GENEL - 14 Mart 2018 Çarşamba 09:31

(Özel haber) Durakta istenmeyen kedi için yazı astı, paylaşım rekoru kırdı

A
A
A
(Özel haber) Durakta istenmeyen kedi için yazı astı, paylaşım rekoru kırdı

İzmir Narlıdere’de otobüs durağına sığınan ve burayı mesken edinen bir kedi, vatandaşların “duraktaki banka oturamaması” gerekçesiyle hem belediyeye hem de muhtara şikayet edildi.

İzmir Narlıdere’de otobüs durağına sığınan ve burayı mesken edinen bir kedi, vatandaşların “duraktaki banka oturamaması” gerekçesiyle hem belediyeye hem de muhtara şikayet edildi. Bu duruma içerleyen hayvansever Davut Sabırsız’ın durağa astığı hayat dersi niteliğindeki yazı ise sosyal medyada viral oldu.


İzmir’in Narlıdere ilçesine bağlı Huzur Mahallesi’nde bulunan ‘Kaymakamlık’ ismindeki otobüs durağının sevimli misafiri kedi, sosyal medyada viral oldu. Yağmurlu günlerde durağa sığınan, bir süre sonra da durağı yuvası gibi gören kedi, vatandaşların “duraktaki banka oturamaması” gerekçesiyle belediyeye ve muhtarlığa şikayet edildi. Ancak belediye ve muhtarlık duyarlılık göstererek kediyi duraktan uzaklaştırmadı. Vatandaşların şikayetleri, Narlıdereli hayvanseverler tarafından duyulunca olay tepkiye yol açtı. Duruma içerleyen Davut Sabırsız isimli bir hayvansever de, masum bir kedinin kimseye zararı olmayacağını özetleyerek, maddeler halinde sıraladığı bir yazıyı durağa astı. Sabırsız, astığı yazıyı sosyal medya hesabında paylaşınca, olay kısa sürede viral oldu. Şu anda hayvansever bir gencin durağın içerisine yaptığı barınakta yaşayan kedi, hayvanseverlerin getirdiği mama ve su ile besleniyor. Durakta otobüs bekleyen vatandaşlar ise, Davut Sabırsız’ın astığı yazıyı dikkatle okuyor, sonra da fotoğrafını çekiyor.



Kedi şikayet edildi


Olayın bu kadar geniş kitlelere yayılacağını tahmin etmediğini kaydeden Davut Sabırsız, "Bu kedinin durakta yaşamasından rahatsız olan bazı insanların belediyeye ve muhtara giderek kedinin atılması için şikayetlerde bulunması üzerine durağa bir yazı astım. Olayı, Narlıdere’de yaşayan bir hayvansever olan İnci Şimşek’in sosyal medya hesabından öğrendim ve duruma içerledim. Bu yazıyı asmamdaki amaç, kediyi şikayet eden insanlara yaptıklarının yanlış olduğunu göstermekti. Bütün amacımız farkındalık oluşturmaktı. Olay, beklemediğim kadar ilgi gördü. Çok sayıda kişi, kediyi sahiplenmek için mesaj attı ama hayvan doğası gereği bu mahalleye alıştığı için burada kalması daha mantıklı" dedi.



"İmece usulü ile ona bakıyoruz"


Dünyada, bir şeyleri yaşatmaya çalışanların yanı sıra öldürmeye çalışanların da olduğunu belirten Sabırsız, "Biz yaşatmaya çalışan kitleyiz. İnsanların, kediye bir kap mama ve su koymaktansa, enerjisini kediyi attırmaya harcaması bana bir insan olarak çok garip geliyor. Hayvanı sebep göstererek ‘biz burada oturamıyoruz’ demeleri bize çok mantıksız geliyor. Kedinin herkes tarafından bilinen bir adı yok ama tahminimce bu kedi, sahipliymiş ve sokağa atılmış. Ben de ’Sokak Kızı İrma’ filminden esinlenerek ona ’İrma’ diyorum. İrma şu anda bu durakta mutlu görünüyor. İmece usulü ile ona bakıyoruz" diye konuştu.



"Kediyi yok edin"


Davut Sabırsız’ın olayı duymasını sağlayan hayvansever İnci Şimşek de, şunları söyledi: "Bu kedi bir süredir bu durakta yaşıyor ama olay, durağa sığınan kedinin istenmemesi durumuna geldi. Kedi, belediyeye, muhtara defalarca şikayet edilmiş. Bu mahallede bireysel olarak hayvanlarla ilgilenen bir hayvanseverim. Bu kediyi belediyenin veterinerinde tedavi de ettirdim. Bir gün beni bir komşum arayıp ‘kediden iğreniyorum’ dedi. Kedi, duraktaki bankta oturduğu için insanlar oturamıyormuş. Kediyi hijyenik bulmuyorlarmış. ‘Kediyi yok edin’ dediler. Biz yok etmeye değil, yaşatmaya çalışıyoruz. Ben durumu sosyal medyada paylaşınca Davut Bey de yazıyı asıp yine sosyal medyada paylaştı. Olay adeta patladı, hayvanın durumu Türkiye’de duyuldu. Umarım bu olayla insanlar, hayvanların da yaşam hakkı olduğunu kanıksarlar. Dünya; hayvanıyla, insanıyla, bitkisiyle hepimizin dünyası."


Öte yandan, mahallede yaşayan 16 yaşındaki Elif Aksu da kedinin durak içerisinde barınması için bir kedi evi yaptı.



Hayvanseverden hayat dersi gibi yazı


Davut Sabırsız’ın durağa astığı yazıda şu ifadeler yer aldı:


"Kendinizden utanın.


Bu çevrede oturan bazı vicdan yoksunu kişiler, üstte resmi olan kediyi şikayet etmişler. Güya duraktaki banka oturuyor diye pisleniyormuş ve kendileri oturamıyorlarmış. Kendilerine vicdan sahibi insanlar adına birkaç sorumuz var.


1- Bu kedi zor şartlarda yaşamaya çalışıyor. Onun yaşamasına yardımcı olmak yerine zorlaştırmaya çalışmaktan hastalıklı bir zevk mi alıyorsunuz?


2- Bu kedi, hava yağışlıysa, soğuksa biraz korunmak için durağa giriyor. Sizde hiç insaf, vicdan, akıl fikir yok mu? Kendini korumaya çalışan bir canlıya böyle zalim davranıp nasıl ’bana ne canım, ıslansın da üşüsün de’ diyebiliyorsunuz?


3- Bu duraktan oldukça bol ve sık otobüs geçmekte, dolmuş alternatifleri de çok. Mesai günlerinde taş çatlasa bankta oturacağınız süre 15 dakikayı geçmez. Üstelik bank zaten 3 kişilik. Başkası oturunca da oturamazsınız. En fazla 15 dakika ayakta kalsanız ölür müsünüz?


4- Bu kedi banka oturunca en fazla birkaç minik pati izi olur. Onu da bir mendille silersiniz illa ki oturacaksanız. Bu çok mu zor?


5- Hayatınızda hiçbir canlının yaşamasına yardımcı oldunuz mu? Zavallı hayvanı şikayet etmek yerine durağın yakınına bir kap su, biraz yiyecek koymak çok mu zor? Hayvan sevmeyen, doğa sevmeyen, korumayan, yaşatmaya çalışmayan kişiler, insanı da sevmez. Şu dünyayı çirkinleştiren sizin gibi sevgisiz, vicdansız, nefret dolu insanlarla yaşamak, bizler için ne kadar zor farkında mısınız?"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.