POLİTİKA - 25 Mayıs 2017 Perşembe 23:21

Başbakan Yardımcı Kurtulmuş: “Henüz dünyanın birinci ligine çıkmış değiliz”

A
A
A
Başbakan Yardımcı Kurtulmuş: “Henüz dünyanın birinci ligine çıkmış değiliz”

Başbakan Yardımcı Numan Kurtulmuş, “Türkiye istediğimiz yerde değildir.

Başbakan Yardımcı Numan Kurtulmuş, “Türkiye istediğimiz yerde değildir. Futbol tabiri ile konuşmak gerekirse Play-off’ta oynuyoruz ama henüz dünyanın birinci ligine çıkmış değiliz’ dedi.


İstanbul Teknik Üniversitesi, Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay’a ’Fahri Doktor’ unvanı verdi. Üniversitenin Ayazağa yerleşkesinde gerçekleştirilen törene Başbakan Yardımcı Numan Kurtulmuş, İstanbul Teknik Üniversitesi rektörü Mehmet Karaca ve davetliler katıldı.


Konuşması için kürsüye çağrılan Başbakan yardımcısı Numan Kurtulmuş söz aldı. Sözlerine Zeynep Okyay’ı tebrik ederek başlayan Kurtulmuş, "Dünya siyaseti ciddi bir şekilde dengesizlik yaşıyor. Bir denge arayışı içinde belki önümüzdeki 10 yıl içinde siyasi türbülanslarını sürdürecek gibi gözüküyor. Soğuk savaş sonrası ortaya çıkan tabloda dünya eski düzenini kaybetmiş olmakla birlikte, yeni bir düzeni kuramamış olmanın verdiği sıkıntılar dünyanın her yerinde yaşanıyor. Bu sıkıntılardan nasibini alan bölgelerden birisi de bizim de içinde bulunduğumuz ön Asya’daki siyasi gelişmelerdir. Türkiye bu yeni siyasal sistemin önemli aktörlerinden birisi olamaya aday bir ülkedir. Türkiye, dünyadaki siyasal gelişmeleri yakından takip ediyor. Değişen yeni denklemin içerisine güçlü bir değişken olarak girebilmenin mücadelesini veriyor" dedi.


Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş şöyle devam etti:


"Türkiye olarak bu yeni ekonomik serüvende önümüze çok önemli fırsatlar çıkıyor. Ne yazık ki birinci, ikinci ve üçüncü sanayi devriminin arkasında kalmış Türkiye’nin dördüncü sanayi devrimi dediğimiz bu süreci yakalayabilme fırsatı önümüzdedir. Bunun için artık eskisi gibi sadece doğal kaynaklara ya da birtakım araç, gereçlere sahip olanlar ya da sadece finansal güce sahip olanlar değil, bilgiye stratejik bir güç olarak sahip olanlar çok daha avantajlı bir noktaya gelecektir. Bilgi üretebilen, bilginin üzerinde yenilik yaparak, bilgiyi ekonomik bir değer haline getirip rekabet edebilenler önümüzdeki dönemde ciddi şekilde avantajlı hale gelecektir. İşte bunun için sadece iş dünyasının çabaları yeterli olmaz. Sadece üniversitelerin çabaları yeterli olmaz. Sadece siyasetin ön açan bir takım adımları atması da yeterli olmaz. İş dünyasının, siyaset dünyasının ve bilim dünyasının el ele çalışması bu dönemin en önemli özelliklerinden birisi olmak zorundadır."


Kurtulmuş, Türkiye’nin henüz uluslararası alanda istenilen seviyede olmadığına değinerek, "Son yıllarda baktığımız zaman Türkiye’de önemli gelişmeler oluyor. Ancak şunu söylemek gerekir ki henüz Türkiye istediğimiz yerde değildir. Futbol tabiri ile konuşmak gerekirse Play-off’ta oynuyoruz ama henüz dünyanın birinci ligine çıkmış değiliz. Dünyanın süper ligine çıkmak için herkes kendi ödevini en iyi şekilde yapmalı. Bir milli sorumluluk içerisinde, bu ülkeye olan sorumluluklarımızı yerine getirmek ve en ileri düzeyde kendi görevlerimiz yapmak mecburiyetindeyiz" ifadelerini kullandı.


Numan Kurtulmuş konuşmasını şu sözlerle noktaladı:


"Türkiye’nin sanayileşme tarihi, Türkiye’nin ekonomik tarihi maalesef aynı zamanda Türkiye’nin bir ihanet tarihidir. Türkiye uzun yıllar boyunca bağımsız bir ekonomiye sahip olmak için çabaladı durdu. Ne zaman Türkiye ileriye gitse birileri Türkiye’nin ayaklarından çekip, geriye atmaya çalıştı. Türkiye ya siyasetinde çıkarılan bir takım türbülanslarla ya terör vasıtasıyla ilerlemeden uzaklaştırılmaya çalışıldı. Türkiye bugün çok şükür kendi insansız hava araçlarını yapabiliyor. Terörle mücadelemizde İHA’ların yanına bir de silahlı İHA’ları katalım diye Türkiye bir kaç sene dost ve müttefik bildiği ülkelerin kapısını aşındırdı. Bugün sınırlarımızın güneyinde PYD/PKK’ya açık bir şekilde silah verenler maalesef Türkiye’nin bu meşru talebini karşılamadılar. Türkiye silahlı İHA’lara sahip olamadı. Hani derler ya ’Kötü komşu adamı ev sahibi yapar’ Bunun sonucu olarak Türkiye İHA’larına silahlarını koyarak terörle mücadelede son derece aktif bir şekilde kullanabilir noktaya geldi."


Kurtulmuş’un konuşmasının ardından Zeynep Bodur Okyay’a ’Fahri Doktor’ unvanı takdim edildi. Rektör Karaca Okyay’a cübbe giydirirken, Okyay doktora beratını Numan Kurtulmuş’un elinden aldı. Okyay daha sonra salonda bulunanlara teşekkür konuşması yaptı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Naci Görür: "Çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız" Hatay’ın İskenderun ilçesinde söyleşiye katılan jeolog ve deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, depreme dirençli yerleşim alanların oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Naci Görür, depremin vurduğu Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi. Görür, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen ‘İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ söyleyişine katıldı. Türkiye’de 13,6 milyon önce deprem mekanizmaların oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Görür, depremleri durdurmanın mümkün olmadığını, toplum olarak depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. “Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı dün olduğu gibi toprağa veremeyiz" Deprem mekanizmasının Türkiye’de 13,6 milyon önce oluştuğunu söyleyen Prof. Dr. Görür, “Bizim ülkemizde bu faylar 13,6 milyon seneden beri deprem oluşturmaya devam ediyor. Biz depremleri durduramayız, bu mümkün değil çünkü bu mümkün değil. Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı, dün olduğu gibi toprağa veremeyiz. O halde yapılacak bir şey bilgi, aydın ve çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Bunları yaparsak deprem sorununu büyük ölçüde hallederiz” dedi. “İskenderun tarafına gelen kıta biraz büküldüğü ve eğildiğinde o bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor” Deprem sonrası İskenderun sahilindeki çökme konusuna değinen Prof. Dr. Görür, “İskenderun’da bazı yerler çökmüş ve batıyor. Neden batıyor konusu fayla ilgili bir durumdur. Bin yıl önce Bingöl ilinin Karlıova’dan gelen doğu fayı, yanal hareket ederken İskenderun’daki fay biraz eğiliyor. İskenderun tarafına gelen kıta biraz bükülüyor ve eğiliyor. O kısımda bir duvar ve diklik oluşturuyor. Burada düşey atılım meydana geliyor ve fay niteliği doğuruyor ve batıyor. Bu nedenle de bir bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor. Deniz seviyesinin göreceli olarak işlenmesi anlamına gelir” ifadelerini kullandı. İskenderun ilçesinde düzenlenen ’İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ temalı konferansa yer bilimci Naci Görür’ün yanı sıra; İskenderun İlçe Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, Belen İlçe Belediye Başkanı İbrahim Gül ve İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Levent Hakkı Yılmaz katıldı.
İstanbul Sadettin Saran: "Göreve gelirsek Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, 48 saat içinde 500 imza toplayabildiklerini belirterek, "Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" dedi. Fenerbahçe Başkanlığına adaylığını açıklayan İş İnsanı Sadettin Saran, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde düzenlediği lansmansa kongre üyeleriyle bir araya geldi. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu eski Başkanı Vefa Küçük de toplantı da yer alarak Saran’a destek verdi. Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak için çalışacaklarını aktaran Saran, adaylık süreci ile ilgili bilgiler vererek, "Kasım ayında Ali Koç ile buluştum. Maddi manevi çok büyük emek verdiniz, bu işi öğrendin, devam edeceksen biz arkandayız ancak devam etmeyecekseniz biz bu işi çok iyi yaparız ve göreve talibiz dedim. O da, ’Çok iyi yapacağına ben de inanıyorum’ dedi. Kulüp bilançolarına, defterlere bakmamız için resmi olarak aday olmamız gerekiyordu. Takım şampiyonluğa gidiyor, kongre sürecine de sokmak istemiyoruz ama madem öyle dedik 48 saatte büyük teveccühle 500 imzayı topladık. Bunun için de çok teşekkür ediyoruz. Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız. Hem saha içinde hem saha dışında mücadele ediyoruz. Oyuncularımıza uzanan elleri kırmasını biliriz" ifadelerini kullandı. "Fenerbahçe hepimizindir" Fenerbahçe için birlik beraberlik mesajı beren 59 yaşındaki iş insanı, "Fenerbahçe hiçbir şahsa ait değildir. Fenerbahçe sizindir Fenerbahçe bizimdir. Fenerbahçe hepimizindir" diyerek sözlerini noktaladı. Saran’ın konuşmasının ardından Kongre Üyeleri yoğun alkışlarla destek verdi.