SPOR - 14 Eylül 2018 Cuma 13:02

Beşiktaş’a bir sponsor daha

A
A
A
Beşiktaş’a bir sponsor daha

Beşiktaş, Japon medya devi Mainichi-Sponichi Group’la işbirliği anlaşmasına vardı.

Beşiktaş, Japon medya devi Mainichi-Sponichi Group’la işbirliği anlaşmasına vardı. Beşiktaş’ın tanıtımına yönelik yapılacak çalışmalara değinen Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, “Mainichi-Sponichi Group’la çok önemli iş ortaklıkları yapacağız” açıklamasını yaptı.


Beşiktaş, Japon medya devi Mainichi-Sponichi Group’la işbirliği anlaşması imzaladı. Vodafone Park’ta düzenlenen törene Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, Mainichi-Sponichi Group Yönetim Kurulu Üyesi ve Uluslararası İlişkiler Sorumlusu Hiroyuki Tsuruta, Mainichi-Sponichi Group Yönetim Kurulu Üyesi Atsushi Narita ve Mainichi-Sponichi Group Yönetim Kurulu Üyesi Takeo Iwasawa katıldı. Japonya’da yaşayan ve toplantıya tercümanlık yapan iş adamı Cem Aldemir’in de işbirliğinde önemli bir rol oynadığı açıklandı.



Fikret Orman: “Japonya’ya seyahatimiz olacak”


Beşiktaş için çok önemli bir gün olduğunu söyleyen Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, “Uzun süredir Beşiktaş’ı global spor markası yapma hedefimizde istikrarlı adımlarla ilerliyoruz. Bugüne kadar birçok çalışmamız oldu. Globalleşme projesinde Çin’e gittik. Bu anlaşma kapsamında da Japonya’ya gideceğiz. Taraftarımızın başlattığı ’Come to Beşiktaş’ akımı büyük bir ses getirdi. Bunu kullanmaya başladık. Bu slogandan yola çıkarak Rumi’nin güzel sözleriyle global reklamımızı çektik. Yaz aylarında Çin’de sosyal medya hesaplarımızı açtık. Başta Çin olmak üzere düzenli iletişim çalışmaları ve ziyaretleri yaptık ve devam ediyoruz. Bu çalışmayı daha da ileri boyuta taşımak için güçlü iş ortaklıkları gerekiyor. Burada bu ortaklığın ilk imzasını atmak üzere bir araya geldik” açıklamasını yaptı.



“Ertuğrul Fırkateyni’nin yıl dönümüne denk geliyor”


Japonya’nın Asya’nın en önemli güçlerinden birisi olduğunu vurgulayan Orman, “Tarihimizde iki ulusu birbirine yaklaştıran önemli anlar var. 16 Eylül’de Ertuğrul Fırkateyni’nin hüzünlü hikayesinin de yıl dönümü. 1890’dan bugüne geldiğimizde, 2 gün sonra aynı günü yaşayacağız ve tatlı bir tesadüf oldu. Bu vesileyle hayatını kaybeden askerlerimize Allah rahmet eylesin. Japon halkı ve Beşiktaş’ın değerlerinin çok örtüştüğünü düşünüyorum ve bizi çok seveceklerini düşünüyorum. Japonya’nın en köklü medya kuruluşlarından Mainichi grubunun yönetim kurulu üyeleri var. 147 yıllık bir geçmişi olan Mainichi, Japonya’nın en eski gazetesi. Şu anda 50’ye yakın şirketleri var ve dev bir medya grubu. Japonya’da bastıkları gazetelerin toplam tirajı günde 10 milyonun üzerinde. Spor merkezli dijital yatırımların olduğu bir oluşum başlatıyorlar ve bunun ilk projesi bizim iş ortaklığımız olacak. Beşiktaş’la birlikte çeşitli projeler yapılacak. Mainichi ve Japon kültürünü taraftarımıza tanıtırken, Beşiktaş’ı da Japonya’ya tanıtmayı amaçlıyoruz” diye konuştu.


Sosyal medya hesaplarının açılacağının da altını çizen Orman, “Japonya’da sosyal medya hesaplarımızı açacağız ve birlikte yöneteceğiz. Mainichi için özel Beşiktaş içerikleri hazırlayacağız. Birlikte sosyal sorumluluk kampanyaları düzenleyip bunu Japonya ve Türkiye’de hayata geçireceğiz. İnşallah en kısa sürede Japonya seyahatimiz olacaktır. Bu sene takımımızın durumundan dolayı Çin’e gidemedik ama seneye Japonya’ya gideceğiz” ifadelerini kullandı.



Takeo Iwasawa: “Olimpiyatlar’a yönelik çalışmalarımız var”


Mainichi-Sponichi Group Yönetim Kurulu Üyesi Takeo Iwasawa, Japonya’nın en köklü medya kuruluşu olduklarının altını çizerek, “Sadece bir medya kuruluşu dışında gazetelerimiz, dergilerimiz, televizyonlarımız ve radyolarımız var. Bunun dışında yıl içinde birçok spor etkinliği de yapıyoruz. Dünyanın çok çeşitli noktalarında muhabirlerimiz, ofislerimiz ve milyonlarca okurumuz var. 2020 Olimpiyatları Tokyo’da düzenlenecek. Bu konuyla ilgili olarak İstanbul’la yarışmıştık. Japon halkının spora ilgisi günden güne artıyor. Olimpiyatlar’a yönelik, ileri teknolojiyi medyaya aktarma konusunda ciddi çalışmalarımız var. Başkanın da belirttiği gibi 2 gün sonra Ertuğrul Fırkateyni’nin batışının yıl dönümü. 1890 yılındaki bu üzücü olayın ardından iki ülkenin dostluğu başladı ve bu dostluk sıkı şekilde ilerlemekte. Ertuğrul Fırkateyni’nin bizim için çok önemi var. Bu olay yaşandığında bu durumu Japonya’ya duyuran ilk gazete olduk. Ayrıca gazetemiz Japon halkına yönelik bir bağış kampanyası başlattı. 2015 yılında iki ülke tarafından Ertuğrul filmi yapıldı. Bu filmin de ana sponsorlarından birisi bizdik. Bugün burada bulunan diğer yönetim kurulu üyemiz Narita Bey’in abisi bu filmin prodüktörü. Ertuğrul olayından sonra iki ülke, birbirine destek olan, her felakette ilk koşan ülke oldu” dedi.



“Come to Beşiktaş’ı duyduk ve geldik”


Mainichi Group olarak insana çok önem verdiklerinin altını çizen Takeo Iwasawa, “Doğa ve sosyal sorumluluk projelerine destek veren bir grubuz. Bizler de Beşiktaş’ın Come to Beşiktaş sloganını duyduktan sonra, Beşiktaş’ın insana, doğaya değer veren bir kulüp olduğunu öğrendik ve bu mesaja cevap olarak bugün burada bulunuyoruz. Japonya başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde Beşiktaş isminin duyulması için projeler yapacağız. Spor, dili ve ırkı gözetmeksizin herkesin ortak dilidir. Yapacağımız bu ortaklık ve projeler doğrultusunda birlikte kazanç sağlayacağız. Son yıllarda Beşiktaş’ın büyük başarıları bizim dikkatimizi çekti ve o yüzden buradayız. Bizim en önemli hedefimiz ilk etapta Japonya’da Beşiktaş makasını herkese duyurmak. Medya olarak özellikle genç nesle yönelik birçok çalışma yapıyoruz. Medya olarak gençlerin özellikle Beşiktaş’a ilgi duyması ve ileride Beşiktaş’ta oynama isteği oluşturmayı hedefliyoruz. Japonya’da futbol günden güne popülerleşiyor ve ilgi artıyor. Bizler de aslında buraya gelmeden önce Beşiktaş’la ilgili bilgi sahibiydik. Buraya gelince insanların Beşiktaş aşkını yakından hissettik ve bizler de bunu gönlümüze yerleştirdik. Japonya’ya döndükten sonra gönlümüze koyduğumuz bu sevgiyi anlatmak için ilk adımı atmış olacağız” diye konuştu.



“Beşiktaş’a yönelik çalışma”


Japonya’da çok meşhur anime karakterlerin olduğu hatırlatılan Iwasawa, “Japonya bu konuda dünyanın en önde gelen ülkesi. Bizlerin de bu anime sektöründe Beşiktaş’la ilgili bir projesi var. Aslında bugün sizlerle ayrıntılarını paylaşamayacağım birçok proje var” dedi.


Japon futbolcu Nagatomo’nun Galatasaray’da olmasına karşın kendilerinin Beşiktaş’la anlaşmaya varmasına da değinen Takeo Iwasawa, “Bizler için önemli olan gönüllerin bir olması. Beşiktaş’la gönlümüzün bir olduğunu hissettik. Gönlümüzün bir olduğunu hissettiğimiz için Come to Beşiktaş projesi, Nagatomo’nun Galatasaray’da oynamasının önüne geçti ve bu nedenle buradayız” açıklamasında bulundu.



Orman: “Kagawa’yı istedik ama olmadı”


Basketbol takımı konusunda da işbirliğine gideceklerini söyleyen Fikret Orman, “Futbol üzerinden başlayacak olan bu anlaşma, basketbol, voleybol olarak devam edecek. Basketbol takımı da Japonya’ya gidecek. Burada turnuvalar düzenlenecek. Önemli olan niyettir. İyi iletişim kurarsak sponsorluklar da gelecektir. Beşiktaş’ı dünya üzerinde herkese tanıtmayı hedefliyoruz. Mainichi Group, sadece Japonya’da değil, Uzak Doğu’nun birçok yerinde çok etkililer. 250’nin üzerinde temsilcilikleri var dünyada. Bu iletişim sonucunda sponsorluklar da gelecektir. Bizim amacımız sponsorluk almak için iletişim kurmak değil. Bizim amacımız Beşiktaş’ı tanıtmak. İletişimi sağlamak ve doğru sosyal sorumluluk projeleriyle çocuklara ve insanlara dokunmak istiyoruz. İlk amacımız bu. Kagawa çok önemli bir futbolcu ve biz de kendisiyle ilgilendik bu sene. Oyuncu Almanya’dan ayrılmak istemedi. Yoksa biz temas ettik. Bu dönemde transfer için düşündüğümüz bir oyuncuydu. Almanya’yı terk etmek istemediği için olmadı bu transfer. Zaman içinde bütün takımlarımızda Japon oyuncu görmek isteriz” diyerek sözlerini tamamladı.



“Dilek tuttum, içinde şampiyonluklar var”


Açıklamaların ardından, Takeo Iwasawa, Japonya’dan getirdiği bir hediyeyi Başkan Fikret Orman’a sundu. Japon geleneklerinde olan bir karakter getirdiklerini söyleyen Iwasawa, “Japonya geleneklerinde çok istediğiniz bir şeyin olmasını dilediğiniz zaman böyle bir karakter var. Olmasını istediğiniz zaman bu karakterin bir gözünü boyuyorsunuz. Bizler de Beşiktaş’la işbirliğine başlamayı dilemiştik ve bugün de başkanımızla birlikte iki gözü de boyamak istiyoruz” dedi.


Başkan Fikret Orman da karakterin gözünü boyarken, “Dilek tuttum, içinde şampiyonluklar da var” ifadelerini kullandı.


Toplu fotoğraf çekiminin ardından toplantı tamamlandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde evleri teslim ediyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.