GENEL - 12 Temmuz 2018 Perşembe 10:52

Ümit Sanlav: “Dijital dönüşüm 15 Temmuz gecesi başladı”

A
A
A
Ümit Sanlav: “Dijital dönüşüm 15 Temmuz gecesi başladı”

Medya ve PR Danışmanı Ümit Sanlav, “Yakın geçmişimizde ‘boş işler’ olarak nitelendirilen sosyal medya, 15 Temmuz gecesi milli bütünlüğümüzü korumamızda başrol oynarken, güçlü Türkiye’nin şifrelerinin dijital dönüşümde olduğu gerçeğini ortaya koydu” dedi.

Medya ve PR Danışmanı Ümit Sanlav, “Yakın geçmişimizde ‘boş işler’ olarak nitelendirilen sosyal medya, 15 Temmuz gecesi milli bütünlüğümüzü korumamızda başrol oynarken, güçlü Türkiye’nin şifrelerinin dijital dönüşümde olduğu gerçeğini ortaya koydu” dedi.



Sosyal Medya Savaşları kitabı Yazarı, Medya ve PR Danışmanı Ümit Sanlav, sosyal medyanın 15 Temmuz gecesi milli bütünlüğü korumada başat rol oynayarak dijital dönüşüm gerçeğini ortaya koyduğunu söyledi.


Sanlav, 15 Temmuz gecesi yaşanan darbe girişiminin gerçekleşmemesinde sosyal medyanın en önemli etken olduğunu ifade ederek, "Yakın geçmişimizde ‘boş işler’ olarak nitelendirilen sosyal medya, 15 Temmuz gecesi milli bütünlüğümüzü korumamızda başrol oynarken, güçlü Türkiye’nin şifrelerinin dijital dönüşümde olduğu gerçeğini ortaya koydu. Çevrimiçi platformlardan yapılan çağrılar, haberler ve başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uzaktan bağlandığı canlı yayınlar; vatandaşın sağlıklı bilgilendirilmesi ve kahramanca direnişi ile birleşince, darbe girişimi başarısızlıkla sonuçlandı" dedi.



“Darbenin altyapısı sosyal medyada hazırlandı”


Darbenin alt yapısının sosyal medyada hazırlandığını belirten Ümit Sanlav, darbe girişiminin öncesini, darbe girişimi anını ve sonrasını şu cümlelerle ifade etti: “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında "diktatör" algısı oluşturup, darbeyi meşru gösterecek bir zemin hazırlamak, sosyal medyada yapılan algı operasyonlarının ilk ayağını oluşturdu. Bu paylaşımlar FETÖ tarafından yönetilen yüz binlerce hesap ve komuta merkezinden yapılan yayınlarla desteklendi. FETÖ örgüt elemanları, kendi aralarında haberleşebilecekleri gizli sosyal medya uygulamaları indirdiler ve bunlar üzerinden haberleştiler. Türkiye’deki sosyal medyaya erişimin engellenmesine dair çalışmalar yapıldı. Viral reklamlarla ve darbeyi işaret eden sosyal medya paylaşımlarıyla mesajlar verildi. Zaman Gazetesi 5 Ekim 2015’te yayınlanan (bebeğin doğum süresi olan 9 ay 10 gün sonra 15 Temmuz’a denk geliyor), sirenlerin ardından ‘gülen’ bebekli reklam filmi gibi gizlenmiş mesajlar yaydılar. Örgütün elebaşı denecek isimler tarafından (Emre Uslu, Osman Özsoy gibi), twitter üzerinden darbeyi işaret eden tweetler atıldı.”


Bazı sosyal medya mecralarına erişimin engellendiğini söyleyen Medya ve PR Danışmanı Sanlav, “Darbe girişimi başladığı andan itibaren sosyal medya sitelerine erişimin kısıtlanmasını sağladı. Türkiye’den bağlanan internet kullanıcıları; Twitter, Facebook ve YouTube’a erişemedi. Türk kullanıcılardan gelen erişim şikayetleri üzerine resmi hesabından Türkçe ve İngilizce tweetler atan twitter, ‘Kasıtlı olarak hizmetimizin ülke çapında yavaşlatıldığından şüpheleniyoruz’ yazdı” diye konuştu.



“Vatandaşlar Cumhurbaşkanının çağrısı üzerine, darbe girişimine direnmeye başladı”


İletişim WhatsApp üzerinden sağlandığına vurgu yapan Sanlav, “Darbeye kalkışan terör örgütü mensupları iletişimlerini WhatsApp üzerinden sürdürürken, vatandaş da özellikle AK Partili yönetimler ve STK’lar tarafından kurulan WhatsApp gruplarından irtibat halinde kalarak, iletişimi sürdürdü. Sosyal Medya erişiminin sağlandığı ilk dakikalarda saat 00:30’da, FaceTime üzerinden ilk olarak CNN Türk, ardından diğer TV kanallarına canlı bağlantı sağlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, vatandaşları demokrasi ve vatana sahip çıkmaya davet etti. Erdoğan daha sonra kişisel ve Cumhurbaşkanlığı resmi Twitter ve Facebook hesaplarından da darbeye karşı direniş çağrılarını tekrarladı. Bu ana kadar WhatsApp üzerinden irtibat sağlayan vatandaş Cumhurbaşkanının çağrısı üzerine, darbe girişimine direnmeye başladı. Bu direniş vatandaşlar tarafından sokaklar kadar, sosyal medya mecralarında da desteklendi ve büyüdü. Başbakanlık resmi Twitter hesabı da kararlı bir şekilde darbeye karşı direnişteydi. Başbakan Yıldırım tweetlerinde, darbe girişiminin ordunun emir komuta zinciri dışında gerçekleştirildiğini ordu komutanlarının ifadesi ile dile getirdi. Erişimin normale döndüğü sosyal medyada organizasyon bütünlüğünü #DarbeyeHayır etiketi ile sağlanırken, operasyonlar, yetkililerden gelen açıklamalar ve tüm gelişmeler paylaşılmaya devam etti. Meydanlara çıkanlar, Facebook ve Periscope üzerinden canlı yayınlar ile ülke genelindeki durumu anlık olarak aktardı” açıklamasında bulundu.



“FETÖ örgüt elemanları tarafından dezenformasyon yapıldı”


Darbe girişimi sonrası sosyal medyada çeşitli etiketlerle halkın meydanlara çağrıldığını kaydeden Ümit Sanlav, FETÖ’nün örgüt elemanları tarafından soysal medyada dezenformasyon yapıldığını belirterek, şöyle konuştu:


“Darbe karşıtları sosyal medya üzerinden 15 Temmuz’da #DarbeyeHayır derken, 16 Temmuz’da #MilletçeMeydanlardayız etiketi ile meydanlarda toplanmaya devam etti. “Darbeci vatan hainleri ne sosyal medyada ne de silahlı mücadelede istediğini elde edemeyince, bu kez vatan ve demokrasi sevdalılarının vatanına ve bayrağına sahip çıkma operasyonunu değersizleştirmek, itibarsızlaştırmak için düğmeye bastı. Sosyal medyada, vatandaşın askere eziyet ettiğine dair FETÖ’nün trol hesapları ve FETÖ örgüt elemanları tarafından dezenformasyon yapıldı.”



"İlk olarak Milli Eğitim Bakanlığında düğmeye basıldı"


Güçlü Türkiye’nin şifrelerinin; ekonomik bağımsızlık, demokratik reformlar, ticari atılımlar, teknoloji üretimi ile 2023 ve 2071 vizyonlarındayer aldığını ifade eden Medya ve PR Danışmanı Ümit Sanlav, “Sadece İHA, SİHA ve Savunma Sanayi alanında yüzde 20’den yüzde 65’e çıkan yüzde 100 yerli ve milli üretim, teknoloji üretimi konusundaki ciddiyetimizi ortaya koymaktadır. Aselsan gibi bir yüz akı markamıza yapılan yatırımlar ortada. Önümüzde akıllı şehir projelerinden, enerji projelerine dek pek çok atılımla dünya lideri olmaya hazırlanan bir Türkiye Cumhuriyeti geleceği duruyor. Bu konuda ilk olarak Milli Eğitim Bakanlığında düğmeye basıldı. Yıllardır düzenlediğimiz eğitim teknolojileri zirvelerinde değerli görüşleri ile eğitimin camiasının ufkunu açan Prof. Dr. Ziya Selçuk’un bakan olarak atanması, dijital dönüşümün eğitim camiasında başlayacağının somut adımı oldu” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Yangın Sigortalarında Etkin Hasar Yönetimi Eğitim Serisi, Quick Tower ev sahipliğinde gerçekleşti KASIDER-Kadın Sigortacılar Derneği’nin Quick Sigorta desteğiyle düzenlediği Yangın Sigortalarında Etkin Hasar Yönetimi Eğitim Serisi, Quick Tower ev sahipliğinde gerçekleşti. Türk sigorta sektörünün duayen hasar yöneticilerinin katkılarıyla zenginleşen eğitim serisi, sektör profesyonellerine yangın sigortalarında etkin hasar yönetimi konusunda kapsamlı bir bilgi sundu. Quick Tower’ın ev sahipliğinde 17 Nisan’da gerçekleşen etkinlikte 20’den fazla eğitmen yer alırken katılımcıların eğitim sertifikalarının TSEV’de yapılacak sınav sonrası Sigorta Haftası’nda dağıtılacağı duyuruldu. Eğitimde Türk Ticaret Kanunu & Genel Şartlar ilgili bölümleri, yangın restorasyonlarında dikkat edilmesi gerekecek tüm hususlar, Türkiye’de bir ilk ve tek olan ve yangın hasarlarında hasar mahalline götürülerek önemli bir fark oluşturan ve büyük katma değer sağlayan gezici tır laboratuvarının Hendek’te ziyaret edilmesi ve burada canlı örnekler ile saha eğitimi alınması, bugüne kadar yapılan büyük restorasyon hasarlarının incelenmesi gibi birçok konu ele alındı. “Quick Sigorta gibi kuruluşların desteği önemli” KASIDER Başkan Sema Tüfekçiler, “Eğitime katılan tüm eğitmenlerimize bizlere aktardıkları tecrübe ve deneyimleri için çok teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sektörde eğitime verdiğimiz önem kıymetli sponsorlarımız ile hayata geçiriliyor. Bu eğitimde mekanı ve öğlen yemeği için bize destek veren, bizlerin her daim yanında olan ve KASIDER’in kıymetli bir partneri olan Maher Holding Sigorta Grubu’na çok teşekkür ediyoruz” dedi. BİMTES CEO’su Cemil Islıkçı ise şunları aktardı: "KASIDER’in düzenlediği bu kıymetli eğitime sponsorluk yapmaktan dolayı gurur duyuyoruz. Eğitimde yer alan tüm eğitmenlere ve katılımcılara teşekkür ederiz. Quick Sigorta gibi önemli kuruluşların desteğiyle, sektördeki eğitim ve bilgi paylaşımı daha da güçleniyor." “Daha güçlü bir sigorta topluluğu oluşturmamıza yardımcı oluyor” Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Ahmet Yaşar, ev sahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti şöyle ifade etti: "Quick Sigorta ve Corpus Sigorta’dan oluşan Maher Holding Sigorta Grubu olarak, eğitime ve KASIDER’e destek vermekten büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Bu tür inisiyatifler, sektördeki bilgi ve deneyimi artırarak daha güçlü bir sigorta topluluğu oluşturmamıza yardımcı oluyor. Bu değerli eğitim serisinin, sektördeki genç yeteneklerin yetişmesine ve bilgi birikiminin artmasına katkı sağlayacağını düşünüyorum. Quick Sigorta ve Corpus Sigorta ileriye dönük olarak da sektörün eğitim ve gelişimine olan desteğini her zaman sürdürmeye devam edecek.”
Isparta Isparta’da site yöneticisini öldüren sanık: “Uzun zamandır tutukluyum, tahliyemi talep ediyorum” Isparta’da bir sitenin otoparkında site yöneticisini kemerle boğarak öldüren sanık üçüncü kez hakim karşısına çıktı. Mahkemede sanık, "Uzun zamandır tutukluyum, tahliyemi talep ediyorum" dedi. Olay, 28 Ocak 2023 tarihinde Fatih Mahallesi’nde bulunan konutlardan birinin kapalı otopark kısmında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, site yöneticisi emekli öğretmen Hüseyin Cahit Erdoğan’ın (71) otoparkta hareketsiz bir şekilde yattığını gören site sakinleri durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarla birlikte bölgeye polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Erdoğan’ın hayatını kaybettiği belirlendi. Cumhuriyet savcısının olay yerindeki incelemesinin ardından Hüseyin Cahit Erdoğan’ın cansız bedeni otopsi yapılmak üzere Isparta Şehir Hastanesine kaldırıldı. Savcılık, olayın cinayet olma şüphesi üzerine inceleme başlattı. Süleyman Çelik, hakkında hazırlanan iddianamede ‘tasarlayarak öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Süleyman Çelik’in yargılanmasında üçüncü duruşma Isparta 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Süleyman Çelik, taraf avukatları ve aileleri katıldı. Duruşmada Hüseyin Cahit Erdoğan tarafından işten çıkarılan eski site çalışanı Yasemin U. sosyal medya hesaplarından Erdoğan’ın ölümüne ilişkin kinayeli paylaşımlar yaptığı iddiası ile tanık olarak dinlendi. Yasemin U. sanığı tanımadığını ve kendisiyle hiç görüşmediğini, Hüseyin Cahit Erdoğan’ın ölümünden sonra sosyal medya hesaplarından kinayeli paylaşımları yapmadığını söyledi. Sanık Süleyman Çelik ise tanığı tanımadığını ve daha önce kendisiyle hiç bir görüşmesinin olmadığını söyleyerek Yasemin U’nun eski eşinin güvenlik kursundan arkadaşı olduğunu belirtti. Sanık Süleyman Çelik, "Uzun zamandır tutukluyum, tahliyemi talep ediyorum" dedi. Mahkeme heyete sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.