Üroloji ve Androloji Uzmanı Op. Dr. Evren Işık, kadın veya erkek kaynaklı kısırlık şüphesinin evliliğin birinci yılından sonra araştırılması gerektiğini söyledi. Op. Dr. Işık, "Sağlıklı çiftler evliliklerinin ilk bir yılında çocuk sahibi olamadık diye telaşlanmamalı. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre çiftlerin kısırlık açısından araştırılması için; bir yıl boyunca korunmasız ilişkiye girmelerine rağmen çocuk sahibi olamamaları gerekir” dedi.
Dünya Sağlık Örgütü’nün bir yıllık korunmasız cinsel ilişki dönemi geçmesine rağmen çocuk sahibi olunamaması durumunu ‘kısırlık’ olarak nitelendirdiğini belirten Üroloji ve Androloji Uzmanı Op. Dr. Evren Işık, “Dünya Sağlık Örgütü’nün görüşüne göre, iki farklı genetik yapıya sahip bireylerin yumurtasının ve sperminin ilk birleşim esnasında DNA’larını birleştirme ihtimali düşük olabilmektedir. Ancak tekrarlayan denemelerden sonra başarılı bir birleşme sağlanabilir. Bunun olması için sadece çiftlerin sağlıklı olması da yeterli değildir. Çiftler sağlıklı olabilir ancak yumurta ve spermin de birbirlerine uyumlu ve sağlıklı olması gerekir. Bu iki farklı genetik yapıya sahip ürünün birleştirilebilmesi için kadının en az 12 farklı yumurtlama döneminde korunmasız cinsel ilişkinin denenmesi gerekir” diye konuştu.
Korunmasız cinsel ilişki denemelerinde bir yılı dolduran çiftlerin; gebelik oluşmaması halinde kısırlık açısından değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Op. Dr. Işık, "Bu aşamadan sonra erkeğin üroloji uzmanına, kadının da kadın hastalıkları uzmanına başvurması gerekir. Çiftler yapılan araştırmalar sonucunda tamamen sağlıklı bulunabilirler. Bu gibi bir durumda ‘Sağlıklı çiftlerin birinci yılın sonunda araştırılması şart mı?’ sorusu akıllara gelebilir. Aslında bunun bir üst sınırı yoktur. Sadece Dünya Sağlık Örgütü ‘1 yıldan önce araştırmayın’ diyor" şeklinde konuştu.
"Ticari kaygı nedeniyle tüp bebeğe yönlendiriliyorlar”
Dünya Sağlık Örgütü’nün, ’Kısırlık şüphesi bir yıldan sonra araştırılmalı’ kararına rağmen, bir yıllık korunmasız ilişki süresini doldurmayan ve erken dönemde araştırılıp hem sperm değerleri hem de yumurta rezervleri açısından sağlıklı olduğu görülen genç çiftlerin ticari kaygı nedeniyle tüp bebek ve aşılama tedavilerine yönlendirildiğini ifade eden Op. Dr. Evren Işık, "Ne yazık ki bir yıllık korunmasız cinsel ilişki dönemi beklenmeden genç çiftlere aşılama veya tüp bebek önerilebiliyor. Bu uygulama tamamen yanlıştır" dedi.
Bir yıllık bekleme süresi geçmeden erken dönemde aşılama veya tüp bebek tedavisi önerilebilecek tek hasta grubunun sperm sayısı ileri derecede az veya yumurta rezervi ciddi düzeyde azalmış; genellikle ileri yaştaki çiftler olduğunu belirten Dr. Işık, özellikle 37-40 yaşlarındaki kadınlarda folikül sayısının azaldığına ve yaş ilerledikçe erkeklerde de sperm sayısının düştüğüne dikkat çekti.
Op. Dr. Işık sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu yaşlardaki kadınlar menopoza daha yakınlardır. İlerleyen yaşlarda evlenen çiftlerin de çocuk sahibi olma ihtimalleri genç çiftlere göre daha düşüktür. Günlük pratiğimde ‘genç yaşta olmalarına rağmen’ evliliklerinin 1. ve 2. aylarında çocuğumuz olmuyor diye başvuran çift sayısının gittikçe arttığını gözlemliyorum ve onlara detaylı bir araştırma için bir yıl beklemeleri gerektiğini söylüyorum. Bir yıllık süreyi dolduran çiftlerden erkekler bize başvurduğunda sperm değerlerini ve yumurtalık fonksiyonlarını değerlendiriyoruz. Testiste sperm üretimini engelleyecek bir hastalık var mı yok mu diye detaylı araştırma yapıyoruz. Özellikle çok yaygın olarak gördüğümüz varikosel problemi ihtimali, 1 yıl boyunca korunmasız ilişkiye girmiş ve sonrasında çocuk sahibi olamayan erkeklerde kesinlikle atlanmamalıdır. Bu durumun üroloji ve androloji uzmanları tarafından yapılan detaylı muayene ve ultrason ile değerlendirilmesi gerekir."
