POLİTİKA - 17 Temmuz 2018 Salı 17:59

Prof. Dr. Faruk Şen: “CHP dış politika üretmekte zayıf kalıyor”

A
A
A
Prof. Dr. Faruk Şen: “CHP dış politika üretmekte zayıf kalıyor”

Prof.

Prof. Dr. Faruk Şen, CHP’nin dış politika üretmekte zayıf kaldığını belirterek, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin nasıl bir dış politika izleyeceği belli değil. Bu açıdan CHP’nin dış politikayı daha başka ellere teslim etmesi lazım” dedi.



Prof. Dr. Faruk Şen, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) dış politika, AB politikası, Dünya Türkleri politikası, ekonomi politikası ve sosyal adalet politikası gibi konularda duruşunu belli etmesi gerektiğini savundu.


CHP’nin Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında referandum ve seçimlerde 9 kere ciddi mağlubiyete uğradığını kaydeden Prof. Dr. Şen, “Deniz Baykal’dan yüzde 27 ile devir alınan CHP, son olarak yüzde 22’lere kadar düştü. Mart 2019’da yapılacak olan yerel seçimler CHP için çok önemli. Yeni bir anlayış, yeni bir kadro, yeni bir politika ile ortaya çıkmak lazım. CHP’nin genel olarak seçimlerde ortaya koyamadığı 5 ana başlık var. Bunlara yönelik politika oluşturulması şart” dedi.



“Cumhuriyet Halk Partisi’nin nasıl bir dış politika izleyeceği belli değil”


CHP’nin dış politika üretmekte zayıf kaldığını iddia eden Şen, CHP’nin dış politikayı başka ellere teslim etmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin nasıl bir dış politika izleyeceği belli değil. Her genel kurulda 2 Dış İşleri Mensubu partiye giriyor. MKYK’da yer alıyor fakat genel bir tanımdır, büyük elçiler her zaman devletten ve hükümetten devamlı direktif aldıklarından kendi başlarına politika üretmek için güçlük çekerler. Bu açıdan CHP’nin dış politikayı daha başka ellere teslim etmesi lazım. Şuanda CHP’de eksik olan ABD konusunda neler yapılacak Ortadoğu’ya nasıl yaklaşılacak. Türk Cumhuriyetleri’ne yaklaşım ve BRİCS ülkeleriyle ilişkiler nasıl olacak. Bunun ciddi bir şekilde oluşturulması lazım” ifadelerini kullandı.



“Türkiye bu politikanın dışında kalamaz”


Partinin AB ve Dünya Türkleri politikasında ne yapacağını ortaya koymasının şart olduğunu söyleyen Prof. Dr. Faruk Şen, “Türkiye’nin dış politikasında ayrıca yer alması gereken bir konuda AB ile olan ilişkilerimizdir. 510 milyonluk AB, şuanda Latin Amerika’ya, Afrika’ya ve Asya Ülkeleri’ne yönelik her geçen gün yeni politikalar oluşturmaktadır. Türkiye bu politikanın dışında kalamaz. Ciddi olarak AB’den ne istiyoruz. İlişkilerimiz nasıl olacak bunlara bir el atması lazımdır. Dünyada Türk için AKP’nin çok ciddi bir şekilde ele aldığı ve başarılı olduğu bir konuda yurt dışında yaşayan insanlarımıza yönelik olan politikadır. 7,1 milyon insanını yurt dışında yaşatan Türkiye, bu insanlara yönelik ciddi politika oluşturma aşamasındadır. CHP’nin de bu konuda nerelerde ne yapacağını ortaya koyması şarttır” açıklamasında bulundu.



“İstihdama ağırlık vermek CHP’nin politikaları içinde yer almalıdır”


Türkiye’nin ekonomi açısından bakıldığında sorunlu bir dönemde olduğunu kaydeden Faruk Şen, şu şöyle konuştu:


“Türkiye ekonomisi sorunlu bir döneme girmiştir. Ülkede ki 800 milyar dolar civarındaki gayri safi hasılatın yüzde 50’sini türk halkının yüzde 1’i alırken, diğer yarısını da yüzde 99 paylaşmaktadır. Bu açıdan Türkiye’de 800 bin kişilik kitle çok zengin bir konumdadır. Son zamanlarda kendini güvende bulmayarak bunların içinde yurt dışına gidenler de artmaktadır. Cari açığı azaltmak için hem Türkiye’de ki üretimi arttırmak, hem de iç tüketimde gereksiz malları getirmeyerek kısıtlama gibi politikaları oluşturmak, istihdama ağırlık vermek CHP’nin politikaları içinde yer almalıdır.”



“CHP’nin yeni politikalar oluşturması şarttır”


CHP’de kasaba politikacılığı yapmayan iyi bir lidere ihtiyaç duyulduğunu ileri süren Prof. Dr. Faruk Şen, “Türkiye’de çalışan nüfus içinde üretim dalında çalışanlar her geçen gün azalmaktadır. Bunların arttırılması büyük ölçüde gereklidir. Bunlar yapılmadığı takdirde Türkiye’de insanların konumu her geçen gün daha da kötüleşmektedir. Bu gelişmelere karşı Türkiye CHP’nin yeni politikalar oluşturması şarttır. Ancak bu konularda kafa yoran kadrolar olduğu zaman bilgi alan ve kasaba politikacılığı yapmayan kişiler yönetime ağırlık veren bir lider CHP’yi tekrar iyi bir şekilde umut haline getirebilir. Bunlar yapılmadığı takdirde CHP’nin ana muhalefette kalması bile sorun olabilir” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Naci Görür: "Çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız" Hatay’ın İskenderun ilçesinde söyleşiye katılan jeolog ve deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, depreme dirençli yerleşim alanların oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Naci Görür, depremin vurduğu Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi. Görür, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen ‘İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ söyleyişine katıldı. Türkiye’de 13,6 milyon önce deprem mekanizmaların oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Görür, depremleri durdurmanın mümkün olmadığını, toplum olarak depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. “Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı dün olduğu gibi toprağa veremeyiz" Deprem mekanizmasının Türkiye’de 13,6 milyon önce oluştuğunu söyleyen Prof. Dr. Görür, “Bizim ülkemizde bu faylar 13,6 milyon seneden beri deprem oluşturmaya devam ediyor. Biz depremleri durduramayız, bu mümkün değil çünkü bu mümkün değil. Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı, dün olduğu gibi toprağa veremeyiz. O halde yapılacak bir şey bilgi, aydın ve çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Bunları yaparsak deprem sorununu büyük ölçüde hallederiz” dedi. “İskenderun tarafına gelen kıta biraz büküldüğü ve eğildiğinde o bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor” Deprem sonrası İskenderun sahilindeki çökme konusuna değinen Prof. Dr. Görür, “İskenderun’da bazı yerler çökmüş ve batıyor. Neden batıyor konusu fayla ilgili bir durumdur. Bin yıl önce Bingöl ilinin Karlıova’dan gelen doğu fayı, yanal hareket ederken İskenderun’daki fay biraz eğiliyor. İskenderun tarafına gelen kıta biraz bükülüyor ve eğiliyor. O kısımda bir duvar ve diklik oluşturuyor. Burada düşey atılım meydana geliyor ve fay niteliği doğuruyor ve batıyor. Bu nedenle de bir bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor. Deniz seviyesinin göreceli olarak işlenmesi anlamına gelir” ifadelerini kullandı. İskenderun ilçesinde düzenlenen ’İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ temalı konferansa yer bilimci Naci Görür’ün yanı sıra; İskenderun İlçe Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, Belen İlçe Belediye Başkanı İbrahim Gül ve İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Levent Hakkı Yılmaz katıldı.
İstanbul Sadettin Saran: "Göreve gelirsek Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, 48 saat içinde 500 imza toplayabildiklerini belirterek, "Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" dedi. Fenerbahçe Başkanlığına adaylığını açıklayan İş İnsanı Sadettin Saran, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde düzenlediği lansmansa kongre üyeleriyle bir araya geldi. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu eski Başkanı Vefa Küçük de toplantı da yer alarak Saran’a destek verdi. Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak için çalışacaklarını aktaran Saran, adaylık süreci ile ilgili bilgiler vererek, "Kasım ayında Ali Koç ile buluştum. Maddi manevi çok büyük emek verdiniz, bu işi öğrendin, devam edeceksen biz arkandayız ancak devam etmeyecekseniz biz bu işi çok iyi yaparız ve göreve talibiz dedim. O da, ’Çok iyi yapacağına ben de inanıyorum’ dedi. Kulüp bilançolarına, defterlere bakmamız için resmi olarak aday olmamız gerekiyordu. Takım şampiyonluğa gidiyor, kongre sürecine de sokmak istemiyoruz ama madem öyle dedik 48 saatte büyük teveccühle 500 imzayı topladık. Bunun için de çok teşekkür ediyoruz. Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız. Hem saha içinde hem saha dışında mücadele ediyoruz. Oyuncularımıza uzanan elleri kırmasını biliriz" ifadelerini kullandı. "Fenerbahçe hepimizindir" Fenerbahçe için birlik beraberlik mesajı beren 59 yaşındaki iş insanı, "Fenerbahçe hiçbir şahsa ait değildir. Fenerbahçe sizindir Fenerbahçe bizimdir. Fenerbahçe hepimizindir" diyerek sözlerini noktaladı. Saran’ın konuşmasının ardından Kongre Üyeleri yoğun alkışlarla destek verdi.