YEREL HABERLER - 26 Ocak 2016 Salı 18:01

Empürme Fasulyesi Değer Kazanmaya Başladı

A
A
A
Empürme Fasulyesi Değer Kazanmaya Başladı

Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı tarafından Ekim 2015 itibariyle faaliyetlerine başlayan Yöresel Değerler Mali Destek Programıyla beraber, yöresel değerlerin geliştirilmesine yönelik olarak desteklenen projelerden bir tanesi de Karabük Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından yürütülen “Yerel Tat, Empürmeye Değer Kat” isimli projesi oldu. Proje kapsamında Empürme fasulyesine dikkat çekilerek, tarımsal faaliyetlere ilginin artırılması sağlanıyor.
Karabük’e has yerel bir tat olan ’Empürme Fasulyesi’ yıllar önce Tandır köyünden başlayıp Mehterler, Ortaca, Davutlar, Üçbaş hattı ile Keltepe köylerinde, ayrıca Yeşilköy, Öğlebeli, Kılavuzlar hattında, kısacası il genelinde yetiştiriciliği yoğun olarak yapılan ürünler arasındayken, günümüzde yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldı.Her yıl Temmuz ayından Eylül ayı sonuna kadar yeşil veya kuru olarak üretilen ’Empürme Fasulyesi’, yetiştirildiği köyün adıyla, Tandır Empürmesi, Aktaş Empürmesi gibi isimler altında pazarlanabiliyor. Yine kış tüketiminde kullanılmak üzere konserve veya derin dondurucularda muhafaza etmek için tercih edilen fasulye çeşidi ’Empürme’dir. Empürme fasulyesinin yanında halk dilinde farklı isimler verilen yerel fasulye çeşitleri de sadece birkaç üretici tarafından üretiliyor.
Proje kapsamında, Karabük’te yetiştiriciliği giderek azalmakta olan yöresel değer, ’Empürme Fasulye’ çeşidinin daha fazla üretici tarafından yetiştirilmesi, tüketicilere yerel çeşit tüketme bilincinin aşılanması ve yerel çeşitlerin böylece nesilden nesile aktarılması hedefleniyor. Bu amaç doğrultusunda eğitim verilecek olan başta kadın ve genç çiftçiler olmak üzere 3 farklı köyden toplam 45 çiftçiye hem yerel çeşit yetiştirmenin önemi hem de iyi tarım tekniklerinin esasları, doğru ilaç kullanımı, ilaç kalıntısız yetiştiriciliğin önemi, sağlıklı ve güvenilir ürünler yetiştirme becerisi kazandırılması ve Zonguldak’ta bu konuda kamuoyu oluşturarak genel bir farkındalık oluşturulması amacıyla 4 ay boyunca 108 saat eğitim verilmesi hedefleniyor. İlgili eğitimler başlarken, genciyle yaşlısıyla geniş bir kitlenin tarımsal faaliyetleri benimsemesi ve özendirilmesi sağlanıyor.
17 Eylül 2015 tarihinde Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı ve Karabük Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü arasında imzalanan destek sözleşmesi ile başlayan proje kapsamında yöresel ürünlerden olan Empürme fasulyesinin geliştirilmesi alanındaki faaliyetler 18 Mart 2016 tarihinde sona erecek ve sürdürülebilirlik çalışmaları kapsamında bölge değerleri arasında yer almaya devam edecek.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.