YEREL HABERLER - 28 Mayıs 2017 Pazar 09:22

Kars’ta Azerbaycan Cumhuriyeti’nin 99. kuruluş yıldönümü

A
A
A
Kars’ta Azerbaycan Cumhuriyeti’nin 99. kuruluş yıldönümü

Azerbaycan Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 99.

Azerbaycan Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 99. yıldönümü dolayısıyla Azerbaycan Kars Başkonsolosluğu’nca resepsiyon düzenlendi.


Azerbaycan Kars Başkonsolosluğu’nca düzenlenen resepsiyonda, Başkonsolos Nuru Guliyev ve Eşi Ayda Guliyev, protokol mensupları ve davetlileri birlikte kapıda karşıladı.


Kafkas Üniversitesi Prof. Dr. Nihat Bayşu Konukevi’nde gerçekleştirilen resepsiyonda Türkiye ve Azerbaycan milli marşları birlikte söylendi.


Azerbaycan Kars Başkonsolosu Nuri Guliyev gecede yaptığı konuşmada, Türkiye ile Azerbaycan dostluk ve kardeşliğinin önemine vurgu yaparak, Türkiye’nin Demokratik Azerbaycan Cumhuriyetini tanıyan ilk ülke olduğunu hatırlattı.


Azerbaycan’ın bağımsızlığına 25 yıl önce kavuştuğunu belirten Guliyev, 1918 yılında kurulan ilk Müslüman Demokratik Cumhuriyet’in, Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti olduğunu, bu Cumhuriyet’in 28 Mayıs 1918 tarihinde kurulmasına rağmen ancak 2 yıl yaşadığını söyledi.


Cumhuriyet’in kurulmasından yaklaşık 2 yıl sonra Sovyetlerin 11. Kızıl Ordusu tarafından işgal edildiğini ifade eden Guliyev, “İşgalin ardından ülkemiz yıllarca Sovyetler Birliğinin üyesi olmak mecburiyetinde kaldı. Ama Allah’a şükürler olsun ki 1991 yılında bağımcılığımıza kavuştuk. Bugüne kadar 26 yıldır bu bağımsızlık ile yaşıyoruz. Ve bu bağımsızlığımız ebedi olacak. Ulu Önderimiz Haydar Aliyev’in dediği gibi bağımsızlığı kazanmak çok önemlidir ama onu korumak daha çetin ve mesuliyetlidir. İnşallah ve bizden sonraki nesillerde bu bağımsızlığı koruyacak, gelecek nesillere bu emaneti korumaya devam edecek ve devletimizi bir ömür sonsuza kadar yaşatacak. Bugün halen sıcak savaş olmasa da bir savaş dönemini yaşamamıza rağmen Azerbaycan ciddi bir inkişaf yolundadır. Ve bildiğiniz gibi Müslüman devletlerinin idman yarışları 22 Mayıs’ta yapıldı. Azerbaycan yine öz gücünü ve imkanlarını sergilemiş oldu. Azerbaycan toleranslı ve bütün dinlere açık olduğunu ve bütün dinlerin Azerbaycan’da yaşadığını dünyaya göstermiş oldu. Bu arada bir bilgi de vermiş olayım ki o idman olaylarında Müslüman devletler arasındaki Türkiye ile birlikte Azerbaycan’ın ne kadar başarılı olduğunu ortaya koymuş oldu” dedi.


Başkonsolos Guliyev’in ardından konuşan Kars Valisi Rahmi Doğan da, 1900’lü yıllarda bulunduğumuz coğrafyanın çok karışık olduğunu hatırlatarak, 1914 tarihinde başlayan 1. Dünya Harbi ve peşinden gelen bir dağınıklıkla Türkiye ve Azerbaycan’ın oldukça etkilendiğini kaydetti.


O yıllarda Kars’ta da Cenub-i Garb-i Kafkas Hükümeti adı altında Kars, Ardahan ve Batum’u da içerisine alan bir Cumhuriyet kurulmuş olduğunu ifade eden Vali Doğan, “Ve bu Cumhuriyet de, aynı Azerbaycan Cumhuriyeti gibi çok kısa bir süre yaşadı. Daha sonra benzerlik Ermeni işgali adı altında ve 1920’li yıllarda Kazım Karabekir Paşa’nın Kars’ı tekrar almasıyla bu işgal sona erdi. İşte meşhur söz Merhum Haydar Aliyev’in dediği gibi “Tek Millet İki Devlet”. Elbette ki biz her zaman Azerbaycan’la birlikteyiz. Uluslararası arenada da birlikteyiz. Askeri açıdan birlikteyiz. Diplomasi açısından birlikteyiz. Sosyal açıdan da birlikteyiz. Azerbaycan ile her zaman birlik içerisinde de yaşamak istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tecrübelerinden, birikimlerinden, kaynaklarından Azerbaycan Cumhuriyeti’nin ve Türk vatandaşlarının faydalanmasından elbette ki memnuniyet duyuyoruz. Tabi 100 yıl Cumhuriyetler, Devletler tarihinde çok kısa bir süredir. O yüzden ben Azerbaycan Cumhuriyetinin nice yüzyıllar yaşamasını bu coğrafyada, bu topraklar da baki olmasını, Türk ve Azerilerin kardeş olarak bu coğrafyada yaşamasını temenni ediyorum. Azerbaycan Cumhuriyetinin 99’ncu kuruluş yılını kutluyorum. Bu nazik davetten dolayı da Sayın Başkonsolosumuza teşekkür ediyorum. Saygılar sunuyorum” diye konuştu.


Resepsiyonda, Nahçıvan Medeniyet ve Turizm Nazırlığının Ansanbılı müzik gurubu eşliğinde sanatçı Nazire Hanım’ın resepsiyon boyunca verdiği müzik ziyafeti davetlileri coşturdu. Geceye katılan protokol mensupları ve davetliler, Azerbaycan’ın 28 Mayıs Cumhuriyet Günü’nü doyasıya kutladılar.


Azerbaycan Cumhuriyeti’nin 28 Mayıs Cumhuriyet Günü kutlama resepsiyonuna; Kars Valisi Rahmi Doğan, eşi Gülizar Doğan, AK Parti Kars Milletvekili Selahattin Beyribey, Belediye Başkanı Murtaza Karaçanta, eşi Figen Karaçanta, Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Turan İnan, İl Jandarma Alay Komutanı Albay Serdar Güngör, Emniyet Müdürü Faruk Karaduman, Sarıkamış Kaymakamı Yusuf İzzet Karaman, AK Parti Kars İl Başkanı Adem Çalkın, Azerbaycan Iğdır Konsolosu Behdut Gadalı, daire müdürleri ve davetliler katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Rektör Çomaklı, YÖKAK Başkanı Kocabıçak ile İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Atay’ı ziyaret etti Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak ve Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay ile bir araya geldi. Başkent Ankara’da gerçekleşen ve kalite süreçlerinden sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Atilla Keskin’in de yer aldığı ziyaretler kapsamında Rektör Çomaklı, ilk ziyaretini YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak’a gerçekleştirdi. Rektör Çomaklı, Atatürk Üniversitesinin rol modeli olan ve birçok üniversitenin de örnek aldığı Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projesi hakkında Prof. Dr. Kocabıçak ile bilgi paylaşımında bulundu. Rektör Çomaklı: “Kalite Yolculuğunda Atılması Gereken Tüm Adımları Atıyoruz” Atatürk Üniversitesinin eğitim-öğretim, araştırma ve idari faaliyetlerinin kalite standartlarını yükseltmek adına yapılması gereken tüm çalışmaları dikkatle yerine getirdiklerini aktaran Çomaklı, hayatın pek çok alanında olduğu gibi yükseköğretimin farklı parametrelerinde de çeşitli değişimler yaşandığını söyledi. Araştırma, eğitim-öğretim ve idari faaliyetler başta olmak üzere, yaşanan her değişimin kalite standartlarının da yükseldiğini kaydeden Çomaklı: “Üniversite olarak alana dair yaşanan her değişime titizlikle uymaya gayret gösteriyor ve bu manada atılması gereken tüm adımları atıyoruz” dedi. Bu ve benzeri ziyaretleri sık sık gerçekleştirdiklerini, yapılan görüşmelerin de kurumsal faaliyetlerin son durumunu istişare etme açısından önemli olduğunu aktaran Rektör Çomaklı: “Aynı zamanda bir Araştırma üniversitesi de olan Üniversitemizi en ileri seviyelere taşıma kararlılığı içerisinde çalışmalarımıza temel değerlerimizle ve stratejik hedeflerimizle uyumlu olarak devam ediyoruz. Huzur, güven ve başarıyla tüm paydaşlarımızın kurumsal ilkeler ışığında memnuniyet, aidiyet ve bağlılık duygularını geliştirmeye odaklanmış bir kalite kültürü anlayışı ile çıktığımız kalite yolculuğunda bizlere destek olan YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocabıçak’a ve tüm YÖKAK ailesine teşekkür ediyor, çalışmalarında kolaylıklar diliyorum” diye konuştu. Başkan Kocabıçak: “Atatürk Üniversitesi Önemli Bir İlerleme Kaydetti” YÖKAK’ın kurulduğu günden bugüne Türkiye’deki yükseköğretim sisteminin belli bir noktaya gelmesine büyük katkı sağladığını, kendilerinin de göreve geldikten sonra bu misyonu yerine getirmek amacıyla yoğun gayret gösterdiklerini aktaran Başkan Kocabıçak ise misafirlerine yükseköğretimi etkileyen süreçler, Kalite Kurulunun çalışma alanları ve değerlendirme yöntemleriyle ilgili bilgiler verdi. Prof. Dr. Kocabıçak: “Üniversitelerin kalite standartlarını yükseltmek için yeni politikalar geliştirerek hayata geçiriyoruz. Sürekli iyileşme ve gelişme bilinciyle yürüttüğümüz çalışmalarımızın Üniversitelerimizi ulusal ve uluslararası düzeyde daha üst seviyelere taşıyacağına inanıyorum. Atatürk Üniversitesi de yapmış olduğu atılımlar ve uygulamaya geçirdiği dönüşüm süreçleri ile önemli bir ilerleme kaydetti. Bu düşüncelerle Rektör Çomaklı’ya nazik ziyareti için teşekkür ediyor, şahsı nezdinde Atatürk Üniversitesi ailesine başarı dileklerimi iletiyorum” dedi. “Kariyer Fuarı, Öğrenci ile Sektör Arasında Köprü Görevi Görüyor” YÖKAK ziyaretinin ardından Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisine konuk olan Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Başkan Doç. Dr. Salim Atay ile bir araya geldi. Kurulduğu günden itibaren İnsan Kaynakları Ofisi ile yakın ilişkiler içerisinde olduklarına dikkat çeken Rektör Çomaklı, özellikle Atatürk Üniversitesi bünyesinde üç kez düzenlenen Bölgesel Kariyer Fuarlarının öğrenciler ile sektör temsilcilerini buluşturma noktasında önemli bir başarı yakaladığını söyledi. Birçok öğrencinin mezun olduktan sonra bu fuarlar aracılığıyla kurdukları bağlantılar ile iş sahibi olduğunu belirten Rektör Çomaklı, böylesine bir imkânın oluşmasına vesile olan İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay’a teşekkür etti. Başkan Atay: “Atatürk Üniversitesi, Önemli Statüleri Elde Etti” Atatürk Üniversitesinin başta bulunduğu şehir olmak üzere bölgesi ve ülke yükseköğretimi açısından kıymeti ölçülmez bir değere sahip olduğunu vurgulayan Başkan Atay ise Doğu Anadolu Bölgesini kapsayan ve her yıl düzenli olarak gerçekleştirilen Kariyer Fuarının geniş bir kitleye ulaşmasında emeği geçen herkesi yürekten kutladığını söyledi. Bu doğrultuda Atatürk Üniversitesinin “Öğrencilerin En Memnun Olduğu Kariyer Fuarı” ünvanının da sahibi olduğunu hatırlatan Atay: “Öğrencilerin kariyer yolculuklarında onları yalnız bırakmayan ve mezuniyet sonrasında dahi yanlarında olan, hem Araştırma Üniversitesi statüsüne kavuşan hem de kalite sürecine yoğun katkı sunan Atatürk Üniversitesinin bu başarı sürecinin mimari Rektör Çomaklı’ya tüm emek ve gayretleri için teşekkür ediyor, kendisine ve üniversite ailesine çalışmalarında kolaylıklar diliyorum” dedi.
Ordu Sudan bedava elektrik: Fatura 3’te bir düştü Ordu’da yaşayan, Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Meslek Yüksekokulu Elektrik Bölümü’nden mezun emekli imam Ahmet Ergin, dere kenarına hurda malzemeleri de kullanarak kurduğu sistem ile evinin elektrik ihtiyacının büyük bir kısmını bedava karşılıyor. Altınordu ilçesi Kayabaşı Mahallesi’nde ikamet eden 72 yaşındaki emekli imam Ahmet Ergin, 2002 yılında emekli olduktan sonra hobi olarak başladığı elektronik işler ile uğraşısını ilerletti. KTÜ Meslek Yüksekokulu Elektrik Bölümü’nden mezun olan Ergin, elektrik faturalarını düşürmek hedefiyle evinin yaklaşık 150 metre uzağında bulunan dereye bir sistem kurmak için çalışmalara başladı. Sistemi 10 yıldır sorunsuz kullanıyor, faturalar 3’te bir düştü Yaptığı araştırmaların yanı sıra, elektrik mühendislerden de bilgiler alan Ergin, az bir suyu olan derenin kenarına yaklaşık 10 yıl önce elektrik üreten sistemi kurdu. Aralarında, hurdalıktan aldığı ve kullanılmış olan malzemeleri birleştiren Ergin, kurduğu sistem ile elektrik faturalarını 3’te bir oranına kadar düşürdü. “İnsanlar bana olmaz dedi ama elektrik üretimini başardım” Ergin, emekli olduktan sonra evinin yakındaki dereyi kullanarak, elektrik üretimi yapmaya karar verdiğini söyledi. Bu konuda mühendislere de danıştığını ancak olumlu yanıtlar alamadığını ifade eden Ergin, ‘olmaz’ diyenlere rağmen çabalamayı bırakmadığını belirtti. Ergin, “Gördüm ki 500 devirde 2 kw elektrik üretiliyormuş, Alternatör aldım ve bunu çarklara bağladım, bu sayede 750-800 watt elektrik ürettim. Bununla kullanabildiğim kadar 10-15 tane lamba bağladım ve kullanıyorum” diye konuştu. “800 watta kadar olan eşyaları çalıştırıyor” “Tesisatta suyum 50’lik boruyu dolduruyor, 200 metreden geliyor ve 37 metre yükseklikten basıyor. Daha yüksek olsa bir bu kadar da elektrik üreteceğime inanıyorum” diyen Ergin, “Bu haliyle yaklaşık 800 watt üretiyorum. Bu şekilde 800 watt üzerinde olan eşyaları, örneğin elektrik şofbeni çalıştırmaz ancak buzdolabı, soğutucu, televizyon ve lambaları çalıştırıyor” ifadelerine yer verdi. Parçaların hepsi hurdadan, elektrik faturası 3’te 1 oranda düştü Ergin, yaklaşık 10 yıldır elektrik faturalarının 3’te 1 oranda düştüğünü belirterek, “Sabaha kadar da her yer yanıyor. Ben bu kadar az bile olsa dere yakınında suyu olan herkese bu sistemi tavsiye ederim. İnsanlar devletimiz üretecek diye beklemesinler. Kanuni yönden ise 500 wattan aşağısı serbest, insanlara da bu konuda yardımcı olmak isterim. Kimi zaman gelenler oldu, kurmak için bilgi aldılar. Dere ile benim evin arası 150 metre, çoğu parçayı da hurda ve kullanılmış olarak temin ettim. Yani orada kullanılmamış parça yoktur” şeklinde konuştu.