POLİTİKA - 07 Aralık 2017 Perşembe 12:51

Bakan Kurtulmuş’tan ABD’nin kararına sert tepki

A
A
A
Bakan Kurtulmuş’tan ABD’nin kararına sert tepki

11.

11. Travel Turkey İzmir Turizm Fuar ve Kongresi’nde ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararı hakkında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, "Trump Orta Doğu’yu yeniden ateşe atacak tehlikeli ve tehditkar karara imza atmıştır. O imza Orta Doğu’ya yeni savaşların kapısını açan bir imzadır. Endüstriyel savaş kompleksine teslim olan bir savaşın imzasıdır. Siyonist lobilerin emrine girdiğini ilan eden bir imzadır. Filistin halkını ezmek üzere atılan imzadır. Bu imzayı kabul etmiyoruz" dedi.


Dünya ve ülke turizminin İzmir’deki buluşması 11. Travel Turkey İzmir Turizm Fuar ve Kongresi, partner il Nevşehir ve partner ülke Ukrayna ile Fuar İzmir’de kapılarını açtı. Fuar açılışına; Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Başaran Ulusoy, Ukrayna Ekonomik Kalkınma ve Ticaret Bakanlığı Hukuk İşleri Müdürü Taras Krykun, Türk Hava Yolları Satış Başkanı Halil İbrahim Polat ve İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş katıldı.



“Şov yaparak imza atmıştır”


Fuar açılışında dün akşam ABD Başkanı Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararı hakkında sert konuşan Bakan Kurtulmuş, “Dünyada şu anda aslında iki as mücadele ediyor. Biri elindeki gücü kullanarak dünyayla savaşa dayalı, ülkeler arası gerginliklere dayalı olarak gücünü tahkim etmeye çalışan savaş cephesidir. Bunun karşısında barıştan yana olan ülkeler ve gruplar da var. Biz Türkiye olarak savaş lobilerine ve savaş lordlarına karşı barışı savunan bir ülkeyiz. En son ABD‘deki savaş tamtamlarının çağrısına uyan Trump, Orta Doğu’yu yeniden ateşe atacak tehlikeli ve tehditkar karara imza atmıştır ve şov yaparak imza atmıştır. Akşamki şovunu gördünüz. O imza Orta Doğu’ya yeni savaşların kapısını açan bir imzadır. Endüstriyel savaş kompleksine teslim olan bir savaşın imzasıdır. Siyonist lobilerin emrine girdiğini ilan eden bir imzadır. Filistin halkını ezmek üzere atılan imzadır. Bu imzayı kabul etmiyoruz. Başkenti Kudüs olan Filistin’i saygı ve onurla anıyoruz. Sonradan işgal eden birinin hesapları tutmayacaktır” diye konuştu.



“Siyonist lobinin gözüne girmek istiyor”


Bu yanlıştan bir an önce vazgeçilmesi gerektiğini vurgulayan Bakan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:


“Bu yanlışı hiçbir aklı başında insan kabul etmez. Barıştan, huzurdan, demokrasiden, insan haklarından yana olan kimse bunu kabul etmez. Bu Orta Doğu’da bambaşka bir dönemi başlatır ki bunun kimseye faydası olmaz. Seçildiği günden beri bir türlü rota tutturmayan ABD’nin yeni başkanı neredeyse kabinenin yarısını değiştirdi. Desteklerini kaybeden yeni yönetim yanına yeni destekler alabilmek için öyle görünüyor ki siyonist lobinin gözüne girmek istiyor. Dünya birkaç 10 milyondan ibare değildir. 7 milyar insan dünyada adil düzen kurulmak istiyor. Bunların tutmayacağını dostane şekilde söylüyoruz. Yanlıştan döneceklerini umut ediyoruz.”



“Malın kendisi kendini satıyor”


Konuşmasında Türkiye turizmi hakkında da önemli açıklamalarda bulunan Bakan Kurtulmuş, “Türkiye’nin başarılı fuarlarından biri bu fuar. 11 yıl önce küçük hedeflerle belki ortaya çıkmış bir fuar, bugün fevkalade önemli noktaya gelmiş. İleride Türkiye’nin alanında en önemli fuarı olmayı sürdürecektir. Türkiye, turizm alanında eli son derece rahat ve güçlü bir ülke. Derler ya ‘malın kendisi kendini satıyor.’ Hiçbir ülkenin sahip olmadığı zenginliklere sahip olan bir ülkeyiz. Bu büyük değeri turizm açısından ve kültür açısından çok iyi değerlendirmek ve bu zenginliğimizi insanlığın büyük zenginliği olarak ortaya koymak mecburiyetindeyiz. Sadece yurt dışına tanıtmak değil, bizim de sektör içindeki arkadaşlarımızın da zenginliklerimizi hatırlatması ve hatırlaması bakımından bu fuarların çok önemli olduğunu düşünüyoruz” diyerek Türkiye’nin turizm anlamındaki zenginliklerini sıraladı.



“Turizmi 12 aya yaymak durumundayız”


Klasik anlamda bildiğimiz deniz, güneş, kum turizminin ötesinde hem çeşitlendirmeye gitmek hem de turizmi 12 aya yaymanın zorunlu olduğunu vurgulayan Bakan Kurtulmuş, şöyle konuştu:


“Türkiye’nin her yerine 12 ay devam edecek turizmi çeşitlendirerek, paketlerimizi yenileyerek yolumuza devam etmek zorundayız. Bu büyük zenginliği aynı zamanda Türkiye’nin kültürel zenginliği olarak ortaya koymak ve dünyada barış dili oluşturması bakımından Türkiye’deki turizmi canlı tutmak durumundayız. Bu coğrafyanın en büyük gücü tarihi, kültürüdür. Buradan baktığınız zaman dünyanın en önemli arşivi Türkiye’nin kendisidir. Dünyanın en önemli kütüphanesi de bizzat Anadolu topraklarının kendisidir. Hangi şehrimize giderseniz gidin çok farklı zenginlikler görüyorsunuz. Turizmde hem ürün çeşitliliğine gideceğiz hem de yeni pazarlar açarak zenginliği daha ileri götüreceğiz.”



“Dünyanın yeni pazarlarına açılacağız”


Bakan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:


“Tamamına yakını bizden kaynaklanmayan sebepler dolayısıyla, terör hadiseleri, 15 Temmuz hain darbe teşebbüsü, çevredeki ekonomik ve politik istikrarsızlar, Rusya ile yaşanan kriz, Türkiye düşmanlığı gibi Türk turizminin geri gittiğine şahit olduk. Şimdi o defter kapandı. 2016’da dip noktaya gelen turizm bugün fevkalade iyi noktada. İlk 10 ayda turizmin bütün rakamları sevindirici. Ancak bunun yetmediğini biliyoruz. Dünyanın yeni pazarlarına açılacağız. Turist başı geliri 644 dolardan bin dolara çıkarmak için el birliği ile gayret edeceğiz. Turizm, barışın dilini geliştiren alanlardan biri. Birileri Türkiye düşmanlığı ve İslam karşıtlığı üzerinden savaşı, çatışmayı ve siyasi hesapları ortaya koysunlar biz zenginliğimiz üzerinden barış dilini geliştirmeye, Türkiye’yi barış yurdu olarak ileri götürmeye gayret edeceğiz. Bölgemizdeki savaşların sona ermesi için mücadele edeceğiz.”



“Fuarımız giderek büyüyor”


Açılışta konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, “Fuarımız giderek büyüyor. Bu sene ilk defa Çin, Tayland gibi ülkeler katıldı. 34 ülkeden stant açtı, birçok firma ve 52 kentimiz bu fuarda temsil ediliyor. Bize düşen görev her sene biraz daha gelişerek, ev sahipliğini daha iyi yapmaya çalışarak ülkemizin turizmde ve hizmet sektöründe kalkınmasına katkı sağlamaktır” dedi.


İzmir Valisi Erol Ayyıldız ve Nevşehir Valisi İlhami Aktaş da, fuarı düzenleyen ve destekleyen kurumlar ile katılımcılara teşekkür etti.



“Turizm 2 sene önce lükstü”


Ukrayna Ekonomik Kalkınma ve Ticaret Bakanlığı Hukuk İşleri Müdürü Taras Krykun, “2 sene önce turizm insanlar için bir lükstü. Şimdi uluslararası turizm daha kolay hale geldi. Herkes tarafından ulaşılabilir oldu. Hem kalkınması hem de ekonomisi için bilinçli her devlet turizme önem vermeli” derken, Türk Hava Yolları Satış Başkanı Halil İbrahim Polat da, “Bu etkinlikler bir taraftan turizme yeni bir ivme kazandırırken, yurt dışındaki algıyı düzeltmek konusunda önemli. Tüm sektörel bileşenlerin tek bir stratejinin parçası gibi hareket etme zorunluluğu var yoksa istenilen neticeye ulaşılmıyor. 2018 yılında da yeni hatlarımız, dünyada uçmadığımız noktalarda yeni hatlar planlıyoruz” ifadelerini kullandı.



Bin 284 katılımcı yer alıyor


İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ ve TÜRSAB ortaklığıyla, TC Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde düzenlenen fuar, 10 Aralık Pazar gününe kadar devam edecek. Fuarda, eş zamanlı gerçekleşecek 3. Uluslararası Gastronomi Turizmi Kongresi de 9 Aralık tarihine kadar lezzetli bir program sunacak. Geçen yıl 36 farklı ülke ve 60 ilden toplam bin 179 katılımcının yer aldığı fuarda bu yıl ise 36 ülke ile 54 ilden bin 284 katılımcı bulunacak. Çin Halk Cumhuriyeti ve Kırgızistan’ın yanı sıra dünyaca ünlü turizm adası Phuket ile Tayland’ın ilk kez katılacağı fuarda ayrıca 33 ülke stant açacak. Türkiye ile Travel Turkey İzmir’in partner ülkesi olan Ukrayna arasında pasaportsuz seyahat olanağının bulunması nedeniyle birliktelik ayrı bir önem kazanıyor. Turizm potansiyelinin artırılmasında Travel Turkey İzmir önemli bir rol oynayacak. Ukrayna’dan Türkiye’ye 2014 yılında 657 bin, 2015 yılında ise 706 bin 551 kişi gelirken; 2016 yılında turist sayısı bir milyon 45 bin oldu. Travel Turkey İzmir Fuarı ile birlikte 2018 yılında turist sayısının daha da artması bekleniyor. Ayrıca katılımcılar arasında yapılacak ikili görüşmelerle birlikte ticari anlaşmaların da geliştirilmesi hedefleniyor. Partner İl olan Nevşehir ise bölgesindeki otel ve acenteleri, turizm alternatiflerini profesyonellere tanıtacak. Fuarda, yeni turizm anlaşmaları, görüşmelerin yapılması ve bölge turizmine katkı sağlanması hedefleniyor.



Erken rezervasyon fırsatı


İç turizmi canlandırmayı, avantajlı ödeme olanakları sağlamayı ve ülkemize gelen yabancı turistlerin daha uygun ödeme koşulları ile seyahat ettiklerine dair yaygın algıyı değiştirmeyi amaçlayan Erken Rezervasyon Kampanyası; TC Kültür ve Turizm Bakanlığı ev sahipliğinde bu yıl da düzenlenecek. Turizmin önemli unsurlarından biri olarak öne çıkan otelcilik sektörü için de Travel Turkey İzmir’de özel bir bölüm oluşturulacak. ‘Otel Ekipmanları Özel Bölümü’ adı altında oluşturulacak alanda fuara gelen katılımcı ve ziyaretçiler, isteklerini karşılayacak seçenekleri inceleme fırsatı bulacak. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Troia’nın, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girişinin 20. yılı olması nedeniyle ilan edilen ‘2018 Troia Yılı’nın tanıtımı için, ‘Travel Turkey İzmir’de etkinlikler düzenlenecek.



Alım heyetleri fuarda ağırlanacak


İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ ve TÜRSAB ortaklığında düzenlenen fuar, yeni ürün ve hizmetleri tanıtırken yeni işbirliği anlaşmalarına da zemin oluşturacak. Her yıl gerçekleştirilen Alım Heyetleri Programı ile Travel Turkey İzmir, dünyanın dört bir yanından gelen turizm sektörü temsilcileri ve satın alma heyetlerini, katılımcı firmalar ile bu yıl da buluşturmaya devam edecek. Türk Hava Yollarının desteği ile organize edilen Alım Heyeti Programı çerçevesinde getirilen yurt dışı satın alıcılar ile katılımcıların önemli iş görüşmelerine imza atması bekleniyor.



3. Uluslararası Gastronomi Turizmi Kongresi başlıyor


3. Uluslararası Gastronomi Turizmi Kongresi de, 9 Aralık tarihlerine kadar Fuar İzmir’de düzenlenecek. İZFAŞ, TÜRSAB, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) ve İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) tarafından gerçekleştirilen kongrede, dünyanın önde gelen gastronomi, turizm uzmanları ile eğitimcileri bir araya gelecek. Travel Turkey İzmir ve Gastronomi Turizmi Kongresi’nin yanı sıra 9 Aralık tarihine kadar Türkiye Aşıcılar Federasyonu (TAFED) ve İzmir Aşçılar Derneği desteğiyle lezzetli yarışmalar gerçekleşecek. 3. Uluslararası Gastronomi Kongresi’nde; Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Edirne Belediyesi ve Kastamonu Belediyesi, Hatay Büyükşehir Belediyesi destinasyon sponsorluklarıyla yöresel lezzetlerini katılımcılarla buluşturacak. İtalya’nın en önemli lezzet duraklarından, Slow Food ve Slow City akımının uluslararası merkezi olan Torino da kongrede misafir kent olarak yerini alacak. Misafir kent Torino, açılışta bir sunum gerçekleştirecek. Torino Tanıtımı ve Torino’nun Gastronomi Tanıtım Stratejileri konulu sunumla birlikte kongre sürecinde lezzet tadımları da yapılacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya’da "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısı AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu ve AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, 31 Mart’ta halka "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısında bulundular. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, seçim sürecinde Kütahya merkezde 58 bin haneye ziyaret gerçekleştirdiklerini ifade etti. Önsay, "Artık pazar günü sandığa gidiyoruz. Bir seçim kampanyası sürecinin daha sonuna geldik. Bu süreçte Kütahyalı hemşehrilerimize bizlere kapılarını açtığı için teşekkür ediyoruz. Hakikaten güzel bir kampanya süreci geçirdik. Tabii AK Parti seçimden seçime kampanya yapan bir parti değil, biz 28 Mayıs günü akşam Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 31 Mart seçimleri için hazırlık yapmaya başladık. Bu süreçte, öncesinde henüz adayımız belli değilken ‘Mahallede gezek var’ programı ile 41 mahallemizde vatandaşlarımızla bir araya geldik. Dertlerini dinledik, taleplerini aldık. Sonraki süreçte 18 Ocak’ta Sayın Kamil Saraçoğlu adayımızın Cumhurbaşkanımız tarafından Kütahya AK Parti belediye başkan adayı gösterilmesinden sonra da yine sahada olmaya gayret ettik. Bu süreçte pek çok faaliyet yürüttük. ‘Mahalle Bizim Kütahya Bizim’ programımızı gerçekleştirdik. Yine 41 mahallemizde, mahallelerimizin sorunlarına hakim olduğumuzu, önceki ziyaretlerimizde o mahalleye dair beklentileri Başkanımız vatandaşlarımıza izah etti, projelerini anlattı. Bütün bu sürecin devamında yine son 10-15 günden beri Ramazan akşamlarını bir fırsat olarak görerek kapıları çalmaya devam ettik. Bütün bu süreçte toplam 58 bin hane ziyareti gerçekleştirdik. Bu tabi Kütahya için önemli bir sayı. 100 bin civarında seçmene ulaşabildiğimiz anlamına geliyor. 100 bin insana ulaşmak 58 bin kapıyı çalmak çok kolay bir süreç değil. Bu süreçte vekalet gösteren kadın kollarımıza, gençlik kollarımıza Merkez ilçedeki arkadaşlarımıza, ana kademedeki yönetim kurulu arkadaşlarıma, herkese teşekkür ediyorum. Tabi sadece 150 kişilik teşkilatımız değil, bunun dışında gönüllü olarak yine bu faaliyetlerde bize destek olan tüm gönüldaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz. İnşallah hayırlısıyla pazar günü hep beraber sandıklara gidelim, reyimizi ortaya koyalım. Kütahya’mızın bundan sonraki 5 yılda ne olacağına hep birlikte karar verelim. AK Parti belediyecilik anlamında önemli bir marka. Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün bu hareketi 1994’ten itibaren belediyecilikle başlamış bir hareket ve hakikaten önemli başarılara imza atıldı. Biz son 5 yıldan beri AK Parti olmayan bir belediye ile yaşadık. Bunun neler getirdiğini hep beraber gördük. İnşallah 31 mart günü ben inanıyorum ki Kütahyalılar Sayın Cumhurbaşkanımıza bir vefa göstereceklerdir ve yine Ak Parti’ye Sayın Cumhurbaşkanımıza, Kamil Saraçoğlu Başkanımıza destek vereceklerdir ve inşallah hep beraber bundan sonraki 2028 seçimlerine kadar Kütahya’da 3 vekilimizle, teşkilatımızla ve Belediye Başkanımız Kamil Saraçoğlu ile beraber şehrimizi büyütmeye ve geliştirmeye yönelik çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu. "Kütahyalılar demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip" AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu, 31 Mart’ta Kütahya’nın tekrar AK Belediyecilikle tanışacağını dile getirdi. Saraçoğlu, "Süreç Cumhurbaşkanımızın AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı olarak 18 Ocak’ta bizi ilan etmesiyle başladı. O günden bugüne yaklaşık 70 günlük bir süreyi geride bıraktık. 70 günlük süre boyunca biz hem hemşehrilerimizle bir araya geldik, esnaflarımızla bir araya geldik. Onları tek tek ziyaret ettik. Mahallelerimizde toplantılar gerçekleştirdik ve bu süre zarfında da biz geçmiş dönemde yaptığımız tüm projeleri halkımızla paylaştık ve yeni dönemde de hangi projeleri hayata geçireceğiz, hangi çalışmaları Kütahya’da yapacağız anlattık. Kütahya’yı daha iyi yerlere götürmenin gayreti içerisinde olacağımızın sözlerini verdik. Tabii ki geçmişte yaptığımız projelerimizi gelecekte yapacağımızın teminatı olarak gösterdik. Bu süreçte tüm hemşehrilerimize çok teşekkür ediyoruz. Artık seçim çalışmalarımızı noktalıyoruz. Bundan sonra 31 Mart’ta İnşallah tüm Kütahyalı seçmenlerimiz sandığa gidecek, biz susacağız onlar konuşacaklar ve tercihlerini gerçekleştirecekler. Tabi Kütahya halkı demokrasiye bağlı ve demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip. Geçmiş dönemde de belki Türkiye genelinde en yüksek seçime katılım oranları Kütahya’dadır. Bu dönemde de ben tüm seçmenlerimi özellikle AK Parti seçmenlerini sandığa davet ediyorum. Onlar da vatandaşlık görevlerini yapacak İnşallah 31 Mart’ta da biz tekrar AK Parti belediyeciliğini Kütahya Belediyesi’nde başlatmaya hemşehrilerimizle beraber hazır olduğumuzu dile getirmek istiyorum. Bir fetret dönemi yaşandı. Artık onun sonu geldi. İnşallah 31 Mart’ta sandıklar açılacak ve herkes bu çıkan sonuca razı olacak. Biz de hemşehrilerimizin kullanmış olduğu oyların başımızın üstünde yeri olduğunu beyan etmek istiyorum. İnşallah bu seçimi aldığımız andan itibaren de kollarımızı sıvayarak Kütahya halkına hizmetkar olmaya devam edeceğiz. Seçimlerin hem Kütahya’mıza, hem ülkemize hem de İslam coğrafyasına hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bu süre zarfı boyunca, tüm teşkilatımızla beraber il teşkilatımız, Merkez ilçe teşkilatımız, Kadın Kolları, Gençlik Kollarıyla, Belediye Meclis üyelerimizle beraber, çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmadık ve bu nokta itibarıyla da tüm hemşehrilerimizle kucaklaşma imkanı bulduk. İnşallah seçimler hayırlı uğurlu olsun diyorum" ifadelerini kullandı. "31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli" AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, AK Parti’nin 22 yılda yaptıklarının bundan sonra da yapacaklarının teminatı olduğunu belirtti. Kılıç, "Adaylık süreci 2 aya yakın bir süre önce belli oldu. Biz bu adaylık sürecinden beri merkez köylerimizin hemen hemen tamamını gezdik, vatandaşlarımızla hasbihal ettik, taleplerini aldık, beraber istişareler yaptık. Köylerimize yol, su, altyapı hizmetleri konusunda neler yapılabilir, yerinde gördük, gezdik, notlarımızı aldık. Tabi, malum iki gün kaldı seçimlere. 31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli, bu seçimde belediye başkanı, belediye meclisi, il genel meclisi, muhtar ve ihtiyar heyetini seçeceğiz ama sadece bu şekilde bir seçim olarak görülmemeli. Bu yaşadığımız bölgenin ve Türkiye’mizin önümüzdeki 5 yılını kapsayacak bir geleceğimizin oylamasıdır. Geçen yıl da milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerimizi yaptık. Bu seçim daha da önem arz ediyor çünkü 5 yıl bir seçimsizlik süreci olacak ve AK Parti’mizin 22 yılda yaptığı hizmetlerin artık doruk noktasında yapılabilecek olan hizmetleri yapmamız için vatandaşımızın oylarını daha dikkatli kullanmalarını ve küçük bazı olumsuzluklara bakarak kanmamalarını dolayısıyla AK Parti’yi oylarıyla ve dualarıyla desteklemelerini talep ediyoruz. İnşallah önümüzdeki süreçte yapılması gereken, eksik kalan hizmetleri son derece gayretli bir şekilde yapacağız çünkü AK Parti’nin 22 yılda yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır ve bu şekilde bir çalışma gerçekleştireceğiz" şeklinde konuştu.
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde evleri teslim ediyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.