SAĞLIK - 14 Kasım 2018 Çarşamba 11:28

Ege’de pankreas kanseri hastalarına umut olacak buluş

A
A
A
Ege’de pankreas kanseri hastalarına umut olacak buluş

Ege Üniversitesi (EÜ) Nükleer Bilimler Enstitüsünde, TÜBİTAK projesi kapsamında pankreas kanserinin teşhisi ve tedavisinde kullanılacak etken madde geliştirildi.

Ege Üniversitesi (EÜ) Nükleer Bilimler Enstitüsünde, TÜBİTAK projesi kapsamında pankreas kanserinin teşhisi ve tedavisinde kullanılacak etken madde geliştirildi. Proje hakkında Prof. Dr. Fatma Yurt Onaran ve Prof. Dr. Cumhur Gündüz’den bilgi alan EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Pankreas kanseri sinsi bir hastalık, üniversitemizin hocaları bu kanserin teşhisi ve tedavisinde kullanılması için dünya çapında bir buluşa imza attılar” dedi.


Ege Üniversitesi (EÜ) Nükleer Bilimler Enstitüsü Nükleer Uygulamalar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Yurt Onaran ve EÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cumhur Gündüz’ün öncülük ettiği çalışma ekibi; dünya çapında bir buluşa imza attı. Bilim insanları, pankreas kanserinin teşhisi ve tedavisinde kullanılacak etken madde geliştirdi. Geliştirilen floresans maddenin, pankreas kanserine uygun olarak hazırlandığı için normal dokulara zarar vermeden kanserli hücrenin ölmesini sağladığı ifade edildi. Başarılı ekibi ziyaret eden EÜ Rektörü Budak, Prof. Dr. Fatma Yurt Onaran ve Prof. Dr. Cumhur Gündüz’den geliştirdikleri etken maddeyle ilgili bilgi aldı.



"Bilim dünyasına ışık tutacak"


Egeli akademisyenlerin bilime katkı sağlamak amacıyla hız kesmeden çalıştıklarını söyleyen Rektör Budak, "Pankreas kanseri sinsi bir hastalık; üniversitemizin hocaları bu kanserin teşhisi ve tedavisinde kullanılması için dünya çapında bir buluşa imza attı. Bu patentin alınmasıyla Ege Üniversitesi, bu alanda çalışan bütün bilim dünyasına ışık tutacak bir çalışma gerçekleştirilmiş oldu. Bu, bizim için de gurur verici. Şunu söylemek istiyorum ki; Ege Üniversitesi’nde alınmış birçok patent var, bu patentlerin ticarileşmesi gerekiyor. Geliştirilen bu patentin de tıp dünyasında ticarileşmesi adına bütün tıp alanındaki yatırımcılara çağrıda bulunuyoruz. Pankreas kanserinin erken teşhisi anlamında bu yöntemin kullanılabilmesi gerekiyor. Hocalarımızı geliştirdikleri etken madde için tebrik ediyorum. Ege Üniversitesi olarak bu tür çalışmaların maddi ve manevi olarak yanındayız. Ben hocalarımızın çalışmalarının devamını diliyor ve kendilerini tebrik ediyorum" diye konuştu.



"Normal dokularda olumsuzluğa yol açmıyor"


Pankreas kanserinin teşhisi ve tedavisi zor bir kanser türü olduğunu dile getiren Prof. Dr. Yurt Onaran, "Pankreas kanseri, dünyada en çok rastlanan kanser türleri arasında 13’üncü sırayı alıyor. Ölümcül olması sebebiyle de 8’inci sıradadır. Çalışmamızda pankreas kanserinin teşhisinde kullanılabilecek bir floresans özellikte bir madde sentezledik. Bu maddeye birde radyoaktif iyot bağlayarak hem nükleer görüntülemenin hem de floresan görüntülemenin yapılabileceği ajan geliştirdik. İkili görüntüleme yönteminin avantajı, her iki sistemden alınan veriler birleştirildiği için çok daha net bir görüntü elde edilmesidir. Bu etken madde, pankreas kanserine özel olduğu için normal dokularda olumsuz bir etkiye yol açmıyor. Bu madde aynı zamanda fotoaktif bir özelliğe sahiptir. Belirli bir dalga boyunda ışık uygulandığında oluşturduğu etki sayesinde etken madde kanserli hücrelerin ölmesine neden oluyor. Vücuda girdikten sonra herhangi bir bozulma söz konusu olmayan maddenin elde edilmesi de oldukça ekonomiktir. Bu nedenle geliştirdiğimiz etken maddenin büyük bir önem taşıdığını düşünüyoruz" dedi.



"Erken teşhiste büyük yarar sağlayacak"


Pankreas kanserinin ortaya çıktıktan sonra hızlı bir şekilde yayılarak ölümle sonuçlandığını, bu nedenle erken teşhisin çok önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Gündüz ise şöyle devam etti:


"TÜBİTAK projesi kapsamında geliştirdiğimiz bu etken madde, anti- kanser özellik gösteriyor. Ekip olarak hücre düzeyinde çalışmalar yaparak etken maddemizi geliştirdik. Anti-kanser özellikleri olan ilaçların normal olan hücrelere yan etkisi bulunuyor, bu konuda araştırmalar yaptık, normal hücrelerde geliştirdiğimiz etken maddenin, fototerapi uyguladığımız halde etkisi beklenenden daha az oldu. Yani kanser hücrelerini öldürürken, diğer tedavilere göre normal hücrelere çok daha az zarar veriyor. Ayrıca kanserli hücreyi görüntülemek için de kullanılabiliyor. Bu etken maddenin patenti Türkiye’de alındı, İstanbul’da 3’üncü Uluslararası Patent Fuarında da gümüş madalya ile ödüllendirilen projemizde Mersin Üniversitesinden bir araştırma grubuyla birlikte çalıştık."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.