GENEL - 11 Mayıs 2018 Cuma 10:30

Şair Kahraman Tazeoğlu, ilk aşkını arıyor

A
A
A
Şair Kahraman Tazeoğlu, ilk aşkını arıyor

Yalnızlık ve aşk üzerine yoğunlaşan roman ve şiirleriyle edebiyat dünyasının en çok konuşulan isimleri arasında yer alan şair ve yazar Kahraman Tazeoğlu, şair olmasına neden olan ve “Bir şair bıraktın geride, ekmeğini aşktan çıkaran” diye seslendiği ilk aşkı için “Onu bir kez görmek isterdim” dedi.

Yalnızlık ve aşk üzerine yoğunlaşan roman ve şiirleriyle edebiyat dünyasının en çok konuşulan isimleri arasında yer alan şair ve yazar Kahraman Tazeoğlu, şair olmasına neden olan ve “Bir şair bıraktın geride, ekmeğini aşktan çıkaran” diye seslendiği ilk aşkı için “Onu bir kez görmek isterdim” dedi.


Kahramanmaraş Piazza Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nde düzenlenen söyleşide sevenleriyle buluştuktan sonra gazetecilerin sorularını cevaplayan Kahraman Tazeoğlu, yazarlık öyküsünü anlatırken, karşılıksız bir aşk sonrası yazmaya başladığını ifade etti.


17 yaşında karşılıksız aşk sonrası içindeki yazma yeteneğini keşfettiğini anlatan Tazeoğlu, “Duygularımı kağıda dökmek amacıyla yazmaya başladım. Sonra benim derdimi yaşayan çok sayıda insanın varlığını fark ettim. Meğer bende de bir yazarlık varmış; onla tanışmış oldum. 17 yaşımda; yani 1980’li yıllardı. Şu an 50 yaşındayım, hala yazıyorum” diye konuştu.


Tazeoğlu, platonik bir aşık olmadığını, sevdiği kıza onu sevdiğini söylediğini ama onun kendisine bakarken aynı anda başka birine de baktığını ifade ederek, “Yıllar sonra öğrendim ki onunla evlenmiş. Şimdi ne yapar ne eder, hala evliler mi bilemem. Ama bir kitabımda onun için şöyle dedim: ‘Ve bir şair bıraktın geride; ekmeğini aşktan çıkaran.’ Tanınan bir yazar olduğumda da bana hiç ulaşmadı. Ama onu bir kez görmeyi çok isterdim” dedi.


Kitaplarının çok satılmasının nedenini “samimiyete” bağlayan Tazeoğlu, insanların samimi duyguları çok özlediğini vurguladı. Kitaplarının içinde herkesin kendisini bulduğunu dile getiren yazar Tazeoğlu, “Okuyucular, ‘bu adamın satırları beni anlatıyor’ diyor. İnsan kendini bulduğu her şeyi sahiplenir. Bu yüzden kitaplarım çok satılıyor” şeklinde konuştu.


Sanatın toplum için olmasından yana olduğunun altını çizen Kahraman Tazeoğlu, Türkiye’de okur sayısının az ve kitapların az satmasından yakındı. Toplumun çok küçük bir kesimi olan yüzde 2’sinin kitap okuduğunu belirten Kahraman Tazeoğlu, son dönemlerde artan kitap fuarları ve imza günleri ile okur sayısının halen az da olsa geçmişe nazaran arttığını görmenin sevindirici bir tablo olduğunu bildirdi.


Uzun yıllar yazarlığı radyoculukla beraber yürüttüğünü ancak 2017’nin Mart ayında radyoyu bıraktığını anlatan Tazeoğlu, “Şu anda yazarlıkla yoluma devam ediyorum. Çünkü radyo biraz engelliyordu; daha çok imza günlerinde sevenlerimle buluşmaya ve kitap yazmaya öncelik veriyorum” dedi.


Aşkın tarifini “Aşk sanmaktır” ifadesiyle özetleyen Tazeoğlu, aşkla sevgi arasındaki farkı şöyle anlattı:


“Lokomotif olan sevgidir. Aşk sadece o büyük birlikteliği başlatır. Arabanın ilk çalışmasını sağlaması gibi bujinin attığı kıvılcımdır. Aşk da böyledir. İki insan arasında başlayan, ateşlenen ilişkinin ilk kıvılcımı atar ve geriye çekilir, yerini sevgiye bırakır. Aslında sevgi kavramının içi daha fazla doldurur; ama aşk daha güçlüdür.”


Aile çevresinden birçoğunun yazarlığından haberinin olmadığını belirten Tazeoğlu, şöyle devam etti:


“Sülalemden birçoğunun yazar olduğumdan haberi yoktur. Çünkü bir insanı en son ailesi ve yakınları keşfeder. Bu söylediğim tüm ünlüler için geçerlidir. Tanınmış kişilerin ünlülüğünü en son kabul eden ve değerlendiren yakın çevresidir. Mesela benim kardeşlerim hiçbir kitabımı okumamıştır” dedi.


Her kitabını ayrı bir heyecanla okurlarına sunduğunu anlatan Tazeoğlu, sırada daha önce evine giren hırsız tarafından çalınan Bukre 2’nin olduğunu anımsattı. Okurlarına Bukre 2 ’nin müjdesini veren Kahraman Tazeoğlu, şunları söyledi:


“Evime hırsız girdi, bilgisayarlarımı çaldı. Üzerinde çalıştığım Bukre 2 kitabım da gitti. Daha sonra hırsız haberlerde görüntülerini izleyince bana ‘bilgisayarınızı sattım’ diye mail attı. Aslında bilgisayarımı çalan hırsız da okurummuş. Ama madde bağımlısı olduğum için babam beni evden attı. En kısa zamanda bilgisayarınızı geri getirip, karakola teslim olacağım’ dedi. Ancak hırsız bilgisayarımı geri getirmeyince şimdi Bukre 2’yi tekrar yazıyorum.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.