ASAYİŞ - 18 Ocak 2018 Perşembe 13:18

İş adamlarının yargılandığı FETÖ davasına devam edildi

A
A
A
İş adamlarının yargılandığı FETÖ davasına devam edildi

İzmir’de Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında, örgüte finansal destek sağladığı iddiasıyla tutuklanan ünlü iş adamları Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay, Şeref Sipahi ile tutuksuz sanık Metehan Kavuk’un yargılanmasına devam edildi.

İzmir’de Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında, örgüte finansal destek sağladığı iddiasıyla tutuklanan ünlü iş adamları Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay, Şeref Sipahi ile tutuksuz sanık Metehan Kavuk’un yargılanmasına devam edildi.


İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün görülen dördüncü duruşmaya tutuklu sanıklar Abdullah Kavuk, Ahmet Küçükbay, Şeref Sipahi, tutuksuz sanık Metehan Kavuk, sanık avukatları ve sanık yakınları katıldı. Mahkeme başkanı, geçen celse sanık Ahmet Küçükbay’ın dinlenmesini talep ettiği, dönemin İzmir İl Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, İstihbarat Şube Müdürü, Terörle Mücadele Şube Müdürü ve Organize Şube Müdürü’nün tanık olarak celse arasında talimatla ifade verdiğini söyledi.


Daha sonra tanıklar dinlenmeye başlandı. Bir dönem FETÖ içerisinde ’ablalık’ yaptığını belirten ve daha sonra ilişkisini kestiğini belirten tanık Rukiye Ayşin V., ’’Ahmet Küçükbay ve Abdullah Kavuk’u şahsen tanımam. FETÖ’ye bağlı bir dernekte para toplamak için hazırlanan bir programda sanık Ahmet Küçükbay’ın eşi Hatice Küçükbay ile tanıştım. Daha sonra başka bir programda FETÖ’nün Ege bölge temsilcisi Bekir Baz’ın eşi Ebru Baz ile tanıştım. Ebru Baz, Bornova’da, her hafta Perşembe günleri sohbet programları düzenliyordu. bu programa da Ahmet Küçükbay’ın eşi Hatice Küçükbay da katılıyordu’’ dedi.



Ahmet Küçükbay’ın bilgi almaya çalıştığını ileri sürdü


Tanık olarak dinlenen ve Ocak 2014 ile Mart 2015 arasında İzmir’de Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Mart 2015 ile Nisan 2016 arasında Organize Suçlarla Şube Müdürlüğü görevini yapan Z.Ç., "Ahmet Küçükbay, FETÖ’nün kanalaı Samanyolu’nun kurucularındandır. Örgütle ilişkisi 30 yıl önceye dayanır. bunları kendisinden duydum. Ahmet Küçükbay ile ilgili yaptığımız soruşturmalarda, eylemlerle ilgili 2015’te, İzmir İl Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya, telefon açıp Kçükbay’ı makama çağırdı. Ben gittiğimde makama, Ahmet Küçükbay da dahil olmak üzere İstihbarat, Terör, Organize Şube Müdürleri oradaydı. Celal Uzunkaya iyi niyetle, ’Ahmet Küçükbay burada, ne soracaksanız sorun, kendisi FETÖ’den olmadığını iddia ediyor’ dedi. Ben, ’O dönem talimatla bankaya 3 milyon Euro ve bir kaç milyon Dolar yatırdın diye’ söyledim. Küçükbay, ’İstediğim zaman çekebilirim’dedi. Ben de ’Hadi o zaman çek’ dedim. Ahmet Küçükbay bilgi vermeye değil de bizlerden bilgi almaya alışıyordu. Kendisi ile ilgili ne bildiğimizi, FETÖ ile ilgili ne bilgiler olduğunu öğrenmeye çalışıyordu. Yaklaşık bir saat süren görüşmede, Küçükbay’dan hiçbir bilgi alamadık. İl Emniyet Müdürümüz Celal Uzunkaya, FETÖ’nün çözülmesi için Ahmet Küçükbay’ın ifade vermesinin önemli olduğunu söyledi. Daha sonra ayarlanan bir görüşme ile Ahmet Küçükbay’ın Kordon’daki rezidansına gittik. Bu görüşmede de herhangi bir bilgi alamadık. Buradaki sanıklar Ahmet Küçükbay, Abdullah Kavuk ve Şeref Sipahi o dönemlerde, Kordon’daki lüks bir otelde FETÖ Ege Bölge Temsilcisi Bekir Baz’ın başkanlığında sürekli toplantı yapıyorlardı. Biz de soruşturmayı yürütürken bu yüzde ’Babalar grubu’ diye adlandırıyorduk’’ dedi. Sanık ve sanık avukatları tanık ifadeleri hakkında savunma yaparken mahkeme başkanı öğle arası verdi. Duruşma öğleden sonra tekrar görülmeye devam edilecek.



Olayın geçmişi


İzmir’de, 15 Temmuz darbe girişimin ardından Orkide Yağları ve Küçükbay Şirketler Grubu sahibi Ahmet Küçükbay, Kavuklar Şirketler Grubu sahibi ve Gediz Üniversitesinin eski Mütevelli Heyet Başkanı Abdullah Kavuk ile oğlu Metehan Kavuk, Şeref Kuyumculuk’un sahibi Şeref Sipahi tutuklanmıştı. Soruşturmayı yürüten Savcı Zafer Dur, dört önemli isimle ilgili soruşturma dosyasını ayırdı ve iş adamları hakkında hazırlanan iddianameyi İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi. FETÖ örgütüne finansal destek sağladıkları iddiasıyla tutuklanan iş adamları hakkındaki 168 sayfalık iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. İddianamede, 4 iş adamına 10 ile 15 yıl arasında ceza verilmesi istendi. İddianamenin kabul edildiği gün Metehan Kavuk dosya üzerinden görülen dava ile tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.