YEREL HABERLER - 22 Ekim 2016 Cumartesi 16:50

İşaret diliyle mutluluğa ’evet’ dediler

A
A
A
İşaret diliyle mutluluğa ’evet’ dediler

Bağcılar Belediyesi’nin 21 yıldır düzenlediği Toplu Düğün Şöleni programıyla değişik sebeplerle evlenemeyen 32 çift yuva sahibi oldu. İşitme ve konuşma engelli çiftin nikahının da işaret dili kullanılarak kıyıldığı şölende 45 yıl önce evlendiklerinde gelinlik ve damatlık giyemeyen Ergökşen çiftiyle ilgili konuşan Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, “Bu günün farklı bir güzelliği de var. 45 yıllık gelinliği giyememenin üzüntüsü vardı bu günkü çiftlerimizle birlikte onlar da farklı bir mutluluğu yaşadılar” dedi.
Bağcılar’da sosyal ve kültürel bir proje olarak başlatılan Toplu Nikah Şöleni programının bu yıl 21’incisi düzenlendi. Bağcılar Belediyesi Halk Sarayı’ndaki törende çeşitli sebeplerle evlenemeyen ihtiyaç sahibi 32 çiftin düğünü yapıldı. Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı da iki çiftin nikahını temsili olarak kıyarak, çiftlere ömürleri boyunca mutluluklar diledi. Törende nikahları kıyılan çiftler arasında bulunan işitme ve konuşma engelli çiftin nikahı da işaret dili kullanılarak kıyıldı. Tören ile yıllar önce aileleri izin vermediği için kaçarak evlenen ve bu sebeple düğün yapamayan 62 yaşındaki Mükerrem ve 67 yaşındaki Fahrettin Ergökşen çiftinin de düğünü yapıldı. 45 yıl sonra gelinlik ve damatlık giymenin heyecanını yaşayan Ergökşen çifti mutluluklarını çocukları ve torunları ile paylaştı.
“Bu kadar mutluluğa ortak olmak gerçekten heyecan verici”
Toplu düğün şölenlerini 21 yıldır yaptıklarını ifade eden Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, “Onların mutluluğu bizim mutluluğumuz, bu kadar mutluluğa ortak olmak gerçekten heyecan verici. İnşallah onlarda huzurlu bir şekilde gelecek nesilleri yetiştirirler. Vatana, millete faydalı, 15 Temmuzları bu ülkeye yaşatmayacak yeni nesiller de yetişmiş olur. Bu günün farklı bir güzelliği de var 45 yıllık gelinliği giyememenin üzüntüsü vardı bu günkü çiftlerimizle birlikte onlar da farklı bir mutluluğu yaşadılar” diye konuştu.
“45 sene sonra olmasının da şaşkınlığı içerisindeyim”
Torunları ile birlikte buraya geldiğini ifade eden 67 yaşındaki Fahrettin Ergökşen, “Çok mutluyuz, çok güzel bir şey o zamanlar olmasını isterdik ama nasip değilmiş olmadı. 45 sene sonra olmasının da şaşkınlığı içerisindeyim. Çocuklarım kocaman, dört tane torunum var, tuhaf yani. Sevinçten bayılacağım, eşimi çok seviyorum. Çok heyecanlıyım bir kere kalp krizi geçirdim ameliyat oldum. Şimdi ona yakın bazı şeyler oluyor acaba yine geçirecek miyim diye içimde bir korku var. Heyecandan yemek yemeye çekiniyorum" dedi.
“Bu gelinliği zamanında giymek çok güzel olurdu”
Yıllar sonra gelinlik giymenin mutluluğunu yaşadığını belirten Mükerrem Ergökşen ise, “Bu gelinliği zamanında giymek çok güzel olurdu, o zaman giymeyi çok isterdim. Nasip değilmiş, olmadı. Ben hep derdim gelinliğimin üstüne duvak örtün diye eşimin de içine dert olmuştu böyle bir şeye başvurmuş” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi. Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildiğini belirterek Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz Milletimizin Bilmesini İsterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya operasyonla ilgili şu detayları paylaştı: "Batman Cumhuriyet Başsavcılığı, Jandarma Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde; Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının desteğiyle Batman İl Jandarma Komutanlığınca yapılan çalışmalar sonucu; Batman merkezli Adana, Aydın, Mersin, Hakkâri, Van, Mardin ve İzmir’de eş zamanlı olarak düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında “Bilişim sistemlerini kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık” suçunu örgütlü olarak işleyen organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Sosyal medya üzerinden sahte kiralık Bungalov ev ilanı vererek dolandırıcılık yaptıkları, mağdurlardan elde ettikleri gelirleri önce yasal bahis platformlarındaki hesaplara, daha sonra bahisten kazanılmış gibi gösterip kendi banka hesaplarına aktararak paranın izini kaybettirmeye çalıştıkları ve toplam 18 bin 635 vatandaşımızı mağdur ettikleri tespit edildi. MASAK ile koordineli yapılan çalışmalar sonucu; suçtan elde edilen mal varlığı değerlerinin aklanması kapsamında; ilk belirlemelere göre 34 milyon 530 bin TL değerinde işlem hacmine sahip, şüphelilere ait 1.283 banka hesabına el konuldu. Operasyonlarda; ruhsatsız tabanca, çok sayıda cep telefonu, sim kart, banka ve kredi kartı ile çok sayıda dijital materyale el konuldu. Batman Cumhuriyet Başsavcılığımızı ve operasyonları gerçekleştiren Kahraman Jandarmamız ile MASAK çalışanlarını tebrik ediyorum. Allah ayaklarına taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.