı Seydi Tahsin Güngör, TKDK Isparta İl Koordinatörü Prof. Dr. Süleyman Gülcü, Manavgat İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hakan Kapaklı, Manavgat Süt Üreticileri Birliği Başkanı Bilal Ay, Manavgat Kasaplar Kooperatifi Başkanımız Hüseyin Ali Tunç, MATSO Başkan Yardımcısı Ali Özen, TKDK Uzmanları Hasan Çoban ve Cenk Korkmaz ile Oda üyeleri katıldı.
Şırnak Taciz iddiası ile tutuklanan uzman çavuşun ifadesi ortaya çıktı Şırnak’ta 12 Nisan’da bir kadını taciz ettiği iddiası ile darp edilen uzman çavuşun mahkemede verdiği ifade ortaya çıktı. Zanlı, “Yardım edin” diye bir ses duyarak binaya girdiğini ve içerideki kadınların bağırmaya başladığını söyleyerek, "Ben 15 yıldır kamu hizmeti yapıyorum. Böyle bir hareketi yapacak biri değilim. Kesinlikle ne cinsel amaçlı ne de başka bir amaçla müştekiye dokunmadım. 1.90 boyunda ve 90 kilogram birisiyim. Birisine zarar vermeye kalksam yaralayacak ölçüde zarar verebilirim" dedi. Evli bir kadını taciz ettiği iddiasıyla darp edilen Uzman Çavuş Zekeriya Ç.’nin ilk duruşması Şırnak Sulh ve Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Tedavi gördüğü hastaneden SEGBİS üzerinden duruşmaya katılan Zekariya Ç.’nin mahkemede verdiği ifade ortaya çıktı. Uzman Çavuş Zekeriya Ç., alkollü olduğunu ve yoldan geçerken bir kadının yardım isteyerek bağırdığını, yardım çığlığını duyduğunda binaya girdiğini ancak binaya sonradan ikinci bir kadının daha girerek bağırmaya başladığını söyledi. Zekeriya Ç. ifadesine şöyle devam etti: “12 Nisan Cuma günü normal mesaimi yaptım. Mesai sonrası saat 17.00-18.00 sıralarında Fikret Ö. isimli astsubay arkadaşımla beraber Şehri Nuh Otel’in yakınlarında bulunan bir araziye alkol almaya gittik. Ben burada 4 şişe bira ve 4 bardak rakı içtim. Ben çok sık olmasa da zaman zaman alkol kullanırım. Daha sonra Fikret beni aracı ile tugayın otoparkına bıraktı. O gün eşimle tartıştığım için biraz hava almak ve marketten sigara almak için tugaydan çarşıya doğru yürümeye başladım. Yürüdüğüm sırada telefonla eşimle konuşuyordum. Marketten sigara aldıktan sonra tugaya doğru dönüşe geçtim. Yürürken yorulduğum için otobüs durağında biraz oturdum. Sonra yeniden yürümeye başladığımda normal yolumda giderken önümden giden kadınlardan birisi apartman niteliğindeki bir binaya girdi. Binaya girmesiyle ’Yardım edin’ diye bir ses duydum. Bu ses binanın içerisinden geliyordu. Ben de yardım amaçlı içeriye girdim. Ben girince içerideki kadın bağırmaya başladı. Benden korktuğunu düşündüm. Ben kendisine korkmaması gerektiğini, yardım etmeye geldiğimi söyledim. Devamında arkamdan başka bir kadın geldi, ikisi birden bağırmaya başladı. ’Ben askerim, sakin olun yardım etmeye geldim’ dedim. Ben binadan çıkacağım sırada binanın önüne bir adam geldi ve bana Kürtçe bir şeyler söyledi. Ben yanlış anlamasın diye koşar adımlarla yürümeye başladım. Arkama baktığımda birden fazla kişinin takip ettiğini gördüm. Takip edildiğimi anlayınca polis merkezinin olduğu sokağa doğru koştum. Bu kişiler benim etrafımı çevirdiler. Bunların sayısının 3-4 kişi olduğunu hatırlıyorum. Bağrışmaya başlayarak, beni darp etmeye başladılar. Ben darbe aldığım esnada ’Yapmayın, yanlış anladınız, ben askerim’ diyordum. İçlerinden birisinin kafamın arkasına bir cisimle vurduğunu hatırlıyorum. Yine birisi bıçakla beni elimden yaraladı. Bundan sonrasını hatırlamıyorum. Yine darp edildiğim esnada olay yerine bir aracın geldiğini hatırlıyorum” dedi. “Birisine zarar vermeye kalksam yaralayacak ölçüde zarar verebilirim” Tacize uğradığını iddia eden Z.B.’nin ifadesinin okunmasının ardından kesinlikle ne cinsel ne de başka bir amaçla müştekiye dokunmadığını belirten Zekeriya Ç., “Ben Şırnak’ta bulunduğum sürede Şırnaklı kimse ile tanışmadım. Olay tarihinde gördüğüm kadınları ve bana saldıran kişileri daha önce de tanımıyorum. Ben kesinlikle kendisine temas etmedim. Yardım edin sesinden sonra oraya gittim. Ben 15 yıldır kamu hizmeti yapıyorum. Böyle bir hareketi yapacak biri değilim. Kesinlikle ne cinsel amaçlı ne de başka bir amaçla müştekiye dokunmadım. 1.90 boyunda ve 90 kilogram birisiyim. Birisine zarar vermeye kalksam yaralayacak ölçüde zarar verebilirim. Ben o ortamda, o adrenalinde bırakın yaralamayı kimseye dokunmadım, itmedim” diye konuştu. “Bir şey yapacak olsam tasarlardım” Bir şey yapacak olsa tasarlayarak hareket edeceğini söyleyen Zekeriya Ç., “Bana gösterilen dosyadaki görüntülerdeki şahıs benim. Görüntülerde de anlayacağınız gibi ben duyduğum ses üzerine hızlı bir şekilde binaya girdim. Bunun dışında bir şey yapacak olsam tasarlardım ve bu şekilde hareket ederdim. Ben üzerime atılı suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum. Mesleğimde saygın ve sevilen bir insanım, görevde yükselme sınavında başarılı olduğum için bir hafta sonra bu sınava girecektim. Böyle bir şey yapmam söz konusu değildir. Benim de bir ailem var. Bu olaydan dolayı kamuoyunda linç edildim. Bana iftira atanlardan da ben şikayetçiyim” dedi. Şırnak Sulh ve Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada şüpheli Uzman Çavuş Zekeriya Ç. mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olayın geçmişi 12 Nisan Cuma günü Şırnak merkez Dicle Mahallesi’nde evli bir kadını taciz ettiği iddiası ile kadının akrabaları tarafından bir kamu görevlisi darp edilmiş, olaya karışan 4 şüpheli Şırnak İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alınmıştı. Şırnak Valiliği tarafından şüpheli uzman çavuş görevden uzaklaştırılarak resmi soruşturma başlatılmış, Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından da şüpheli hakkında gözaltı kararı alınmıştı.