SAĞLIK - 21 Şubat 2017 Salı 10:32

Doç. Dr. Koçak: "Artık 6 kiloluk bebekler de böbrek nakli ile hayata bağlanabiliyor"

A
A
A
Doç. Dr. Koçak: "Artık 6 kiloluk bebekler de böbrek nakli ile hayata bağlanabiliyor"

Doç. Dr. Burak Koçak, "Yeni gelişen teknikler ve doktorların artan tecrübeleri ile eskiden en az 10 kiloya ve 1 yaşına ulaşması beklenen bebekler artık 6’ncı aya ve 6 kiloya geldiklerinde böbrek nakli olabiliyor" dedi.
Organ Nakillerini Destekleme Derneği (ORDES) ve Memorial Şişli Hastanesi tarafından 3’üncüsü düzenlenen ’Çocuklarda Böbrek Nakli Sempozyumu’nda Türkiye’nin önde gelen üroloji, nefroloji, organ nakli ve yoğun bakım uzmanları, çocuklarda kronik böbrek yetmezliği, nakil öncesi ve sonrasında dikkat edilmesi gerekenler, ailelerin dikkat etmesi gereken durumlar ve cerrahi yöntemlerdeki yeni gelişmeler ele alındı. Memorial Şişli Hastanesi Böbrek Nakli Merkezi ve Organ Nakillerini Destekleme Derneği (ORDES)Başkanı Doç. Dr. Burak Koçak, birkaç yıl öncesine kadar böbrek yetmezliği hastası çocukların 1 yaşını doldurmadan 10 kiloya ulaşmadan nakil yapılamadığı için hayati risk ile karşı karşıya kaldıklarını belirterek, "Günümüzde gelişen yeni tekniklerle ve hekimlerin artan tecrübesi ile artık 6-7 kiloya ulaşan 6 aylık bebeklere de başarılı nakiller yapabiliyoruz" dedi.
Programda çocuklarda yapılan böbrek nakilleri hakkında bilgi veren Doç. Dr. Burak Koçak, "Çocuklara canlıdan ya da kadavradan böbrek nakli yapılması için artık pek yaş sınırı kalmadı. Buradaki en önemli nokta da özellikle kronik böbrek yetmezliği geliştiğinde çocukların büyüme ve gelişme geriliği göstermeleri. Özellikle 1 ve 5 yaşın altında olan çocukların diyalizde yıprandığını, kilo alamadıklarını, büyüyemediklerini, yaşam sürelerinin kısaldığını biliyoruz. O yüzden 5 yaşın altında olan ve kronik böbrek yetmezliği olan çocukların mümkünse mutlaka böbrek nakli olmaları tıbben isteniliyor. Çocuklar başarılı bir böbrek naklinden sonra akranları gibi büyüyebiliyor, kilo alabiliyor, gelişebiliyor, oynayabiliyorlar, okula gidebiliyor ve her türlü faaliyetlere katılabiliyorlar" diye konuştu.

"Özellikle canlı vericiden yapılan nakilleri başarılı oranları arttı"
Güncel nakil yöntemlerini de paylaşan Doç. Dr. Koçak, "Son yıllarda gelişen cerrahi tekniklerle beraber çocuklardaki nakillerin, özellikle canlı vericiden yapılan nakillerde başarı oranları arttı. Eskiden çocuklar çok küçükken yapamadığımız bu nakilleri artık başarıyla yapabiliyoruz. Yakınlarından ve erişkinlerden aldığımız büyük böbrekleri, 6 kilo olan çocuklara ve 6 aylık çocuklara bile takabiliyoruz. Başarılı nakiller gerçekleştirebiliyoruz. Son beş yıl içinde bu konuda cerrahi tecrübemiz ve birikimimiz çok arttı. Bu hastalık grubu için ümit vaat edici tabloyu ortaya çıkardı" dedi.

"Türkiye’de yılda ortala 3 bin civarında böbrek nakli yapılıyor"
Türkiye’de yapılan böbrek nakli rakamlardan bahseden Doç. Dr. Koçak, "Türkiye’de yılda ortala 3 bin civarında böbrek nakli yapılıyor. Oldukça iyi bir rakam ama bunun sadece yüzde 6’sı çocuklarda yapılabiliyor. 5 yaşın altında küçük çocuklarda nakil oranlarımız, Avrupa ve ABD’ye kıyaslandığında biraz daha düşük. Aileler küçük çocuklara da başarılı nakil yapılabildiğini bilmeliler. Böyle olunca küçük yaş grubundaki nakil oranlarının da Avrupa ve Amerika oranlarına taşıyabileceğimize inanıyorum" şeklinde konuştu.

"Çocuklardaki böbrek yetmezliğinin sebebi genellikle ürolojik nedenlerdir"
Böbrek yetersizliğinin belirtisi hakkında bilgi veren Memorial Şişli Hastanesi Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Aydın Türkmen, "Çocuk yaş grubu ile erişkin yaş grubu bu konuda biraz farklılık gösteriyor. Erişkin yaş grubunda en çok karşılaştığımız böbrek yetersizliği nedenleri şeker hastalığı ve hipertansiyon; çocuklarda ise daha çok ürolojik kökenli böbrek hastalıkları oluşuyor. Doğumsal bir takım anomaliler, böbrek ve idrar yollarının yapısal kusurları oluyor. Bunlara bağlı böbrek yetersizliği oluşuyor ya da idrar yollarında sık tekrarlanan enfeksiyonlar ortaya çıkabiliyor. Çocuklarda böbrek yetersizliği arasında ön sırada, doğumsal problemler ve ürolojik hastalık kökenlerini sayabiliriz. Genelde bunlara ilişkin şikayetler oluşuyor. En çok tekrarlayan şikayet; çocukların sık sık ateşle atakları, idrarda yanmalar, sancılı idrar yapmalar gibi semptomlar söz konusu oluyor. Hastalık ilerledikçe böbrek yetersizliği hemen hemen bütün sistemleri ilgilendiriyor. Halsizlik, çabuk yorulma, solukluk ve çarpıntı gibi şikayetler bunlara eşlik ediyor. En ileri aşamasında bulantı ve kusmalar söz konusu oluyor" dedi.

"Çocukların cilt renklerindeki değişiklik böbrek yetmezliği belirtisi olabilir"
Ailelerin çocuklarda böbrek sağlığı için dikkat etmesi gereken durumlara değinen Prof. Dr. Türkmen, "Hijyenik koşullar önemli. Çocuklar tuvalet alışkanlığını kazandıktan itibaren tuvalet alışkanlığını iyi takip etmek gerekiyor. Eğer bunla ilgili sorun varsa doktora gidilerek basit bir idrar tenkitleri ile sorunların çoğu anlaşılabiliniyor. Eğer fark edilmezse çocukların kemiklerinde, büyümelerinde sorunlar ortaya çıkabiliyor. Büyüme ve gelişme gerilikleri ortaya çıkabiliyor. Cilt renklerinde değişiklikler söz konusu olabilir. Bu tip semptomlar aileleri uyarabiliyor" şeklinde konuştu.
Çocukluk çağındaki böbrek yetersizliği hastalarında en ideal tedavi yönteminin böbrek nakli olduğunun bilinmesi gerektiğini altını çizen Prof. Dr. Türkmen, "Aileler bu konuda bilinçlendirilmeli. Böbrek yetersizliği kronik aşamaya gelmiş ise ailelere bu konuda iyi bilgi verilmeli. Diyaliz ihtiyacı ortaya çıkmadan nakil yapılmaya çalışılmalı. Bunu yapabilirsek; hem yaptığımız ameliyatların başarı şansı yüksek oluyor hem de nakil yaptığımız böbrekler çocuklarda çok daha uzun sürelerde yaşıyor" dedi.

"Çocuklarımız çok az su içiyor"
Çocuk Nefrolojisi Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Nayır ise şunları söyledi:
"Sağlam çocuklar da böbreklerin önemini bilmek zorunda. Çocuklarımız çok az su içiyorlar. Tuvalet alışkanlıkları iyi değil. Beslenmeleri çok kötü. Tuz, şeker, kızartma gibi böbreklerine zararlı maddeleri çok tüketiyorlar. Bu konuda çocukları uyarmak gerekiyor. Beslenmede sebze yeme ve su içmelerine dikkat etmelidirler. Tuz, aldığımız gıdalarda yeteri kadar var. Dışarıdan eklenmesine pek gerek yok. Şeker, vücut için çok toksik madde. İleri yaşlarda böbreklere zarar veren bir diyabete yol açabiliyor. Şeker ve tuza çok dikkat etmek gerekir. Mümkünse çok azaltmak ya da hiç kullanmamak önemli. Çocuklara su içme ile alakalı bir program vermek gerekiyor. 3 saati geçirmeden tuvalete gitmelerini sağlanmalı. Tuvaletlerini acele etmeden yapmalarını sağlamak önemli. Her tuvaletten sonra su içmelerini önermek gerekir. İdrarların açık renk ve su gibi çıkmalarını takip edilmeli."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Enkaz kentte bereketli havuç hasadı Depremin vurduğu Hatay’ın bereketli topraklarında geçtiğimiz aylarda başlayan havuç hasadının sonuna doğru gelinirken, tarım işçilerinin zorlu mesaisi devam ediyor. Tarım işçileri havucun tonunu bin 300 TL’den topluyor. Kahramanmaraş merkezli depremlerden en çok yıkıma uğrayan Hatay’da, yaralar sarılmaya devam ediyor. Türkiye’nin en önemli tarım şehirlerden biri Hatay’ın bereketli Amik Ovası’nda geçtiğimiz aylarda başlayan havuç hasadında sona gelindi. Kırıkhan ilçesinde 4 aydan beri devam eden havuç hasadında tarım işçilerinin zorlu mesaisi ara vermeden sürüyor. Enkaz kentten 81 ile satılan havuç, tarladan 7 ile 12 TL arasında alıcı buluyor. Tarım işçileriyse havucun tonunu bin 300 TL’den topluyor. Havucun tarla fiyatının günden güne değiştiğine dikkat çeken Metin Koyuncu, “Hasat iyi gidiyor. Yağmurların yağmasıyla geçen yıla göre iyi. Yevmiyeler normal, yevmiyeler çalışmaya göre değişiyor. Çalışırsan güzel gelir ama çalışmazsan kötü gelir. Yevmiyeleri kilo başına alıyoruz. Tonu bin 300 TL’den topluyoruz. Adam başı ne kadar toplarsak ona göre yevmiyeleri alıyoruz. Havucun tarla fiyatı güne geliyor 12 TL’den de satılıyor ama şimdi kilosu 7 TL’den satılıyor” dedi. “Havuç hasadı; güzel, bereketli ve verimli gidiyor” Bu yıl havuç hasadının iyi gittiğini ifade eden tarım işçisi Hüseyin Yılmazlar, “Hasat; güzel, bereketli ve verimli gidiyor. Havuç hasadına 3 aydan beri devam ediyoruz. Ekmek parası için çalışıyoruz. Yağmurlu havalarda çalışmak zorlu oluyor ama böyle havalarda güzel” ifadelerini kullandı.
Elazığ Doğu’nun muzu ’ışkın’ tezgahlarda yerini aldı Beyin, tiroit, kalp, karaciğer dostu olan ve tam bir şifa deposu olarak anılan; Doğu’nun muzu diye adlandırılan ’ışkın’, Elazığ’da tezgahlarda yerini aldı. Elazığ’ın Baskil, Arıcak ve Karakoçan ilçelerinin yüksek kesimlerinde doğal olarak yetişen ’ışkın’, 150 liradan satılmaya başlandı. Her yıl nisan aylarının ortalarında toplanmaya başlayan ve Doğu’nun muzu olarak bilinen ışkın, birçok rahatsızlığa iyi gelmesi nedeniyle vatandaşlar tarafından ilgi görüyor. Türkiye’de özellikle Elazığ’ın yanı sıra, Bingöl, Tunceli, Erzurum, Muş ve Bitlis başta olmak üzere yüksek kesimlerde doğal olarak yetişen ışkının, halk tarafından şeker, kalp, sarılık ve iştahsızlık gibi birçok rahatsızlığa iyi geldiği belirtiliyor. Dağ muzu olarak bilinen ışkının Elazığ çevresinden geldiğini belirten satıcı Fuat Nazik, "Alacakaya ve Guleman çevresinden geliyor, biz de burada satışını gerçekleştiriyoruz. Allah razı olsun Belediye Başkanımız Şahin Şerifoğulları da burada satmamıza izin veriyor. Batıda özellikle Alanya’da muz çıkar, bizim burada ise muz budur. Doğu’da ışkın olarak geçer. Elazığ’a en son Tunceli’nin Ovacık ilçesinden gelir. Oranın ışkını en güzelidir. Şeker hastalığı, astım hastalığı ve bağırsak hastası olanlar bunu yediği zaman Allah’ın izniyle şifasını bulurlar. Vatandaşların çok büyük bir ilgisi var. Geçen sene ışkın olmamıştı fakat bu yıl çok fazla var. Işkın 2 ay boyunca var, ondan sonra bitiyor. Daha arasan da bulamazsın. Bu sene 150 liradan satılıyor" dedi.
Samsun Atakum’da bahar konseri coşkusu Samsun’da Atakum Belediyesi tarafından düzenlenen konserde vatandaşlar baharın gelişini kutladı. Atakum Belediye Meydanı’nda düzenlenen konser büyük ilgi gördü. Konser programında yer alan Dj İnanç Seven, Enemyone Rap, Grup Özgürlük ve kemençe performanslarıyla vatandaşlar coşkulu anlar yaşadı. Konser boyunca çalınan müziklerle vatandaşlar dans etti, gönüllerince eğlendi. Down sendromlu bireyler de şarkılara danslarıyla eşlik ederek konsere renk kattı. "Atakum Belediyesi’ndeki tüm sorunları ortadan kaldıracağız" Konserde vatandaşlara seslenen Atakum Belediye Başkanı Serhat Türkel, "Hepiniz çok güzelsiniz. İnşallah gelecek 5 yılda da bu güzelliği devam ettireceğiz. 31 Mart yerel seçimlerinde büyük bir güven oyu ile Atakum Belediye Başkanı seçildim. Sizlere minnettarım. 65 günlük seçim kampanyasında gece-gündüz demeden, yağmur-çamur demeden, açlık-tokluk demeden inandığım mücadelede beni yalnız bırakmayan, kendileri de inanan kadın kollarımız, gençlik kollarımız hepinize minnettarım. Bu güvene layık olmak öyle bir sorumluluk ki, önümüzdeki süreçte bu göreve layık olmak, sonrasında ‘başardım’ diyeceğime emin olmanızı arzuluyorum. Atakum benim sevdam, çocukluğum, gençliğim dedim. Yola çıkarken ’kazanan Atakum olacak’ dedik. Atakum Belediyesi halkın belediyesi olacaktır. Gençler umutsuz olmayın. Serhat Türkel sizin ağabeyinizdir. Memlekete katkı sağlamak istediğiniz her ne projeniz varsa burada herkesin huzurunda söz veriyorum. Sizin projeleriniz hayata geçecek veya geçmesi için ne varsa yapacağız. Belediye emekçisi arkadaşlarımızla birlikte, mücadele arkadaşlarımızla birlikte ilmik ilmik dokuyacağız ve vatandaşlara en iyi hizmeti sunacağız. 9 günlük bayram tatilinde belediyede kamp halindeyiz. Sizler mazot yok, benzin yok dememek için. Biz en kısa sürede Atakum Belediyesindeki tüm sorunları ortadan kaldıracağız” dedi.
Adıyaman Nemrut Dağı’na bayramda yoğun ilgi 6 Şubat depremleri nedeniyle turist sayısı ciddi oranda düşen Adıyaman’daki Nemrut Dağı ve diğer tarihi ören yerleri, 9 günlük bayram tatilinde yoğun ilgi gördü. UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Listesinde yer alan Nemrut Dağı başta olmak üzere birçok tarihi yapısıyla dikkat çeken ‘turizm kenti’ Adıyaman’da, Ramazan Bayramı’nda turist yoğunluğu yaşandı. 9 günlük bayram tatilinde yerli ve yabancı 45 bin kişi ziyaret etti. Kommagene Uygarlığının, 2 bin 206 metre yükseklikteki devası heykelleri görmeye gelen yerli ve yabancı turistler ‘güneşin en güzel doğup battığı yer’ olarak bilinen Nemrut Dağı’nda gün doğumu ve gün batımını izliyor. 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremlerde büyük hasar alan Adıyaman, birçok konuda olduğu gibi turizmde de büyük darbe aldı. Asrın felaketi nedeniyle, yerli ve yabancı turist sayısında ciddi düşüş yaşandı. Bazı tarihi yapıların zarar gördüğü Adıyaman’da, Kültür ve Turizm Bakanlığı hızlı refleks göstererek, restorasyon çalışmalarını başlattı. Önceki haftalarda turistlerin yoğunlaştığı Adıyaman’da turizm sezonu, Nemrut Dağı’na gelen yerli ve yabancı turistler karanfil verilerek başlatıldı. Kültür ve Turizm Müdürü Abuzer Gelse ve yetkililer, turistlere karanfil vererek Nemrut Dağı ile ilgili bilgi verdi. “Bayram’da 45 bin kişi ziyaret etti” Adıyaman Vali Yardımcısı Mehmet Tığlı, deprem nedeniyle sekteye uğrayan turizm sektörünün çabuk toparlandığına dikkat çekerek, “Yerli ve yabancı misafirlerimizi Kommagene destinasyonuna bekliyoruz. Bölgemiz çok büyük bir deprem geçirdi. Bu depremlerden dolayı turist sayısında bir nebze de olsa düşüş yaşansa da, normalleşme süreciyle birlikte eski ivmesine çok hızlı bir şekilde geri geldi. Dokuz günlük bayram tatili süresince yerli ve yabancı olmak üzere toplam 45 bin ziyaretçiyi bu destinasyonumuzda ağırladık” dedi. İstanbul’dan Adıyaman’a gelen Meltem Yılmaz ise “Nemrut Dağı’na gelme konusunda çok geç kaldığımı düşünüyorum. Burası dehşet güzel, muhteşem, çok etkilendim. Dünyanın birçok yerine seyahat ettim, Avrupa’nın bir çok yerine gittim, ben böyle bir şey görmedim. Gerçekten çok etkileyici, büyüleyici” ifadelerini kullandı. Fransa’dan bisiklet ile dünya turuna çıkan ve bir aydan beri ülkemizi Diane Bciac ile dolaşan Simon Psibest, “Fransa’dan bisikletle geldik. Yukarı çıkarken aşırı derecede zorlandık ama gördüğümüz yer muhteşem ve buna değdi. Çok mutlu olduk, çok etkilendik” şeklinde konuştu. Samsun’dan gelen Erkan Ölmez ise “İlk defa geldim. Güneşin batışını izlemeye geldik, çok güzel ve görülmeye değer bir yer” diye konuştu.