SAĞLIK - 09 Şubat 2017 Perşembe 11:21

Vajinismus kadınları vuruyor

A
A
A
Vajinismus kadınları vuruyor

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr.Aslı Alay, “Vajinismus tedavisi olan bir cinsel fonksiyon bozukluğudur. Her kadının inanması gereken öncelikle tedavinin mümkün olduğudur” dedi.
Vajinismuslu her kadın vajinasının dar, küçük veya kapalı olduğunu düşündüğünü ve ilişkiyi reddettiğini belirten Alay, “Oysa vajina oldukça esnek bir organ olup 4000-4500 gramlık bir bebeğin vajinal yolla doğması mümkündür. Ortalama 11-12 cm kadar genişleyebilen bir organdır. Ancak vajinismuslu kadın kendi bedeninin farklı olduğunu düşünür ve cinsel ilişkinin bedenine zarar vereceğine inanır. Bu düşüncenin yarattığı kaygı ve korku istemdışı olarak ilişki sırasında genital bölgede, vajinal kaslarda kasılmaya yol açar. Vajinanın kasılması ile birlikte çarpıntı, terleme, bacaklarda kapanma, partneri itme, ağlama nöbetleri görülebilir” diye konuştu.
Tedavisi yüzde 100’e yakın olan vajinismus da en önemli basamağın kadının bu tedaviyi istemesi ve sorunun farkında olması olduğunu ifade eden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr.Aslı Alay, “Tedavi aşamaları oldukça net ve tamamen bilime dayanır. Başka bir tanımla vajinanın penise fobisi de denilen vajinismus da öncelikle kadının kaygılarını, korkularını gidermek gerekir. Bunun sağlanabilmesi için cinselliğin, kadın ve erkek bedeni ile ilgili doğruların öğretilmesi gerekir. Cinsellik yeniden ve yanlış öğretiler beyinden silinerek öğrenilir. Adeta cinsellikle ilgili beyinde yeni kodlamalar yapılır.
Tedavi her kadında farklıdır. Kimi zaman sadece cinsellik ile ilgili bilgilendirme yeterli olurken, kimi zaman bu süreç daha da uzamaktadır. Kadının bu korkulardan ve endişelerden kurtulması önemlidir. Bazı kadınlarda ise tedaviye eğitim aşamasının ardından egzersizlerin de eklenmesi gerekir. Egzersizler kişiye özel olarak belirlenir ve uygulama kliniğimizde başlar. Kliniğimizdeki pratiklerde her ilerleyen aşamada kadının mutluluğu ve kendine güveninin arttığına tanık oluruz ve çiftlerin hazır olduğuna emin olduğumuzda ilişki öneririz.
En önemli karar tedaviye başlamaktır. Vajinal fobiden kurtulun. Vajinismusla yaşamayın” şeklinde konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Teknoloji ve Yetkinlik Buluşmaları’nın ikincisi gerçekleştirildi Savunma Sanayii Akademi koordinasyonunda ve ASELSAN’ın destekleriyle gerçekleşen Teknoloji ve Yetkinlik Buluşmaları’nın ikincisi, savunma sanayiinde çevik dönüşüm teması ile gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) koordinasyonunda kurulan Savunma Sanayii Akademi tarafından düzenlenen etkinlik, Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, Savunma Sanayii Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Hakan Karataş, Prof. Dr. İhsan Kaya, Mustafa Murat Şeker, Hüseyin Avşar, SSB Daire Başkanları ve sektör temsilcilerinin katılımları ile Bilkent Otel’de gerçekleştirildi. SSB Başkanı Görgün, etkinlik kapsamında gerçekleştirdiği konuşmasında şunları kaydetti: “Savunma sanayiimizdeki insan kaynaklarının sürdürülebilirliği açısından başlattığımız olduğumuz ‘Millî Yetkinlik Hamlesi’ ile sektörümüzün yeni dönemdeki gelişiminde salt rekabetten ziyade ekosistemimizdeki tüm paydaşlarımızın yetenek, yetkinlik, performans, potansiyel ve kapasite olarak birbirlerini tamamlamalarını hedefliyoruz." Bu yeni yaklaşımla; verimsizlik, mükerrerlik, yanlış önceliklendirme, yetenek birikmesi, odak kayması, uzmanlık açığı gibi temel problemleri de en aza indirmeyi hedeflediklerini belirten Görgün, "Bu yetkinlik hamlesi ile birlikte; savunma sanayii ekosistemindeki çalışanların, aday çalışanların ve üniversite öğrencilerinin yetenek mimarisi, yetkinlik inşası, uzmanlaşma, kritik deneyim ve beceri transferi konularında geliştirilmesini önemsiyoruz" ifadesini kullandı. ‘Milli Yetkinlik Hamlesi’ kapsamında tüm firmalarımızın; stratejik planında beslenen, teknoloji yol haritası ile hizalanan, yetenek yönetimini inşa eden, performans yönetimini kurgulayan, yetkinlik geliştiren ve değişimi yöneten insan kıymetleri fonksiyonlarının oluşturulmasını amaçladıklarını aktaran Görgün, "Bugün tüm yönleriyle ele alacağımız çevik proje yönetim yaklaşımı ve insan kaynakları süreçlerinde çevik yaklaşımlar, bu alanda etkin bir network (iletişim ağı) oluşumunu tetikleyecektir" diye konuştu. Görgün çalıştay sonrası ortaya konacak olan fikirleri ve saptamaları yakından takip edeceklerini de ifade etti.
Antalya Çöl tozu 30 Nisan’a kadar temizlenecek Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Burdur ve Isparta’da etkisini gösteren Çöl tozu taşınımı konusunda uyarıda bulundu. Çöl tozu taşınımının bölgede olan yoğunluğuna dikkat çekilen açıklamada, “Çöl tozunun solunum yolu, kalp ve akciğer hastalıkları olan bireyler başta olmak üzere hassas ve alerjik tepki veren vatandaşlarımızda olumsuz etkiler gösterebilir. Ayrıca, görüş mesafesinde düşmeye sebep olabilir. 25 Nisan 2024 tarihinden itibaren çöl tozu etkisinin azalması beklenirken, yere çöken tozun tekrar havalanarak olumsuz etki oluşturması muhtemeldir” denildi. Bugün, Antalya, Isparta ve Burdur çevrelerinde yoğun bir şekilde gözlenen çöl tozu taşınımı ile ilgili Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, yazılı bir açıklama yayınlayarak uyarıda bulundu. Çöl tozu taşınımının çeşitli sağlık, çevre ve ekonomik etkilere neden olabileceğine dikkat çekilen açıklamada, oda olarak kamuoyunu bilgilendirme ve önlemlerin alınması gerekliliği konusunda uyarı yaptıkları belirtildi. Çöl tozunun solunum yolu, kalp ve akciğer hastalıkları olan bireyler başta olmak üzere hassas ve alerjik tepki veren vatandaşlarda olumsuz etkiler gösterebileceği aktarılan açıklamanın devamında, “Ayrıca, görüş mesafesinde düşmeye sebep olabilir. 25 Nisan 2024 tarihinden itibaren çöl tozu etkisinin azalması beklenirken, yere çöken tozun tekrar havalanarak olumsuz etki oluşturması muhtemeldir. Genellikle çöl tozu geçtikten en geç 2 gün içerisinde yağış ile birlikte atmosferden temizlenirken, bu sefer 30 Nisan 2024’e kadar bölgemizde yağış beklenmemektedir” denildi. Bu süreçte çöl tozu taşınımının etkilerini en aza indirmek için vatandaşlara önlem olarak önerilerin de belirtildiği açıklamanın sonunda, şu ifadelere yer verildi: "Çocuklar ve kronik sağlık sorunları olan bireyler dış ortamda uzun süre vakit geçirmemelidir. Göz yanması gibi rahatsızlıkların yanı sıra mevcut hastalıkların tetiklenme riski bulunmaktadır. Görüş mesafesinin aniden azalabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Karayolunda seyahat ederken çöken toz sebebiyle takip mesafeleri uzatılmalıdır. Vatandaşlarımızın T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından işletilen hava kalitesi izleme istasyonları verilerini takip ederek gerekli önlemleri almalarını rica ederiz (https://sim.csb.gov.tr/Services/AirQuality). Çevre Mühendisleri Odası olarak, çöl tozu taşınımının etkilerini azaltmak ve halkın sağlığını korumak için tüm ilgili kurum ve kuruluşların işbirliği içinde hareket etmesi gerektiğini vurgulamaktayız.”