EĞİTİM - 21 Şubat 2017 Salı 11:27

Sosyal medyanın etik sorunları İAÜ’de tartışıldı

A
A
A
Sosyal medyanın etik sorunları İAÜ’de tartışıldı

İstanbul Aydın Üniversitesi Toplumsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (TARMER) tarafından düzenlenen ’Sosyal Medya ve Etik’ çalıştayı ile yeni medyanın en etkili araçlarından biri olan sosyal medya zemininde yaşanan etik sorunlar masaya yatırıldı.
İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) Florya Kampüsü’nde yapılan çalıştaya, birçok akademisyen, araştırmacı gazeteci, sosyolog ve konusunda uzman kişiler katıldı. İçinde bulunulan toplumun kültür yapısının bilimsel verilere dayalı olarak araştırılıp incelenmesi amaçlayan TARMER, bu kez de yeni medyanın en etkili araçlarından biri olan sosyal medya zemininde yaşanan etik sorunlar masaya yatırılarak, ‘sosyal medyadaki üslûp sorunu’, ‘mevcut bir sosyal medya etiğinin olup olmadığı’, ‘sosyal medya üzerinden gerçekleştirilen manipülasyonlar ve sergilenen algı yönetimi gibi konuları irdeledi.
Gün boyu süren etkinlikte ilk oturumda ‘Sosyal Medya Etiği Nedir? Nasıl Hayata Geçirilmelidir?’ sorularından yola çıkılarak mevcut durum ve ideal arasındaki farklılığında net bir durum tespiti yapılırken, ikinci oturumda da ‘Sosyal Medyada Dil ve Üslûp Sorunları’ konuşuldu. Üçüncü oturumda ise bu mevcut tablonun toplumsal/kitlesel manipülasyona kapı açan boyutu analiz edildi ve ‘Sosyal Medya Üzerinden Algı Yönetim’ başlığı altında, gündeme yönelik somut örnekler incelendi.
“Sosyal medya, etiksel anlamda birçok sorun üretiyor”
Başbakanlık Başdanışmanı, Sosyolog ve TARMER Daimi Danışma Kurulu Üyesi Necdet Subaşı sosyal medyanın etik çerçevede birçok sorun ürettiğine değinerek, “Sosyal medya çok uzun bir geçmişi olan oldukça da etkileyici bir mecra. Dolayısıyla bu konunun en başta etik alan olmak üzere pek çok konuda sorun ürettiğini biliyoruz. İAÜ de bir sorumluluk üstlenerek toplumsal yapıyı güçlü bir şekilde etkileyen konulardan birisi olarak sosyal medyayı toplumsal açıdan araştırma gereği duydu. Bugün burada da sosyal medya değişik boyutlarda ve toplumsal yapı üzerinden ele alınıyor. Hem de bunun gündelik hayatımızda ortaya çıkardığı sorunlar, özellikle ahlaki ve etik sorunlar tartışıldı” dedi.
“İletişim ciddi bir iştir”
Sosyal medyanın iletişim araçları içinde çok önemli bir yeri olduğuna dikkat çeken Gazeteci - Yazar Ali Saydam ise “İletişim ciddi bir iştir. Sosyal medya da iletişimin içinde olduğu için ciddiye alınması gereken bir konu. Sosyal medya ne yazık ki sınırsız ve sorumsuz bir alan gibi algılanmakta. Sınırsız ve sorumsuzluğun söz konusu olduğu yerlerde de her zaman sorun olur ve de yanlış yönlendirmeler, her türlü manipülasyon ve açıklık söz konusu olabilir. Buradaki etik kavramı da iki koldan ele alınmalıdır. Bir tanesi yasal düzenlemeler, diğeri de insanların bu alanda belli bir iletişim bilincine sahip olması. Umuyorum ki bu çalıştay ikisini de ele alıp buna hizmet edecektir” şeklinde konuştu.
“Yalan yanlış bilgiler kamuoyuna sunuluyor”
İAÜ Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mustafa Aydın da, “Çağımız bilişim ve bilgi çağı. Artık her mecrada bilgiye çok rahat ulaşılabiliyor. Fakat bilgiye ulaşılırken ulaşılan bilgi değil de o ulaşılan bilginin başına ve sonuna bir takım ilaveler yapmak suretiyle hatta asılsız bilgileri kullanmak suretiyle yaygın bir halde bunun kamuoyuna dağıtıldığını görüyoruz. Bu paylaşım araçlarından önemli bir tanesi de sosyal medyadır. İnsanlar artık birtakım etik ve ahlaki değerlere bağlı kalmaksızın, kamuoyunda farklı bir algı oluşturmak için çoğu zaman aslı astarı olmayan veya bilgiyi tamamen farklılaştırarak veya bilginin rengini değiştirerek kamuoyu yönlendirilmeye çalışılıyor. Bu da çoğu zaman o bilginin merkezinde oturan insanı mağdur duruma düşürmekte, onun özeline ve mahremiyetine müdahale edilmekte ve gerçekten onunla uzaktan yakından ilgisi olmayan bir takım olaylarla ilişkilendirilerek o insanın kamu nezdinde itibarının düşmesine ve zarar görmesine neden olmaktadır. Tabi ki de sosyal medya ve iletişim araçları kullanılmalı. Ancak hangi şartlarda hangi etik, ahlaki, kültürel değerler içerisinde bunun kullanılması gerektiği artık günümüzde yüksek sesle tartışıyor hale geldi” diye konuştu.
“Sosyal medyada herkesi kuşatacak bir etik kavramı yok”
GENAR Başkanı ve Araştırmacı İhsan Aktaş da sosyal medyada herkesi kuşatacak etik bir kavramın olmadığına dikkat çekerek, “Kişilerin günlük hayattaki kendilerine biçmiş oldukları etik çerçeve neyse sosyal medya da bunun yansıması var. Fakat bunun dışında sosyal medyanın başka problemleri var. Doğrudan kendi kimliği ile sosyal medyada var olanlar ne kadar çizgi dışında olsalar da belli bir çerçevede kendilerine etik ortam oluşturabiliyorlar. Fakat isimsiz olan bazı kullanımlar var ki orada etik değerin artık e’sine bile rastlanamıyor. Toplum hayatında belki kişilerin söyleyemeyeceği ve ifade edemeyeceği ne kadar şey varsa yazıya dökebiliyorlar. Bu yüzden sosyal medyada bir başıboşluk var. Hukuki altyapısı bile tam tamamlanmadı. Sosyal medyada bazı tavırlar, düşünceler veya saygısızlıklar daha yeni yeni mahkeme konusu olmaya başladı. Öncelikli olarak bir hukuki çerçevenin netleşmesi lazım. Yani sosyal medyadaki tavırların günlük hayattakilerle hukuk karşısında aynı olması lazım” dedi.
“Sosyal medya bir kaosun içinde”
Son olarak da Uluslararası Sosyal Medya Derneği Başkanı Said Ercan değerlendirmelerde bulunarak, ”Günümüzde sosyal medya bir kaosun içerisinde. İyi tarafları da var kötü tarafları da var. Zamanla iyileşeceğini düşünüyorum. Fakat gençlerimiz bu sosyal medyadaki bilgi kirliliğini ve yanlış bilgi bombardımanının etkisini altında kalıyor. Ülkemizin ve dünyanın geleceği için bu çok tehlikeli bir şey. Etiği kaybettiğiniz zaman her şeyi kaybediyorsunuz. Zaten sosyal medyaya baktığımızda bir sürü karalama, iftira, yalan haber, siber saldırı ve tacizleri görüyoruz. Çocuklarımızı bu ortamın içine atmış durumdayız. Onlara bu şekilde nasıl güzel bir gelecek nasıl kurabiliriz” ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Gençlig’de şampiyonlar belli oldu Erzurum’un ev sahipliğinde 12 ilin katıldığı ‘Gençlig Bölge Finalleri’nde dereceye giren takımlara kupa ve madalyaları verildi. Gençlik ve Spor Bakanlığı (GSB) Gençlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından Erzurum’un ev sahipliğinde düzenlenen Gençlik Merkezleri arası ‘Gençlig Bölge Şampiyonası’ sona erdi. Futbol, masa tenisi ve 33 Basketbol müsabakalarına 12 ilin Gençlik Merkezlerinin İl şampiyonlarının katılımıyla yapıldı. Gençlik merkezlerine üye gençlerin yarıştığı bölge Şampiyonasında şampiyonlar belli oldu. Futbolda Bölge şampiyonluğu kupası Van’a giderken, Erzurum ikinci oldu. Muş ise üçüncü sırada yer aldı. Erkekler Masa tenisinde Van şampiyon olurken, Erzincan ikinciliği elde etti. Kızlarda ise bölge şampiyonluğunu ve ikinciliğini Bitlis kazandı. Basketbolda şampiyon Erzurum Erzurum’un ev sahipliğinde yapılan Gençlig 3x3 Basketbol turnuvasında Erzurum bölge şampiyonu oldu. Kazım Karabekir Spor Salonu’nda oynanan finallerde Erzurum şampiyonluk ipini göğüslerken, Iğdır ikinci Ağrı ise üçüncü oldu. Çakmur kupa verdi kutladı Turnuvanın toplu ödül töreni Yakutiye Spor Salonu’nda yapıldı. Ödül töreninde Gençlik ve Spor İl Müdürü Levent Çakmur, bir konuşma yaptı. Sporun dostluk ve kardeşlik ruhu kapsamında yapıldığını belirten Çakmur, Bölge şampiyonasının fair-play ruhu içinde yapılıp tamamlanmasının mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Erzurum GSİM Müdürü Levent Çakmur, "12 ilden gelen takımları 5 gün boyunca şehrimizde konuk ettik. Gençler, hem Spor yapma şansı yakalarken, hem de şehrimizi gezip görme ve tanıma şansı buldular. Bölge şampiyonu olarak Türkiye finallerine gidecek olan takım ve sporculara şimdiden başarılar diliyorum” dedi. Konuşmaların ardından Gençlik ve Spor İl Müdürü Levent Çakmur, Gençlik Hizmetleri Müdürü Zülküf Yılmaz, Palandöken Gençlik Merkezi Müdürü Memet Gözütok ile Bakanlığımız Gençlik Lideri Temsilcileri Melike Çiftçi ve Pelin Boztaş tarafından turnuvada dereceye giren takım ve sporcuların madalya ve kupaları verildi.
Ankara MSB: “PKK terör örgütünün Irak tarafından ’yasaklı örgüt’ ilan edilmesi kararını memnuniyetle karşılıyor, bu yöndeki tasavvurun ‘terör örgütü’ ilanına doğru evrilmesini bekliyoruz" Milli Savunma Bakanlığı, PKK terör örgütünün Irak tarafından ’yasaklı örgüt’ ilan edilmesinin memnuniyetle karşılandığını belirterek, bu yöndeki tasavvurun terör örgütü ilanına doğru evrilmesini beklediklerini açıkladı. Milli Savunma Bakanlığı tarafından basın bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Bakanlıkta gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Milli Savunma Bakanlığı Basın Halkla İlişkiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile gazi Meclisin açılışının 104’üncü yıl dönümü kapsamında gerçekleşen etkinlikler hakkında bilgi verdi. Aktürk, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in şehit ve gazilerin kıymetli çocukları ile “Vatan Marşı”nı seslendiren TRT Çocuk Korosu ile Bakanlıkta bir araya geldiğini, komuta kademesi ile birlikte Ankara Ulus’taki Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlenen törene ve Meclis’teki özel oturum ile resepsiyona katıldığını hatırlattı. Aktürk, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve TBMM’nin açılışının 104’üncü yıl dönümü kapsamında Deniz Kuvvetleri tarafından 23 gemi ile 23 liman ziyareti gerçekleştirildiğini, Çanakkale’de SOLOTÜRK, Antalya’da Türk Yıldızları Akrobasi Timi gösterisinin yanı sıra Düzce’de üç uçak ile muharip uçak geçişi yapıldığını belirtti. Aktürk, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile gazi Meclisin açılışının 104’üncü yıl dönümünü bir kez daha kutladı. Tuğamiral Aktürk, Çanakkale Kara Muharebeleri’nin 109’uncu yıl dönümünde ebedi Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Çanakkale’yi geçilmez kılan kahramanlar ile tüm şehit ve gazileri rahmet, minnet ve saygıyla andığını belirterek, Çanakkale Kara Muharebeleri’nin yıl dönümü ve 57’nci Alay Vefa Yürüyüşü kapsamında 24-25 Nisan’da SOLOTÜRK tarafından Çanakkale’de gösteri uçuşları icra edildiğini ifade etti. "1 Ocak 2024’ten bugüne kadar 360’ı Irak’ın, 442’si Suriye’nin kuzeyinde olmak üzere 802 terörist etkisiz hâle getirilmiştir" Türk Silahlı Kuvvetleri’nin terörle mücadelesini sahanın gerekliliğine uygun, alışılmadık ve öngörülemez düzeyde artan bir etki ve yoğun bir baskıyla sürdürdüğünün altını çizen Aktürk, “Bu kapsamda Irak ve Suriye’nin kuzeyi dahil son bir haftada 54, 1 Ocak 2024’ten bugüne kadar ise 360’ı Irak’ın, 442’si Suriye’nin kuzeyinde olmak üzere 802 terörist etkisiz hâle getirilmiştir. Kararlı operasyonlarımız sonucu Irak’ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 2 PKK’lı terörist daha 21 Nisan’da Habur’daki hudut karakolumuza teslim olmuştur” ifadelerini kullandı. Hudut güvenliği Aktürk, birliklerin imkân ve kabiliyetlerinin sürekli olarak geliştirildiği, dünya standartlarında ve teknoloji yoğunluklu sistemlerle korunan hudutlarda son bir haftada yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 6’sı terör örgütü mensubu olmak üzere 284 şahsın yakalandığını, 2 bin 291 şahsın ise hududu geçemeden engellendiğini açıkladı. Aktürk, böylelikle 1 Ocak’tan bugüne kadar hudutlardan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısının 2 bin 769’a, hududu geçemeden engellenen kişi sayısının da 48 bin 596’ya yükseldiğini açıkladı. Milli Savunma Bakanı Güler’in programı Milli Savunma Bakanı Güler’in programına ilişkin de bilgi veren Aktürk, Bakan Güler’in 22 Nisan’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Irak ziyaretine refakat ettiğini hatırlatarak, 24 Nisan’da Vietnam Savunma Sanayi Başkanı’nı kabul ettiğini, aynı gün Avustralya Savunma Bakanı ile Gelibolu Çanakkale’de savunma ve güvenlik konularının ele alındığı bir görüşme yaptığını belirtti. Aktürk, Milli Savunma Bakanı Güler’in dün ve bugün de resmi ziyaret kapsamında bulunduğu Romanya’da mevkidaşıyla ikili ve askeri ilişkiler başta olmak üzere NATO ve bölgesel güvenlik konularında görüşmeler gerçekleştireceğini ifade etti. Aktürk, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak’ın 18-19 Nisan’da Pakistan’a resmi ziyaret gerçekleştirdiğini, ikili ve heyetler arası görüşmeler gerçekleştirerek, savunma bakanı tarafından kabul edildiğini ve iki ülke ilişkileri ile silahlı kuvvetler arasındaki iş birliğine sağladığı katkılardan dolayı Pakistan Cumhurbaşkanı tarafından kendisine “Pakistan İmtiyaz Nişanı” tevdi edildiğini belirtti. "PKK terör örgütünün Irak tarafından ‘yasaklı örgüt’ ilan edilmesi yönünde alınan kararı memnuniyetle karşılıyoruz" Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ikili ilişkiler ve uluslararası misyonlar çerçevesinde birçok coğrafyada başarıyla görev yapmakta olduğunu, bölgesel ve küresel barış ve istikrara önemli katkılar sunduğunu ifade eden Aktürk, “Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde gerçekleştirilen Irak ziyaretinde ‘Askeri Eğitim İş Birliği Mutabakat Muhtırası’ ve ‘Askeri Sağlık Alanında Eğitim ve İş Birliği Protokolü’ imzalanmıştır. Anlaşmaların imzalanmasıyla askeri eğitim iş birliği faaliyet alanlarının genişleyeceğini ve askeri ilişkilerimizin daha ileri seviyeye taşınacağını değerlendiriyoruz. Ayrıca ziyaret esnasında akdedilen ‘Stratejik Çerçeve Hakkında Mutabakat Zaptı’ ile ülkelerimizin kalıcı hâle gelecek iş birliği vesilesiyle terörle mücadele konusunda daha sağlam zeminde ilerlemesini amaçlıyoruz. PKK terör örgütünün Irak tarafından ‘yasaklı örgüt’ ilan edilmesi yönünde alınan kararı memnuniyetle karşılıyor, bu yöndeki tasavvurun ‘terör örgütü’ ilanına doğru evrilmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Bir sonraki Güven Artırıcı Önlemler Toplantısı Türkiye’de yapılacak Türkiye ile Yunanistan heyetleri arasında Güven Artırıcı Önlemler Toplantısı’nın 22 Nisan’da Atina’da gerçekleştirildiğini ifade eden Aktürk, “Olumlu bir havada geçen toplantıda 2024 yılı boyunca daha önce mutabık kalınan Güven Artırıcı Önlemler ile 2025 yılı uygulama planında yer alacak faaliyetler ele alınmış, bir sonraki toplantının Türkiye’de icra edilmesi konusunda karara varılmıştır” dedi. İsrail’in Gazze’ye yönelik başlattığı saldırılar karşısında Türkiye’nin önceliğinin saldırıların durdurulması ve bölgesel barış adına kalıcı ateşkesin bir an önce tesis edilmesi olduğunu vurgulayan Aktürk, “Masum Filistinlilerin, özellikle çocukların öldürülmesinin ve yerlerinden edilmesinin hiçbir bahanesi olamaz. Hem bölge ülkeleri hem de uluslararası toplum yaşanan bu vahşet karşısında seslerini yükseltmeli, bu haksızlık ve hukuksuzluğun tüm dünyaya da yansıyabileceğini unutmamalıdır” şeklinde konuştu. Aktürk, sözde Ermeni soykırımı olarak çarpıtılan olaylarda Ermeniler tarafından katledilen savunmasız ve masum Türkleri bir kez daha rahmetle andıklarının altını çizdi. Eğitim-tatbikat faaliyetleri ve uluslararası görevler Türk Silahlı Kuvvetleri’nin hâlihazırda yürüttüğü tüm operasyonları ve görevleri ile eş zamanlı olarak eğitim ve tatbikat faaliyetlerini de aralıksız sürdürdüğünü aktaran Aktürk, “Bu kapsamda Fransa’da mayın harekâtına yönelik düzenlenen Olives Noires-2024 ile Romanya ev sahipliğinde Batı Karadeniz’de temel deniz harekâtına yönelik icra edilen Sea Shield-2024 tatbikatlarına katılım sağlanmıştır. Birleşik Arap Emirlikleri’nde Desert Flag-9/2024, Estonya’da Locked Shields (Kilitli Kalkan)-24, Cezayir’de Tehlike Altındaki Yolcu Gemisine Yardım-2024, Aksaz/Muğla’da Kurtaran-2024 tatbikatları ile Milli Anadolu Kartalı Eğitimi icra edilmektedir. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin planlı en büyük tatbikatlarından olan Efes-2024’ün bilgisayar destekli komuta yeri safhası bugün (25 Nisan) başlamış olup, 8 Mayıs’a kadar devam edecektir. Söz konusu tatbikatın fiili atışlı safhası ise 9-30 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecektir. Şu ana kadar 49 ülkeden bin 567 personelin katılacağı bildirilen tatbikat, son yılların en geniş katılımlı Efes tatbikatı olacaktır. 26 Nisan-10 Mayıs tarihleri arasında NATO’nun Artırılmış Teyakkuz Faaliyetleri kapsamında Arnavutluk’ta Neptune Strike 24.1 faaliyeti ile 29 Nisan-10 Mayıs tarihleri arasında ise mayın harekâtına yönelik eğitimler kapsamında İspanya’da Spanish Minex-2024 tatbikatları icra edilecektir. Neptune Strike faaliyetinin 26-30 Nisan arasındaki bölümüne TCG Anadolu’nun liderliğinde Anadolu Görev Grubu ile ilk defa katılım sağlanacaktır. İspanya Deniz Kuvvetlerine ait Blas De Lezo gemisi İzmir’e, Juan Carlos gemisi İstanbul’a, Bangladeş Deniz Kuvvetlerine ait Sangram gemisi Mersin’e, Almanya Deniz Kuvvetlerine ait Gromitz gemisi de Aksaz’a liman ziyareti gerçekleştirmiştir” şeklinde konuştu. "Kınalıada korvetimiz bugün bir sonraki liman olan Maldivler’e doğru seyre başlayacak ve Japonya’ya intikaline devam edecektir" Aktürk, Türkiye-Japonya arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisinin 100’üncü, Ertuğrul fırkateyninin Japonya seyrinin 134’üncü yıl dönümü kapsamında 20 ülke ve 24 liman ziyareti gerçekleştirecek olan TCG Kınalıada korvetinin Cidde ve Cibuti’nin ardından 23 Nisan’da Mogadişu/Somali’ye ulaştığını belirtti. Somali’de liman ziyareti yapan TCG Kınalıada korvetinin Somali Cumhurbaşkanı tarafından ziyaret edildiğini bildiren Aktürk, "Gemimizi bizzat ziyaret ederek onurlandıran Somali Cumhurbaşkanı, konuşmasında iki ülke arasındaki dostluk, kardeşlik ve stratejik ortaklığa vurgu yapmıştır. Bu vesileyle Somali’de güvenlik ve istikrarın sağlanmasına yönelik eğitim, danışmanlık ve destek faaliyetlerimizin artarak devam edeceğini bir kez daha vurguluyoruz. Kınalıada korvetimiz bugün bir sonraki liman olan Maldivler’e doğru seyre başlayacak ve Japonya’ya intikaline devam edecektir” açıklamasında bulundu. Aktürk, NATO Müşterek Hava ve Deniz Komutanlıkları iş birliği kapsamında Muharebe Görev Kuvveti tarafından 22 Nisan’da Doğu Akdeniz’de icra edilen hava savunma eğitimine 4 adet F-16 uçağı ile katılım sağlandığını dile getirdi. Aktürk, yarın Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nde SOLOTÜRK pilotlarının, 27 Nisan’da ise Yeşilköy/İstanbul’da bulunan Hava Kuvvetleri Müzesi’nde Türk Yıldızları’nın söyleşi ve imza etkinlikleri yapılacağını, söz konusu etkinliklere tüm halkın davetli olduğunu söyledi. Savunma sanayii, envantere giren yeni silah sistemleri Aktürk, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde geliştirilen yerli, milli ve modern teknolojiyi haiz savunma sanayisi ürünleri ile Türk Silahlı Kuvvetleri’nin etkinlik ve caydırıcılığını daha da arttırdığını kaydetti. Aktürk, Kara Kuvvetleri Komutanlığınca muhtelif miktarda Taşınabilir Elektronik Taarruz Sistemi’nin (MİLKAR) muayene ve kabul faaliyetinin tamamlandığını da açıkladı. Öğrenci ve personel temini faaliyetleri Personel ve askeri öğrenci alım/temin faaliyetlerinin de planlandığı şekilde devam ettiğini belirten Aktürk, “3 Nisan’da başlayan ‘2024 Yılı Milli Savunma Üniversitesi Harp Okulları ve Astsubay Meslek Yüksekokulları Askeri Öğrenci Aday Tercih İşlemleri’ 10 Mayıs’a kadar, 24 Nisan’da başlayan ‘2024 yılı Milli Savunma Bakanlığına Açıktan İşçi Temini’ başvuruları ise 29 Nisan’a kadar devam edecektir. Sonuç olarak dünyanın en güçlü ordularından biri olan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, asil milletimizin sevgisi ve güveninden aldığı ilhamla üstlenmiş olduğu tüm görevleri başarıyla yerine getirmeye, başta yakın coğrafyamız olmak üzere küresel güvenlik, barış ve istikrarın tesisine yönelik faaliyetlerine artan bir gayretle devam edecektir” şeklinde konuştu.
Bursa Başkan Erol; Kestel kirliliğin pençesinden kurtulacak Hava, su ve toprak kirliliğinin en yoğun yaşandığı ilçelerden Kestel’de yerel seçimlerin ardından seferberlik başlattığını açıklayan Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol, “Boyahanelerden başlayarak, tüm kirletici sanayinin çevre dostu haline gelmesini sağlayacağız” dedi. Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı ve BGC Yönetim Kurulu üyelerinin ziyaretinde Kestel’de önümüzdeki 5 yıllık süreçte yapılması planlanan çalışmalara ilişkin bilgi veren Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol, öncelikli gündemlerinin çevre kirliliğini önlemek olduğunu söyledi. Kestel’de doğduğunu ve doğduğu günden bu yana Kestel’de yaşadığını ifade eden Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol, çevre kirliliğini önleme çalışmalarına seçimin hemen ardından başladıklarını ve kirletici sanayi kuruluşlarında tespit çalışmalarına hız verdiklerini anlattı. Çevre kirliliğini önlemek amacıyla Kestel Belediye Meclisi’nde komisyon kurulacağını ve komisyonun aktif görev yapacağını açıklayan Başkan Erol, “Seçim öncesinde olduğu gibi seçimden sonra da sürekli sahada, vatandaşımızla birlikteyiz. İlk aşamada çalışma stratejimizi belirliyoruz ve meclis üyesi, bürokrat arkadaşlarımızla yerinde incelemelerde bulunuyoruz. Halkla iç içe sorunları belirliyor, çözümler üretiyoruz. Hepimizin bildiği gibi öncelikle çözmemiz gereken sorunumuz hava, su ve toprak kirliği. Bu konuda Yıldırım Belediye Meclisinde komisyon kuracağız. Ardından konu ile ilgili sivil toplum kuruluşlarını da çalışmamıza dahil edeceğiz. Yaptığımız tespitlere göre sanayici arkadaşlarımızla bir araya gelerek ‘çevre dostu sürdürülebilir üretime’ geçilmesinin yollarını arayacağız" dedi. Çevre kirliliği ile mücadelede başarı sağlanabilmesi için çalışmaları bir adım öteye taşıyarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile iletişime geçildiğini de söyleyen Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan denetim yetkisi alarak, etkin bir şekilde kirlilikle mücadele etmeyi ana hedef olarak belirledik” diye konuştu. Çevre kirliliğini önleme konusunda yapılacak çalışmalara destek olmaya hazır olduklarını ifade eden Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı da, Bursa yararına yapılacak her çalışmada seve seve yer alacaklarını söyledi. Ziyarette Bursa Gazeteciler Cemiyeti’ne ve Bursa basınına ilişkin bilgi veren BGC Başkanı Nuri Kolaylı, köklü bir geçmişe sahip olan Bursa basının, özellikle yerel sorunları gündeme taşıdığını ifade etti. Ziyarete Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı’nın yanı sıra, Başkan Vekili Fuat Kars, Başkan yardımcıları İhsan Altıkardeş, Hakan Işıkkent ve Ahmet Akhan, Genel Sayman Tevfik Fikret Sönmez, Yönetim Kurulu Üyeleri Huriye Gül Kolaylı, Ersin Yıldıran, Mehmet Ali Ekmekçi ve Enhar Güneş ile BGC Genel Sekreteri Sinan Tunç katıldı.