GENEL - 13 Temmuz 2018 Cuma 09:13

(Özel) 15 Temmuz’un en küçük gazisi o geceyi anlattı

A
A
A
(Özel) 15 Temmuz’un en küçük gazisi o geceyi anlattı

15 Temmuz hain darbe girişiminde ailesiyle gittiği Vatan Caddesi’nde koluna gelen kurşunla yaralanarak gazi olan 10 yaşındaki Batuhan Çetiner, o gece yaşadıklarını anlattı.

15 Temmuz hain darbe girişiminde ailesiyle gittiği Vatan Caddesi’nde koluna gelen kurşunla yaralanarak gazi olan 10 yaşındaki Batuhan Çetiner, o gece yaşadıklarını anlattı. 15 Temmuz’un en küçük gazisi, yara izini kolunda o gecenin karanlığını hala kalbinde taşıyor.


15 Temmuz darbe girişiminde 8 yaşında olan ve ailesiyle birlikte Vatan Caddesi’ne giderek darbecilere direnen Batuhan Çetiner, koluna aldığı kurşunla gazi oldu. Babasının ’darbe yapıyorlar’ sözüyle Vatan Caddesi’ne geldiklerini söyleyen minik Batuhan, o gece yaşadığı korku dolu anları hafızasından silemiyor. Okulunu başarıyla sürdüren küçük gazinin en büyük isteği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelerek onunla sohbet etmek.



"Ben darbenin ne olduğunu bilmiyordum"


Futbola meraklı olan minik gazi, okulundan artakalan zamanlarında futbol eğitimi alıyor. Arkadaşları arasında gazi olmasının güzel tepkilerle karşılandığını belirten Çetiner, büyüdüğünde futbolcu olmak istiyor. Batuhan Çetiner, 15 Temmuz’un ardından o geceyi çocuk kalbinde yaşadığı duygularla kaleme aldı. Kolundaki yara izine her baktığında gurur duyduğunu ifade eden Çetiner, kolundan yaralandığında koluna gelen kurşunu demir parçası sandığını ifade etti.


15 Temmuz gecesi yaşadıklarını zaman zaman arkadaşlarıyla paylaştığını anlatan Çetiner, gazi olduğu Vatan Caddesi’nde o gece yaşadıklarını anlattı. Çetiner, "Babam eve geldi, ’darbe oluyor’ dedi. Ben darbenin ne olduğunu bilmiyordum. Haberleri açtığımızda gerçekten darbe oluyordu. Annem ve babam paniklemişlerdi, ben de korkmuştum. Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla annem babam dışarı çıkacaklardı ben de onlarla beraber dışarı çıkmaya karar verdim. ’Ben de sizinle geleceğim’ dedim, hep beraber Vatan emniyete gitmeye karar verdik. Herkesin ellerinde bayraklar akın akın Vatan Caddesi’ne geliyorlardı. Biz emniyetin önüne geldiğimiz de hava jetler uçuyordu yanımızdan da tanklar geçiyordu. Herkes Recep Tayyip Erdoğan diye sloganlar atıyordu. Sonra nereden geldiği belli olmayan demir koluma geldi. Anneme demir geldi koluma dedim, sonra babam geldi, beni hemen hastaneye götürdü" dedi.



"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la buluşmayı çok istiyorum onunla konuşmayı istiyorum"


Hayatında ilk kez tank ve jet gördüğünü ve çok korktuğunu söyleyen Çetiner, "O gün hissettiklerim çok kötüydü, yanımdan tanklar geçiyordu, havada jetler ve helikopterler uçuyordu, çok korkmuştum. Asker kılığına girip herkese ateş ediyorlardı. Milletimiz adına, herkesin adına çok korkmuştum. Sonra o gece herkesin öleceğini düşündüm ve milletimizin yok olacağını düşündüm. Biz çok büyük bir halk olduğumuz için bizi yıkmaya karar vermişlerdi ama bizim sayemizde yapamadılar. Buraya gelince halen 15 Temmuz gecesini hatırlıyorum. 15 Temmuz’un en küçük gazisi olduğum için arkadaşlarım beni güzel karşılıyorlar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı çok seviyorum çünkü bizi 15 Temmuz’da hiç yalnız bırakmadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la buluşmayı çok istiyorum onunla konuşmayı istiyorum. Buluşursam çok mutlu olurum" diye konuştu.



"Polislerimiz ’bizi bırakmayın’ diye haykırıyorlardı"


Oğluyla gittiği Vatan Caddesi’nde darbecilere direndiklerini belirten Savaş Çetiner ise Batuhan’ın nasıl gazi olduğunu anlattı. Baba Çetiner, "15 Temmuz’da darbenin ne olduğunu bilmiyordum. Ben o gün evde değildim dışarıdaydım. Dışarıda darbe olduğunu öğrendim direkt eve gittim. Eve geldiğimde eşime ’televizyonu aç darbe oluyormuş’ dedim. Televizyonu açıp baktığımız da evet askerler dışarı çıkmıştı. O an karar vererek en yakın Vatan Caddesi’ndeki emniyet müdürlüğüne geldik. Eşim ve çocuklarımı alarak dışarı çıkıp Vatan Caddesi’ne geldik. Polislerimiz ’bizi bırakmayın’ diye haykırıyorlardı halk da akın akın gelmeye devam ediyordu. O an çok kalabalık oldu biraz geri gelmek istedik o sırada bir baktım oğlum ’vuruldum’ dedi. Oğlum ’koluma demir geldi’ dedi. Baktım kolunda demir saplanmış o anda eşim de gelmişti. Eşim de o panikle mermiyi çekti çekince kolundan kan fışkırdı öyle olunca oğlum bayılıp yere düştü alıp en yakın hastaneye götürdüm" ifadelerini kullandı.



"Cumhurbaşkanımız ile tek başına görüşmeyi çok istiyor"


Oğluyla çok büyük gurur duyduğunu ifade eden baba Çetiner, "Gece nöbetlerine devam ettik bir ay boyunca ama Batuhan gelmek istemedi. Yaşadığı olaydan dolayı psikolojisi bozulmuştu, bir ay boyunca gelmek istemedi. Eğer bu 15 Temmuz gerçekleşmiş olsaydı, biz sabaha çıkmazdık o gün askerler her tarafımızı sararlardı. Çok korktum o an ’bittik, sabaha çıkmayız’ dedim. Çok korkmuştum tek olsaydım tamam ama ailem, çocuklarım var onlar için yaşıyorum. Onlar olmadan yaşayamam onlar için çok endişelendim. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’la Başkanımızla, reisimizle görüşmeyi onunla karşılıklı oturmayı, dertleşmeyi çok istiyoruz. Buradan Reisimize çağrı yapmak istiyorum. 15 Temmuz’un en küçük gazisi Batuhan Çetiner Sayın Cumhurbaşkanımız ile tek başına görüşmeyi çok istiyor bunu kabul ederse çok memnun oluruz" diye konuştu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da kontrolden çıkan otobüs bahçe duvarına çarptı: 8 yaralı Aksaray’da önüne aniden bir otomobilin geçmesi üzerine fren yapan tıra, arkadan gelen yolcu otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada otobüs sürücüsüyle birlikte toplam 8 kişi yaralandı. Kaza saat 02.00 sıralarında Aksaray - Adana Karayolunun 6. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ankara’dan Diyarbakır’a giden Muhammet T. (45) idaresindeki 42 EKB 68 plakalı demir profil yüklü tır, önüne aniden geçen Şammas A. (29) yönetimindeki 68 AE 610 plakalı otomobili son anda fark ederek ani fren yaptı. Ani fren yapmasıyla birlikte tırın arkasından seyreden İstanbul - Adıyaman seferini yapan Murat T. (43) idaresindeki 02 AG 525 plakalı yolcu otobüsü tıra arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. 21 yolcunun bulunduğu otobüs kazasında otobüs şoförü ve 7 yolcu olmak üzere 8 kişi yaralandı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 3 yaralı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırılırken, hafif yaralanan 5 yolcuya olay yerinde ayakta müdahale yapıldı. Hastanede tedavi altına alınan otobüs sürücüsü ve 2 yolcunun da durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, tır ve otomobil sürücüsü gözaltına alındı. Yaşanan kazayı anlatan tır sürücüsü Muhammet T., “Şahin bir gitti bir geldi derken, ben tanımıyorum sürücüsünü ama önüme durdu. Durunca da ben fren yaptım. Çok sert fren yapmadım aslında yavaştım ben, otobüs de vurmuş arkamdan. Ben Ankara’dan Diyarbakır’a gidiyordum” dedi. Otobüste bunulan yolculardan Kadir Göçer (54) ise “Şahin taksi tırın önünde ani fren yaptı. Tır şoförü de ona vurmamak için ani fren yapıyor. Otobüste ona vurmamak için sağa kırınca duvara vuruyor. İyi ki de duvara vurmuş. Direk tıra vursaydı çok kötü olurdu” diye konuştu. Kazanın ardından yolcular otobüs firması tarafından olay yerine tahsis edilen servis minibüsü ile terminalde bulunan başka bir otobüse taşındı. Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.