GENEL - 09 Şubat 2018 Cuma 17:30

Elektronik sigara ve nargile sigaradan daha zararlı!

A
A
A
Elektronik sigara ve nargile sigaradan daha zararlı!

9 Şubat Dünya Sigara Bırakma Günü kapsamında uyarılarda ve bilinçlendirmelerde bulunan Türkiye Sigarayla Savaş Derneği Başkanı Dr.

9 Şubat Dünya Sigara Bırakma Günü kapsamında uyarılarda ve bilinçlendirmelerde bulunan Türkiye Sigarayla Savaş Derneği Başkanı Dr. Mustafa Aydın, “Sağlık Bakanlığı dışında artık sadece kendi ceplerini düşünen sigara bıraktırma kartelleri var. Bunların içinde olan elektronik sigara ve entelektüel bir havaya sokulan nargile sigaradan daha zararlıdır” dedi.


Dünyanın ve Türkiye’nin en büyük problemlerinden biri olan sigaraya farkındalık oluşturmak üzere her yıl 9 Şubat Dünya Sigara Bırakma Günü olarak idrak ediliyor. Son zamanlarda bilinçlendirilmenin artması ile birlikte insanlar sigarayı bırakmak için farklı yöntemlere başvuruyor. Fakat artık büyük bir pazar payı oluşturan bu yöntemler ve ürünler tartışma konusu olurken, Türkiye Sigarayla Savaş Derneği Başkanı Dr. Mustafa Aydın da önemli uyarılarda bulundu. Özellikle elektronik sigaralar ve ilaçlı yöntemler için ‘sigaradan daha zararlıdır’ diyerek konunun önemine dikkat çeken Aydın, “Elektronik sigara olsun, akupunktur yöntemleri, sigara çiğneme sakızları, haplar yani sigarayı bıraktırmak için uygulanan tüm diğer yöntemler sigaradan daha zararlıdır. Tütün ve tütün mamullerini insanları alıştırarak daha çok ekonomik girdi sağlamaya çalışan bir takım kartellerin yanı sıra aynı şekilde , ‘gelin biz size sigarayı bıraktıralım’ diyerek insanları farklı yöntemlere iten ve kendi ceplerini doldurmaya çalışan bir kısım karteller de var. Fakat hepsi aynı. Çünkü elektronik sigaralar sigaradan çok daha tehlikeli. Diğer tıbbın tasvip etmediği yöntemlere de asla tenezzül edilmesin” dedi.


“Nargileye entelektüel bir hava katılmak isteniyor”


Sağlık Bakanlığı’nın sigara konusunda çok hassas çalıştığını ve bu anlamda birçok sigara bıraktırma merkezlerini açıldığını dile getiren Aydın bunun dışından herhangi bir yönteme başvurulmaması gerektiğini söyledi. Aydın aynı zamanda entelektüel bir hava katılma istenen nargileye de ayrıca değindi. Özellikle bir kısım tarafından özendirme yoluyla nargilenin kullanılmasındaki tehlikelerden bahseden Aydın, “Nargile de aynı şekilde sigaradan çok daha tehlikeli bir ürün. Fakat maalesef bu tütün üreticileri nargileyi daha cazip hale getirmek için nargile kafeler, nargile sohbetleri gibi nargileye ayrıca bir entelektüel bir özellik katmaya çalışarak onu daha cazip hale getirmeye çalışıyorlar. Oysa nargile kullanımında suyun içerisinden geçen duman nemleniyor. Yani ıslak dumanı ağzınıza çekmiş oluyorsunuz. O duman ağzınızdaki ıslaklıkla da birleşerek ciğerlerinize doğru giderken bütün nikotini boğazınıza yapıştırıyor. Hele ki bunun yanında çay ya da şekerli birtakım içecekler içiyorsanız, glikozla birleşerek ve karışarak tamamen boğazınızda bir tabaka oluşturuyor. Hepsinin sonu gırtlak kanseridir” şeklinde konuştu.


Tüm dünya tarafından bir sorun olarak kabul edilen sigaranın verdiği zararlar hakkında da hem sayısal açıdan hem de sağlık açısından bilgilendirmelerde bulunan Aydın, sözlerine şu şekilde devam etti;



“Geleceğimizi katlediyor”


“Sigaranın hala dünyada ve ülkemizde sağlık, ekonomik ve sosyal problemin baş aktörü olduğunu görüyoruz. Hala yılda 6 milyon insan sigaradan hayatını kaybetmeye devam ediyor. 10 bine yakın çocuk sigara içmediği halde sigara içenler tarafından pasif içici olarak öldürülüyor. Ormanlarımızın yarısını sigaranın sebep olduğu yangınlardan dolayı kaybediyoruz. Sigara içen kadınlarımızın yüzde 25’i engelli çocuk dünyaya getiriyorlar. Kalp damar hastalığın en büyük sebebi de sigaradır. Türkiye’deki ölümlerin yüzde 35’inden fazlası sigaradan kaynaklanıyor. Bu da yetmiyor 35-40 milyon TL civarındaki parayı biz sigaraya yatırıyoruz. Hâlbuki bu paralarla biz ülkemiz ve halkımızı için neler neler yapabiliriz. İnsanlığı, geleceği katleden bu vebanın insanlar tarafından hala kullanılıyor olması özellikle de 11 yaş gibi çocuk yaşı dediğimiz yaştakiler tarafından kullanılması bizleri gerçekten üzüyor ve sıkıntı içine sokuyor.”


“Sayı düştükçe sigaraya başlama yaşı da düşüyor”


“Tütün ve tütün mamulleri yasası çıkmadan önce Türkiye’de 30 milyon tütün ve tütün ürünü kullanan kişi vardı. Bu anlamda sigara, tütün ve tütün ürünlerine karşı ciddi bir işbirliğine gidildi ve konulan yasaklarla ve bilinçlendirmelerle bu rakam 20 milyon civarına indi. Tabii ki bu sayı yeterli değil. Sigara içen sayısı aşağıya iniyor fakat sigaraya başlama yaşı da aşağıya iniyor. Bundan 15-20 yıl önce sigaraya başlama yaşı 15-16 civarındaydı. Şimdi 11 yaşına indi. Sigara kartelleri o kadar çok kirli reklam yapıyorlar ki, sanatçılarla birlikte özendirme yoluna gidiliyor. Çünkü sigara özenti yoluyla bulaşan bir hastalıktır.”


Fahri müfettişlik uygulaması geliyor


Son olarak da sigarayla savaşma anlamında neler yapılabilir sorusunu da değerlendiren Mustafa Aydın, “Tütün ve tütün mamulleri ile ilgili çıkan kanunların tam uygulanması lazım. Kapalı yerlerde sigara içilmesi yasak fakat sigara içsinler diye işletmeler yapay kapalı alanlar oluşturuyor. Denetim çok zayıf. Koyulan kanunların kolluk kuvvetleri tarafından denetlenmesi lazım fakat bu konuda kolluk kuvvetlerimiz sayıca yetersiz kaldıkları için denetimlere yetişemiyorlar. Türkiye Sigarayla Savaş Derneği olarak biz artık trafikte uygulanan fahri müfettişlik kavramını bu alanda da hayata geçirmeye çalışıyoruz. İşletmeler sigara cezası olarak kesilen paralardan çok daha fazlasını sigara içirerek kazandırdığı için onlara bu maddi ceza da az geliyor. Hele akşam saat 22.00’den sonra sigara fiilen her yerde serbest. Bu yüzden hep birlikte dört bir yandan el ele vererek seferberlik ilan edersek eğer, bu probleme büyük oranda çözüm sağlamış oluruz” diyerek sözlerini tamamladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Poşetle yüzünü ve ayaklarını saklamaya çalışan hırsız polisten kaçamadı: O anlar kamerada Kastamonu’da 3 ayrı iş yerinden hırsızlık yapan şahıs yakalanmamak için kafasına ve ayaklarına poşet geçirdi. Polis ekipleri tarafından yakalanarak tutuklanan hırsızın, ilginç hırsızlık anı ise güvenlik kamerasına yansıdı. Edinilen bilgiye göre, Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, il merkezindeki 3 iş yerinden gelen hırsızlık ihbarlarının ardından harekete geçti. Ekipler tarafından 3 ayrı iş yerinde de yapılan incelemelerde hırsızın aynı şahıs olduğu tespit edildi. Yakalanmamak için kafasına ve ayaklarına market poşeti geçiren M.D. isimli şahıs, ekipler tarafından yapılan teknik ve fiziki takip neticesinde yakalandı. Gözaltına alınan şahıs, işlemlerinin ardından Kastamonu Adliyesi’ne sevk edildi. Hakim karşısına çıkartılan şahıs tutuklandı. İlginç hırsızlık anı kamerada Öte yandan, şahsın güvenlik kameralarına yakalanmamak için bulduğu ilginç çözümle hırsızlık yaptığı anlar ise güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde şahsın yakalanmamak için başına ve ayaklarına geçirdiği market poşetleri ile iş yerinin önüne geldiği görülüyor. İş yerinin önünde bir süre çevreyi gözlemleyen şahıs daha sonra eline aldığı taş ile cep telefonu bayisinin vitrinini kırıyor. Şahıs daha sonra vitrinden aldığı çok sayıda cep telefonu ile birlikte koşarak uzaklaşıyor.
Ankara TBMM Başkanı Kurtulmuş, Fildişi Sahili Meclis Başkanı Bictogo ile görüştü TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Fildişi Sahili Meclis Başkanı Adama Bictogo ile görüştü. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Fildişi Sahili Meclis Başkanı Adama Bictogo ile makamında bir araya geldi, daha sonra heyetler arası görüşme düzenlendi. Kurtulmuş, Türkiye Fildişi Sahili arasında ilişkilerin önemli bir ivme kazandığını söyleyerek, “Özellikle son dönemde Afrika açılımımız çerçevesinde Afrika ülkeleriyle çok yakın ilişkiler geliştiriyoruz, Afrika’nın birçok yerinde Türkiye’nin büyükelçilikleri açılıyor. Aynı şekilde Afrika ülkeleri Ankara’da büyükelçilik açarak Türkiye ile Afrika arasındaki ilişkiler genel olarak fevkalade olumlu seyir takip ediyor. Fildişi Sahili Türkiye’nin önem verdiği ülkelerden birisidir ve Türkiye-Fildişi Sahili arasındaki ilişkilerin olumlu seyir takip etmesi her iki ülkenin menfaatlerinedir. Ticarette, sanayide, tarımda, özellikle savunma sanayinde yapılacak işbirliklerinin her iki ülkenin menfaatine olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı. Bictogo, iki ülke Cumhurbaşkanları arasındaki ilişkileri mükemmel olarak nitelendirerek, amaçlarının karşılıklı ticaretin 2 yıl içinde 1 milyar dolara ulaştırmak olduğunu ifade etti. İki ülke halkları arasındaki dostluk ilişkilerinin de memnuniyet verici olduğunu belirten Bictogo, Fildişi Sahili halkının Paris’ten sonra en fazla ziyaret ettiği şehrin İstanbul olduğunu, her geçen gün İstanbul’un ilk tercih edilen şehir olmaya başladığını ifade etti. Bictogo, halkların bu ziyaretlerinin de ekonomik ve ticari ilişkileri hızlandırmak için önemli bir fırsat olduğunu vurguladı. Fildişi Sahili’ndeki enerji ve tarım alanında yürütülen çalışmalar hakkında bilgi veren Bictogo, enerji alanınki kalkınma planlarının hayata geçirilmesi ile tarım alanındaki işbirlikleri konusunda Türk iş adamlarını ülkelerine davet etti. Heyetler arası toplantının sonunda TBMM ve Fildişi Sahili Ulusal Meclisi arasında işbirliği protokolü imzalandı. Buna göre, iki ülke ve halkları arasındaki ilişkileri daha da geliştirmek için çeşitli alanlarda parlamenter işbirliğinin geliştirilmesine katkıda bulunulacak. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Bictogo ve beraberindeki heyet ile 15 Temmuz darbe girişimi sırasında TBMM’de bombalanan alana geçti ve buraya karanfil bıraktı. Bictogo’ya Genel Kurul salonunu gezdiren Kurtulmuş, Meclis’in çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Ağrı Ağrı’da çocuklar "Minik Eller, Büyük Hayaller" ile el sanatlarına uzanıyor Ağrı Halk Eğitim Merkezi’nin öncülüğünde hayata geçirilen "Minik Eller, Büyük Hayaller" projesi kapsamında Şeyh Edebali İlkokulu öğrencileri, geleneksel Türk el sanatlarının büyülü dünyasıyla tanıştı. Proje kapsamında Halk Eğitim Merkezi’ni ziyaret eden minik misafirler, çini, kilim dokuma, naht ve filigrafi kurslarını gezerek bu sanat dallarının inceliklerini keşfetti. Deneyimli eğitmenler rehberliğinde uygulamalı çalışmalara katılan çocuklar, el becerilerini geliştirirken hayal güçlerini de harekete geçirdi. Etkinliğin heyecanı mini bir konserle doruğa ulaştı. Çocuklar, sevdikleri şarkılar eşliğinde keyifli vakit geçirirken, Türk kültürünün zengin mirasına da katkıda bulundu. İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Kökrek, Halk Eğitim Merkezlerinin sadece kurslar sunmakla kalmadığını, aynı zamanda geleneksel değerlerimizi de yaşattığını vurguladı. Kökrek, "Minik Eller, Büyük Hayaller" projesinin bu açıdan büyük önem taşıdığını ve çocukların geleceğe umutla bakmasını sağlayacağına inandığını belirtti. Proje kapsamında Ağrı’daki diğer ilkokulların da Halk Eğitim Merkezi’ni ziyaret etmesi ve geleneksel el sanatlarıyla tanışmaları hedefleniyor. Bu sayede Ağrı’nın kültürel mirası gelecek nesillere aktarılırken, çocukların el becerileri ve hayal güçleri de gelişmeye devam edecek.