SAĞLIK - 22 Kasım 2017 Çarşamba 13:55

Depresyona giren kişilerin sayısı artıyor

A
A
A
Depresyona giren kişilerin sayısı artıyor

Kalıtımsal faktörler ve yaşam koşullarının depresyon olgusunu tetiklediği söyleyen Dr.

Kalıtımsal faktörler ve yaşam koşullarının depresyon olgusunu tetiklediği söyleyen Dr. Tarkan Amuk, toplumda depresyonun hızla yayıldığını açıkladı.


Uzman Doktor Tarkan Amuk, depresyon hastalığının toplumda hızla yayıldığına dikkat çekti. Amuk, kalıtımsal nedenler ve çevresel faktörler sebebiyle depresyonun arttığını da aktararak, depresyona karşı nasıl tanı konulduğunu da anlattı. Depresyon tanısı konması için belli şartların oluşması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Tarkan Amuk, “Depresyon dediğimiz zaman her üzüntü ya da her ağlama depresyon değildir. Bu hastalığın oluşabilmesi için belli şartlar gerekiyor. Nedir bu şartlar? En az 15 gün süreyle bir depresif duygu durumu dediğimiz çökkün bir duygu durumu olması gerekli. Bu çökkün duygu durumumuz, her gün gün boyu devam etmiş olacak. Bununla birlikte depresyon fizyolojik dengemizi bozan bir hastalıktır. Uyku düzenimizi bozar. Aşırı uyku ya da uykusuzluk yapar. İştah düzenimizi bozar. Aşırı yemek isteğimiz artar ya da iştahtan kesiliriz. Cinsel etkileri vardır. Cinsel isteksizlik, erkeklerde erken boşalma, sertleşme sorunu gibi sıkıntılar yaratabilir. Depresyonda olduğumuzu anlayacağımız diğer ve en önemli belirti de ölüm ile ilgili düşüncelerdir. Pasif ölüm düşüncesi dediğimiz, bir vesile olsa da ölsem, kurtulsam gibi ölüm düşünceleri ya da en önemli depresyon belirtisi olan intihar düşüncesidir" dedi.



"Hayal kırıklığı çok fazla oluyor ve depresyonu daha fazla görebiliyoruz"


Medical Park İzmir Hastanesi doktorlarından Uzm. Dr. Tarkan Amuk, "Hasta kişi artık karamsarlık, kötümserlik, umutsuzlukla beraber yaşam isteğini kaybeder. Sürekli geriye dönmeye, geriye dönüp ’keşke şunu şöyle yapsaydım şunu böyle yapsaydım’ gibi pişmanlıklar ve suçluluklar hissetmeye başlar. Günlük yaşantımızdaki en önemli belirtilerinden bir tanesi de dikkat, konsantrasyon kaybı ve unutkanlık şikayetlerinin olmasıdır. Bunların hepsinin bir araya gelmesiyle beraber en az 15 gün sürmesi halinde depresyon tanısı koyuyoruz. Biz biyolojik, sosyolojik, sosyal varlıklarızdır. Hastalığın oluşumu da bu nedenlerin bir araya gelmesi ile oluşur. Depresyon neden oluşuyor? En birincil nedeni kalıtım. Birinci derece yakını olanların depresyona yakalanma riski daha fazla oluyor. Beyinde bir takım metabolitler vardır. Örneğin seratonin düştüğü zaman bunlar fizyolojik dengemizi etkiler. İşte bizim tedavide verdiğimiz ilaçların amacı bu beyinde dolaşan seratonini tekrar eski yerine koyup fizyolojik dengemizi toparlamak içindir. Öncelikle içe dönük, kuralcı, herkesi memnun etmeye çalışan kişilik özelliğine sahip insanlarda depresyonu daha fazla görüyoruz; çünkü artık insanlara hayır demedikçe, aman ben üzmeyeyim aman ben kırmayayım, aman yalnız kalırım gibi bir takım korkularla herkesi memnun etmeye çalıştıkça, insanlarda hayal kırıklığı çok fazla oluyor ve depresyonu daha fazla görebiliyoruz" şeklinde konuştu.



"Sağlık ocağına başvuran hastaların yüzde 20’sinde depresyon mevcut"


Aile içinde yaşanan travmaların çocuklarda depresyonu tetiklediğini söyleyen Amuk, şöyle devam etti:


"Öncelikle 8-10 yaş altı çocuklarda anne baba kayıpları, anne babadan ayrılma gibi çok önemli sevgi nesnesinden ayrıldıkları zaman depresyon riskini yüksek görüyoruz. Yine çocuklukta geçirilen travmalar, aile içi şiddet, ekonomik sorunlar ve gelin kaynana gibi aile içi çatışmalarda depresyonu daha sık görebiliyoruz. Depresyon aslında bir halk sağlığı sorunudur; çünkü baktığımız zaman tüm araştırmalarda şunu görüyoruz; özellikle sağlık ocağına başvuran hastaların yüzde 20’sinde depresyon mevcut. Bu yüksek bir oran. Bizim gibi ülkelerde genellikle insanlar duygularını içine atıyor ve onları bastırıyor. İçimize attığımız zaman da beden bunu dışarı atmak için bir beden dili kullanıyor. Depresyonda gördüğümüz en önemli şikayetlerden biri de bu bedensel şikayetlerdir. Özellikle yaşlılarda ağrı kesicilerle geçmeyen her türlü ağrının altında depresyon aramak gerekiyor. Yine çocuklarda da aynı şekilde karın ağrıları, çarpıntı gibi bedensel şikayetler gözükmekte. Depresyonun en önemli belirtisi de isteksizlik, hayattan en ufak zevk almama durumudur. O yüzden çocuklarımızı gözlemlerken de çok dikkat edeceğiz, Çocuklardaki bu isteksizlik ya da bedensel şikayetlerin altında depresyon aramamız gerekiyor. Çünkü depresyon her yaşın sorunudur."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Başkan Dündar: "Gayretimiz, bu başarıyı örnek belediyecilik ile taçlandırmak" Çarşamba Belediye Başkanı Hüseyin Dündar, “Türkiye’nin her yerinden beni arayan, bu başarı hikâyesini merak eden ve nasıl başarıldığını merak eden dostlar var. Bizim bundan sonraki mücadelemiz ve gayretimiz, bu başarıyı Çarşamba’da örnek ve modern bir belediyecilik çalışmaları ile taçlandırmak" dedi. 31 Mart yerel seçimlerinde Bağımsız Çarşamba Belediye Başkanı olarak seçilen Hüseyin Dündar, seçim süreci boyunca kendisini yalnız bırakmayan gönüllü vatandaşlarla, teşekkür yemeğinde bir araya geldi. Çarşamba’da bir düğün salonunda gerçekleşen yemek programına katılım yoğun oldu. “Çarşamba olarak 31 Mart seçimlerinde elde edilen başarı hikâyesi, gelecekte çocuklarımıza bırakacağımız güzel bir başarı hikâyesi olacak" ifadeleri ile konuşmasına başlayan Başkan Dündar, “Türkiye’nin her yerinden beni arayan, bu başarı hikâyesini merak eden ve nasıl başarıldığını merak eden dostlar var. Bizim bundan sonraki mücadelemiz ve gayretimiz, bu başarıyı Çarşamba’da örnek ve modern bir belediyecilik çalışmaları ile taçlandırmak. Başarılı belediyecilik hizmetleri yeniden vatandaşlarımızın hizmetinde olacak. Çarşamba’nın verdiği destek ve güvenin karşılığı olarak gerekli hizmeti vereceğiz. Çarşambamızın bundan sonraki süreci Allah’ın izni ile çok daha farklı olacak. Çarşambalılar olarak kenetlenerek başarıya inanan ve bununla ilgili tavrını koyan bir memleket olduğumuzu göstermiş olduk. Ben bu şehrin ve sizlerin belediye başkanı olmaktan büyük bir mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum. Seçim süreci boyunca desteklerinizden dolayı hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” diye konuştu. Konuşma sonrası yemek ikramı yapıldı. Yemek ikramı sonrası, program son buldu.
Ankara TESK Başkanı Palandöken: “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı" Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı” dedi. Merkez İşyeri Denetleme ve Danışmanlık Grubu ile Meslek Eğitimini Geliştirme Kurulu Toplantısı Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile TESK Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Birlik Başkanları ve Oda Başkanlarının da hazır bulunduğu toplantının açılışında konuşan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnaf ve sanatkarımız enflasyonla mücadelenin kilit noktasıdır. Kendi işini yapamayan ne kadar yatırımcı varsa gıda sektörüne birikti. Öyle bir rant olmuş ki fiyatları kontrol etmek artık mümkün değil. Bir kişinin 10 bin tane işletmesi olursa böyle olur. Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Esnafı tezgahtar, çiftçiyi tarlada işçi yaptılar. Tüketici artık enflasyondan illallah etti. Bari bu işletmelerin sigara ve ekmek satmasının önüne geçilsin” dedi. “Sanayide çırak, demirci, marangoz, usta, betoncu bulunamıyor” Esnaf ve sanatkarların büyük sermaye karşısında cılız kaldığını ve haksız rekabetin bir an evvel önlenmesi gerektiğini belirten Palandöken, “Esnafı da vatandaşı da artık bu çileden kurtarın. Sanayide çırak, marangoz, demirci, usta, betoncu bulunamıyor. Yeni nesil babadan kalan zanaata sahip çıkamıyor. Çünkü 50 sene çalışan esnafın yanına bir market açılıyor her şeyi bitiriyor. Memlekette kasap, manav kalmadı. Tüm fiyatlar büyük sermayenin tekelinde. Bunlar hem toptancı hem servisçi, ithalatçı ve imalatçı oldular. Esnaf ve halk büyük sıkıntıda. Esnafın tütün mamullerinden elde ettiği kar marjı yüzde 12’den yüzde 4’e kadar düştü. Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı muhakkak sınırlandırılmalı” diye konuştu. “Bütün dünya küçük işletmeyi ayakta tutmaya çalışıyor” Tüm dünyada küçük işletmelerin öneminin arttığına dikkati çeken Palandöken, “Tüm dünya küçük işletmeleri ayakta tutmaya çalışırken bizde ne yazık ki büyüyünce küçüğü döv gibi bir zihniyet var. Oysa küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Açılış kapanış saatleri kurala bağlanmalı. Her türlü ürünü satmalarının önüne geçilmeli ve haftada bir gün mutlaka tatil edilmeli” şeklinde konuştu.
İstanbul İBB Başkanı İmamoğlu’dan Çekmeköy Belediye Başkanı Çerkez’e tebrik ziyareti İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Çekmeköy Belediyesini ziyaret ederek Başkan Orhan Çerkez’i tebrik etti. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu Çekmeköy Belediyesini ziyaret etti. İmamoğlu, Çekmeköy Belediyesi girişinde Başkan Orhan Çerkez ve belediye personeli tarafından alkışlarla karşılandı. Çerkez’e hayırlı olsun dileklerini ileten İmamoğlu, "Allah utandırmasın. Yeni dönemde bizim en özel ilçelerimizden birisi Çekmeköy olacak. Hem Anadolu yakasının gelişen ilçelerinden birisi, aynı zamanda yeni şehircilik örnekleriyle aslında çok hızlıca işbirliği içerisinde güzel gelişmelere fırsat vereceğimiz bir ilçemiz. İnşallah 2024-29 döneminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Çekmeköy Belediyesi, uyumlu bir şekilde, çok güzel işleri başarırız. Zaten geçtiğimiz 5 yılda Büyükşehir Belediyesi olarak, güzel hizmetlerimizi ilçemize sunma konusunda çok gayretli olduk ulaşımdan çevreye, imar planlarından birçok hususa kadar, İSKİ yatırımlarına kadar. Şimdi bu dönemde, bunu daha da yukarıya taşıyacağız. İşbirliğinin en üst seviyede olacağına zaten kuşkumuz yok. Size de üstün başarılar dileriz” dedi. İmamoğlu’na Çekmeköy’ün “hemşehrilik anahtarını” takdim eden Çerkez de duygularını, “Çekmeköy, 2009’da ilçe oldu. 30 yıldır iktidar görmeyen bir ilçemiz. Sizlerin sayesinde, birlikte çalışmamızla birlikte, Cumhuriyet Halk Partisi olarak burada seçimden zaferle çıktık. Bunun için sizlerin büyük emeği var. 2019’da gelmenizle birlikte büyük güven verdiniz, büyük cesaret verdiniz. Bize de ilham kaynağı oldunuz. Biz de kazandık. İnşallah doğru şekilde yönetiriz. İnşallah ülkemizi geleceği yere taşırız. Aday olduğumda size söz vermiştim, ‘Ben bu seçimi alırım’ diye. Sizlerin sayesinde bize ilgi arttı. Gelecek 5 yılda Çekmeköy’ü daha ileriye taşıyacağımıza inanıyorum” dedi. Tebrik ziyaretinin ardından İmamoğlu ile birlikte İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar, Genel Sekreter Yardımcıları Mahir Polat, Pelin Alpkökin, Gürkan Akgün, Gürkan Alpay, Erdal Celal Aksoy, Zeynep Akçabay, İSKİ Genel Müdürü Dr. Şafak Başa ve İETT Genel Müdürü İrfan Demet, Çekmeköy Belediye Başkanı Çerkez ile belediye bürokratlarıyla bir araya gelip, ilçenin sorunlarını ele aldı.
Ankara TESK Başkanı Palandöken: “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı" Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı sınırlandırılmalı” dedi. Merkez İşyeri Denetleme ve Danışmanlık Grubu ile Meslek Eğitimini Geliştirme Kurulu Toplantısı Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile TESK Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Birlik Başkanları ve Oda Başkanlarının da hazır bulunduğu toplantının açılışında konuşan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Esnaf ve sanatkarımız enflasyonla mücadelenin kilit noktasıdır. Kendi işini yapamayan ne kadar yatırımcı varsa gıda sektörüne birikti. Öyle bir rant olmuş ki fiyatları kontrol etmek artık mümkün değil. Bir kişinin 10 bin tane işletmesi olursa böyle olur. Ülkede haksız rekabet çok ciddi boyuta ulaştı. Esnafı tezgahtar, çiftçiyi tarlada işçi yaptılar. Tüketici artık enflasyondan illallah etti. Bari bu işletmelerin sigara ve ekmek satmasının önüne geçilsin” dedi. “Sanayide çırak, demirci, marangoz, usta, betoncu bulunamıyor” Esnaf ve sanatkarların büyük sermaye karşısında cılız kaldığını ve haksız rekabetin bir an evvel önlenmesi gerektiğini belirten Palandöken, “Esnafı da vatandaşı da artık bu çileden kurtarın. Sanayide çırak, marangoz, demirci, usta, betoncu bulunamıyor. Yeni nesil babadan kalan zanaata sahip çıkamıyor. Çünkü 50 sene çalışan esnafın yanına bir market açılıyor her şeyi bitiriyor. Memlekette kasap, manav kalmadı. Tüm fiyatlar büyük sermayenin tekelinde. Bunlar hem toptancı hem servisçi, ithalatçı ve imalatçı oldular. Esnaf ve halk büyük sıkıntıda. Esnafın tütün mamullerinden elde ettiği kar marjı yüzde 12’den yüzde 4’e kadar düştü. Zincir marketlerin sigara ve ekmek satışı muhakkak sınırlandırılmalı” diye konuştu. “Bütün dünya küçük işletmeyi ayakta tutmaya çalışıyor” Tüm dünyada küçük işletmelerin öneminin arttığına dikkati çeken Palandöken, “Tüm dünya küçük işletmeleri ayakta tutmaya çalışırken bizde ne yazık ki büyüyünce küçüğü döv gibi bir zihniyet var. Oysa küçük esnafımız enflasyonla mücadelenin olmazsa olmaz ayağıdır. Her şeyi bol olan bir ülkede fiyatları düşürememenin sıkıntısı var. Sorunun çözümü belli. Perakende Yasası acilen esnafın ihtiyaçları doğrultusunda güncellenmeli. Açılış kapanış saatleri kurala bağlanmalı. Her türlü ürünü satmalarının önüne geçilmeli ve haftada bir gün mutlaka tatil edilmeli” şeklinde konuştu.