EKONOMİ - 12 Ekim 2017 Perşembe 17:19

Mobilyada ezber bozan strateji dönemi başlıyor

A
A
A
Mobilyada ezber bozan strateji dönemi başlıyor

Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği, sektörün geleceğini masaya yatırmak için bir basın toplantısı düzenledi.

Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği, sektörün geleceğini masaya yatırmak için bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda sektörün 2023 vizyonu için önemli açıklamalarda bulunan İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Güleç, Türkiye’nin ihracat hedefinin dünya ihracatından yüzde 1,5 pay almak olduğunu, mobilya sektörünün ise bu rakamı yüzde 2,5 olarak belirlediğinin altını çizdi.



Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden mobilya sektörünün önemli oyuncularından İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği, sektörün geleceğini konuşmak için bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında Türkiye’nin 2023 vizyonu doğrultusunda mobilya sektörünün konumunu detaylarıyla anlatan İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Güleç, Cumhuriyetin 100’üncü yılınının kutlanacağı bu çok önemli ‘Kilometre taşı’ için her alanda heyecan verici hedefler olduğunun altını çizdi.


Bu hedefler arasında ihracatçıları en fazla heyecanlandıran konunun dünya ihracatından yüzde 1,5 pay almak olduğunu söyleyen Güleç, mobilya sektörünün ise bu rakamı yüzde 2,5 olarak belirlediğini aktardı.



10 yılda dünya ihracatında 0,6 artış


Türkiye’nin hedeflenen ihracat rakamına ancak uygun stratejilerle ulaşılabileceğini aktaran Güleç, “2007 itibarı ile dünya ihracatından yüzde 0,8 pay alan mobilya ihracatımız, 2016 yılında payını yüzde 1,4’e çıkarma başarısını göstermiştir. 2023 yılı hedefimiz ise dünya mobilya ihracatından yüzde 2,5 veya üzerinde pay almaktır. Yaptığımız analiz ve değerlendirmelere göre 2023 yılında 320 milyar dolar civarında bir ihracat hacmine ulaşacak olan dünya mobilya pazarından almayı hedeflediğimiz pay yaklaşık 10 milyar dolarlık ihracata karşılık gelmektedir. Bu ihracat hedefimize ulaşmak üzere uygun stratejileri üretmek; üretim odaklı olmaktan çok pazar odaklı olmak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Mobilya ihracat hacmi hedefimize ilave olarak kg başına değeri de 7 dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Bu hedefimize ulaşmak üzere tasarıma ağırlık veriyor ve kalite anlayışımızı sürekli olarak geliştiriyoruz. Bu başarı sayesindedir ki mobilya ihracatçılarımız ‘Bölgesel’ oyuncudan ‘Küresel’ oyuncu olmaya geçti ve pazar payları düşük de olsa dünyada 200’den fazla gümrük bölgesine ihracat yapmaya başladı. Biz bu hedeflere ulaşacağımıza yürekten inanıyoruz. Çünkü bakış açımızı değiştiren ‘Zihinsel bir Devrim’e ve ‘Ezber bozan’ stratejiyi benimsedik” dedi.



"Mobilya sektöründe hedef ve fırsat pazarlarını belirledik"


Mobilya ihracatında en büyük paya sahip olan ‘İstanbul İhracatçılar Birliği’nin ise ihracat artışını genelde sektör artışının en az yüzde 10 kadar üzerinde gerçekleştirdiğini söyleyen Güleç, 2017 yılı ihracat artışında da yine en yüksek payı İstanbul İhracatçılar Birliği’nin aldığını aktardı.


Sektörün yeni pazarlara ulaşarak ihracat gücünü artırması için ‘Küresel İhracat Analizi’ ve elde edilen bulgular doğrultusunda ‘Hedef Pazarlara Analitik Yaklaşım’ çalışması yaptıklarını belirten Güleç, "Mobilya sektöründe hedef ve fırsat pazarlarını daha sistematik olarak belirlemeye yönelik bir çalışma gerçekleştirdik. Bu çalışmanın sonucunda da küresel ihracat analizini takiben yedi ayrı bölgede ayrıntılı hedef pazarlarının analizini yaptık. Bu pazar araştırmasına göre birinci derecedeki hedef; ABD, Çin, İspanya, Almanya, Hollanda, Bulgaristan, Cezayir ve Çek Cumhuriyeti’dir. Hedef pazar olarak belirlenen ilk üç ülke ABD, Çin ve İspanya; bütün cazibesine rağmen büyüme yapabilmek için daha fazla pazarlama enerjisi sarf edilmesi tavsiye edilen ‘Daha Yoğun Çaba’ (Try Harder Zone)’ bölgedir. Ve fakat Almanya, Hollanda, Bulgaristan, Cezayir ve Çek Cumhuriyeti, Türkiye’nin rekabet gücü nispi olarak daha yüksek olup, ‘Büyüme’ stratejilerinin hayata geçirilmesi tavsiye edilen bölgeler olarak karşımıza çıkmaktadır. Öte yandan bu ülkelerin yanı sıra Katar, Romanya, İngiltere ve Suudi Arabistan, diğerlerine nazaran daha dinamik pazarlar olması nedeni ile nispi bir öneme sahip iken bunlara ilave olarak yüksek ithalat artış hızları nedeni ile Pakistan, Filipinler, Etiyopya ve Mali fırsat pazarları olarak belirlenmiştir" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Doğan: "Girdi maliyetleri yüzünden çifti üretimden vazgeçmektedir" Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, finansal sorunlarla mücadele eden çiftçinin girdi maliyetleri nedeniyle üretimden vazgeçtiğini söyledi. Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Doğan, temel gıda ürünlerinin üretimiyle doğrudan ilişkili olan ve küresel gıda güvenliğinin sağlanmasında kritik bir role sahip olan tarım sektörünün sorunlarına değindi. Doğan, "Gübre, tohum, ilaç ve yakıt gibi girdi maliyetlerindeki artış, tarımsal üretim maliyetlerini yükseltmekte ve üreticilerin kar marjlarını azaltmaktadır. Finansal sorunlarla mücadele eden çiftçi üretimden vazgeçmektedir. Su kaynaklarının azalmasıyla birlikte yaşanan kuraklık ve yanlış su kullanımı, özellikle sulama gerektiren tarım alanlarında verim kayıplarına neden olmaktadır. Toprak erozyonu, arazi parçalanması ve mülkiyet sorunları gibi arazi sorunları tarım arazilerinin verimli kullanımını engellemektedir. Adil fiyatlarla pazarlanmayan ürünler ve dağıtım kanallarına erişimde yaşanan zorluklar gibi pazarlama ve lojistik sorunlardan dolayı üreticiler ürünlerini satmakta zorlanmaktadır. Yaşanan finansal sorunlarla modern tarım teknikleri ve makineleşmeye kaynak ayıramayan üretici, üretim verimliliğini ve kalitesini arttıramamaktadır" dedi. Doğan, şöyle devam etti: "Tarımsal üretimin büyümesi için devlet destekleri ve tarım sigortası gibi mekanizmalar güçlendirilmeli, üreticiler piyasa dalgalanmalarına karşı korunmalıdır. Su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımına yönelik adımlar atılmalı, su yönetimi ve sulama tekniklerinde iyileştirmeler yapılmalı, su tasarrufu teşvik edilmelidir. Toprak koruma uygulamaları ve arazi planlaması gibi alınacak önlemler tarım arazilerinin verimliliğinin artırılmasına yardımcı olacaktır. Tarım ürünlerimizin ulusal ve uluslararası pazarlara erişimini kolaylaştıracak lojistik ve pazarlama altyapısının geliştirilmesi için gerekli araştırmalar ve çalışmalar yapılmalıdır. Tarımsal üretim tekniklerinin modernizasyonu için verilecek destekler ve üreticilere yönelik eğitim programları, sektörün rekabet gücünü artıracaktır. Tarım sektörünün karşılaştığı sorunların giderilmesi ve sürdürülebilir tarımsal üretim sağlanması için tüm paydaşların işbirliği içinde hareket etmesi gerekmektedir."
Uşak Bakan Bayraktar açıkladı: "Göktepe 1’ adını verdiğimiz yeni bir kuyu kazmaya başlıyoruz" Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraklar, "Dün akşam itibarıyla ‘Göktepe 1’ adını verdiğimiz yeni bir kuyu kazmaya başlıyoruz. Bu bir keşif kuyusudur, arama kuyusudur. Şu anda Sakarya gaz sahasının daha kuzeybatısında bir sahada bu arama faaliyetimize başladık. Çok yeni başladık" dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dr. Alparslan Bayraklar, bir dizi ziyaret ve inceleme için Uşak’a geldi. Sektör Temsilcileri ile İstişare Toplantısı’na katılan Bayraktar, yaptığı konuşmada “2020 yılında Cumhuriyet tarihinin en büyük keşfini çok şükür yaptık. Sakarya gaz sahasında bugün 3,7 milyon metreküp günlük gaz üretiyoruz ama daha yolun başındayız. İnşallah oradaki gaz üretimimizi günlük 40 milyon metreküpe çıkaracağız. Bu sayede bugün 1,4 milyon haneye yeten oradaki doğal gaz üretimimiz 15 milyon haneye kadar çıkacak yani nerdeyse 60 milyonluk nüfusun kullanabileceği doğal gazı kendimiz üreteceğiz” dedi. Bakan Bayraktar, Sakarya gaz sahası yakınlarında yeni keşfedilen gaz kuyusundan bahsederek, "Dün akşam itibarıyla ‘Göktepe 1’ adını verdiğimiz yeni bir kuyu kazmaya başlıyoruz. Ramazan ve Uşak’ın bereketiyle, bu kuyumuzdan önümüzdeki birkaç hafta içerisinde yeni bir keşif ve ilave bir rezerv inşallah buluruz. Bütün çalışmamız, gayretimiz bu yönde olacak. Dolasıyla Göktepe 1 kuyumuz da bu anlamda hayırlı olsun. Bu bir keşif kuyusudur, arama kuyusudur. Şu anda Sakarya gaz sahasının daha kuzeybatısında bir sahada bu arama faaliyetimize başladık. Çok yeni başladık. İlk kez kamuoyunda sizlerle paylaşmış olduk” dedi.
İstanbul Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "İstanbul’un ikinci bir 5 yıla daha tahammülü yok” Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Eskiden gelen bir sermaye var, o sermayeden yiyerek 5 yıl daha idare edebilirsiniz ama ikinci bir 5 yıla daha İstanbul’un tahammülü yok. İnşallah İstanbul 31 Martta gerçek belediyecilik diyecek" dedi. Ümraniye Belediyesi tarafından Ümraniye Nikah Sarayında Doğu ve Güneydoğu iftar programı düzenlendi. Programa, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Ümraniye Kaymakamı Abdulaziz Aydın, Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım, İlçe Başkanı Salim Çetinkaya ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programda konuşan Yılmaz, Büyükşehirler arasında yatırım oranı en fazla azalan ilin İstanbul olduğunu ifade etti. “Kimlikleri siyasetin malzemesi haline dönüştürmüyoruz” Programda konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Hiçbir zaman kimlik siyaseti yapmıyoruz. Kimlikleri siyasetin malzemesi haline de dönüştürmüyoruz. Kimliklere sonuna kadar saygılıyız ama kimlik siyaseti yapmıyoruz. Kimliklerimizin ve farklılıklarımızın ötesinde geniş bir ortak zeminimiz var. Aynı tarihten gelen, aynı değerleri paylaşan ve aynı gelecek ufkuna sahip, kederde, tasada ve sevinçte bir olan bir milletiz” ifadelerini kullandı. “Sağlam bir temele oturmayan bir masaydı” Cumhurbaşkanlığı seçiminde oluşan muhalefet masasına değinen Cevdet Yılmaz, “Tabiri caizde 7 düvel birleşti, olmadık masalar kuruldu. Ne oldu seçimden sonra? Masa kaldı mı ortada? Dağıldı gitti. Sağlam bir temele oturmayan bir masaydı. Hatta bazı insaflı muhalifler seçimden sonra ‘iyi ki biz kazanmamışız’ dediler” ifadelerini kullandı. “İstanbul’un ikinci bir 5 yıla daha tahammülü yok” 31 Mart seçimlerine değinen Yılmaz, “Büyükşehirler arasından yatırım oranı en fazla azalan il hangisi olmuş biliyor musunuz? İstanbul. Bir önceki dönem AK Parti döneminde yatırımların toplam harcamalar içinde oranı yüzde 55. Bu dönemde ne olmuş diye baktığınızda yüzde 38’e düşmüş. Tam 17 puan yatırımlarda bir düşüş olmuş. Bundan daha güzel bir gösterge olamaz. Laf ile bunu kapatabilir misiniz? Şovlarla, polemiklerle, kutuplaştırıcı bir takım söylemler ile bu gerçeğin üstünü örtebilir misiniz? Örtemezsiniz. İstanbul’un çok ciddi anlamda yatırıma ihtiyacı var. 5 sene yatırım yapmadan idare edebilirsiniz. Eskiden gelen bir sermaye var, o sermayeden yiyerek 5 yıl daha idare edebilirsiniz ama ikinci bir 5 yıla daha İstanbul’un tahammülü yok. İnşallah İstanbul 31 Martta gerçek belediyecilik diyecek” şeklinde konuştu.
Ordu Ordu’da yaklaşık bin 500 üniversite öğrencisi iftar sofrasında buluştu Ordu İl Müftülüğü tarafından üniversite öğrencilerine yönelik iftar programı düzenlendi. Programa, yaklaşık bin 500 üniversite öğrencisi katıldı. Ordu İl Müftülüğü tarafından ildeki üniversite öğrencilerine yönelik iftar programı düzenlendi. Müftülük hizmet binası bahçesinde düzenlenen iftar programında öğrencilere, Osmanlı Devleti dönemi geleneği olan ‘diş kiraları’ verildi. Programda, din görevlileri tarafından ilahiler okunurken, dualar da edildi. İftar programı hakkında açıklamalarda bulunan Odu İl Müftüsü Dr. İsmail Çiçek, “Bugün artık klasik hale gelen 3’üncü yılımızı öğrencilerle birlikte iftar programı ile geçiriyoruz. Binin üzerinde üniversiteli arkadaşımız bizlere eşlik ettiler. Osmanlı Dönemi’nden gelen ‘diş kiraları’ vardı, bir tarafından onları dağıttık, diğer taraftan ikramlarımız oldu. Hocalarımız tarafından ilahiler seslendirildi. İstedik ki üniversite öğrencilerimiz il müftülüklerimizi ziyaret edebilsinler, müftülerimize dokunabilsinler ve müftülüğümüzü tanıyabilsinler. Onlar bizi camilerde ziyaret ediyorlar, bir de müftülükte ziyaret etsinler istedik, onlar bizim genç neslimiz ve geleceğimiz. Biz hep onlar için dua ediyoruz. Bu ikrama katılan ve destek veren tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum” diye konuştu. Programa Ordu Valisi Muammer Erol, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, AK Parti Ordu Milletvekili Mustafa Hamarat, Milliyetçi Hareket Partisi Ordu Milletvekili Naci Şanlıtürk, protokol üyeleri ve yaklaşık bin 500 üniversite öğrencisi ile vatandaşlar katıldı.