YEREL HABERLER - 13 Ocak 2015 Salı 18:07

Milletvekili Kahveci'den ‘VİP Torpil' Açıklaması

A
A
A
Milletvekili Kahveci'den ‘VİP Torpil' Açıklaması

AK Parti Karabük Milletvekili Osman Kahveci, yeğenlerini işe soktuğu iddialarını dile getiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç’un açıklamalarına cevap verdi.
Milletvekili Osman Kahveci, bazı basın ve yayın organlarında ‘VIP Torpil’ listesi adı altında bazı milletvekilleri ve Bakanlarla birlikte şahsımın da siyasi nüfuzumu kullanarak bazı yakınlarımı kanunsuz ve usulsüz yoldan devlet memuriyetine geçirdiğime dair ithamlar yer almıştır. Bahsi geçen kişilerin hiçbirisinin göreve başlamaları benim milletvekili olduğum dönemde gerçekleşmemiştir” dedi.
Kahveci, “oğlum Rıdvan Kahveci, Endüstri Yüksek Mühendisi olup, Yıldız Teknik Üniversitesini derece ile bitirmiş ve ardından İstanbul Teknik Üniversitesinde Endüstri Mühendisliği bölümünde yüksek lisansını tamamlamıştır. Halen Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Yönetim Organizasyon bölümünde İngilizce doktorasına devam etmektedir. Kendisi 2003 yılında Türk Telekomünikasyon A.Ş tarafından açılan uzman yardımcılığı sınavına KPSS ve KPDS (yabancı dil) puanı ile başvurmuş, ayrıca yapılan yazılı ve sözlü sınavların ardından Uzman Yardımcısı olarak işe başlamıştır.Dolayısıyla nüfuz kullanarak memuriyete başlatılması gibi bir durum söz konusu değildir. Türk Telekom’un özelleştirilmesi sonrasında, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na geçmiş ve bu Kurumda İletişim Uzmanı olarak çalışmakta iken yaklaşık bir yıl önce Üst Kurul Kararı ile Daire Başkanlığına ataması yapılmıştır. Daire Başkanlığına atanmak için gerekli şart 10 yıllık kamu hizmetidir. Kendisinin yaklaşık 12 yıllık kamu hizmeti bulunmaktadır. Söz konusu atama Kurumun kendi iç işleyişi içinde gerçekleşmiş bir işlemdir. Yeğenim Bilal Kahveci’nin memuriyete girişi yeni olmayıp, yaklaşık 8 yıl önce Pendik Belediyesinde memuriyete başlamıştır. Kendisi Makine Resim ve Konstrüksiyon mezunu olup, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın talebi ile Kurum değişikliği yaparak tekniker kadrosuna atanmıştır. Bunların hiçbirisi benim milletvekili olduğum dönemde gerçekleşmemiştir. Sezgin Kahveci, birinci derecede yakınım olmayıp, iddia edildiği gibi Pendik Belediyesinde memur olarak işe başlaması gibi bir durum söz konusu değildir. Kendisi geçici orman işçisi olarak çalışmakta iken, 2007 yılında yaklaşık 120 bin geçici kamu işçisinin işçi kadrosuna geçirilmesi uygulaması çerçevesinde diğer işçilerle birlikte işçi kadrosuna geçmiştir.İddia edildiği gibi istisnai kadrodan memur kadrosuna atanmamıştır. Bu da gerçek dışı bir haber olup, bu olay da aynı şekilde benim milletvekili olduğum dönemde gerçekleşmemiştir. Gelinim Zeynep Kahveci, Fen Edebiyat Fakültesi İstatistik bölümü mezunu olup yine benim milletvekili olmamdan önce, 2009 yılında TBMM’ye müracaatı ile 4C’li olarak işe başlamıştır. TBMM’deki 4C’li kadrolar istisnai kadro olmayıp, istisnai kadrodan devlet memuriyetine geçirilmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Özetle, iddia edilenlerin hiçbirisi gerçeği yansıtmamakta olup, kanunsuz ve usulsüz herhangi bir işlemden de bahsedilemez.Yine vurgulamam gerekir ki, bu olayların hiçbirisi benim milletvekili olduğum dönemde gerçekleşmemiş olup, siyasi nüfuzumu kullanmam gibi bir durum da söz konusu değildir” ifadelerine yer verdi.
Milletvekili Osman Kahveci, açıklamasında ayrıca, “Seçim sürecine girmekte olduğumuz bu dönemde, algı yönetimi ile Hükümetimizi ve Partimizi yıpratma amaçlı yapılan bu tür yanlış haberlerin kimler tarafından ne maksatlı yapıldığı herkesin malumlarıdır. Bu tip iftiralar ve karalamalar bizi inandığımız davadan ve devlet içindeki illegal yapılanmalarla mücadelemizden vazgeçiremeyecektir” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da çöl tozları hayatı olumsuz etkiliyor Türkiye’ye Afrika Üzerinden gelen çöl tozları ve sıcak hava dalgası yaşlı ve çocukları etkiliyor. Çocuklar ve yaşlılar çok daha fazla etkilenirken, uzmanlar maskesiz dışarı çıkılmaması, pencereleri kapalı tutma konusunda uyarılarda bulundu. Yunanistan’ın başkenti Atina’yı turuncuya boyadı. Türkiye’de etkisini çöl tozları İstanbul’da da hayatı olumsuz etkiliyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Türkiye’de de etkili olan toz taşınımı ile ilgili uyarılarda bulundu. Libya üzerinden gelen çöl tozu Yunanistan’da gökyüzü kızıla bürünmesine neden olmuştu. Tekirdağ üzerinden Türkiye’ye giriş yaparak yurdun batı kesimini etkisi altına alan çöl tozunun etkisinin İstanbul’da 3 gün daha süreceği tahmin ediliyor. “Sağlık açısından çok zararlı” Birkaç sene önce yoğun olarak çöl tozlarının geldiğini hatırladığını ifade eden Mustafa Baran, “ Sabah kalktığımızda arabalarımızın üzeri görünmez oluyordu. Sağlık açısından çok zararlı olduğunu biliyorum. Gelince evden çıkmayacağız herhalde. Kesinlikle maske takılması gerekiyor. Sadece çöl tozları ile alakalı değil günlük hayatımızın içinde insanların yoğun olduğu yerlerde takılması gerekiyor. Ben etkilenmedim ama etkilenen dostlarımız oldu” diye konuştu. “Misafirliğe gelenler nefes alamıyorlar geri dönüyorlar” Sahilde bisikleti ile gezerken çöl tozlarından etkilendiğinin belirten Fahrettin Güden, “Ben her sabah bisiklet ile 50 kilometre yol yaparım. Akşam eve gittiğim zaman saçlarım toz içerisinde olur. İçki ve sigara kullanmadığım için öksürük problemim yok ama benim hanımımda var. Anadolu tarafından buraya misafirliğe gelenler nefes alamıyorlar geri dönüyorlar. Kızımın arabalarının üzeri bembeyaz oluyordu. İstanbul’un kirliliği çok kötü” dedi. “Sildikten sonra bende merak ettim ne olduğunu” Çöl tozlarının ne olduğunu bilmediğini ifade eden Halil Hayırlıoğlu, “Arabaların üzerinde sapsarı toz olduğunu gördüm. Ne olduğunu bilmiyorum. Arabanın üzerinde sildikten sonra bende merak ettim ne olduğunu. Benimde oldukça dikkatimi çekti” diyerek sözlerini tamamladı. “Herkesi etkiliyor, bazen nefes alırken bile zorlanıyorsun” Ailesi ile birlikte sahilde gezdiklerini çocuğunun çöl tozlarından etkilendiğini söyleyen Naim Uludağ, “Arabanın üzerinde kolaca belli oluyor. Her yıl oluyor alıştık artık. Beni fazla etkilemiyor ama çocukları etkiliyor. Çocuklarımın burnu tıkanıyor. Burnundan nefes alamıyor, ağzından alıyor. İkisini de etkiliyor zor bur durum. Kimse maske ile dışarı çıkmak istemez. Herkesi etkiliyor, bazen nefes alırken bile zorlanıyorsun” dedi.
Antalya Prof. Dr. İbrahim Şahin: "Genç nüfusta obezite ve diyabet hastalığı artıyor" TEMD Araştırma Sekreteri Prof. Dr. İbrahim Şahin, obezitenin basite indirgenmeyecek kadar zor bir hastalık olduğuna işaret ederek, "Gençlerimiz şişmanlıyor, 15-20 yaş grubu arasında obezite ve diyabet hastalığı çok artıyor. O yaşlarda eskiden Tip 2 diyabet görmezdik, artık o yaşlarda görmeye başladık" ifadelerine yer verdi. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD) Araştırma Sekreteri Prof. Dr. İbrahim Şahin, Antalya’da katıldığı 45. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kongresi’nde obezitenin nedenlerini ve tedavi yöntemlerini aktardı. Obeziteyi tanımlayan Şahin, Türkiye’nin obezite sıralamasında Avrupa’da birinci olduğunu açıkladı. Türkiye, obezite sıralamasında Avrupa’da birinci Prof. Dr. İbrahim Şahin, şöyle konuştu: "Obezite, basit bir irade eksikliği değil. Obezite, yağ dokusunun normalden fazla olması, sağlığımızı etkileyecek kadar fazla olması ile karakterize olan bir hastalık. Çünkü, yağ dokusu arttığında bununla ilgili birçok hastalık artıyor. Bunun sonucunda, bizim hem yaşam süremizi kısıtlıyor, hem birçok hastalığa neden oluyor. Sağlıksız, yanlış beslendiğimiz için artıyor, ayrıca bunu bir hastalık olarak görmeyip basite almamız nedeniyle oluyor. Psikolojik, metabolik, hormonal, bazı ilaçlara bağlı farklı nedenleri de var. Türkiye’nin, obezite sıralamasında neden Avrupa’da birinci olduğuna gelecek olursak, şehirleşmenin artması, sağlıksız beslenme daha önemli rol oynuyor, dünyada ekmek tüketiminde en yüksek ülkelerden bir tanesiyiz. Sebze tüketimimiz az, spor açısından herhangi bir düzenli egzersiz yapma alışkanlığımız çok az. Bu da bizi Avrupa’da birinci hale getiriyor." "Gençlerimiz şişmanlıyor" Prof. Dr. İbrahim Şahin, genç nüfusta da obezitenin artışına vurgu yaparak, tedavi yöntemlerini anlattı. Şahin, "Gençlerimiz şişmanlıyor, 15-20 yaş grubu arasında obezite ve diyabet hastalığı çok artıyor. O yaşlarda eskiden Tip 2 diyabet görmezdik, artık o yaşlarda görmeye başladık. Altta yatan bir nedeni var mı, sadece yanlış beslenmeden mi kaynaklanıyor. Bunun değerlendirilmesi lazım. Önce tespit etmek gerekiyor. Çözümü çok faktörlü; beslenme açısından diyetisyene başvurmak gerekiyor, profesyonel hoca kontrolünde mutlaka spor yapılmalı, gerekirse ilaç tedavisinin endokrin kontrolünde olması lazım" dedi. Zayıflama iğnesi, doktor kontrolünde yapılmalı Birçok mecrada tanıtımı yapılan zayıflama iğneleri hakkında da değerlendirmede bulunan Prof. Dr. İbrahim Şahin, tüm tedavi yöntemlerinin doktor kontrolü altında uygulanması gerektiğinin altını çizdi. Şahin, "Son birkaç yıldır, yeni ilaç isimleri duyuyoruz. Zayıflama iğneleri diye de geçiyor. Bunları kullanmadan önce belirli koşullar var, örneğin pankreas bezine bakılması gerekiyor. Safra taşı gibi bazı durumların kontrol altında olması lazım. Endokrin olarak, öncelikle bu ilacı kullanıp kullanmayacağının değerlendirilmesi gerekiyor. Çünkü faydadan çok zarar verir. Yine son yıllarda cerrahi tedaviler var. Bunların birçoğu bakanlık ve sağlık otoriterleri tarafından kabul edildi. Uygun kişiye uygun zamanda yapılırsa, sonrasında da takipleri iyi yapılırsa uygulanabilir" diye konuştu.
Ankara Başkent Gençlik Meclisi’nden “Ah Tiyatro Vah Tiyatro” oyunu Ankara Kent Konseyi Başkent Gençlik Meclisi Kent Sahne Ekibi’nin “Ah Tiyatro Vah Tiyatro” adlı oyunu başkentlilerle buluştu. Müzikal komediye 7’den 70’e başkentliler yoğun ilgi gösterdi. Gençlik Parkı Tiyatro Salonu’nda sahnelenen müzikal oyunu Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Kent Konseyi Kale Meclisi Başkanı Şevket Bülent Yahnici, Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Ceren Anadol ile çok sayıda seyirci izledi. Ankara Kent Konseyi Gençlik Meclisi Başkanı Halil Ecer yaptığı konuşmada, “Başkent Gençlik Meclisi tarafından geliştirilen tamamen gönüllü bir topluluk olan Kent Sahne Ekibi’nin aylardır emek verdiği ve çalışarak ortaya koyduğu oyunu burada sergileyeceğiz. Gençlerin karar alma mekanizmasına dâhil olması hem de Ankara’nın gençlik başkenti olması için birikimlerimizi kullanmak istiyoruz. Bugün Ah Tiyatro Vah Tiyatro oyununu izledik. Hem tiyatro emekçilerine bir saygı hem de gençler ve yetişkinler arasında diyaloğun geliştirilmesini hedefliyoruz” ifadelerini kullandı. Oyunu izleyen İsa Fidan, “3 yıl önce Gençlik Meclisi ile tanıştım. Gençlerin bu paydada söz sahibi olması önemli. Bu akşamki oyunda arkadaşlarımız oynadı. Sanata, kültüre önem vermemiz gerekiyor. Heyecanlıyım, bunca zamandır biriktirilen emeğin karşılığını izledik” ifadesini kullandı. Nisa Geredelioğlu ise, “İki yıldır tiyatro ekibini takip ediyorum. Özverili çalışmalarını bekliyorduk. Oyunu keyifle izledik ve heyecanlıyız burada olmaktan” dedi.