KÜLTÜR SANAT - 11 Aralık 2017 Pazartesi 09:35

İlgisizliğe kızdı, kazı yaptıkları antik kenti AVM’ye taşıdı

A
A
A
İlgisizliğe kızdı, kazı yaptıkları antik kenti AVM’ye taşıdı

Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Yalvaç Pisidia Antiokheia Antik Kenti Kazı Başkanı Prof.

Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Yalvaç Pisidia Antiokheia Antik Kenti Kazı Başkanı Prof.Dr. Mehmet Özhanlı, yaklaşık 10 yıldan bu yana kazı yaptıkları antik kente olan ilgisizlik sonucu canlı anlatımlı bir fotoğraf sergisi açtı. Özhanlı, Isparta’nın en kalabalık yerinde açtıkları sergide öğrencilerinin gönüllü olarak görev aldığını ifade ederek, amaçlarının birçok tarihi zenginliğe sahip olan Isparta’da arkeolojiye dikkat çekmek olduğunu söyledi.


Isparta’da arkeolojiye dikkat çekmek adına Yalvaç ilçesinde bulunan Pisidia Antiokheia Antik Kenti’ne gitme fırsatı bulamayan vatandaşlar için özel bir AVM’de bir sergi açan Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Mehmet Özhanlı ve öğrencileri, fotoğraflı ve canlı anlatımlar yaparak, bir ilke imza attı.


Bu fikrin, yaklaşık 10 yıldır kazı yaptıkları bölgeye olan ilgisizlik sonucu ortaya çıktığını anlatan Özhanlı, “Bu fikir, biraz da bizim kızgınlığımızdan çıktı, insanların ilgisizliğinden. Orada 6 ay kazı yapıp da, hiç kimsenin gelip de ‘siz ne yapıyorsunuz’ diye sormaması bu sergiyi teşvik etti. Bundan dolayı, ‘biz ne yapabiliriz’ diye düşündüğümüzde, Isparta’daki en kalabalık mekanı seçtik ve kazıyı buraya getirdik” dedi.



“Antiokheia, Hristiyan dünyası için önemli kentlerden bir tanesi”


Bakanlar Kurulu kararıyla 2008 yılından bu yana üniversite adına antik kentte kazı çalışmaları yaptıklarını anlatan Prof.Dr. Mehmet Özhanlı, Hristiyan dünyası için oldukça büyük bir öneme sahip olan antik kent hakkında bilgiler verdi. Özhanlı, “Isparta’nın Yalvaç ilçesinde bulunan Pisidia Antiokheia Antik Kenti, Helenistik Dönem dediğimiz milattan önce 3.yüzyılda Seleukos Kralı 1. Antiokhos tarafından kurulmuş bir kent. Helenistik Dönem’de önemli bir kent olmakla birlikte, esas önemini Roma Dönemi’nde görüyoruz. Özellikle İmparator Augustus’un kenti kolonileştirmesi ve 46 yılında Aziz Paulos’un kenti ziyaret edip, daha sonra 325’teki konsüle hac merkezi olmasından dolayı Antiokheia Hristiyan dünyası için önemli kentlerden bir tanesi” diye konuştu.



Antik kenti vatandaşların ayağına getirdiler


Yaklaşık 50 fotoğrafın yer aldığı sergide, bugüne kadar Pisidia Antiokheia’da bulunan tarihi eser ve buluntuların yer aldığını belirten SDÜ Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Mehmet Özhanlı, “İstedik ki; Antiokheia’yı Ispartalıların ayağına getirelim. Çünkü, Ispartalıların antik kentlere ilgisi olmadığını yaklaşık 15 yıllık tecrübemden biliyorum. Bundan dolayı böyle bir sergi açmayı düşündük. Bize destek veren üniversitemize ve olanağı sağlayan AVM yönetimine teşekkür ediyoruz” dedi.



“Öğrenciler, 6 ay boyunca çıkardıkları eserleri bu sergide insanlara anlatıyor”


Isparta’da arkeolojik zenginliğin fazla olmasına rağmen vatandaşların bu tür konulara ilgisiz olduklarına dikkat çeken Özhanlı, ilk kez böyle bir serginin açıldığını belirterek, “Bu bir ilk. Ben 27 yıldır arkeolojide çalışıyorum ve Avrupa’nın da hemen hemen her yerini gezdim. Ancak Isparta’da edindiğim tecrübe; Ispartalıların bu kadar arkeolojik zenginlik olmasına karşın çok ilgisiz oldukları. Ücretsiz rehberlik yapmama karşın, rehberlik talebinde bulunmadıklarını görüyoruz. Bir kazı ekibi olarak biz orada her yıl 6 ay çalışıyoruz, bulduğumuz eserler müzenin deposuna kaldırılıyor ve orada kalıyor. Birçok insan bu eserleri görmüyor. Bizim insanımızın aklı gözündedir. Bundan dolayı istedik ki; antik kenti buraya getirelim ve insanlar görsünler. Tabii, anlatmadan da bunların anlaşılması çok zor. Sağ olsun öğrencilerimiz özveride bulunuyorlar. Sergi burada 3 gün boyunca açık kalacak. Yaklaşık 30 kişilik bir ekiple biz, bu öğrencilerimizle birlikte çıkardığımız eserleri kişilere tek tek tanıtarak, en azından arkeoloji ve tarihe biraz merak uyandırma gayreti içerisindeyiz. Tamamen gönüllülük işi bu. Bunun devamı da gelecek ve başka yerlerde de bunu yapacağız. Bir şekilde bunu Ispartalıya biz öğreteceğiz” şeklinde konuştu.


Sergide yapılan anlatım ve bilgilendirme çalışmaları hakkında açıklamalarda bulunan Özhanlı, “Buradaki sistemde, 1’inci sınıftan başlayarak, yüksek lisans ve doktora yapan kazıya götürdüğümüz öğrencilerimiz var. Onun dışında sorumlu olan hoca arkadaşlarımız da var. Bunların hepsinin çabası aslında arkeolojiyi tanıtmak. Buradaki bu çalışmayla ilgili hepsi gönüllü oldular. Çünkü, onlar da arkeolojik olarak çok zengin olduğumuzu ve bunu halka tanıtamadığımızı, bundan dolayı böyle bir şey yapılması gerektiğini anladılar. Birlikte karar verdik arkadaşlarımızla. Onlar da sağ olsunlar, sabah 10.00’dan gece 23.00’e kadar serginin başında bekliyorlar, burada ücretsiz ve gönüllü rehberlik yapıyorlar” dedi.



“Bakış atan olursa hemen yakalıyoruz, yapışıyoruz”


Serginin yanından geçen insanları gözlemlediklerini ve bir bakış dahi atan olduğunda yanlarına giderek anlatıma başladıklarını aktaran Özhanlı, “Gözlemliyoruz, bir bakan ya da bakış atan olursa hemen yakalıyoruz, yapışıyoruz ve herkes birilerine anlatmaya çalışıyor. Kentin tarihçesinden başlayarak, bütün buluntulara kadar sistematik bir sergi sistemimiz var zaten. İlgi oldukça yüksek. Sanırım şu ana kadar yaklaşık bin 500 kişiye kadar temas ettik. Tabii, öğrenci arkadaşlar anlattığı için de daha çok ilgi çekiyor, o bakımdan çok memnunuz” ifadelerini kullandı.



“Görmüş olduğum bu sergi beni çok mutlu etti”


AVM içerisinde gezdiği esnada sergiyi görmek için geldiğinde yoğun bir ilgi ve alaka ile karşılaşan Omay Akpınar da, “Görmüş olduğum sergi beni çok mutlu etti. Sebebine gelince, Isparta’da, Yalvaç’ta, hatta Türkiye’nin birçok yerlerinde gün yüzüne çıkmamış tarihi eserlerimiz var. Bunların gün yüzüne çıkması, bizim geçmişimizi öğrenmemiz, Türkiye’nin gururu olacaktır. Şöyle bir serginin burada açılmış olması, vatandaşların daha bilinçli hale gelmesine neden olacaktır. Tebrik ediyorum, kendilerine teşekkür ediyorum, başarılar diliyorum” dedi.



“Kazılarda çıkan verilerle hiç bu kadar yakından tanışmamıştık”


Sergiyi görüp, bilgi alan bir başka kişi olan Buket Arslan ise, “Sergiyi çok beğendim. Bu sayede hiç görmediğimiz Pisidia Antiokheia hakkında bilgi sahibi olmuş olduk. Daha öncesinde gittiğimizde kazılara şahit olmuştuk ama çıkan verilerle hiç bu kadar yakından tanışmamıştık. Bu da bize bu toprakların ne kadar zengin olduğunu, kültürümüzde ve geçmişimizde neler olduğunu gösterdi. Çok iyi bir sergi olmuş, herkesin gelmesini tavsiye ediyorum. Çünkü yılların birikimi olduğunu görüyorum. Burada anlatım yapan arkadaşlar, 9 yıllık bir bilgi birikiminden sonra böyle bir sergi açıldığını bizlere söylediler. Çok memnun oldum. Hocalarımıza ve öğrenci arkadaşlarımıza çok teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.
İstanbul Jose Mendilibar: "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık" Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, Fenerbahçe ile çok zor bir maç oynadıklarını belirterek, "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe ile karşılaşan Olympiakos, penaltı atışları sonunda galip gelerek yarı finale yükseldi. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, "Çok zor bir oyun oynadık. Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. 10. dakikada golü yemiştik fakat dayandık. İlk devrede dayanma gücümüzü iyi kullandık. Topu rakibe verip yorma yoluna gittik. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" ifadelerini kullandı. "Kendimi şanslı hissediyorum" Mendilibar, "Avrupa kupalarında yarı finale kalmasında takımın başında antrenör olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Umarım daha ileriye taşıyabiliriz. Şu anda kalemizi koruyan Tzolakis, başta ikinci kalecimizdi. Sonra kaleyi devraldı. Topun auta gitmesine şans diyebilirsiniz ancak kalecinin kurtarışına şans diyemeyiz. Bir çalışma sonucu oluyor bunlar" diye konuştu. "Kariyerim boyunca penaltılara bakmadım" Penaltı atışlarını izlemediği ve sırtını dönmesiyle ilgili sorulan soruya İspanyol teknik adam şu yanıtı verdi: "Ben bütün kariyerim boyunca penaltılara bakmadım. Bunu totem olarak yaptığımı size açıklamak isterim."
İstanbul İsmail Kartal: “Turu geçmek adına her şeyi hak etmiştik” Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, Olympiakos maçında oyuncuların 2. golü bulamamanın stresini yaşadığına dikkat çekerek, “Turu geçmek adına her şeyi çok hak etmiştik. Bugüne kadar penaltı kaçıran oyuncular, en az penaltı kaçıran oyunculardı” dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe, sahasında karşılaştığı Yunan temsilcisi Olympiakos’a penaltı atışları sonunda kaybederek turnuvaya veda etti. Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu. İlk yarı iyi futbol oynadıklarını belirten Kartal, "Bugün oyuna çok iyi başladık. İlk devre muhteşem bir Fenerbahçe vardı. Muhteşem taraftar önünde golü de bulduk. İkinci yarı oyun dengelendi. Sonra tempoyu arttırdık sadece 2. golü bulamadık. Oyuncuların turu geçebilmek adına rahatlığı, o golü bulamamanın stresini yaşadık. Uzatmalarda mecburi değişiklikler yaptık. Uzatmalar iki takım adına dengeli geçti. Turu geçmek adına her şeyi çok hak etmiştik. Oyuncularımı tebrik ediyorum. Bugüne kadar penaltı kaçıran oyuncular, en az penaltı kaçıran oyunculardı. Sadece 2. golü bulamadığımız için turu geçemedik. Taraftarlarımıza karşı mahcup olduk. Her şeye rağmen önümüze bakıyoruz. Ligde devam edeceğiz" diye konuştu. “Bugün bazı oyuncular karşılık veremedi” Müsabakada yapılan değişiklikler ile ilgili Kartal, “Bazen oyuncuları değiştirirsin, hamlelere karşılık bulursunuz. Bazen de istediğiniz verimi alamazsınız. Bugün de bazıları karşılık verdi, bazıları veremedi. Bunlar futbolun içinde olan doğal şeyler” ifadelerini kullandı. "Mecburi değişiklikler oldu" Tadic’in vuruş stili ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Kartal, “Tadic’in çok fazla şut atma değil de ayak içi plase vuruşları var. Onun kendine göre vuruş stili var. 86. dakikada Fred ile konuştuk uzun zaman sakatlık yaşadı. Uzatmaları da düşünerek yerine daha mücadeleci birini alarak tüm planlarımız buydu. Szymanski’ye kramp girdi, Becao’nun kasığında ağrı oldu. Mecburi değişiklikler oldu” şeklinde konuştu. “En güvendiğimiz isimler penaltıları kaçırdı” Penaltı atışlarını da değerlendiren Kartal, “Bonucci çok kariyerli oyuncu, Cengiz de aynı şekilde. Tadic penaltı atışlarında, kariyerinde kaçırdığı penaltı sayısı çok az. Beni şaşırtan bunlar oldu. En güvendiğimiz isimler penaltıları kaçıran isimler oldu. Bu kadar mücadele ettik. Bu mücadelenin karşılığında 2. golü atarak turu geçebilmek varken, penaltılarla elenmek üzücü oldu” diyerek sözlerini noktaladı.