GENEL - 24 Şubat 2017 Cuma 09:02

(Özel Haber) Kıtaları aşan yardımlaşma

A
A
A
(Özel Haber) Kıtaları aşan yardımlaşma

İzmir’de bir köy okulundaki öğrenciler, su sıkıntısı yaşayan Malili çocuklar için cep harçlıklarından artırarak su kuyusu açtırdı. Türkiye’den binlerce kilometre ötede, Yazıbaşı Ortaokulu Hayratından yararlanan Afrikalı çocukların suyla buluşması ise duygulandırdı.
İzmir’in Torbalı ilçesinde bulunan Yazıbaşı Ortaokulu öğrencileri, kıtaları aşan bir yardımseverliğe imza attı. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Zuhal Alper’in derslerde işlediği paylaşma ve yardımlaşma konuları ışığında su sıkıntısı yaşayan Afrikalı çocuklar için proje başlatan öğrenciler cep harçlıklarından artırdı, ailelerinden, esnaflardan para topladı ve Mali’nin bir köyünde su kuyusu açtırdı. 191 öğrenciye sahip okul, su kuyusunun açılması için üstün çaba gösterirken, hayırseverlerin de desteğiyle köyü suyla buluşturdu. Harçlıklarından arda kalan 1 lirayı bile Malili çocuklarla paylaşan öğrenciler, Afrikalı çocukların su ile buluşma görüntülerini izleyerek ne kadar doğru bir projede yer aldıklarını gördüklerini söyledi.

"Alınlarınızdan öpüyorum"
Okul öğrencileri ve yöneticiler, başarıyla tamamladıkları projenin ardından da İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi’yi makamında ziyaret etti. Proje hakkında bilgi alan Yahşi, "Sizleri alınlarınızdan öpüyorum. Öğrencilerimizin farkındalık oluşturması takdire şayandır. Merhametin ölmediğinin göstergesidir. Aynı şekilde yardıma muhtaç komşumuza, akrabamıza, sokaktaki hayvana da aynı hassasiyeti göstermeliyiz. Bunun gibi güzel örnekleri İzmir’den çıkarmaya devam edeceğiz. Merhamet bizden sonra ölecek" sözlerine yer verdi.

"Gurur verici"
Okul öğrencilerinden Yağmur Karaman, "Herkes gönlünden ne koparsa projemiz için verdi. Yaptığımız çok zor bir şey değildi. Türkiye’deki her okulun yapabileceğini düşünüyorum. Herkes harçlığından biriktirdi, ailesinden istedi, esnaflardan topladık ve 1,5 ayda parayı biriktirdik. Bu projeyi gerçekleştirmek gurur vericiydi. Afrika’daki çocukların suya ne kadar ihtiyacı olduğunu görünce çok duygulanmıştık" dedi.

"Çok mutlu olduk"
Eylül Gönülal isimli öğrenci, "Genelde bütün derslerimizde zaten yardımlaşmadan konuşuyorduk. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinde konu gündeme gelince böyle bir proje hayata geçirdik. Ailemden para topladım, harçlıklarımdan biriktirdim. Çocukların suyla buluştuğunu gördükten sonra çok mutlu oldum" derken, Sıla Demir isimli öğrenci, "1,5 ay içerisinde para toplayıp kuyuyu açtırdık. O çocukları gördüğümüzde çok üzülmüştük. Su en önemli ihtiyaç. Biz başardık. Bu tip projeleri tüm okullar yapmalı" diye konuştu.
Eren Güven isimli öğrenci ise "Yaklaşık 200 kişilik okuldan 1 lira katan da oldu, daha fazla para veren de oldu ama miktarı önemli değil. Kuyu açıldığında çok mutlu olduk. Oradaki çocukların suya ulaştığını görünce çok sevindik" ifadelerini kullandı.

"Dünya çocuklarına ulaşmak istedik"
Öğrencileriyle başlattığı proje hakkında konuşan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Zuhal Alper de şu bilgileri paylaştı:
"7 milyar insanın neredeyse 1 milyarı açlık ve susuzlukla mücadele ediyor. Biz bu bilgileri öğrencilerimizle her zaman paylaşıyoruz. Yakınımızda yardıma ihtiyacı olanlara kıyafet, erzak gibi yardımları zaten yapıyorduk. Bu sefer dünya çocuklarına ulaşmak istedik. Öğrencilerimizin ’dünyada bilmediğimiz kişilere de ulaşmalıyız’ demesini istedik. Fikri çocuklarımızla paylaştıktan sonra bu projenin ne kadar önemli olduğunu bir kere daha hissettiler. Gerekli olan 4 bin 500 doları hayırseverlerin ve çocuklarımızın yardımı ile topladık ve resmi izinleri alarak kuyuyu açtık."

"Paylaşma ve merhameti somut olarak anladılar"
Çocuklar için önemli bir farkındalık oluşturduklarını kaydeden Alper, "Çocuklarımız belki ileride direkt oraya gidecek ve daha farklı hizmetler verecekler. Oradaki çocukları hiç bilmedikleri Türkiye’deki Yazıbaşı Ortaokulundaki yaşıtlarının kendilerine yardım ettiğini gördü. O çocukların da tutunacak bir dalı oldu. Bizim çocuklarımız paylaşma ve merhametin nasıl bir şey olduğunu somut olarak anladılar. Unutmayacakları bir hatıra oldu onlara" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Tamer Karadağlı, Antalya’daki kültür merkezinin bakımsızlığından şikayet etti Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, Antalya’daki Haşim İşcan Kültür Merkezi’ndeki bakımsızlıktan şikayet ederek ‘Belediye bunu görmüyor mu?” diye paylaşımda bulundu. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ise “Rezalet dediği bina bakanlığın” cevabını verdi. Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, Antalya’da Haşim İşcan Kültür Merkezi’ndeki bakımsızlıktan şikayet ederek, video kaydı aldı. Karadağlı “rezalet” diye tanımladığı binanın bakımsızlığından şikayet ederek, Antalya Büyükşehir Belediyesi’ni eleştirdi. Kültür merkezindeki bakımsız bölgeleri video kaydederek göstermeye devam eden Karadağlı, ‘İnanılır gibi değil. Devlet tiyatroları ve opera işte böyle bir binada olmak zorunda. Belediye hiç bir yapmamış. Korkunç bir durumda. Burası Uluslararası festivalleri yaptığımız Antalya. Belediye hiç görmüyor mu acaba bunu? Hiç bir şey yapılmamış burada. Gerçekten utanç kaynağı bu. İnanamıyorum. Sanki savaştan çıkmış gibi bu bina, ya da müteahhit bırakıp kaçmış” diyerek sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu. Muhittin Böcek: “Rezalet dediği bina bakanlığın” Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı’nın Antalya Devlet Opera ve Balesi ile Antalya Devlet Tiyatrosu’nun ortaklaşa kullandığı Haşim İşcan Kültür Merkezi’nin bakımsızlığından şikayet eden açıklamalarına Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Başkan Adayı Muhittin Böcek’ten cevap geldi. Başkan Böcek söz konusu binanın belediyeye değil Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ait olduğunu belirterek, “Seçime 2 gün kala birilerini seçim telaşı iyice sarmış. Kendilerinin Antalya halkını cezalandırır gibi ilgilenmedikleri, bakım onarım yapmadıkları bu tesiste Antalya’ ya gelip videolarla halkı aldatmaya çalışmak, çok ucuz bir siyasi yöntemdir. Halkı yanıltıcı siyasi propaganda yapmak yerine bu arkadaş genel müdürlük görevini yapıyor olsaydı biliyor olması gerekirdi” dedi. Başkan Böcek, Karadağlı’nın bakımsızlıktan şikayet ettiği ve “rezalet” diye tanımladığı binanın bakım, onarım, tamirat ve işletmesinin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uhdesinde olduğunu söyledi. “Birilerini seçim telaşı sarmış” “Seçime 2 gün kala görüyorum ki birilerini seçim telaşı iyice sarmış” diyen Başkan Böcek, şunları söyledi: “Genel Müdürleri Tamer Karadağlı’yı siyaset yapsın diye Antalya’ya göndermişler. Şimdi Kültür ve Turizm Bakanı’na ve Devlet Tiyatroları Genel Müdürü’ne açık çağrı yapıyorum. Belediye’nin 2006 yılında Bakanlığa tahsis ettiği Haşim İşcan Kültür Merkezi Tesislerinde, onarım, bakım ve tamirat sözleşmede de açık olarak yazılı olduğu üzere bakanlığın uhdesindedir. Halkı yanıltıcı siyasi propaganda yapmak yerine bu arkadaş genel müdürlük görevini yapıyor olsaydı biliyor olması gerekirdi”. “Antalya Şehir Tiyatroları’nın salonlarını gezsin” Tamer Karadağlı’nın, Devlet Tiyatroları Genel Müdürü bir devlet memuru olarak, seçim yasaklarının başladığı bir dönemde suç işlediğini ve Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne çamur atmaya çalıştığını öne süren Başkan Böcek, ”Kendisi çok gezmek istiyorsa bizim belediyemizin Antalya Şehir Tiyatrolarının salonlarını, tesislerini, imkanlarını gezebilir. Sanata ve sanatçıya ne kadar çok önem verdiğimizi görebilir. Kendilerinin Antalya halkını cezalandırır gibi ilgilenmedikleri, bakım onarım yapmadıkları bu tesiste Antalya’ ya gelip videolarla halkı aldatmaya çalışmak, çok ucuz bir siyasi yöntemdir” diye konuştu.