POLİTİKA - 23 Mart 2018 Cuma 20:59

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Afrin ve Sincar’daki etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bin 732 oldu"

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Afrin ve Sincar’daki etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bin 732 oldu"

AK Parti Beyoğlu 6.

AK Parti Beyoğlu 6. Olağan İlçe Kongresi’nde konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir üniversitemizde şehitlerimizin hatıralarını yad etmek için düzenlenen etkinliğe tahammül edemeyen zihniyet bu millet ve ülkeye ait değildir. Bu terörist öğrencilerini kamera çekimlerinden bulup çıkartıp, onlara gereğini yapacağız” dedi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Beyoğlu 6’ncı Olağan İlçe Kongresi’ne katıldı. Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen kongrede Beyoğlu halkı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı coşkuyla karşıladı.


Kongrede konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Beyoğlu 16 Nisan halk oylamasından yüzde 50’lik ’evet’ oranıyla İstanbul ortalamasının eş seviyesinde kaldıysa da ben buradan çok daha iyi bir netice bekliyordum. Evimizden tabii ki daha fazla oyun gelmesi lazımdı. Bu gelmedi. Ama şimdi diyorum ki hedef inşallah Mart 2019’da Beyoğlu sandıkları patlatacak mıyız? Dolayısıyla şimdiden kolları sıvamak gerekiyor. Kale içeriden fethedilir. Hanımlar hazırsa bu iş bitmiştir” dedi.



“Hiçbir konuda hiçbir alanda, geriye gidiş söz konusu olmayacaktır”


Türkiye’nin tarihi günler yaşadığını söyleyen Erdoğan, “Türkiye çok tarihi günler yaşıyor. Yaşadığımız her tecrübe, elde ettiğimiz her başarı, indirdiğimiz her maske, girdiğimiz her in unutmayın karşımızdaki tehlikenin ne kadar büyük olduğunu bir kez daha teyit ediyor. Türkiye’nin sınır ötesinde ne işi var diyen her kişi ve kesim aslında birliğimizden, bütünlüğümüzden geleceğimize güvenle bakmamızdan bunlar rahatsızlıklarını dışa vuruyorlar. Bu tür ifadeler her adımda ülkemizi engellemek, bunu başaramazsa karalamak, ondan da netice alamazsa kafaları karıştırmak için atmadık takla bırakmayanların argümanlarıdır. Biz bunları Taksim’de Gezi olaylarından tanırız. Biz bunları 17-25 Aralık’tan tanırız, biz bunları çukur eylemlerinden tanırız, 15 Temmuz’dan tanırız velhasıl, biz bunları gözlerinden ciğerlerinden tanırız. Türkiye’de 15 yıldır ne yaptıysak biz bunlara rağmen yaptık. Eğer biz bu vesayete, ihanet çetelerine teslim olmuş olsaydık, tek bir adım dahi atamazdık. İşte o zaman Türkiye çevremizde bolca örneği olan o felaket görüntüleriyle gündeme gelen bir ülke konumuna düşerdi. Milletimizle birlikte bu oyunu gördük ve karşımızdaki şer ittifakıyla göğüs göğüse mücadele ederek bugüne geldik. Bundan sonra işimiz daha kolay. Çünkü artık toplumumuzun her kesimiyle hedeflerine kitlenmiş bir Türkiye var, Beyoğlu var. Allah’ın yardımı ve milletimizin kararlılığıyla hiçbir konuda hiçbir alanda, geriye gidiş söz konusu olmayacaktır” diye konuştu.



“Hiçbir beşeri gücün önünde eğilmedik”


Hiçbir beşeri gücün önünde eğilmediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir yandan ülkemizin güvenliğini sağlarken, demokrasiyi güçlendirirken, ekonomiyi büyütürken, diğer yandan da şehirlerimizin gelişmesine, kalkınmasına yönelik projeleri birer birer hayat geçiriyoruz. Beyoğlu konumu itibariyle İstanbul’un dört bir köşesindeki hizmetleri en iyi görebilecek yerdedir. Kardeşlerim şunu unutmayın biz hiçbir beşeri gücün önünde eğilmedik. Biz sadece ve sadece Allah’ın huzurunda rükuda ve secdede eğildik. İstanbul’un bütün ilçeleriyle birlikte hele hele sizlerle birlikte dimdik duracağız. Hiçbir zaman bizi Allah’ın izniyle bizleri sindiremeyecekler. 16 yıldır sindiremediler, 15 Temmuz’da sindiremediler hiç endişe etmeyin” şeklinde konuştu.



“Afrin ve Sincar’daki etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bin 732 oldu”


“Biz ülkemize ve milletimize yaptığımız bu hizmetleri her alanda çoğaltmanın gayreti içindeyken, birileri de kendilerince ülkemize çelme takmakla meşgul” diyerek konuşmasını sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin Afrin operasyonundan herkes rahatsız olmaya hakkı olabilir. Ama bu ülkenin ekmeğini yiyen, suyunu içen ve havasını soluyan hiç kimsenin böyle bir hakkı yoktur. Biz terör örgütleriyle mücadelemizi verdik. 35 bin insanımız teröre kurban gitmişti. Biz Gabar’a girdik, Cudi’ye girdik, Tendürek, Bestler Deresi, ne dedik bunları nereye girerse girsin, bunların inlerine kadar gireceğiz. Biz bunları kovalayacağız. Onlar kaçacak biz kovalayacağız. Onlar Suriye’ye kaçtılar. Önce Fırat Kalkanı’yla bunları kovaladık. Sonra da 3 bin DEAŞ’lıyı derdest ettik. Oradaki 2 bin kilometrelik alana biz oranın gerçek sahiplerini yerleştirdik. Ardından Afrin olayı başladı. Biz bunu Amerika’yla koalisyon güçleriyle aynı şekilde Rusya ile hep birlikte görüştük. Obama döneminde bunları konuşmaya başladık. Ama ne yazık ki, bunlar bizi aldatmaya kalktı. Netice alamadık. Bu dönem başlayınca 15 Mayıs 2016 dedik gelin bunu birlikte yapalım. Rakka’ya biz Amerika’yla beraber girelim dedik. Ama maalesef PYD, YPG’yi tercih ettiler. Biz de siz yolunuza biz yolumuza dedik. Neticede ne oldu? Biz bir gece ansızın girebiliriz dedik ve girdik. Şu an itibariyle Afrin ve Sincar’daki etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bin 732 oldu. Mücadelemiz devam ediyor ve edecek. Bak şimdi o mazlum o mağdur Afrinliler topraklarına dönmeye başladı. Şimdi ne yapıyorlar? Benim Mehmedimi kucaklayıp seviyorlar. Terör örgütü onlara zulmetmişti. Ama Mehmedim her türlü gıdasını yüz binlerce tencere yemeğini onlara götürüyor. Biz buyuz, Türk milleti, Türk askeri bu, biz bunu yaptık ve yapmaya devam edeceğiz. Ta ki oraya yerleşene kadar yerleşsinler kendi evlerine gitsinler kendi ocakları tütmeye başlasın güvenliği sağlansın mesele biter” dedi.



“Şehitlerimizi yad etmek için düzenlenen etkinliğe tahammül edemeyenler bu ülkeye bu millete ait değildir”


Dün bir üniversitede yaşanan olaylara ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir üniversitemizde şehitlerimizin hatıralarını yad etmek için düzenlenen etkinliğe tahammül edemeyen zihniyet bu millet ve ülkeye ait değildir. Bu üniversite çok popüler, marka, kalite bir üniversite, tamamda bu üniversitenin içinde bu tür terörist öğrenciler oldukça bunlar o markaya leke sürüyor. Biz onlarla ilgili gerekeni yapıyoruz. Bu üniversiteyi lekelememek için ismini almıyorum. Rektörün samimi gayretlerini de biliyorum. Bu terörist öğrencilerini kamera çekimlerinden bulup çıkartıp onlara gereğini yapacağız. Buradan bir şeyi daha özellikle hatırlatmak istiyorum. Bu üniversitelerdeki hocalarımızın da çok daha dikkatli olması gerekir. Eğer bu üniversitelerdeki hocalarımızın bu öğrencilerle iltisakı olduğunu belirlediğimiz anda onlarla ilgili de gereğini yaparız. Çünkü, bizim için vasıflı öğrenci, kaliteli öğrenci, vasıflı öğretim üyesinden gelir. Eğer vasıflı öğretim üyesi yoksa onun eseri bu ise olmaz. Ekranları başında izleyen milletime sesleniyorum. Mehmedim ve benim askerim Afrin’e niye gidiyor? Bu ülkenin huzuru için gidiyor. Bu huzuru sağlamak, sınırlarımıza saldıranlara karşı gerekli dersi vermek için gidiyor. Bunu yapmak isteyenlere karşı bu üniversitede kalkıp da bu tür adımı atan orada lokum dağıtanlara farklı bir şekilde davrananlara haddini bildirmek devletin ve benim görevimdir” şeklinde konuştu.



“Afrin zaferini sıkıysa kutlama, bu millet Osmanlı tokadını o zaman farklı atar”


Okullarda terör estirmeye çalışanlara müsaade etmeyeceklerini söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:


“Okul koridorlarında, kantinlerde, bahçelerde adeta terör estiren bu çapulculara kesinlikle meydanı bırakmayacağız, bu böyle biline. Marjinal örgütler tarafından bazı üniversitelerin asli görevlerinden uzaklaştırılmasına asla müsamaha göstermeyeceğiz. Zaman zaman Beyoğlu sokaklarında arzı endam ettiklerini gördüğümüz bu marjinaller edepleriyle durdukları sürece bu ülkenin renklerinden biri olarak kalabilirler. Ama işi baskıya, kendilerinden olmayanlara baskıya, şiddete, saldırıya vardırırlarsa hiç kimse kusura bakmasın kulaklarından tutar ait oldukları yere fırlatırız. Bu ülkenin huzurunu bozmaya kimsenin hakkı yoktur. Bu milletin değerlerine saldırmaya kimsenin hakkı yok, vatanımızın bekası için 81 milyonun huzuru ve emniyeti için canını veren şehitlerimize hiç kimse dil uzatamaz. Bunların ağa babası genel başkanından milletvekillerine, il başkanından ilçe başkanlarına kadar ana muhalefet CHP’dir. CHP’nin genel başkanı ve yöneticileri o kadar çok yalan ve yanlış iftira dile getiriyorlar ki biz artık takibi bıraktık. Ya bunlar değil miydi, Afrin’e girişimizin doğru olmadığını söyleyen. Ama Afrin zaferi ilan edilince, bu sefer de utanmadan sıkılmadan Afrin zaferini kutlamaya kalktılar. Sıkıysa kutlama, çünkü bu millet o zaman Osmanlı tokadını farklı atar.”



“CHP’li vekiller eylemi Balgat’ta SGK önünde değil genel başkanlarının makam odasının önünde yapsınlar”


Sosyal Güvenlik Kurumu önünde yapılan eyleme ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şayet hukuki bir takip yapılması gerekiyorsa avukatlarımız siyasi bir cevap verilmesi gerekiyorsa da partide arkadaşlarımız kendileriyle meşgul oluyor. Ülkemizin hizmet beklediği dönemde bunlara harcayacak vaktimiz yok. Bazen öyle şeyler söylüyorlar ki cevap vermezsek milletimize haksızlık yapmış olacağız hissine kapılıyoruz. Mesela bazı CHP milletvekilleri Sosyal Güvenlik Kurumu gayrimenkullerini satıyor diye ortalığı ayağa kaldırmışlar. Halbuki şöyle bir geriye doğru araştırma yapsalar. Bu kurumun tarihinde ilk gayrimenkul satışını hem de yönetim kurulu üyelerinden bir kısmının muhalefetine rağmen, genel başkanlarının yaptığını görecekler. Yani bay Kemal’in yaptığını görecekler. Bu CHP milletvekillerine tavsiyemiz eylemi Balgat’ta Sosyal Güvenlik Kurumunun önünde değil, genel başkanlarının makam odasının kapısında yapmalarıdır, çok daha isabetli olur” ifadelerini kullandı.



“Valiye talimat verdim, bu belediye başkanını 18 Mart kutlamalarında konuşturmayacaksın”


"Çanakkale’de zaferi kutlamak için pilav dağıtımını engellemek utanç vericidir" diyerek konuşmasını sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aynı partinin başka saygısızlıklarını bildiğimiz Çanakkale Belediyesinin kahraman ordumuzun Afrin başarısını kutlamak için şehirde zafer pilavı dağıtılmasını engellemesi de utanç veridir. Bu ne terbiyesizliktir. Zafer pilavı partimizin gençlik kolları STK’larla birlikte yapıyor. Bundan rahatsız oluyorlar. Pankartı sökmek istiyorlar. Halbuki kendileri geçmişte bölücü örgütün desteklediği partinin başarısını kutlamak için şehir merkezinde pilav dağıtmışlardı. Hatta hatta partimizin belediye meclis üyelerini toplantıda söz aldılar konuşturmadılar. Salondan kovma yoluna gitti. Üstelik de bir bayan meclis üyesini. Ben de valiye talimat verdim ’bu sene 18 Mart kutlamalarında kesinlikle bu belediye başkanına konuşma vermeyeceksin.’ Sen seçilmişe orada söz istiyor, konuşuyor ve susturuyor sonra da kovuyorsun. Sen ise şu anda burada vali veyahut da başbakan eğer sana söz verirse gelip konuşabilirsin yoksa konuşamazsın” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı: “İnşallah çok kısa sürede ilçelerimize doğalgaz gelecek” Kastamonu’nun Ağlı ilçesinde vatandaşlara seslenen Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Doğalgazın sadece Ağlı’ya değil, olmayan diğer ilçelere de gelmesini ben yakından takip ediyorum. İnşallah çok kısa sürede ilçelerimize doğalgaz gelecek” dedi. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Kastamonu’nun Ağlı ilçesinde AK Parti tarafından düzenlenen mitingde vatandaşlara seslendi. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri için vatandaşlardan destek isteyen Bakan Yumaklı, Kastamonu’nun doğalgaz olmayan ilçelerinde çalışmaların başlatılması için sürecin takipçisi olacağını belirtti. 28 Mart 2023 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından yerel seçimlere hazırlanmak için çalışmalara başladıklarını belirten Bakan Yumaklı, “İlk günden itibaren, 28 Mayıs’ın bir sonraki gününden itibaren 31 Mart’a, Türkiye’nin ikinci yüzyılını inşa etme adına, yerel yönetimleri de buna dahil etmek üzere çalışmalara başladık. Çok kıymetli yol arkadaşlarımız, dava arkadaşlarımız bununla ilgili gece gündüz çalıştınız. Özellikle hanım kardeşlerime teşekkür ediyorum. Kadın kolları her yerde bizim partimizin mutlak surette en sağlam gücü olmuştur. Yine gençlik kollarımız enerjileriyle destek vermiştir. Ana kademede görev yapan kardeşlerimiz, gönül verenlerimiz hep birlikte gerçek belediyeciliğin AK Parti belediyeciliği olduğunun da şuurunda. Bu toprakların bakanı olarak da benim bununla alakalı tahayyüllerimi de gözeterek inşallah birkaç gün sonra sandığa gidecekler. Burada önemli olan şey ne? Önemli olan Kastamonu’nun 19 ilçesinin ve merkez ilçenin benim mensubu partinin adayları tarafından kazanılması. Bu hakikaten son derece önemli. Kastamonu’nun bundan sonraki gelecek tahayyülü ile alakalı, yapacağı projelerle alakalı önemli” dedi. “İnşallah çok kısa sürede ilçelerimize doğalgaz gelecek” Kastamonu’da yapılması gereken tüm projeleri takip edeceğini belirten Yumaklı, “Doğalgaz artık bir lüks değil, olması gereken bir husus. Özellikle hanımefendilerin bunu beklediğini biliyoruz. Doğalgazın sadece Ağlı’ya değil, olmayan diğer ilçelere de gelmesini ben yakından takip ediyorum. İnşallah çok kısa sürede ilçelerimize doğalgaz gelecek. Çok önemli, çünkü bildiğim kadarıyla burada altyapı çalışması hiç yok. Bununla alakalı da ben kendim Kastamonu’nun diğer konuları olduğu gibi bunları da takip edeceğim. Başka bir takibim daha var. Şimdiden söyleyeyim. Siz Bülent Başkanı seçtiğiniz andan itibaren onları da takip etmeye başlayacağım” diye konuştu. “Ağlıdan öyle ses gelsin ki İstanbul bile duysun” Vatandaşlardan İstanbul’daki yakınlarını AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum’a oy vermeleri için ikna etmelerini isteyen Bakan Kurum, “Benim bir istirhamım da şu olacak. İstanbul’da ikinci nüfusuz. Bütün ilçelere hemen hemen gitmeye çalıştım, oradaki derneklerimizle bir araya geldim, Kastamonulu kardeşlerimizle hemhal olduk. Onlara dedim ki ‘Kastamonu’da eşinizi, dostunuzu arayın, benim mensup olduğum partinin adaylarının bu seçimden en iyi oyla çıkması için onlara mutlak suretle bunu yapmaları gerektiğini söyleyin’ dedim. Onlar da bunu kabul ettiler. Şimdi tersini söyleyeceğim. İstanbul’da eşimizi, dostumuzu arayarak orada yine benim mensup olduğum partinin adayı olan Murat Kurum’a oylarını vermelerini, onun da aynı şekilde Bülent Başkan gibi İstanbul’a hizmet etmesi için, o icazeti vermeleri için söz istiyorum. Sizlerden de bununla ilgili söz istiyorum. Biz gittikten sonra telefonlara sarılıp İstanbul’un hangi ilçesinde olursa olsun eşinizi, dostunuzu, çoluğunuzu, çocuğunuzu arayıp Murat Kurum’a oy vermeleri için söz veriyor musunuz? Ağlıdan öyle ses gelsin ki İstanbul bile duysun” şeklinde konuştu.
Tokat Bakan Işıkhan: "SGK’ya en çok borçlu 5 belediyenin 5’i de CHP belediyesi" Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Tokat’ta yaptığı açıklamada 2023 yılında Türkiye ekonomisin yüzde 4,5 büyüme ile AB ülkeleri arasında en çok büyüyen ülke olduğunu söyledi. Bir dizi ziyaretlerde bulunmak üzere Tokat’a gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, Belediye Nikah Salonu Kültür Sarayı’nda düzenlenen “Türkiye Yüzyılında Çalışma Hayatı Buluşmaları” toplantısına katıldı. “Son 5 yılda yaşadığımız afete rağmen vatandaşımızın yanındayız” Burada konuşan Bakan Işıkhan, “Biliyorsunuz bu hafta 2023 yılı işgücü verileri açıklandı. 2023 yılında işsizlik oranı 1 puanlık azalışla yüzde 9,4 seviyesine geriledi. Toplam işsizlik oranı ve genç işsizlik oranı son 10 yılın en düşük seviyesine geldi. İşsiz sayısı 2023 yılında, bir önceki yıla göre 318 bin kişi azaldı. Hem kadın hem genç hem de toplam istihdam oranı ve iş gücüne katılım oranı son 21 yılın en yüksek düzeyine yükseldi. Ayrıca; 2023 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 4,5 büyüme ile AB ülkeleri arasında en çok büyüyen ülke oldu. Dolar bazında milli gelir, Türkiye tarihinde ilk kez 1 trilyon doları aştı. Kişi başına milli gelir de, 13 bin 110 dolarla, tarihin en yüksek düzeyini gördü. Bu veriler gösteriyor ki; pandemiye rağmen, bölgemizdeki savaşlara rağmen, geçtiğimiz yıl yaşadığımız asrın felaketine rağmen, doğru yoldayız. Son 5 yılda yaşadığımız bunca afete ve felakete rağmen, vatandaşlarımızı asla mağdur etmeden hizmetlerimize kesintisiz devam edebiliyoruz. Artık bu güçte bir devletiz. Dolayısıyla; Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın işaret ettiği Türkiye Yüzyılı vizyonunu inşallah sizlerin desteğiyle başaracağız. Bu yüzyılı; emeğin, üretimin, çalışmanın yüzyılı yapacağız. Şurası çok önemli; ülkemizin gücü büyük ölçüde yerel yönetimlerimizin gücünden geliyor. Kalkınma yerelden başlar hakikatine istinaden yerelde ne kadar güçlü olursak genel icra atlarımızın de o derece güçlü olacağına inanıyoruz. Çünkü şunu hepimiz çok iyi biliyoruz ki; gelişim, ilerleme ve kalkınma yerelden başlar” dedi. "SGK’ya en çok borçlu 5 belediyenin 5’i de CHP belediyesi" SGK’ya en fazla borcu olan 5 belediyenin 5’inin de CHP Belediyesi olduğunu hatırlatan Bakan Işıkhan, “Her geçen gün CHP’li belediyelerin borçları giderek artıyor. Hatta Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin borç durumu o kadar vahim hale geldi ki, toplam borcu son 5 yılda 20 katına çıkmış. Ankara büyükşehir iflasa sürükleniyor. Biz bu gerçeği ortaya koyunca, 30 büyükşehir belediyesinin borcunu açıklamamız yönünde bir talep geldi. Ben de şimdi, büyükşehir borçları ile ilgili bilgileri vermek istiyorum. Aziz milletimiz, görsün, takdir etsin. Ankara, İzmir, İstanbul, Adana Büyükşehir Belediyelerinin borcu tüm büyükşehirleri aşmış. Türkiye’de 30 Büyükşehir Belediyesi var. Bu 30 belediyenin toplam borcu 20 milyar lira. 30 Büyükşehir’den 11’i CHP’li ve bu 11 CHP’li belediyenin toplam borcu 15 Milyar lira. Yani; 30 Büyükşehir’den yalnızca 11’i CHP’li olmasına rağmen, 30 Büyükşehir Belediyesinin toplam borcunun yüzde 75’i tek başına CHP’ye ait. Ankara için durum daha da vahim. 30 Büyükşehir’in toplam borcunun yüzde 25’i tek başına Ankara Büyükşehir Belediyesine ait. Sadece Ankara Büyükşehir Belediyesinin borcu 4,5 milyar lira ve CHP’li olmayan 19 büyükşehir belediyesinin tamamının borcu toplamına eşit düzeyde. Ankara’da, İstanbul’da, İzmir’de yaşayan vatandaşlarımızın dikkatini çekmek istiyorum. Ortada borcunu 20 kata kadar artıran bu belediyelerin yaptıkları elle tutulur bir hizmet de yok, yatırım da yok. Peki bu kadar parayı nereye harcıyorlar? Bu çok haklı ve yerinde bir soru. Bu kritik sorunun cevabını da ben aziz milletimizin takdirine bırakıyorum” diye konuştu.
Ordu Karadeniz’de balıkçılar erken paydos etti Karadeniz’de balıkçılar, balık boylarının istenilen seviyede olmaması nedeniyle erken paydos yaptı. Balıkçılar, sürdürülebilen avcılığın devamı için paydos ederek, gelecek sezon için hazırlıklara başladıklarını söylediler. 1 Eylül 2023 tarihinde ‘Vira Bismillah’ diyerek denize açılan Karadenizli balıkçılar, sezon bitmeden avlanmayı bıraktı. Balıkçılar, denizde avcılığın azalması, mevcut balıkların boylarının da istenilen seviyede olmaması nedeniyle 15 Nisan tarihinde başlayacak olan av yasağı öncesi teknelerini limanlara çekerek, tekne ve ağ bakımları için çalışmalara başladı. Balıkçılar, palamut ve istavritten bekledikleri kadar av yapamadıklarını belirttiler. “Sezonu bir ay erken bıraktık” Balıkçı teknesi reisi Birol Karadeniz, artan maliyetler ve azalan avcılık nedeniyle sezonu erken bıraktıklarını söyledi. Karadeniz, “Balıklar da incelmişti ve tutmak istemedik. Bu nedenle sezonu bir ay erken bıraktık. Şimdi ağlarımızdaki tamirat işlerini yapıyoruz. Hem bu sayede Ramazan ayında vakit geçiriyoruz. Allah izin verirse bayramdan sonra bütün bakımlarımıza tam olarak başlarız” diye konuştu. “Gelecek sezona hazırlanıyoruz” Hacı Memiş isimli balıkçı da sezonu erken bıraktıklarını, şimdi ise tekne ve ağ bakımlarına başladıklarını kaydederek, “Bu sene palamut olmadı, istavrit az oldu. Biz de riske girmedik ve sezonu erken bıraktık. Şu an palamut ağlarının onarımını yaparak, gelecek sezon için hazırlık yapıyoruz” şeklinde konuştu.
İstanbul CHP Parti Meclis Üyesi Turgay Özcan ifade verdi CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ’para sayma’ görüntülerine ilişkin soruşturmada CHP Parti Meclis Üyesi Turgay Özcan’da ‘şüpheli’ sıfatıyla Savcılıkta ifade verdi. Sosyal medyada Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ‘para sayma’ görüntülerine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, suç ve suç unsuru bulunup bulunmadığının tespiti için re’sen soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma çerçevesinde aralarında CHP eski İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, CHP eski İstanbul İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas, söz konusu binayı sattığı öne sürülen Ali Rıza Braka, İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü Tuncay Yılmaz, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç ve Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in de aralarında bulunduğu 12 kişi ‘şüpheli’ sıfatıyla Savcılığa ifade vermişti. Turgay Özcan ifade verdi Soruşturma çerçevesinde, CHP Parti Meclis Üyesi Turgay Özcan da ‘şüpheli’ sıfatıyla Savcılıkta ifade verdi. İfadesinin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Özcan, "Ben o dönem Cumhuriyet Halk Partisi Küçükçekmece İlçe Başkanıydım. Serkan Çebi de benim 30 yıllık arkadaşımdır. Biz büyük bir gururla İstanbul’da Cumhuriyet Halk Partisi’ne bir il binası kazandırdık. O il binası kampanyası çerçevesinde de partililerimizden, etrafımızdaki insanlardan bağışlar gelmişti. Serkan da ilave para koyarak, parayı teslim ettik. Karşılığında koskocaman bir il binası var. Orayı kullanıyoruz. Burada Cumhuriyet Halk Partililerin ve onların dostlarının alın terleriyle kazandırdıkları paralardır. Paraların hepsi kayıtlı. Zaten kayıtlı olmasa ondan haberdar olamazlar. 15 buçuk milyon lirayı teslim ettim diyen biri var. Bir de aldım diyen birisi var. Kayıt altında. Ama böyle yasal çerçevesi açısından bu işleri yapan herkes neyi ne kadar yasal çerçeve büründüreceğini bilen insanlar değil, profesyonel insanlar değil. Biz siyasetçiyiz. Toplumumuza hizmet etmek için partimize bir bina kazandırdık. Onu da herhangi bir yerden haram paralarla değil, her partilinin alın teriyle kazandığı helal paralarla elde ettik. Bundan onur duyuyoruz, gurur duyuyoruz. Orada Cumhuriyet Halk Partililer var. Çok doğaldır, binayı alan Cumhuriyet Halk Partisi kurumsal kimliğidir. Onun da temsilcileri oradadır. Biz onları tanıyoruz, bizim arkadaşlarımız" ifadelerini kullandı. Özcan daha sonra adliyeden ayrıldı.