GENEL - 17 Mart 2018 Cumartesi 11:35

Iğdır’da bağımlılıkla mücadele konferansı

A
A
A
Iğdır’da bağımlılıkla mücadele konferansı

Iğdır Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Genç Liderler Topluluğu tarafından “Olumsuz Davranışlar ve Bağımlılıkla Mücadelede Tek Care Spor” konulu konferans düzenlendi.

Iğdır Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Genç Liderler Topluluğu tarafından “Olumsuz Davranışlar ve Bağımlılıkla Mücadelede Tek Care Spor” konulu konferans düzenlendi.


Milli Antrenör Zekeriya Mert, Sporun ne olduğu, neden spor yapılmalı, bağımlılık nedir ve sporun bağımlılık üzerindeki etkinlerini anlattı. Mert, “Spor, aynı zamanda eğlenmek, dinlenmek, bir yaşam biçimi, hayat felsefesi ve kurtarıcıdır. Spor yapmak sağlıklı bir yaşam, doğru psikoloji ve huzurlu bir toplumdan geçer. Bağımlılık bozuklukları aklı ve iradeyi işlemez hale getirir. Kişiyi normal yaşam ve davranışlarından uzaklaştırır. Bulantı, kusma, karın ağrıları, kabızlık, ishal, mide, bağırsak spazmlarına ve kanamalarına sebep olur. Tüm iç organların zarar görmesine ve buna eşlik eden bir dizi hastalığa neden olur. Zehirlenmelere ve bu yolla gelen ölümlere sebep olur. Uyuşturucular, bireyin çevreye uyum yeteneğini azaltır. Bağımlı giderek aileden ve çevresinden kopararak, yalnızlaşır. Çoğu zaman bu tabloya ağır psikolojik bunalımlar eşlik eder. Alkol tüm kötülüklerin kapısıdır. Alkol önlenebilir ölüm ve yaralanmaların üçüncü temel nedenidir” dedi.


Konferans İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ercan İnce’nin, Zekeriya Mert’e teşekkür belgesi vermesiyle son buldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mardin Teknoloji çağında gün geçtikçe okuma oranı düşüyor Mardin’de öğrenciler, teknoloji çağında okuma oranının düştüğünü dile getirdiler. Mardin’de kütüphanelerde ders çalışan öğrenciler, okuma alışkanlıklarının her geçen gün düştüğünü söyledi. Okuma alışkanlığının ailede başlaması gerektiğine dikkat çeken Okan Hakan, "Kitap okumaya küçük yaşta başlanmalıdır. Ailenin vermesi gereken bir alışkanlık olması gerekiyor. Yaşa göre okunacak kitap değişir. Kitap okuma konuşma, diksiyon için çok yararlıdır. İlk başta aile, daha sonra okulda bununla ilgili bilgi verilmelidir. Teknolojiye göre kitap tercih edilmesi daha faydalı diye düşünüyorum" dedi. Okuma oranlarının düşmesini teknolojinin gelişmesine bağlayan Fahriye Kübra Teken ise, her türlü bilgiye internet yolu ile erişim sağladıklarını söyledi. Teken, "Her türlü bilgiye oradan ulaşmaya sahip olduk. İnsanlar teknolojiyi daha kolay bulduğu için oraya yöneliyor ama bence okumanın tadı daha farklı. Bu alışkanlığı pandemi döneminde edindim. O zamandan beri düzenli okumaya gayret ediyorum. Ayda üç kitap bitirmeye çalışıyorum. Okumadan önce olaylara daha düz bakıyordum. Kitap okuma alışkanlığı edindikten sonra insanlarla empati kurabildiğimi, hayata daha farklı baktığımı, duygusal ve manevi açıdan daha çok geliştiğimi fark ettim. Kitap okumak insanın bakış açısını genişletiyor. Kitap okumaya başlayan bir daha bırakamayacak. Çünkü kendi içinize çekiliyorsunuz ve bir nevi o karakterlerin hayatında yaşıyorsunuz. Sizin tanıdığınız insanlar gibi oluyorlar. Tanıştığınız her insan, giriştiğiniz her işte daha farklı bakmayı öğrendiğiniz için size bu tarz bir katkıda bulunuyor. Aynı zamanda Türkçemi geliştirmeme de katkısı oldu. Kitap okuyacak herkes bu şekilde faydalanabilir" diye konuştu.