EĞİTİM - 22 Mart 2018 Perşembe 09:25

İş garantili okula Çeşmeli öğrenciler ilgisiz

A
A
A
İş garantili okula Çeşmeli öğrenciler ilgisiz

Denizcilik alanında Türkiye’nin tek tematik okulu olan İzmir’in Çeşme ilçesindeki Çeşme Ulusoy Denizcilik Teknolojisi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, mezuniyet sonrası yüksek maaşla iş garantisi sağlamasıyla da dikkatleri üzerine çekerken, üç tarafı denizle çevrili Çeşmeli öğrencilerin okula pek ilgi göstermemesi şaşkınlığa sebep oluyor.

Denizcilik alanında Türkiye’nin tek tematik okulu olan İzmir’in Çeşme ilçesindeki Çeşme Ulusoy Denizcilik Teknolojisi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, mezuniyet sonrası yüksek maaşla iş garantisi sağlamasıyla da dikkatleri üzerine çekerken, üç tarafı denizle çevrili Çeşmeli öğrencilerin okula pek ilgi göstermemesi şaşkınlığa sebep oluyor.


17 Aralık 2007 yılında Denizcilik Anadolu Meslek Lisesi olarak açılan, 25 Ocak 2007 tarihinden itibaren de Türkiye’nin denizcilik alanındaki tek tematik okulu olarak eğitim öğretime devam eden okula, Çeşmelilerin ilgi göstermemesinden yakınan okul müdürü Hakan Tülümen, "318 öğrencimizin yaklaşık olarak 20’si Çeşmeli. Üç tarafı denizle çevrili olan marinalarında yüzlerce yatın bağlı olduğu Çeşme’de, ortaokuldan mezun olan öğrencilerin, mezuniyet sonrası yüksek maaşla iş garantisi olan okulumuza yeterli ilgi göstermemesi bizleri şaşırtıyor. Çeşme’deki ortaokulları dolaşarak, öğrencilere okulumuzu tanıtmaya çalışıyoruz. Çok geniş imkanlara sahip olan okulumuzda, denizcilik alanında, ’Güverte İşletme ve Gemi Makineleri İşletme’ dallarında eğitim veriliyor. Okulumuzdan mezun olanlar, ’Sınırlı Vardiya Zabiti ve Sınırlı Makine Zabiti’ olarak denizcilik sektöründe, 1000-1500 Dolar gibi yüksek maaşla kolaylıkla iş bulabiliyorlar" dedi.



"Mezunlarımızın yüzde 75’i sektörde çalışıyor"


Çeşme Ulusoy Denizcilik Teknolojisi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Hakan Tülümen, Türkiye’de 18 Tematik Llise olduğunu belirterek, "Tematik Lise, alanındaki donatım malzemesi ve sektörle işbirliği bakımından en iyi okul demektir. Okulumuz da, denizcilik alanında, en iyi yeterliliğe sahip, Türkiye’nin tek Tematik Lisesi. Okulumuz, eğitim ve öğretim yönünden Milli Eğitim Bakanlığı’na, akreditasyon bakımından ise Ulaştırma, denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’na bağlı. Türkiye’de lise düzeyinde verilmiş en iyi akreditasyon bizim okulumuzda. Öğrencilerimizi, 3 bin grostonluk Vardiya Zabiti, 3 bin Kw’lık Makine Zabiti olarak mezun ediyoruz. Mezun olduktan sonra, öğrencilerimizin yaklaşık olarak yüzde 15’i üniversiteye gidiyor, yüzde 10’u ailesinin iş yerlerinde veya başka işlerde, yüzde 75’i de sektörde çalışıyorlar. Bu da Türkiye şartlarına göre oldukça ciddi bir rakam" diye konuştu.



"En büyük handikabımız; okulumuzu Çeşme’den öğrencilerin tercih etmemesi"


Okulun açıldığı günden bu yana 370 mezun verdiğini açıklayan Tülümen, "Şu an okul mevcudumuz, 318. Bu yıl 69 kişi mezun olacak. Öğrencilerimizi, mezun olduktan sonra, genellikle staj yaptıkları yerler çağırarak iş veriyorlar. Bizim okulumuzu bitirdikten sonra Çeşme’deki yatlarda ya da gemilerde çalışan çok mezunumuz var. Öğrencilerimiz mezun olduktan sonra da Çeşme’den kopmamaya çalışıyorlar. Bizim en büyük handikabımız; okulumuzu Çeşme’den öğrencilerin tercih etmemesi. Neden olduğunu biz de anlayamıyoruz. Çeşme’nin üç tarafı denizle çevrili. Okulumuz gerçekten çok güzel. Çeşme’deki aileler, öncelikle Anadolu Liselerini tercih ediyorlar. Anadolu Lisesini bitirdikten sonra, üniversiteye daha kolay girsin diye düşünüyorlar. Ama benim üniversiteye girdiğim 1988 yılında Türkiye’de yaklaşık 20 üniversite vardı. Şimdi sadece İzmir’de 20’ye yakın üniversite var. Üniversiteyi bitirdikten sonra iş garantisi yok. Ama bizim okulumuzdan mezun olanlar, üniversiteye giremese bile rahatlıkla sektörde yüksek maaşla iş bulabiliyorlar" diye vurguladı.



"Çeşme’deki öğrencileri de okulumuzda görmek istiyoruz"


Denizcilik sektörünün büyüklüğüne de dikkat çeken Hakan Tülümen, "Mezun olan öğrencilerimiz, daha global şirketlerde, çok daha iyi şartlarda da iş bulabiliyorlar. Bu sektörde yükselebilmek için illa ki üniversite okumaya gerek yok. Bizim okulumuzdan mezun olanlarla, üniversiteden mezun olanların mesleki yeterlilikleri aşağı yukarı aynı. Sektördeki tecrübenize ve mesleki sınavlardaki başarınıza göre, birkaç yıl içinde İkinci Kaptan, Birinci Kaptan, Süvari, Çarkçıbaşı olarak yükselme imkanınız var. Bizim amacımız, Çeşmeli çocuklarımızı da sektöre kazandırmak. Bunun için yoğun çaba sarf ediyoruz. Denizi olmayan Manisa, Kütahya gibi illerden öğrenciler denizci olabilmek için okulumuzu tercih ederlerken, üç tarafı denizle çevrili Çeşme’deki öğrencileri de okulumuzda görmek istiyoruz. Bu amaçla, Çeşme’deki ortaokulları dolaşarak broşürlerimizi dağıtıyoruz. Kariyer Günleri’nde, rehber öğretmenlerle ve öğrencilerle buluşup, okulumuzu anlatıyoruz. Hazırladığımız tanıtım filmimizi ortaokul öğrencilerine gösteriyoruz" diyerek Çeşmeli öğrencilerin okullarını tercih etmelerini ve sektörde iş sahibi olmalarını dilediklerini söyledi.



"Alaçatı Havalimanı yapılınca, Sivil Havacılık Lisesi’nin açılmasını da dilerim"


Devletin tematik okulları yüzde yüz iş garantili okullar olarak gördüğünün altını çizen okul müdürü Tülümen, "Türkiye’de meslek garantili olarak iki alan var; birisi havacılık, diğeri denizcilik. Denizcilik alanında, yaklaşık olarak 50 yıldır lise var. Son 15 yıldan bu yana sayıları arttı. Şu anda Türkiye’de denizcilik alanında eğitim veren 51 okul var. Havacılık eğitimi veren sadece 3-4 okul var. Yeni yeni gelişmeye başladı. Umuyorum ki, Alaçatı Havalimanı yapıldıktan sonra Çeşme’de de bir Sivil Havacılık Okulu açılır. Çeşme’ye, Denizcilik ve Havacılık gibi iki tane nitelikli lise çok iyi gelir. Tabi, Çeşmeli ailelerin ve öğrencilerin de ilgisinin artmasını dileriz. Avrupa’da birçok ülkeye gittim. Çeşme’deki gibi denizi temiz, mavinin her tonunun olduğu bir yer görmedim. Çeşmeliler, bu denizin kıymetini bilmeliler ve çocuklarını da denizci olarak yetiştirmeliler" diye konuştu.



"Usta Gemici, Yat Kaptanlığı kurslarında en yetkin okullardan birisiyiz"


Okulun döner sermayesinin de olduğunu açıklayan Tülümen, "Döner sermaye kapsamında açmış olduğumuz kurslarda, Usta Gemici, Yat Kaptanı ve ihtiyaç duyulan birçok sertifikayı veriyoruz. Üç günden başlayıp, dört buçuk aya varan kurslarımız var. Denizcilik Kursları’nda, Ege Bölgesi’nde, 9 Eylül Üniversitesi’nden sonraki en yetkin kurum, okulumuz. Ege Bölgesi’nin birçok ilinden kurs almak için gelenler var. Çeşme Denizciler Derneği ile işbirliği içinde, Çeşmeli denizcilere de sertifika veriyoruz" diyerek sözlerini tamamladı.



Okulun derslikleri ve fiziki imkanları


Türkiye’nin denizcilik alanında tek Tematik Lisesi olan Çeşme Ulusoy Denizcilik Teknolojisi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde; "Denizde canlı kalma eğitimi havuzu", "Yangın eğitim istasyonu", "Köprü üstü simülatörü", "Denizde güvenlik laboratuvarı", Gemicilik laboratuvarı", "Gemi makineleri simülatörü", Elektrik-elektroteknik laboratuvarı", "Gemi makineleri atölyesi", "Gemi kaynak atölyesi", 17 derslik ve bir adet Fizik, Kimya ve Biyoloji Laboratuvarı bulunuyor. Öğrenciler, bir gemide bulunması gereken koşulları yaşayarak öğrenebiliyorlar.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.