EKONOMİ - 21 Şubat 2017 Salı 00:05

Bakan Zeybekci’den bilgi ve teknoloji vurgusu

A
A
A
Bakan Zeybekci’den bilgi ve teknoloji vurgusu

Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfının (EGEV) 25. kuruluş yıldönümünde konuşan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye’nin bilgi ve teknolojiyi üreten ülkelerden olmak zorunda olduğunu belirterek, “Türkiye oyun kurucu olmak zorunda. Figüran olmak bu topraklara göre değildir” dedi.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, EGEV’in 25. kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen programda konuştu. Yemeğe İzmir Valisi Erol Ayyıldız, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican, İzmir milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, oda başkanları ve EGEV yöneticileri katıldı. Bilgi ve teknoloji üretmenin önemine değinen Bakan Zeybekci, “Dünyadaki bütün haritaları çizen kalem ideolojik kalem olmaktan çıktı, tam anlamıyla bilgi, teknoloji ve ekonomi kalemine dönüştü. Dünya haritası yeniden şekilleniyor. Dünya yeniden yapılanırken Türkiye orada oturup da ‘biz de dünyada kendimize yer buluruz’ derse bunu yaptırmazlar. O dünyayı yeniden yapılandıran ülkelerden biri olma zorunluluğumuz var. Türkiye olarak başımıza bazı şeyler geliyorsa bize şunu söylüyorlar; bu kalemi eline alanlar dünyanın en zengin enerji ve hammadde kaynaklarının olduğu bu coğrafyada haritaları çizerken ‘sen başının belası ile uğraş.’ Türkiye oyun kurucu olmak zorunda. Figüran olmak bu topraklara göre değildir. Türkiye önümüzdeki dönemde sürdürülebilir şekilde enerji kaynaklarını kontrol edemezse, garanti altına alamazsa, bilgi ve teknolojiyi üretemezse, tüketim kanallarını kontrol edemezse ve en önemlisi kendi öz milli finans imkanlarını kurgulayamazsa başarılı olması mümkün değil” diye konuştu.

“Etken olmak zorundayız”
Dünyanın çok hızlı değiştiğini ve bilgi ve teknolojiyi üreten ülkeler ve bilgi ve teknolojiyi tüketen ülkeler olarak ikiye ayrıldığını kaydeden Bakan Zeybekci, şöyle devam etti:
“Türkiye olarak bilgi ve teknolojiyi üreten ülkelerden olmadığımız sürece, etken bir ülke olmadığımız bir sürece, bilgi ve teknoloji tüketen ülke sınıfında kaldığımız sürece, bu coğrafya edilgen toplulukları barındırmaz. Dünyanın en güzel coğrafyasında oturacaksın, tüm enerji ve ham madde kaynaklarının, tüm kültürlerin, dinlerin kesiştiği kesiştiği bir coğrafyada oturacaksın, sessiz sedasız kalacaksın. Barındırmazlar. Gelirler çökerler. Onun için biz etken olmak zorundayız.”

“Dizleri vura vura zeybeği oynayacağız”
Ekonomik anlamda İzmir’in önemine de değinen Bakan Zeybekci, “Mevzubahis Ege ve İzmir ise gerisi teferruattır. İnanılmaz bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu coğrafyada başarısız olmak için büyük hatalar yapmış olmamız lazım. Tarımda en fazla ihracat yapan coğrafyadayız. İnanıyorum ki, valilerimiz, belediye başkanlarımız, oda başkanlarımız ortak hareket etmek adına Ekonomi Bakanlığı olarak ne gerekiyorsa beraberiz. Zeybeği öyle bir oynayacağız ki dizleri vura vura. İzmir’in İstanbul’a bağlanması, Ankara’ya bağlanması çok önemli. Antalya’ya ve çevre illere bağlanması daha önemli. İzmir o zaman inanılmaz bir şehir hale gelir. Serbest bölgelerde İzmir en önemli şehir. İzmir’in yenilebilir enerji teknolojilerinin de başkenti haline gelmesi lazım” dedi.

“Topyekun gayret ediyoruz”
Ekonomide Türkiye’nin önemli mesafeler katettiğini söyleyen Bakan Zeybekci, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Evet çok daha iyi olabilir. Çok daha iyi olması için topyekun gayret ediyoruz. 15 Temmuz ihanetine rağmen ki bu ihanet 15 Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece bugün dünyaya Fransız devri gibi hatta çok daha kutsalı, dünya demokrasi tarihine geçecek sivil demokrasi devriminin altına imza attı. 15 Temmuz gecesi, bütün İzmirliler meydandaydı. Evet sancılar var. Sıkıntılarımız var. Hiç merak etmeyin. 15 Temmuz’dan sonra 18 Temmuz’da tüm Türk bankaları açıktı. Hayat devam ediyordu. Üretim ertelenmedi. Önümüzdeki dönemde tüm fırsatları hayata geçireceğiz.”

“Çoğunluk yanlışa ittifak etmez”
Konuşmasında 16 Nisan’da yapılacak referanduma da değinen Bakan Zeybekci, “Görüşünüz ne olursa olsun, tercihiniz ne olursa olsun başımızın üstünde yeri var. Millet ne derse o olur. Çoğunluk yanlışa ittifak etmez. Kural bu. Türkiye’de siyaset normalleşecek. Sağ ve sol normalleşerek ortaya doğru uzlaşmada, tahammülde, hoşgörüde, anlayışta buluşacak. Ana merkez ortaya doğru yaklaşacak bu da ülkemiz için hayırlı olacak” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.