ASAYİŞ - 20 Eylül 2018 Perşembe 11:36

Ters yöne giren minibüsün çarptığı Beyza’nın hayatını kaybettiği kaza kamerada

A
A
A
Ters yöne giren minibüsün çarptığı Beyza’nın hayatını kaybettiği kaza kamerada

Kartal’da ters yöne girerek 17 yaşındaki Elif Beyza Solmaz’ın ölümüne neden olan minibüs şoförü, “bilinçli taksirle ölüme neden olma” suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Kartal’da ters yöne girerek 17 yaşındaki Elif Beyza Solmaz’ın ölümüne neden olan minibüs şoförü, “bilinçli taksirle ölüme neden olma” suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Öte yandan genç Beyza’nın hayatını kaybettiği kaza güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedildi.


Kartal Orhantepe Mahallesi Üsküdar Caddesi üzerinde 30 Aralık 2017 tarihinde minibüs şoförü Mehmet Ali Demir(24), Maltepe istikametinde seyir halindeyken ters yöne girerek yolun karşısına geçmek isteyen 17 yaşındaki Elif Beyza Solmaz ve babası Naci Solmaz’a çarpmıştı. Kazada Elif Beyza Solmaz hayatını kaybederken, babası ise yaralanmıştı.


Olayın ardından tutuklanan minibüs şoförü Mehmet Ali Demir hakkında, “bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan 22 yıl 6 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı.


Anadolu 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Mehmet Ali Demir cezaevinden getirilirken, kazada hayatını kaybeden Elif Beyza Solmaz’ın ailesi ile taraf avukatları da salonda hazır bulundu.


“Gürültü duydum, maktülü kaldırıma sıkıştırmıştı”


Duruşmada tanık olarak dinlenen Nuran Sarı, kaza anını gördüğü ve maktülü tanımadığını söyleyerek, “Kazadan çok etkilendim. Olay günü kurstan çıktım, yolun karşısına geçecektim. Büyük bir gürültü duydum. Arkamı dönüp baktığımda minibüsün yolun ortasında bulunan kaldırıma maktülü sıkıştırdığını gördüm. Minibüs ters yönden gitmekteydi” dedi.


“Aile bireyleri çöktü”


Bunun üzerine söz alan mağdur avukatı Tuğba Bulut Yamaç, “Sanık, ters yöne hızlı girerek suçu işlemiştir. Bilinçli taksir hükümlerinin uygulanmasını talep ediyorum. Ayrıca müvekkillerim olayın etkisini halen atlatamamışlardır. Baba, psikolojik yönden çok nadir görülen dermatolojik bir rahatsızlığa yakalanmıştır. Ayrıca anne ve diğer aile bireyleri de psikolojik olarak çökmüştür” diyerek sanığın üst sınırdan cezalandırılmasını istedi.


“İbret olsun diye üst sınırdan cezalandırılsın”


Kazada hayatını kaybeden Elif Beyza Solmaz’ın annesi Elif Solmaz, “Süratli araç kullanılmasından dolayı olay meydana gelmiştir. Eşim olan mağdur da artık tek başına kıyafetlerini dahi giyip çıkartamıyor. Ailecek çok kötü durumdayız. Sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum” dedi. Baba Naci Solmaz, “Minibüs şoförleri bu tarz kazalara halen sebebiyet vermektedir. İbret olsun diye sanığa üst sınırdan ceza verilmesini talep ediyoruz” diye konuştu.


Son sözü sorulan sanık Mehmet Ali Demir ise, “Ne yapsam da ailenin acısını dindiremem. Onlar beni kötü biliyorlar” diyerek pişman olduğunu söyledi.


Minibüs şoförüne 10 yıl hapis


Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanık Mehmet Ali Demir’i “bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan alt sınırdan uzaklaşarak 12 yıl hapse çarptırdı. Sanığın duruşmalardaki tutum ve davranışlarını dikkate alan mahkeme heyeti, cezada indirime giderek sanığın 10 yıl hapisle cezalandırılmasına karar verdi.


Öte yandan mahkeme, sanığın ehliyetinin 3 yıl süreyle geri alınmasına karar vererek, tutukluluk halinin devamına hükmetti.


Genç Beyza’nın hayatını kaybettiği kaza kamerada


Görüntülerde genç kız babasıyla yolun karşısına geçiyor. Bu sırada ters yönden gelen minibüs baba ve kızın çarpıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.