SPOR - 18 Ocak 2017 Çarşamba 23:29

Demirören açıkladı, sistem değişiyor

A
A
A
Demirören açıkladı, sistem değişiyor

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirören, “Her reform, sancıyla başlar. Mart ayında Video Yardımcı Hakem Sistemi’nin testlerine başlayacağız” dedi.
TFF Başkanı Yıldırım Demirören, katıldığı bir televizyon programında merak edilen sorulara cevap verdi.

“Bir kulüp başkanının açıklamalarına cevap vermek için gelmedim buraya”
Demirören programa bir kulüp başkanına cevap vermek için gelmediğini belirterek, "Bu zaten planlanmış bir programdı" dedi.
UEFA’nın Türk kulüplerinden memnun olduğunu da vurgulayan Demirören, "Kulüplerimizin yapılandırmasından memnun. Bu bizim için çok sevindirici. UEFA, kulüplerimizin kur farkıyla ilgili isteklerine olumlu yaklaşıyor. Fenerbahçe, UEFA’ya döviz kurlarındaki farkın bütçeye yansıması ile ilgili soru sordu, bence çok da iyi yaptı. Fenerbahçemiz çok doğru bir hareket yaptı" diye konuştu.

TFF Başkanı olduğum sürece Beşiktaş’tan alacağım duracak"
TFF Başkanı Beşiktaş Kulübü’ne verdiği 100 milyon TL borçla ilgili olarak ise şunları söyledi:
"Fikret Başkan’la en son geçen sene bir araya geldik. Araya gelmemizin sebebi benim de bu alacaktan belli bir kısmını kulübe bağış yapacak olmam. Ancak sonra düşündüm ki, TFF başkanı olarak eğer Beşiktaş kulübüyle maddi bir anlaşma içerisine girersem insanlar bunu farklı yerlere çekebilir. Öyle bir anlaşma imzalamadım. Anlaştığım günden itibaren alacaklarımı dolar olarak alacaktım ve imzalamadım. Ben, görevde olduğum sürece de bu alacak duracak. Bu olayın başka yerlere çekilmesi komplo teorilerinden başka şey değildir."

"Emre krizin biraz daha erken sonlanmasını sağladı"
Milli takımda yaşanan prim kriziyle ilgili de açıklamalarda bulunan Demirören, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Prim krizi diye ortaya çıktı. Biz primi Kasım ayında açıkladık. Kriz çıktığı zaman Eylül’dü. Herkes ne kadar prim alacağını biliyordu. Kamuoyu da biliyordu. Müdahale etmemiz gerekiyor muydu? Öncelikle hocamızla oyuncu arasında çözülmesi gereken problem vardı. Mühim olan amaca ulaşarak krizin çözülmesiydi. Biz bu krizin biteceğini biliyorduk. Emre Belözoğlu kardeşimiz son dakikada araya girerek bu işi bitirdi. Ancak biz zaten çözecektik. Emre kardeşimiz krizi biraz daha erken sonlanmasını sağladı. Kosova maçında bu krizin çözüleceğine inandığımız için bekledik. Kamuoyunda müdahale etmemiz beklendi, haklısınız ama birebir müdahale etmemiz doğru değildi. Milli takım toparlanma sürecine girmiştir."

"Hatayı düzeltmek için hep beraber hareket etmemiz lazım"
Hakem hatalarının artmasıyla ilgili bir soruya ise TFF Başkanı, şöyle cevap verdi:
"Hakemlerimiz hata yapıyor mu, yapıyor. Kulüplerimiz zarar görüyor mu, görüyor. UEFA da hakem hatalarından rahatsız. Ama insanın olduğu yerde hata olur. Hakemler de hata yapar, yapmaya da devam edecektir. Hakem hataları dünyanın her yerinde yapılıyor. Hakem hatalarını azaltmak için tüm paydaşlar hep birlikte hareket etmeliyiz. Oyuncularımız hakemlere destek olmuyor, baskı hataya zorluyor. İngiltere ile görüştük; ’Siz Türkiye’deki kafaları değiştirin’ dediler. Hata sonrası ’Operasyon’ deniliyor dendi. Hakem eğitimi için daha fazla ne gerekiyorsa yapacağız. Hakemlerimizde art niyet yok. Bir sistem kötü gidiyor diye gidersek, hiçbir yeniliğe imza atamayız. Her reform, sancıyla başlar. Mart ayında Video Yardımcı Hakem Sistemi’nin testlerine başlayacağız. Hakemler için gruplaşma var diye söyleniyor ama 3 kişiden fazla her yerde gruplaşma olur. Ciddi bir şey varsa, savcılığa hep beraber verelim. Komplo teorilerinden artık vazgeçelim. MHK Başkanı Namoğlu ile görüştüm. İkinci yarıdan umutlu olduğunu söyledi."

"Hakemlerin içinde gruplaşma olduğuna inanmıyorum"
Aziz Yıldırım’ın Adanaspor maçı sonrası MHK’da hakemler arasında gruplaşma olduğu sorusuna yanıt veren Yıldırım Demirören, "Art niyetli gruplaşma varsa bunu bana ispat etsinler. Serkan Çınar, Cüneyt Çakır gruplaşması var dendi. 2008’den beri 6 kez bir araya gelmişler, bu sezon da 1 kez ortak beraber maç yönetmişler. Hakemlerin art niyetli bir gruplaşma içinde olduğuna inanmıyorum. Bu komplo teorilerinden vazgeçelim, ne olur. Ciddi bir şey varsa, savcılığa hep beraber verelim. Duydum, ettim, duyum aldım... En kötü şeyler. Ben söylüyorum, hakemler formsuz. Onlara profesyonelliği getirdik, onların formsuz olmaya hakkı yok. Yusuf Namoğlu’nun ikinci kez MHK Başkanlığı göreve getirme sebebi; 15 Temmuz sonrası güvendiğimiz, futbol camiasının bildiği, saydığı bir isim olduğu içindi" ifadelerini kullandı.

"Hakem gözlemciliği değişiyor"
Hakem gözlemciliğinin de değişeceğinin müjdesini veren Demirören, "Gözlemcilik sistemine İngiltere modelinin aynısını getireceğiz. Birkaç gözlemci maçı ertesi gün videodan izleyecekler.. Hakem gözlemciliği sisteminde İngiltere modeline geçeceğiz. Bu gözlemciler, kararları raporlayıp belirlenmiş bir komiteye sunacaklar. Bu fikir aşamasında henüz. Ne kadar açık olursak, o kadar da komplo teorilerinden de Türk futbolunu kurtarmış oluruz" şeklinde konuştu.

"Federasyonda 25 bin TL’nin üzerinde alan bir ya da iki kişidir"
Aziz Yıldırım’ın "Sayın Başbakanın maaşı 25 bin TL. Federasyonda kaç kişi 25 bin alıyor, açıklasınlar. Paranın üstüne oturmuşlar" sözlerinin sorulmasına da yanıt veren TFF Başkanı, şunları söyledi:
"Federasyonumuz geldiğinde 12-13’te 300 milyon olan bütçemiz 16-17’de 550 milyon TL. 196 milyon TL’lik bir tasarrufumuz var. Tüm kulüplerimizin parasını gecikmeden ödeyerek. Federasyonumuzda 25 milyon TL maaşın üzerinde çalışan bir ya da iki kişi vardır. Biz tasarruf yapmasını bilen bir yönetimiz."

"Avrupa’nın en büyük 5. yayıncı geliri bizde"
Demirören, Türk futbolunu düzlüğe getirmeye çalıştıklarını belirterek, "3 Temmuz’dan bugünlere geldik. 2001’den bu yana Avrupa’da 3 takımımız Şubat ayını görüyoruz. Avrupa’nın en büyük 5. yayıncı geliri bizde. Kulüplerimizin gelirleri dolar bazında arttı. Kulüplerin borç yapılanmasını düzeltemezsek yarın yönetici bulamayız. Her şey düzeldikten sonra da kanun çıkacak" sözlerini sarf etti.

"Tribünlerde 2 bin civarında azalma var"
Maçlara taraftarların gelmemesiyle ilgili bir soruya da cevap veren Başkan Demirören, şu ifadeleri kullandı:
"Önce belli rakamlar vereyim. Herkes passolig’e bağlamaya çalıştı. E-bilet çıkmadan önce seyirci ortalaması 10 bin 980 kişi. Şu anda 8 bin 908. Yani 2 bin civarında eksilme var. Zaten bu 2 bin kişi tribünlerde görmek istediğimiz kişiler ortalamasına denk geliyor. Bu sorun tamamıyla kulüplerle birlikte çözülecek bir sorun. Federasyonun çözeceği bir şey değil. Kavga ortamından kurtarıp, stadı eğlence merkezi haline getirip, futbolun eğlence olduğu duygusunu aşılamak lazım."

"Biz Türkiye’yi temsil ediyoruz"
Federasyon seçiminin 2019’da yapılacağını da açıklayan Demirören, "Aziz Yıldırım’ın Kulüpler Birliği’ni hatırlamasına da sevindim. Keşke kendisi de katılsa. Türk futbolunun içinde 2 tane duayen kaldı; biri İlhan Cavcav, biri Aziz Yıldırım. Onların düşünceleri önemli. TFF Genel Kurulu’nun delege yapısının değişmesi gerekiyor. Bu fikre açığım. Gelen önerileri değerlendirebiliriz. Biz Türkiye’yi temsil ediyoruz" diye konuştu.

"Herkes operasyon var diyor"
TFF Başkanı, birçok kulübün kaybettikleri maçların ardından operasyon kelimesini kullandığı vurgulayarak, "Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe ve Trabzonspor çıkıp bize operasyon yapılıyor diyor. Bu nasıl bir beceridir? Hakemler hiçbir yerde konuşmuyor. Hata olur ama bunu becerebilecek insan yok. Bazı şeyleri konuşurken dikkat etmeliyiz. Bazı söylemlerinde dikkatli olmalıyız. Eskiden TFF yöneticileri ceza alamıyordu, talimatı değiştirdik."

"Fatih Terim’in iki takım çalıştırmasına sıcak bakmam"
Sezon sonu Galatasaray’ın Fatih Terim’i takımın başına getireceği iddialarıyla ilgili de Demirören, "Galatasaray’dan Fatih Terim’e teklif gelirse, bu Terim’in kararıdır. Fatih Terim’in hem Galatasaray’ı hem de Milli Takımı çalıştırmasına sıcak bakmam. Fatih Hoca sadece A Milli Takım’ın hocası değil. Türkiye Futbol Direktörü’dür. Kendisinin altyapıyla ilgili çalışmaları var. Önümüzdeki günlerde neler yapacağımızı anlatacak kendisi. Büyük kulüplerimiz son 10 senede altyapıdan kaç oyuncu yetiştirmiş? Bu sorun, futbolumuzun ana sorunu. Şu anda en kötü hocalar kulüplerin altyapılarında. En iyilerin orada olması lazım. Fatih Terim’in ve bizlerin onay verebileceği altyapı hocalarını kulüplerimize yerleştirmek istiyoruz. Kulüplere yerleştireceğimiz antrenörlerin maaşlarının belli kısmını da Federasyon karşılayacak" dedi.

"Milli futbolcuların prim almaması lazım"
Fatih Terim’in maaşını TL’ye çevirdiğini de açıklayan Demirören, sözlerini şöyle tamamladı:
"Fatih Terim’in aldığı rakam, bu kalitedeki bir hoca için normal. Fatih hocadan önce 8 milyon Euro Hiddink, Hiddink ekibi 12 milyon Euro maaş alıyordu. Milli Takım, milli bir dava, kavgadır. Milli Takım futbolcularının prim almaması lazım. Ama sistem böyle kurulmuş."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.