GENEL - 06 Ekim 2017 Cuma 09:00

Asimder Başkanı Gülbey, “Fetöcü komutanlar kripto Ermeni olabilirler”

A
A
A
Asimder Başkanı Gülbey, “Fetöcü komutanlar kripto Ermeni olabilirler”

Uluslararası Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMDER) Genel Başkanı Göksel Gülbey, Birinci Dünya savaşı sonrası doğuda yetim çocukları toplayan Kazım Karabekir paşa onlara üniforma giydirerek çeşitli mesleklerde yetiştirdi.

Uluslararası Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMDER) Genel Başkanı Göksel Gülbey, Birinci Dünya savaşı sonrası doğuda yetim çocukları toplayan Kazım Karabekir paşa onlara üniforma giydirerek çeşitli mesleklerde yetiştirdi. Toplanan 4 bin yetim çocukların içinde Ermeni olanlarının olduğu ve bunların Türk ordusunda subay olduklarını, 15 Temmuz günü darbe girişimi yapan FETÖ terör örgütü üyesi komutanların bu yetim Ermeni çocuklar veya onların çocukları olabileceğini iddia etti.


27 Mayıs 1960 darbecilerinden Hava Kurmay Albay Haydar Tuçkanat’ın bu yetim Ermeni çocuklardan biri olduğunu belirten Asimder Genel Başkanı Gülbey, “27 Mayıs darbecilerinden Tuçkanat ile ilgili Kadir Mısıroğlu’un bahsettiği hatıratında, Alparslan Türkeş ile yaptığı görüşmede Türkeş ‘Milli Birlik Komitesi’nde beraber olduğumuz Haydar Tuçkanat kim biliyormusun. Kazım Karabekir şüphesiz iyi niyetli olarak, birçok Ermeni yetimini askeri mekteplerde okutmuştur. O günkü şartlara bakarak bunlar ortalıkta kalırsa bize düşman yetişirler. Yeniçeriler gibi bunları bünyemize kazandırabiliriz diye düşünmüş olmalıdır. Sonradan vaki olan sebeplerle böyle bir durum gerçekleşmemiştir. Haydar Tuçkanat o yetimlerinden biridir’ demiştir. İşte buda gösteriyor ki Türk ordusu içerisinde ailelerinin Türkler ve Müslümanlar tarafından öldürüldüğüne inan bu millete beklide içinde kin besleyen kripto Ermeni subayların olabileceği şüphelerimiz bulunmaktadır” dedi.


Osmanlı döneminde Milleti Sadık-a denilen Ermeniler faşist Taşnak ve Hınçak zihniyetinin oyununa gelen Ermeni çeteleri nasıl Müslüman halkı katlettiler ise acaba, bugünde 15 Temmuz da aynı kaderi bu kripto Ermeni subaylardan yaşadık diyen Gülbey, “15 Temmuz darbe girişiminde bulunan FETÖ terör örgütü üyesi tutuklu subayların soy ağaçları incelenmelidir. Tarihte şerefli Türk ordusu mensubu bir subay hem almış olduğu aile kültüründen hem de dini inancı gereği mensup olduğu millete kurşun sıkıp bomba atmaz. Bu yetim çocuklar ordu içerisinde halen görevde bulunanı varsa ve tespit edilemiyorsa ordumuzun PKK terör örgütüne karşı vermiş olduğu mücadeleyi de sekteye uğratıp devletimize ihanet edebilirler. Çünkü Birinci Dünya savaşında ailesinin ölümünden Müslüman Türk milletini sorumlu tutmaktadır. Bu kin ve nefret bu kripto subaylara her türlü ihaneti yaptırtabilir. Devletimizin yetkili kurumlarınca bu gibi subayların soyları incelenip tespit edilerek gerekli tedbirlerin alınmasını Asimder Genel merkezi olarak istemekteyiz. Cumhurbaşkanlık ve Başbakanlık makamlarına bu konunun araştırılması için resmi başvurumuzu yaptık” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa (Özel) 100 yıllık dükkanında bir ömrünü mesleğine adadı Bursa’da yaşayan 68 yaşındaki Nihat Aşır, kalfa olarak girdiği berber dükkanında ustasının vefatı üzerine 100 yıllık dükkanı devraldı. 46 yıldır bir asıra dayanan dükkanda berberlik yapan Aşır, sağlık durumları el verdiği müddetçe mesleğini yaşatacağını söyledi. Bursa’da 100 yıl önce bir berber tarafından açılan dükkan her sabah 8’de açılıyor. Berberin vefatı üzerine dükkanı devralan kalfa 30 yıl berberlik yaptı. Kalfanın da ölümü üzerine yanında yetişen Nihat Aşır, 46 yıldır aynı dükkanda mesleğini yapmaya devam etti. Nihat Aşır; 22 yaşında çırak olarak girdiği dükkanda geçen 46 yılda çağın gerektirdiği teknolojiye ayak uydursa da dükkanın tarihi dokusunu bozmak istemediğini ifade etti. Ayrıca daha önce iki kuşakta da olduğu gibi dükkanı kendisinden sonra bir çırağa devretmek istediğini ifade eden Aşır, mesleği öğrenmek isteyen bir genç bulamadığını söyledi. Sağlık durumunun el verdiği müddetçe mesleğini yapmaya devam edeceğini kaydeden berber Nihat Aşır, “46 yıldır bu dükkanda berberlik yapıyorum. Dükkanım 100 yıllık. Dükkanı açan ilk ustamız 25 yıl çalışmış, daha sonra vefat edince dükkan yanında çalışan kalfaya kalmış. O da 30 yıl burada berberlik yapıyor. Ustamızın yanında da ben işe başladım, dükkan da ustamdan bana kaldı. Benden sonra burası ne olacak bilmiyorum. Yanımda çalışan biri yok. Kalfa ve çırak yetiştirdim. Ama daha sonra onlar da başka işler yapmaya başladı. Ömrümün yettiği kadar mesleğimi yapmaya devam edeceğim. Acısıyla tatlısıyla bir ömrü bu dükkanda geçirdim. İlk kez 22 yaşımda bu dükkana kalfa geldim. Aşağı yukarı 46 yıldır bu dükkandayım. 72 yaşında bir ustam vardı, kalp krizinden vefat etti. Sonrasında da dükkanı ben çalıştırmaya devam ettim. Allah sağlık sıhhat verdiği müddetçe işime devam edeceğim” ifadelerini kullandı. 100 yıllık dükkanın tarihi dokusu korunuyor Bir asrı geride bırakan dükkanın tarihi dokusunu korumak için bir değişikliğe girmediğini belirten Aşır, “Bu işyerinin 50 yıllık müşterileri var. Hala gelmeye devam ediyorlar. Genelde bizim yaş grubumuz geliyor. Gençler pek fazla gelmiyor. Dükkanın tarihi dokusunu bozmadım, değişiklik yapmaya gerek de duymadım. Daha önceleri eski tıraş makineleri kullanırdık. Şimdi teknolojiye ayak uydurarak yeni nesil tıraş makineleri kullanıyoruz. Eskiden kayışlı usturalarımız vardı. Jilet takmadan onlarla tıraş yapıyorduk. Çağın gerekliliklerini yerine getiriyoruz. Eski makineleri hatıra niyetine saklıyoruz” şeklinde konuştu.