POLİTİKA - 08 Kasım 2018 Perşembe 16:17

CHP İzmir’de adaylar Aralık ayında açıklanacak

A
A
A
CHP İzmir’de adaylar Aralık ayında açıklanacak

CHP’nin İzmir’de çıkartacağı adaylar öncesinde CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile Ankara’da görüşme gerçekleştiren CHP İl Başkanı Deniz Yücel, adayların komisyon oluşturarak mülakatlarla belirleneceğini, Aralık ayında öncelikli olarak CHP’de olmayan 8 ilçenin açıklanacağını söyledi.

CHP’nin İzmir’de çıkartacağı adaylar öncesinde CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile Ankara’da görüşme gerçekleştiren CHP İl Başkanı Deniz Yücel, adayların komisyon oluşturarak mülakatlarla belirleneceğini, Aralık ayında öncelikli olarak CHP’de olmayan 8 ilçenin açıklanacağını söyledi.


CHP’de aday adayların resmi başvurularının tamamlanmasının ardından, gözler açıklanacak adayların isimlerine çevrildi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile geçtiğimiz Pazartesi günü yerel seçim sürecine ilişkin görüşme yapan CHP İl Başkanı Deniz Yücel, Ankara temaslarıyla ilgili bilgi verdi. Basın mensuplarıyla bir araya gelen Yücel, genel merkez ile geçmiş seçim dönemleri ve 2019 Mart ayında yapılacak seçimlerin masaya yatırıldığını anlattı.


Kılıçdaroğlu ile görüşmesinden notları paylaşan Yücel, “İzmir’in durumu, 24 Haziran seçim sonuçları, 2014 yerel seçim sonuçları ve 2019’a ilişkin analiz ve değerlendirme yaptık. Özellikle CHP’de olmayan 8 ilçede adayların erken açıklanması yönünde bir talep var. Açıkçası bizim de görüşümüz bu yönde ve bu talebi dile getirdik. Ardından Salı günü de CHP Örgütlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ile CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ile görüşmeler yaptık. İlçelerin yöntem konusundaki görüşleri, il başkanlığımızın görüşü eklenerek, genel merkeze gönderilecek ve yöntem konusunda en kısa sürede takvim açıklanacak” dedi.



"Ön seçimi düşünebiliriz ancak risk ve sakıncaları var”


İlçelerin taleplerinden de bahseden Yücel, “Kimi ilçelerimiz eğilim yoklamasının yapılmasını istiyor, kimi ilçelerimiz merkez yoklaması yapılmasını istiyor. İl ve ilçe görüşü alınarak genel merkez tarafında atama yapmasını isteyen ya da ön seçim isteyenler var. Biz ilçenin yapısı, seçmenin ilçenin ve örgütün yapısının birbiriyle örtüştüğü takdirde ön seçim yapılmasını düşünebiliriz. Ancak hakim denetiminde ön seçimin zamanı daralttığından pratikte risk ve sakıncaları olduğunu düşünüyoruz. O yüzden eğilim yoklaması daha ağır basıyor. Hangi bölgede uygulanacağı genel merkez tarafından belirlenecek” diye konuştu.


Önümüzdeki hafta Cumartesi günü aday adayları ile bir yemekte araya geleceklerini de açıklayan Yücel, “Bir aksilik olmadığı sürece CHP Örgütten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı ve ile CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun da bu yemeğe katılacak. Yemek öncesinde dikkat edilmesi gereken hususlar aday adaylarımıza iletileceğiz” dedi.


İzmir’de belediye başkan adaylıklarında kadın ağırlıklı bir arayışın olup olmadığı yönündeki soruya Başkan Yücel, kadın adayların olmasının hem genel merkezin hem de kendilerinin ortak görüşü olduğunu ancak ciddi şekilde arayışa girdiklerinin söz konusu olmadığını ancak kadın başkan sayısının artabileceğini kaydetti.



CHP’de adaylar Aralık ayında açıklanacak


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için ismi geçen isimlerden olan Deniz Yücel, bu konuya ilişkin soruya, “Ben bu konuda çok samimiyim kesinlikle böyle bir niyetim de yok. Hedefim de yok. İl başkanlığı görevini her şeyin üzerinde tutuyorum. Bir tek hedefim var, oda 30 ilçede CHP’nin kazanmasıdır” dedi.


Adayların bir kısmının Aralık ayında açıklanacağını ifade eden Başkan Yücel, kendileri için öncelikli olan CHP’de olmayan 8 ilçenin olduğunu dile getirdi.



"Adaylarla komisyon oluşturarak mülakatlar yapılacak"


Adayların belirlenmesi için bir komisyon oluşturarak mülakatlar yapacaklarını da açıklayan Başkan Yücel, "Sağlıklı eğilim yoklaması yapabileceğimiz ilçeler üzerinde çalışıyoruz. Eğer bu konuda bir kara verilirse eğilim yoklaması yapılan ilçelerde, eğilim yoklaması ile belirlenecek. Merkez yoklaması olduğu takdirde ilçe başkanlarının da görüşü alınacak. İl başkanlığımızın da görüşü alınacak. Biz il başkanlığımızda aday adaylarımızla mülakat yapmayı planlıyoruz. İl başkanlığımız nezdinde bir komisyon veya komisyonlar oluşturacağız. Genel merkezimiz de bu konuda bir veya birkaç vekilimizi görevlendirecek. Ya da genel başkan yardımcımız görevlendirilecek. Ben bu konuda Seyit Bey ve Oğuz Bey ile bu konuyu paylaştım. aday adayları ile göreve geldikleri takdirde yapmak istedikleri, izleyecekleri yönetim tarzı, anlayışı, ilçeler ilgili hedefleri, projeleri hedefleri bu konuda bilgi almak için mülakatlarla bir araya gelmeyi düşünüyoruz. Bunları da raporlayıp genel merkezimizle paylaşacağız” diye konuştu.



"Adayı CHP Lideri Kılıçdaroğlu tek başına belirlemeyecek"


İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayını Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun belirlemesi yönündeki soruya ise Başkan Yücel, şöyle konuştu:


“Biz sonuçta demokrasiyi işleten bir partiyiz. Genel başkanımız parti meclisinde yetki alsa bile, örgütün, parti ve meclisin görüşü, iş dünyasının, emek platformlarının görüşü alınıp ortak akıl oluşturulur. Bu konuda Genel Başkanımız yetki alırsa, ismi kamu oyu ile paylaşılıyor. CHP gibi bir partide genel başkan olsa dahi, adayın bir kişi tarafından belirlenmesini beklemek doğru değil. Biz İzmir’e yakışan, Atatürk ilke ve devrimlerini taşıyan ve CHP’yi en iyi temsil edecek adayın belirlenmesi için gayret ediyoruz. Bu görev kime verilirse en iyi şekilde yapacağını düşünüyoruz.”



“Metropol ilçeler büyükşehir adayından sonra açıklanabilir”


Merkez ilçelerin ise büyükşehir adayının açıklanmasının ardından yapılacağına işaret eden Yücel, "Metropolde çalışmak isteyeceği isimler olabilir. Bu konuda onun fikirleri de önemlidir. Metropol ilçelerin büyük çoğunluğu büyükşehirden sonra açıklanır diye düşünüyorum. Bu konuda karar verecek genel merkezdir” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.