POLİTİKA - 21 Eylül 2018 Cuma 19:01

Bakan Kasapoğlu’ndan sporda "transfer yerine üretime odaklanma" vurgusu

A
A
A
Bakan Kasapoğlu’ndan sporda "transfer yerine üretime odaklanma" vurgusu

Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, sporun sosyo ekonomik boyutu da olduğunu belirterek, sporu transfer yerine üretim öncelikli hale getireceklerini ve ekonomiye katkı sağlayacaklarını söyledi.

Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, sporun sosyo ekonomik boyutu da olduğunu belirterek, sporu transfer yerine üretim öncelikli hale getireceklerini ve ekonomiye katkı sağlayacaklarını söyledi.


Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, İzmir Balçova’daki bir otelde düzenlenen "Spor Endüstrisi ve Ekonomiye Katkısı" konulu MÜSİAD 100. Genel İdare Kurulu Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı’na katıldı. Toplantıda konuşan Bakan Kasapoğlu, spor endüstrisi ve ekonomisinin üzerinde çalışılması gereken bir alan olduğunu ifade ederek, “Bakanlıklar arasında koordinasyon gelişiyor. Bu anlamda özellikle yerli ve milli üretim temalı toplantılar gerçekleştirdiğimizde spor ekonomisini de ele aldık ve bunu projelendirmeye başladık. İnşallah MÜSİAD’ın da bu işe dahil olmasıyla daha da gelişir diye temenni ediyoruz” dedi.



“Tesisleşme noktasındaki açık kapandı”


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da spora verdiği önemle son 15 yılda büyük gelişim yaşandığını ifade eden Bakan Kasapoğlu, “Sporda tesisleşmede konusunda büyük gelişme yaşandı. Son 15 yılda hem sportif teşvik hem yatırımlar konusunda mesafe katettik. Özellikle 5 bine yakın tesisimiz var. Her ilçedeki tesislerimiz ve illerdeki tesisleri incelediğimizde dünyanın en genç spor tesisleri bizde bulunuyor. Son 15 yılda 30’dan fazla stat gerçekleştirildi. Bunlar da dünyanın en modern statları. Yine spor salonlarımız, kortlarımız var. Yaklaşık 3 bine yakın mahallede, hatta köylerde futbol, basketbol, voleybol spor alanlarımız var. Bunlarla birlikte sporun tabana yayılmasını önceledik. Tesisleşme noktasındaki açık kapanmış oldu. Artık açık olduğunu ifade etmek haksızlık olur” diye konuştu.



“Ülkemiz tesis ve organizasyonlar konusunda bir cennet”


Bakan Kasaoğlu, aynı başarının sportif başarı ve sporun tabana yayılması konusunda görülmediğini dile getirerek, “Müspet bir ifadede bulunamayacağım. Bu anlamda çalışmaları hem STK’larla hem yerel yönetimlerimizle birlikte gerçekleştirmemiz zorunlu. Sportif organizasyonlar konusunda da ciddi mesafeler katettik. Ülkemiz organizasyonlar konusunda bir cennet. Erzurum’da, Trabzon’da gerçekleştirilen olimpiyatlar başarıyla gerçekleşiyor. Hem tesislerimiz hem verilen hizmet anlamında. Hem tesisler hem organizasyonlar içerisinde pozitif bir algı var ancak bunun ekonomisi noktasında rakamlarla da apaçık gösteriyor ki ileri bir noktada değiliz. Olması gereken ve hak ettiğimiz noktada değiliz. Onca imkana rağmen değiliz. İnşallah hem bakanlıklarımız hem de STK’lar, iş adamlarımızın işbirliği ile bu açığımız kapatma noktasında ümitvarız. Bunu da en kısa sürede bakanlığımızın öncülüğü ile gerçekleştireceğiz. Tesis deseniz tesis var, coğrafyamız gerçekten mükemmel. Kış sporları noktasında muazzam bir potansiyel var. Ciddi koordinasyon ile spor ekonomisindeki bu açığı eksiği kapacağız” dedi.



“Türkiye’de üretmemize rağmen marka adı altında dışarıdan alıyoruz”


Sporun siyasete de etki eden bir konu olduğunu ve ihmal edilmemesi gerektiğini kaydeden Bakan Mehmet Muharrem Kasapoğlu, spor ürünlerinin Türkiye’de üretilmesine rağmen ciddi bedeller ile yurt dışından alındığına dikkat çekti. Kasapoğlu, “Ülkemizde üretmemize rağmen pek çok forma belki ülkemiz tekstilcileri tarafında imal ediliyor. Ama bunlar başka markalar altında ciddi bedel ödeyerek ülkemiz kulüplerince teslim alınıyor. Bu anlamda bu açığı gidermede ciddi bir kar potansiyeline hem de sorumluluğa sahibiz. Bizim de devlet olarak bu konudaki kapıları kaldırma sorumluluğumuz var” ifadelerini kullandı.


Spor ekonomisine katkı için veri noktasında sıkıntılar olduğunu ifade eden Bakan Kasapoğlu, bu anlamda da ilgili kuruluşlarla destek sağlayarak data olgusunu zenginleştireceklerini söyledi.



“Türkiye’deki tahmini büyüklük 15 milyar dolar”


Spor endüstrisi rakamlarının tahmini olarak 1 trilyon dolar olduğunu ifade eden Bakan Kasapoğlu, tahmini rakamsal verileri de paylaşarak, “160 milyon dolar spor bahsi var. Sporlar ilgili gıda harcamaları 50 milyar dolar, spor malzemeleri 100 milyar dolarlık büyüklüğe sahip bulunuyor. 60 milyara yakın spor yayıncılığı harcaması var. Spor turizmi küresel anlamda 200 milyar dolarlık büyüklük arz ediyor. Ülkemizdeki spor endüstrisinin büyüklüğü 15 milyar dolar olarak hesaplanıyor” dedi.



“Geleneksel sporlarımıza daha fazla destek olacağız”


Milli Eğitim Bakanlığı ile yetenek taramasına başladıklarını ve 500 bine yakın çocuğu spor taramasından geçirdiklerini hatırlatan Bakan Kasapoğlu, bu projenin de devam edeceğini ve tespit edilen sporcuların uluslararası başarı için özel yetiştirme programına alınıp onlara yatırım yapacaklarını vurguladı. Devlet olarak spora çok ciddi yatırımlar yapıldığının altını çizen Bakan Kasaoğlu, “Ancak bunun verimliliği ve etkinliği noktasında sorunlarımız ve sorularımız var. Hem spor endüstrisi hem ekonomisinde inşallah sorunları aşma noktasında ciddi rakamlar harcıyoruz. 60’a yakın branşa Spor Toto ile 500 milyon liraya yakın yıllık harcamamız var. Maalesef transfer politikasıyla ülkemiz ciddi bir başarı elde edemedi. Bu noktadan çıkıp üretim mecrasında yol alarak, yeni yetenekleri keşfetmek lazım” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara UNESCO’da "30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü" etkinliği yapıldı Fransa’nın başkenti Paris’teki Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) binasında "30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü" etkinliği düzenlendi. Etkinliğe Türkiye’nin UNESCO Daimi Temsilcisi Büyükelçi Gülnur Aybet, UNESCO’nun 42. Genel Konferansı Başkanı Simona-Mirela Miculescu, UNESCO Yönetim Kurulu Başkanı Vera El Khoury Lacoeuilhe ile UNESCO’nun Ekolojik ve Yer Bilimleri Bölümü Direktörü ve İnsan ve Biyosfer Sekreteri Antonio de Sousa Abreu’nün yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan da etkinliğe video mesaj gönderdi. Türkiye’de farklı belediyelerin sıfır atık girişimi kapsamında yaptığı projeleri anlatan videonun gösteriminin yapıldığı etkinlikte, katılımcılar, Emine Erdoğan’ın önderlik ettiği Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanını imzaladı. Büyükelçi Aybet burada yaptığı konuşmada, 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü’nü kutlamak için bir araya geldiklerini ve bunu ikinci kez UNESCO merkezinde kutladıklarını ifade etti. Uluslararası Sıfır Atık Günü’nün atık üretim konusunda farkındalık oluşturmayı ve atıkların çevre üzerindeki etkisini en aza indirmeyi amaçladığını kaydeden Aybet, bu önemli günün, sürdürülebilir tüketim ve üretimin tanıtımı için iyi bir fırsat olduğunu vurguladı. Aybet, "Her yıl dünya çapında topraklarımızı, suyumuzu ve havamızı kirleten milyarlarca ton atık üretiliyor" diyerek, sıfır atık konusunda insanların dünya kaynaklarıyla olan bağlarını da tekrar gözden geçirmesi gerektiğine işaret etti. Sıfır atık konusundaki girişimlerin benimsenerek doğal kaynakların muhafaza ve iklim değişikliğiyle mücadele edildiğini belirten Aybet, bunu benimsemenin ayrıca ekonomik bir fırsat olduğunu aktardı. Aybet, Sıfır Atık Projesinin Emine Erdoğan himayesinde 2017’de başlatıldığına dikkati çekti. Sıfır Atık Projesi’nin ana hedefinin, atıkların geri kazanım oranını 2035’e kadar yüzde 60’a taşınması olduğunun söyleyen Aybet, bu projenin, başlangıcından bu yana Türkiye ekonomisine 185 milyar Türk Lirası kazandırdığını ifade etti. Aybet, ayrıca proje sayesinde 490 milyon ağacın kesilmekten kurtarıldığını ve 5,9 milyon ton sera gazı emisyonunun önlendiğini aktardı. "Sıfır Atık Projesi artık küresel bir hareket haline geldi” Sıfır Atık konusunda 21 milyon kişiye eğitim verildiğini dile getiren Aybet, "Türkiye’nin başarılı Sıfır Atık Projesi artık küresel bir hareket haline geldi" dedi. UNESCO’nun 42. Genel Konferansı Başkanı Miculescu da Birleşmiş Milletler (BM) rakamlarına göre, dünyada her yıl 2,24 milyar ton kentsel katı atık, 37 milyon plastik atık üretildiğini, ve 931 milyon ton gıdanın atığa dönüştüğünü belirtti. Miculescu, "Bu plastik atıkların her yıl parçalanarak okyanuslara karışması bekleniyor" diyerek, söz konusu atıkların ekosistemlere zarar verdiğinin altını çizdi. Söz konusu atıkların ekosistemlere zarar verdiğini ifade eden Miculescu, Emine Erdoğan’a, ülkesinin atık ve çevre sorunlarıyla ilgili paradigma değişimine sağladığı katkıdan ötürü hayranlığını dile getirdi. UNESCO Yönetim Kurulu Başkanı Lacoeuilhe de herkesin satın aldığı ürünlerin nereden geldiğine ve etkilerine dikkat etmesi gerektiğini vurguladı. Lacoeuilhe, mümkün oldukça ürünleri yeniden kullanmak ve geri dönüştürmek gerektiğini belirterek, bu bilincin çocuklara da kazandırılmasının önemine dikkati çekti. Kadınların sürdürülebilir tüketim konusunda önemli bir rolü olduğuna işaret eden Lacoeuilhe, kadınların çevreyi muhafaza etmek konusunda öncü rol oynadığının altını çizdi. Antonio de Sousa Abreu de dünyada her yıl milyarlarca ton atık üretildiğini vurgulayarak, "Bu nedenle UNESCO, sıfır atığa doğru ilerlemenin hayati önemini vurgulayan bu girişimi üstlenen Türkiye delegasyonuna çok minnettar" ifadesini kullandı. Sıfır Atık Projesi Emine Erdoğan’ın himayelerinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca 2017’de başlatılan Sıfır Atık Projesi, sürdürülebilir kalkınma ilkeleri çerçevesinde atıkları kontrol altına alma, gelecek nesillere temiz ve gelişmiş bir Türkiye ile yaşanabilir dünya bırakma amacı taşıyor. Sıfır Atık Projesi kapsamında sıfır atık yönetim sisteminin kurulmasına ilişkin genel ilkelerin ve uygulama esaslarının belirlenmesini sağlayarak sıfır atık yaklaşımının ülke genelinde benimsenmesi, uygulanması ve yaygınlaştırılması amacıyla hazırlanan Sıfır Atık Yönetmeliği 12 Temmuz 2019 tarihli ve 30829 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Türkiye 2018’den bu yana çevre ve sürdürülebilirlik alanlarında ulusal ve uluslararası uzman isimlerin, kurum ile kuruluşların, sivil toplum kuruluşlarının, özel sektör temsilcileri ile bireylerin aynı platformda buluştuğu Sıfır Atık Zirveleri gerçekleştirildi. BM Genel Kurulunda kabul edilen "sıfır atık" kararı Eylül 2022’de BM 77. Genel Kurulu görüşmeleri sırasında New York’ta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir araya gelen Emine Erdoğan, ikili iklim kriziyle mücadele kapsamında "Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanı"nı imzaladı. BM Genel Kurulu, 14 Aralık 2022’de Türkiye’nin ana sunucusu, 105 ülkenin ise ortak sunucu olduğu "sıfır atık" kararını fikir birliği ile kabul etti. Genel Kurulun bu kararla 30 Mart’ı Uluslararası Sıfır Atık Günü ilan etmesinin yanı sıra BM Genel Sekreteri Guterres’ten, yerel ve ulusal sıfır atık girişimlerini teşvik etmek için bilgi, deneyim ve uzmanlığa dayalı, cinsiyet dengesi ve adil coğrafi temsil dikkate alınarak gönüllü ve seçkin kişilerden oluşan 3 yıl görev yapacak bir danışma kurulu kurması istendi. Sıfır atık girişimleri, çevreye duyarlı atık yönetimi, sürdürülebilir tüketim ve üretim konularının BM bünyesinde ele alınmasına devam edilmesi gerektiği vurgulanan kararla, üye devletler, BM ile diğer uluslararası ve bölgesel örgütler, sıfır atık girişimlerini uygulamaya teşvik edildi.