ASAYİŞ - 13 Ocak 2018 Cumartesi 15:51

3 milyon değerinde 11 kilogram ziynet eşyası gasp ettiler, 24 saatte yakalandılar

A
A
A
3 milyon değerinde 11 kilogram ziynet eşyası gasp ettiler, 24 saatte yakalandılar

İstanbul’dan Anadolu’nun çeşitli kentlerine 3 milyon lira değerinde işlenmiş altın ve pırlanta götürmek için yola çıkan aracın önünü keserek içindeki çantayı gasp eden şahıslar 24 saat içerisinde yakalandı.

İstanbul’dan Anadolu’nun çeşitli kentlerine 3 milyon lira değerinde işlenmiş altın ve pırlanta götürmek için yola çıkan aracın önünü keserek içindeki çantayı gasp eden şahıslar 24 saat içerisinde yakalandı.


Olay Bahçelievler Kuyumcukent Köprüsü üzerinde 8 Ocak günü meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Kuyumcukent’te toptan altın mağazası bulunan Mehmet K. ve Mehmet A. yanlarına aldıkları 11 kilogram altın ve pırlanta yüzükleri Anadolu’ya pazarlamak için yola çıktı. Mağazadan çıktıktan dakikalar sonra siyah renkli lüks bir araçla önleri kesildi. Araçtan inen yüzleri maskeli 4 şahıs ellerindeki pompalı tüfekleri Mehmet K. ve Mehmet A.’nın içinde bulunduğu araca doğrultarak ateş etmeye başladı. Saldırının ardından aracın arka koltuğunda bulunan 3 milyon değerinde ziynet eşyasının bulunduğu çantayı alan saldırganlar kayıplara karıştı. Mehmet K. ve Mehmet A. saldırıdan yara almadan kurtuldu.



Şüpheliler kameralara takıldı, 24 saatte yakalandı


Olayın mağdurları Mehmet K. ve Mehmet A.’nın ihbarı üzerine polis soyguncuları yakalamak için çalışma başlattı. İhbarı alan Gasp Büro Amirliği ekipleri, şüphelilerin kaçtığı otomobili, Kemerburgaz, Pirinççi köyü yakınlarında bir arazide terk edilmiş olarak bulundu. Ekipler köy girişinde bulanan kameradaki görüntüleri inceleme altına aldı. Görüntüleri izleyen ekipler, bir taksinin aynı noktadan bir kaç kez geçtiğini fark etti. Plakası belirlenen taksinin sürücüsü Can Ş.(30)’ye ulaşan ekipler, şoförü gözaltına aldı. Taksi şoförü ifadesinde 4 kişiyi otomobiline aldığını ancak şahısları daha önceden tanımadığını söyledi. Taksicinin, şüpheli şahısları indirdiğini iddia ettiği yerde yapılan incelemede soyguncuların bindiği bir diğer araç tespit edildi. Bunun üzerine aracın sahibi Hasan T.S.(34) de gözaltına alındı. Gözaltındaki şahısların ifadesi doğrultusunda sürdürülen operasyonda olaya karıştıkları iddia edilen saklandıkları yerde kıskıvrak yakalandı. Harun S.(22), Soner G.(28) Bilal P.(27) gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerin ardından mahkemeye sevk edilen Hasan T.S.(34), Harun S.(22), Soner G.(28) Bilal P.(27) tutuklanırken taksi sürücüsü Can Ş. serbest bırakıldı.


Polis ekiplerinin gerçekleştirdiği operasyonda 123 bin lira para, silah ve pompalı tüfekler de ele geçirildi. Ekipler, gasp edilen 3 milyon TL değerindeki 11 kilogram altını ve pırlanta yüzükleri bulmak için çalışma başlattı.


Olay anında yaşadıklarını anlatan mağdurlar, "Bir anda önümüze çıktılar. Yüzleri maskeliydi otomobile doğru ateş açmaya başladılar. Ön cam kırıldı bir şey göremiyorduk. Vurulmamak için aracın içine yattık. Bu sırada arka kapı açıldı ve soyguncular arkada bulunan altın dolu bavulu alarak kaçtılar" dedi.



Şüphelilerin birçok suçtan kaydı olduğu ortaya çıktı


Şüphelilerin daha önceden adam yaralamak, hırsızlık, uyuşturucu kullanmak, polise mukavemet, oto hırsızlığı, tehdit, mala zarar vermek gibi suçlardan kaydı olduğu ortaya çıktı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da pişkin müşteriler kamerada: Sigara içirmeyince ücretini ödemeyip kaçtılar Güngören’den Mecidiyeköy’e gitmek için taksiye binen üç kişi, sürücünün araçta sigara içilmesine izin vermemesinin ardından ücreti ödemeden araçtan indi. Taksi sürücüsünün, “90 liramı verir misin?” sözlerine karşılık yolcu, “Benim param yok. Git, onlardan al. Paramla beni rehin mi alacaksın” şeklinde pişkin bir cevap verdi. Yaşanan tartışmayı taksi sürücüsü cep telefonu kamerasıyla kaydetti. Güngören Merter’de dün akşam saatlerinde meydana gelen olayda taksi sürücüsü İsa Ünver, yol kenarında kendisini durduran üç kişiyi aracına aldı. Şişli Mecidiyeköy’e gitmek için yola çıkan takside yolcular, bir anda sigara içmek istediklerini belirtti. “Paramla beni rehin mi alacaksın?” Ünver’in aracının içinde sigara içilmesine izin vermemesinin ardından yolcular ile sürücü arasında tartışma çıktı. Bunun üzerine araçtan inen yolcular, 90 liralık taksimetre ücretini ödemek istemedi. Ünver’in, “90 liramı verir misin” sorusuna, “Paramla beni rehin mi alacaksın? Benim param yok, git onlardan al” diyerek cevap veren pişkin yolcular ücreti ödemeden araçtan ayrıldı. O anlar taksi sürücüsünün cep telefonu kamerası tarafından kaydedildi. Kaydedildiğini gören şahıs ise “Hem beni sosyal medyaya atacaksın hem de para isteyeceksin” diyerek uzaklaştı. “Sen niye karışıyorsun?’ diyerek araçtan ineceklerini söylediler” Taksi sürücüsü İsa Ünver ise, “Bugün E-5’te ilerlerken bir arkadaş Merter’de beni durdurdu. Kendisiyle birlikte iki tane de kadın bindi. Bana Mecidiyeköy’e gideceklerini söylediler. Kavşaktan dönüp Mecidiyeköy istikametine bağlanacağım esnada araçta sigara içmek istediler. Araçta sigara içmenin yasak olduğunu ve buna izin veremeyeceğimi bildirdim. Arkadaş bunun üzerine söylenmeye başladı. ‘Biz içiyoruz, kimse karışmıyor. Sen niye karışıyorsun? diyerek araçtan ineceklerini söylediler. İndirmek için müsait bir yere yanaştım. 90 liralık taksimetre ücretine itiraz ettiler” dedi.
İstanbul Beşiktaş’ta o eve yine araç çarptı: 3. kez faciadan dönülen anlar kamerada Beşiktaş Yıldız Mahallesi’ndeki bir apartmanın bodrum katındaki daire, 3 ayda içinde 3. kez meydana gelen kaza nedeniyle bir kez daha hasar aldı. Ehliyetsiz olduğu ve boş viteste seyrettiği iddia edilen sürücü, aracının kontrolünü kaybedince kısa süre önce tadilatı biten eve daldı. Ölen ya da yaralının olmadığı kazada evde bir kez daha hasar oluşurken, dehşet anları kameralara yansıdı. Beşiktaş Yıldız Mahallesi’ndeki bir apartmanın bodrum katındaki daire, 3 ay içerisinde 3. kez meydana gelen kaza nedeniyle bir kez daha hasar aldı. O dairede yaşaya Selver Yaprak ise 23 Nisan sabahı uyandıktan kısa süre sonra dışarıdan gelen çarpma sesiyle dışarı koştu. Saat 06.30 sıralarında 34 GAV 509 plakalı otomobiliyle dik bir yokuştan inen Erten Çayir (58), aracın kontrolünü kaybedince Selver Yaprak’ın yaşadığı eve çarpmıştı. Yaprak, gördüğü manzara karşısında şaşkınına döndü. Pencere demirlerinin daha büyük bir kazanın önüne geçtiği olayda yaralanan olmazken otomobil sürücüsü ve mahalleli büyük bir panik yaşadı. Eve çarpan Çayir, büyük bir şok yaşadı. İddiaya göre ehliyetsiz olan sürücünün yardımına koşan vatandaşlar, onu sakinleştirmeye çalıştı. Kazanın sabah erken saatlerde olması sebebiyle sokakta kimsenin olmaması facianın önüne geçti. Dehşet anları kameraya yansıdı Dehşet anları ise güvenlik kameralarına anbean yansıdı. Görüntülerde, Erten Çayir’ın direksiyon hakimiyetini kaybettiği aracın, Selver Yaprak’ın evine daldığı görülüyor. “3 ayda üçüncü kaza” 3 ay içerisinde evine 3 araç daldığını söyleyen Selver Yaprak, “Yine aynı şey, yine aynı kaza bir ay önce de olmuştu. Bu sabah yine bir gürültüyle uyandık. O saatte ben uyuyordum, kazadan 10 dakika önce su içmeye kalkmıştım. Yine yokuştan inen araba girdi bu 3 ayda üçüncü kaza. 1 ay önce olan kazanın masrafının ödemesini dün aldık bugün yine araba girdi. Kazanın ardından ben dışarı çıktığımda sürücü şoktaydı. Komşumuz sakinleştirmeye çalışıp su vermiş. Sabah saat 6 gibi bana sütçü geldi kaza olduğunda uyanıktım. Yine demirler değişecek, camlar değişecek” diye konuştu. “Deprem oldu sandık ama bu kazalara alıştık” Bu kazalarının toplamda 6 kere yaşandığı söyleyen apartmanın 30 yıldır yöneticisi olan Coşkun Ökol, “Bu apartmanda 60 yıldır yaşıyorum. 30 yıldır da yöneticisiyim. Bu yaşadığımız olay 3 ayda 3 kez oldu. Benim çocukluğumdan bu yana da 3 kez daha olmuştu. Bu olayı 6 kez yaşadık. Önlem alınmıyor, buraya iki tane baba koymakla önlem alındı zannediliyor. Bu yokuşa hız kesici koydular, 2 tane koydular ama az. Arabalar yine vites boşta iniyorlar, yine hızlı geliyorlar ve apartmanın içine giriyorlar. Buna engel olamıyoruz, çözüm bulunması lazım. Yokuş iniş değil çıkış yapılabilir, hız kesici sayısı artırılabilir, buraya çelik halat konulabilir. Sabahın altısında deprem oluyor zannettik. Burada trajikomik bir durum var. Biz buna alışıyoruz, depremde bile korkmayacağız bu gidişle. Sokağın kalabalık olduğu bir anda bu kazanın sonu ölümdür. Yokuş dik ve boş viteste gelen bir arabayı durdurmak imkansız. Şoförün ehliyeti yoktu, suçunu kabul ediyor. Sonrasında el frenine asıldım ama durduramadım diyor. Boş viteste indikten sonra bir değil iki tane el freni çeksen ne olur. Birinci viteste inse hiç böyle sorunlar olmayacak” dedi