GENEL - 06 Mart 2018 Salı 17:54

Karaman’da “1. Çevre Çalıştayı”

A
A
A
Karaman’da “1. Çevre Çalıştayı”

Karaman’da 4 gün sürecek olan 1.

Karaman’da 4 gün sürecek olan 1. Çevre Çalıştayı açılış töreniyle başladı.


Program, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Türkmen Hacıhaliloğlu’nun yaptığı sunum ile başladı. Sunumun ardından Karaman Belediye Başkanı Ertuğrul Çalışkan bir konuşma yaptı.


Belediye Başkanı Ertuğrul Çalışkan, “Çevresel atıklar ülkelerin teknolojisinin, sanayisinin gelişimiyle birlikte farklılık kazanıyor. Bununla birlikte şehirlerinde bu farklılıklara adaptasyonu olması için bütün kurumların hep birlikte çalışması gerektiğini düşünüyorum. Şöyle bakarsak aslında şehirde canlı bir insan vücudu gibidir. Bunun oluşturduğu sıkıntılar problemler tek taraftan değil çözümlenecek bir konu değildir. Şehrin bütünü tamamı tüm kurum ve kuruluşlarıyla birlikte şehrin yenilik vizyonu içerisinde yer alacak. Hangi kurum olursa olsun birlikte hareket edilecek bir yapının oluşması gerekir. İlgili kurumlara ilettiğimiz konumun çözümü için takip etmemiz gerekir. Çözümü sağlayabilecek unsurlar oluşturmak içinde elimizi hepimizin taşın altına koymamız gerekiyor. Bunları oluşturamadığımız zaman toplantılarda toplanır, konuşur gideriz. Ondan sonra adı çalıştay olur. Bir kitapçık bastırılır, kurumlara gönderilir, içinden üzerine düşenleri alsın, üzerine düşmeyenler almasın isteyen yapsın, isteyen yapmasın gibi bir durum ortaya çıkar. Bu böyle olmaması gerekir diye düşünüyorum. Karaman Belediyesi olarak ne yaptınız derseniz baktığınız ve konuştuğunuz zaman sosyal medya ve basında da eleştiriliyoruz. Görevsiz belediye gibi. Şunu iyi bilmek gerekir. Herkesin bir görev tarafı vardır. Herkesin bir alanı vardır. Konuşmaktan çok daha çok icraata geçmek, bu işleri yapıp takip etmekten geçer. Belediye olarak birçok çalışmanın içerisinde yer aldık. Atık su tesislerinin yapılması için projesi çalışması başlayacak. Bu konuda da ortaklığımız devam edecek. Yaşanan problem ve sıkıntıların ne olduğunu tek tek bilmemiz gerekir. Karşılaştığımız sorunların hangi alanlara kaydığını görmemiz gerekir. Aynı sorunlarla yola devam edeceğimiz zaman daha önce karşılaştığımız sorunları çözecek projeler üretmemiz gerekiyor. Belediyeler Altyapı Birliği olarak bu sistemin içerisinde devam etmesi gerekiyor. Bu birlik yıllardır Belediyenin bünyesinde faaliyet göstermişti. Şimdi şehrin tamamını kapsayan bir birliktir. Şuanda siz orada hep elektrik üretiyor, hemde 4 milyon civarında para kazanan bir yer haline getirdik. Orayı daha aktif hale getirebiliriz. Kapasitesi arttığında yeni bir depolama sistemi oluşturmamız gerekecek. Organize Sanayi Bölgesi’nin de kapasitesinin artmasıyla birlikte atık miktarı, şekli ve kimyasal değerleri değişiyor. Şuanda Çevre Şehircilik Bakanlığıyla birlikte Sanayi Bakanlığı arasında görüşmeler var. Biran önce hızlı bir noktaya getirmemiz gerekiyor. Bakanlıklar arasındaki organizasyonu sağlarsak bu süreç daha hızlı bir şekilde ilerler. Atık üstüne çalışalım. Düzenli depolama üzerine çalışalım. Organize sanayiyi çalışalım. İçme suyu arıtma tesisiyle ilgili olarak DSİ Bölge Müdürümüze soruyoruz bize tarih vermekten kaçınıyor. Niye kaçınıyor tarihi biz kendisinden alıyoruz. Verdiği tarihte gerçekleşmezse toplumu yanıltan eksik bilgi veren biz oluyoruz. Bu çalıştayın şehir için bir avantaj olduğunu düşünüyorum. Bu çalıştayın daha faydalı hale getirilmesi için toplumun tüm kesimlerinin eğitilmesi gerekir. Şehrin menfaatine kim bir şey koymak istiyorsa bizim kapılarımız sonuna kadar açıktır. Biz üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. Ama bu işin içine özel sektörü katmadığımız sürece bir sonuca varamayız. Şehrimizde uzun yıllardır iki vakfımız atık depolama konusunda çalışmalar yürütüyor. Bizimde onlara şehir olarak yardımcı olmamız gerekiyor. Şehrimizin gücünün ve varlığının maalesef biz farkında değiliz. Zenginliklerimizin, avantajlarımızın farkına varırsak şehrimiz çok daha hızlı gelişir” dedi.



"Çevrenin korunması öncelikli amacımızdır"


Karaman Valisi Fahri Meral de, Karaman ili ile çevre il ile ilgili konuları konuşmak istediklerini belirterek, "İlimiz çevre konularından ilki atık su arıtma tesisleri, katı atıklar, içme suyu, hava kirliliği ve sıvı atıklar konularında ilimiz genelinde yapılması gerekenler, yaşanan sorunlar ve çözüm yollarının araştırılacağı Karaman il izci çalış tayıyla beraber karar verilmiştir. Çevrenin korunması öncelikli amacımızdır. İlimizdeki katı atık ünitelerini mevcut durumu, ünitelerin kapasitesi, teknolojik durumlarıyla ile çevre ekonomi ilişkisiyle bu ünitelerin katkısı istişare edilecektir. Atık üreticilerinin de attıktan etkilendiği somut bir gerçektir. Atık üreticilerinin bu atıkların bertaraf ile sorumlu olduklarının vurgulanması gerekmektedir. Bir tarafta atıkların kontrol altına alınması diğer taraftan yeniden ekonomiye kazandırılması istihdam ve ekonomiyi doğrudan etkilemektedir. Çevre ve şehircilik bakanlığımızla sürekli kontrol edilerek yeni stratejiler belirlenmektedir sağlıklı stratejilerin sağlıklı veriler ile oluşturulması mümkündür. Bu nedenle mevcut teolojilerin ilimizdeki atık yönetim ünitelerine entegrasyonu gerekirse rehabilitasyonu atığın ekonomiye katkısını arttırdığı gibi çevre kirletilmeden birbirini takip eden atık zincirleri ile süreklilik oluşturulması mümkündür. Katı atıkların depolanmasında ilimiz belli bir noktaya gelmiştir. Ancak asıl olan bunların depolanması değil bunların tekrar ekonomiye dönüştürülmesi ve dönüşüm sürecinin de başlatılması bu atıklardan ekonomiye kazandırılması burada asıl ilimizin çevre ile ilgili olan fotoğrafını çekmek. Katı atık tek başına ele alınmaz. İçme suyu da bununla bağlantılıdır. Barajımız yapıldı İlimize içme suyu verilecek ama ibralı barajının da korunması ile sağlıklı bir içme suyuna ulaşmamız mümkün. Bu atıkların içme suyuna zarar vererek bütün kirliliklerin ve kanalizasyon atıklarının önlenmesi gerekiyor. 5 başlık altında düzenlemeye çalıştığımız İlimizin öncelikli çevre konuları ile ilgili sıfır adet projesi oluşturulacaktır. Cumhurbaşkanımızın eşi önderliğinde başlamıştır bu proje. İlimiz açısından baktığımızda çok iyi bir yolda ilerliyoruz. İki tane kuruluşumuz bu atıkları topluyor biz istiyoruz ki karamanda bu sistem oluşturulan ve duyarlı sağlıklı bir çevreye ulaşmış olalım. Cumaya kadar çalışmamız sürecek Cuma günü çevre şehircilik bakanımız ilimize teşrif edecekler ve toplantı gerçekleştirilecekler. Çevre hep birlikte sonuca varabileceğimiz bir ortam. Konteynerlerin düzenli bir şekilde kullanılması gerekmektedir. Piknik ve mesire alanlarımızın toplumsal bir duyarlılık ile ele almamız gerekmektedir. Piknik yapıtımız zaman olduğumuz yere atıkları bırakıyoruz halbuki çöp konteyneri atma duyarlılığını yapmamız gerekiyor. Çevre kirliliği, çevremizde ki doğal güzelliklerinde kaybetmemize neden oluyor. Karaman tarıma dayalı bir gıda şehridir İlk on beş içerisinde birçok ürünümüz var. Karaman üretiyor ve gerçekten çalışıyor. Su karaman için en önemli kaynağımız bu yüzden suyumuzun her damlasını sağlıklı kullanmalıyız. Bu söylediğim konu hem içme suyu hem de sulama için geçerli. Sulanabilir tarım arazisi son yıllarda %30 sulanabilir hale geldi. Barajlarımızı ve göletlerimizi çok iyi ve dikkatli kullanmamız gerekmektedir. Ermenek barajımızda faaliyete geçti. Cennetten bir köşe haline geldi. Barajımızı her türlü atıklardan korumamız gerekiyor. Arıtmasını yaparak bu hedefe ulaşmamız gerekiyor. Temiz çevre uygar toplum anlayışının da bir sonucu. Temiz çevre sağlıklı bir toplumun oluşmasını sağlar. Düzenli, sağlıklı ve insan odaklı yaşanabilir bir kent oluşturulması çerçevesinde içerisindeyiz” dedi.


Yapılan konuşmaların ardından 1. Çevre Çalıştayı’nın ilk gün toplantısı yapılmış oldu. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Toplantı Salonunda gerçekleşen toplantıya, Karaman Valisi Fahri Meral, Karaman Belediye Başkanı Ertuğrul Çalışkan, DSİ Konya Bölge Müdürü Birol Çınar, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Akgül, ilçe kaymakamları, daire müdürleri, ilçe ve belde belediye başkanları ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.