GENEL - 02 Aralık 2016 Cuma 16:11

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya: 15 Aralık’ta açılış yapılacak hale gelecek

A
A
A
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya: 15 Aralık’ta açılış yapılacak hale gelecek

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya, Ilgaz Tüneli’ni ziyaret etti. Ilgaz Tüneli’nin 15 Temmuz’da istiklal ve istikbalin temsili olduğunu belirten Kaya, tünelin 15 Aralık’ta açılışı yapılacak hale geldiğini söyledi.
AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya, Kastamonu’da bir otelde düzenlenecek olan AK Parti Yerel Yönetimler Kastamonu 3. Bölge Toplantısı öncesinde şehre gelerek Ilgaz Tüneli’nde incelemelerde bulundu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya, Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş, Karayolları 15. Bölge Müdürü Hüsamettin Özendi ve Ilgaz 15 Temmuz İstiklal Tüneli Proje Müdürü İnşaat Mühendisi Ömer Fettahoğlu ile birlikte Ilgaz Tüneli’nde incelemelerde bulundu. Ilgaz Tüneli hakkında yetkililerden detaylı bilgiler alan Kaya, Başbakan Binali Yıldırım’ın 15 Temmuz gecesi Ilgaz Tüneli’ne sığındığını belirterek, “Türkiye’deki kalkışma hadisesinin olduğu zamanda gerek açıklamalarının yapıldığı gerekse olayların takibinin yapıldığı önemli noktada sıkıntıların yaşandığı ve kendisinin temelini attığı aynı zamanda kendisinin korumasını yaptığı Ilgaz Tüneli’ndeyiz. Allah izin verirse 15 Temmuz gecesinin ardından 5 ay gibi bir süre sonra yani 15 Aralık’ta hizmete açılmış olacak. Ben, ülkemiz ve milletimiz adına hayırlı olmasını temenni ediyorum. Ilgaz Tüneli, resmi bir açıklama olmamasına rağmen küçük bir çatışmanın da yaşanmış olduğu bir yer. Başbakanımıza karşı küçük bir çatışma yaşandı. Ilgaz Tüneli, gerek Sinop’tan gerekse Ankara’dan gelerek Kastamonu’ya veya Çankırı’ya varmak isteyenler ciddi anlamda ızdırap yaşadığı bir yerdi. Bu tünel, nasip olursa bu ızdıraba son verecek bir tünel. 5,5 kilometrelik bir tünel, yaklaşık 4,5 yılda bitirilmiş muhteşem bir eserdir. Ilgaz Tüneli, Kuzey ve Güney aksındaki yeni yolunda önemli kilometre taşını oluşturuyor. Yani Karadeniz’den, İnebolu’dan Antalya’ya inecek olan güzergahın üzerinde bulunuyoruz şuanda. Bu ülkenin ekonomisini tartışmaya açanlar için bence önemli bir cevap Ilgaz Tüneli’dir. Nasip olursa 15 Aralık gibi Ilgaz Tüneli açılacak hale geliyor, 20 Aralık’ta Avrasya Tüneli’nin açılışı yapılacak. Türkiye ekonomisini merak edenler için de aslında iyi bir cevaptır bu tünellerin açılması. Tünelin hayırlı olmasını temenni ediyorum” dedi.
15 Temmuz gecesi kendisinin de Sakarya’dan Ankara’ya meclise geçtiğini belirten Kaya, “Meclis bombalanırken oradaydık. Benim için burası çok daha farklı bir anlam ifade ediyor. Yaklaşık 4 ay önce yaşadığımız ve ülkemizde en büyük ihanetin acı dramlarının yaşandığı ve 250’ye yakın insanımızın şehit olduğu olayları bize hatırlatan önemli kilometre taşlarından birisidir. Boğaz Köprüsü ne kadar önemli ve anlamlıysa, meclis ne kadar önemli ve anlamlıysa bence Ilgaz Tüneli de o kadar önemli ve anlamlıdır. Kastamonu, tarihi boyunca, Çanakkale’de, 93 bin şehit vermiş ama aynı zamanda bu ülkenin istikbaline ve istiklalinin değişimine de şahitlik eden bir şehirdir” diye konuştu.

“Başbakanımız, 15 Temmuz gecesi temelini attığı Ilgaz Tüneli’ne sığındı”
Başbakan Binali Yıldırım tarafından temeli atılan Ilgaz Tüneli’ne 15 Temmuz gecesi Başbakan Binali Yıldırım’ın sığındığını ve süreci buradan takip ettiğini söyleyen Kaya, “Başbakanımız Binali Yıldırım beyin uçakların tacizinden korunmak için Ankara’ya geçerken güzergahını değiştirmiş ve bu güzergahı kullandı. Hem yerinin belli olmaması hem de süreci yönetmek için malum darbe girişiminde birinci hedef Cumhurbaşkanımız, ikinci hedef ise Başbakanımız ve Genelkurmay Başkanımızdı. Genelkurmay Başkanı’na karşı süreçte başlangıçta belki başarılı oldular. Cumhurbaşkanı ve Başbakanda Allah göstermesin belki başarılı olsalardı belki sonuç almış olacaklardı. Cenab-ı Allah’ın lütfü, Cumhurbaşkanımızın dirayeti ve Başbakanımızın ilk açıklaması ile bertaraf edildi. Oysa burası çatışmadan daha önce belki darbeye karşı duruşun yönetildiği küçük bir merkez aslında. Çok anlamlı bir yer. Burada bildiğimiz kadarıyla ya da bilmediğimiz kadarıyla tünelin giriş ve çıkışında bir çatışmada yaşandı. Ama sağ salim Başbakanımız buradan Ankara’ya geçtiler. Kısa bir süre önce temelini attığı ve inşaatına şahitlik yaptığı Ilgaz Tüneli, aynı zamanda Başbakanımız için hayatının en önemli bir dönemecinde kendisine korunma ya da sığınak olmuştur. Bu yüzden Ilgaz Tüneli’nin adı 15 Temmuz İstiklal Tüneli olarak değiştirilmiştir. Ayrıca İstiklal’in yanına İstikbal de yazılsa daha hoş ve doğru olur diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“15 Temmuz kalkışması başarılı olsaydı Avrupa mutlu olurdu”
Avrupa’nın bazı parlamentolarında terör örgütü PKK ile ilgili insanların bayrak açtığını ve toplantılar düzenlendiğini belirten Kaya, “Bunun bize acı verdiğini ifade edelim. Avrupa’daki dostlarımızın bu tavırları bizleri üzüyor. Şu anda PKK terör örgütü yaklaşık 30 bine yakın kanlı bir hesaplaşma ile bir şeyler yapmaya çalışıyor. Elhamdülillah ülkemizin birliğine ve beraberliğine en ufak bir halel gelmediği gibi sonuç alma noktasına gittik. Eğer 15 Temmuz’un bir şekliyle bu ülkenin kaderini etkileyecek bir olumsuzluk olsaydı Avrupa’daki dostları da herhalde onları da mutlu edecekti bilmiyorum. Biz 15 Temmuz’u unutmayız, unutturmayacağız. 15 Temmuz bizim siyasi tarihimize kara bir leke olarak ama aynı zamanda millet tarihine de onurlu bir gün olarak geçmiştir. Rabbim hayırlara vesile eylesin” ifadelerini kullandı.

“AK Parti ve MHP’nin mutabakatı sonrası yeni anayasa için imza toplanmaya başlandı”
AK Parti’nin ve MHP’nin yeni anayasada mutabakat kalması sonrası yeni anayasa çalışmalarının başladığını ve imzaların toplandığını açıklayan Kaya, şöyle konuştu:
“Türkiye, koalisyonlardan çok çekmiş bir ülkedir. Gerek ekonomik büyümeler, gerek istikbale baktığımız zaman bu ülkenin kaderine hep olumsuz etkileyen bir yapısı var. Hatırlarsanız Ahmet Necdet Sezer, en büyük destekçisi olan Bülent Ecevit’e küçük bir anayasa kitapçığının attığının erkesi gün bu ülke kaosa gitmiştir. Koalisyonların yapamadığını koalisyon olmadan bu ülkenin kaderiyle ilgili Yenikapı’da hem CHP hem MHP hem de AK Parti bir duruş ortaya koydu ve geleceğini inşa etmek adına. Şimdi hiç koalisyon yok iken ama bu ülkenin geleceğiyle ilgili çok önemli bir adım atılıyor. AK Parti ve MHP, anayasa metninde en azından bazı maddelerde mutabakat sağladılar ve bu süreç başlamış oldu. Allah hayırlısını eylesin. Dün imzaya açıldı ben de imzamı attım. Dolayısıyla Türkiye’nin kaderinde artık güçlü ve istikrarlı bir ülke yönetimine doğru ilerliyoruz. Bizim ülkemizde yerel yönetimlerin başarısı, seçtiğimiz insanların beceri ve kabiliyetiyle bugüne kadar tartışıldı. Yaklaşık 1960 yılından beri böyle tartışıldı. Seçtiğimiz insan 5 yıl boyunca kalıyordu. Şimdi güçlü bir hükümet ve geleceği planlama noktasında en ufak bir tereddüdü olmayan hükümet olduğunda ki öyle olacak yani bu Cumhurbaşkanlığı sistemi artık yeni şekliyle ifade edelim yani anayasa değişikliğiyle ifade edelim. Güçlü bir hükümet, güçlü bir yerel yönetim bunun altını çizerek söylüyorum. Bu ülke hem şehirleri bakımından hem de ülke bakımından çok daha hızlı kalkınacak bir döneme girdi. Cumhurbaşkanımız, dün ifade etti, büyükşehirlerin yapısını da değiştirerek onları da daha birlik ve beraberlik içerisinde belki bir kısmıyla şehir yasasıyla daha güçlendirecek bir noktaya taşıdığımızda artık şehirlerimiz daha yaşanabilir daha müreffeh ve daha rekabet edilebilir güçlü bir noktaya gelecektir. Yeni anayasa, güçlü ve istikrarlı bir ekonomik olarak büyüyen ülke aynı zamanda güçlü ve istikrarlı güçlü büyümeye müthiş destek veren şehirleri beraberinde getiriyor.”

“Yeni büyükşehirler gündemimizde, üzerinde çalışıyoruz”
Basın mensuplarının Türkiye’ye yeni 37 büyükşehir geleceği noktasında haberlerin yayınlandığının hatırlatılması üzerine Kaya, bunun Türkiye’de uzun yıllardır konuşulan bir konu olduğunu belirterek, şunları kaydetti: “Türkiye’de şehirlerin parçalı yapısının getirdiği sorun olarak konuşuluyor. Malatya’da bir toplantıda Malatya Büyükşehir Belediyesinin şehirde yaptıklarını başkanımızdan dinledik. Malatya Büyükşehir Belediyesine 10 kilometre çapında bir daire çizdiğinizde 12 belediye bulunuyor. Bu küçük belediyelerimiz, belde belediyelerimiz 10 bin veya 20 bin nüfuslu belediyelerimiz, verdikleri kararların her birinin birbirinden kopuk ve şehrin bütününe hitap eden kararlar değil. Çarpık yapılaşmanın olduğu, disiplinli bir altyapının yapılamadığı ve atık suyun, katı ağın, içme suyu gibi planlamaların bozuk olduğu bir yapı gördük. 2014’te Malatya, büyükşehir oldu. Şimdi Malatya’ya gidip bir bakın. İki yılda Malatya’nın büyükşehir olarak demiyorum bütün şehir olarak şehrin topyekun ayağa kalktığını görmüş olursunuz. Şu anda bu tartışılıyor. 30 büyükşehir dışında 51 vilayetimizde neler olması gerektiği uzun yıllardır tartışma konusudur. Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği husus önemlidir. İl belediyelerimizin daha güçlü bir noktaya gelmesi, diğer belediyelerimize temel altyapı dediğimiz içme suyu, katı atık, atık su ve şehir planlaması gibi bir bütünlük olması şehirlerin geleceği açısından önemlidir. Bu çalışma yıllardır var ama yakın zamanda hayata geçecek diye ümit ediyorum.”

“Ilgaz Tüneli, Karadeniz’i Akdeniz’e bağlayacak”
Ilgaz Tüneli’nin açılmasıyla birlikte Karadeniz’i Akdeniz’e bağlayacağını söyleyen Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş ise, “Ilgaz Tüneli, bizim Kastamonu ve Çankırı olarak hayalimizdi. Hayalimizi gerçekleştirmiş olduk. Ilgaz Tüneli ihale edildiğinde oturup ağlayasım gelmişti Kastamonu tabiriyle. Şimdi gerçekten burada tüneli gördüğümüzde ağlayasımız geliyor. Böyle bir hizmetin Kastamonu’ya kazandırılmış olmasından gerçekten halkımız ve milletimiz açısından büyük önem taşıyor. Ilgaz Tünelimiz, Türkiye’de en büyük tünellerden bir tanesi oluyor. Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” dedi.
Ilgaz Tüneli’nin devamında Kırık Barajı projesinin gündemde olduğunu hatırlatan Başkan Babaş, şöyle konuştu: “Bu tünelinde yine 255 metre uzunluğunda viyadük olacak. 3 kilometresi tünel olmak üzere 19 bin 700 metre de yeni yolumuz olacak. Başbakanımız ve Bakanımız, Kastamonu ziyaretlerinde bunun müjdesini bizlere verdi. Şu anda çalışmalar sürüyor, ihale aşamasına geldi. Kısa zamanda yol ve tünel ihalesini gerçekleştirip bu yolunda hizmete açılması için çalışmalar sürecek. Kastamonu, hızla gelişmeye devam ediyor. Bu yatırımlar önümüzdeki günlerde de devam edecek. Büyük yatırımları artık Kastamonu’ya kazandırmaya başladık. Bu gördüğümüz yatırımlar Kastamonu’ya son 10 yılda kazandırıldı. Kastamonu’nun ulaşım noktasında çok büyük sorunları bulunuyordu. Ilgaz Dağını aşamıyorduk. Kastamonu’yu geliştiremiyorduk. Ama şimdi gördüğünüz gibi Kastamonu gittikçe gelişiyor. Güzel de bir havalimanımız bulunuyor. Uçak seferlerimizi havalimanından devam ediyor. Hem Ilgaz Tüneli hem de havalimanı ile ulaşımdaki sorunlarımızı giderek çözmeye çalışıyoruz. Kastamonu, coğrafya olarak büyük bir şehir. Denizden bağlantısı olan bir şehir. 170 kilometre sahil şeridi bulunuyor. İnebolu Limanı özelleştirildiği ve yüklenici firma İnebolu Limanının geliştirilmesi için çalışmalarına başladı. İnebolu Limanı da tamamlandıktan sonra her yönüyle Kastamonu, ulaşımdaki problemlerini çözmüş ve gelişmesine devam eden bir şehir haline gelmiş olacak.”
Kaya, Ilgaz Tüneli ziyaretinin ardından kent merkezine geçerek çeşitli ziyaretlerde bulunacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Yaylada kadın cesedi bulunmasına ilişkin bir kişi tutuklandı Sakarya’nın Sapanca ilçesindeki Soğucak Yaylası’nda 27 yaşındaki kadının ölü bulunmasına ilişkin gözaltına alınan 3 kişiden biri tutuklandı. 21 Nisan günü Soğucak Yaylası girişinde bulunan kulübenin yakında meydana gelen olayda, bitki toplamaya gelen bir vatandaş, yerde hareketsiz yatan kadını görünce durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. Olay yerine sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Bölgeye gelen ekipler, kadının hayatını kaybettiğini belirledi. Yapılan incelemeler neticesinde Betül Kurt (27) olduğu tespit edilen kadının Serdivan ilçesinde ikamet ettiği öğrenildi. Kurt’un vücudunda herhangi bir kesici ve delici bir yara görülmediğini tespit eden ekipler, kadının cenazesini Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Korucuk Ön Otopsi Merkezine kaldırdı. Hususa ilişkin inceleme başlatan ekipler, Kurt’un yaylaya 1’i kadın, 3 arkadaşıyla birlikte gittiğini belirledi. Yapılan çalışma çerçevesinde 3 kişi gözaltına alınırken uyuşturucu kullanmaktan suç kayıtları olduğu da öğrenildi. Şahıslar jandarmada merkezinde, yaylada uyuşturucu kullandıklarını, aralarında çıkan tartışma sonrasında Betül Kurt’un yanlarından ayrıldıklarını, ölümüne ilişkin alakaları olmadıklarını ve arkadaşları Kurt’un öldüğünü sonradan duyduklarını ifade ettikleri öğrenildi. Jandarmadaki işlemleri sonrasında adliyeye sevk edilen kişilerden B.D.(31) isimli kadın tutuklanırken iki erkek şahıs adli kontrolle serbest bırakıldı.
Antalya Alanya’da duvara asılı cezalı otomobile teklif yağıyor ANTALYA (İHA) – Antalya’nın Alanya ilçesinde yaşayan vatandaşın yaptığı trafik kazası sonrası ceza olarak yaşadığı evin duvarına astığı otomobil, yaklaşık 3 aydır aynı şekilde duruyor. Çevreden geçen vatandaşlar asılı halde duran aracı ilk kez gördüklerini belirtirken, araç sahibi ise otomobil için çok sayıda teklif geldiğini ancak satmayı düşünmediğini söyledi. Sugözü Mahallesi’ndeki iki katlı apartmanda yaşayan Mehmet Aydın (47) isimli vatandaş, yaklaşık 3 ay önce kazaya karışan otomobilini ceza olarak evinin duvarına astı. Otomobil, vinç yardımıyla ön bölgesinden yukarı bakacak şekilde duvara asılı halde sergileniyor. Fileyle etrafının kapatıldığı aracın ilginç görüntüsü çevredeki vatandaşların ilgisini çekiyor. Aracın asılı olduğu sokaktan geçen bazı vatandaşlar ise gördükleri manzaraya anlam veremiyor. “Ben böyle bir şeyi ilk kez gördüm” Aracın asılı olduğu evin sokağından geçen Muzaffer Süs isimli bir vatandaş, aracın o halini gördüğünde şaşırdığını belirtti. Süs, hayatında ilk kez asılı bir araçla karşılaştığını dile getirerek, “Ben de arabayla ilgilenen birisi olduğum için arabayı böyle görünce dikkatimi çekti. Düzeltme amaçlı mı hobi amaçlı mı ne için astığını ben de öğrenmek istiyorum, merak ediyorum. Ben böyle bir şeyi ilk kez gördüm. Ben o kadar araba işi içindeyim, arabanın bu şekilde ikinci kata kadar asıldığını ilk kez görüyorum” diye konuştu. “1 milyon euro versen arabayı vermem dedim” Zaman zaman duvarda asılı olan aracın ses sistemini açarak müzik dinleyen Mehmet Aydın ise yurt dışından aracı görmeye gelenlerin olduğunu ifade ederek, “Gelen giden çok. İran, Irak, Almanya’dan fotoğraf çekilmeye geliyorlar. İzmir’den buraya yaklaşık 300 araba geldi. Gelip bakıyorlar, hoşlarına gidiyor. Arabayı sat diyorlar, satmam diyorum. 1 milyon euro versen arabayı vermem dedim. Çünkü dursun burada, ben ona ders vereceğim. En az 2 yıl kalacak ama uzayabilir. Uzama şansı yüzde 80. Çocuklar istiyor, anne babası getiriyor onları. Çok gelen var. Milletin dikkatini çekiyor. Niye astın diyorlar” dedi.
Van Van’da, sözde ’Ermeni Soykırımı Anma Günü’ programlarına tepki Van Küresünniler Tarih ve Kültür Araştırma Derneği ve Oğuz Çepni Federasyonu Doğu Anadolu Bölge Başkanlığı, sözde "Ermeni Soykırımı Anma Günü" nedeniyle düzenlenen programlara tepki gösterdi. Ermenilerin Van’da yaptığı katliamlarda hayatını kaybedenlerin anısına yapılan Zeve Şehitliğini ziyaret eden Küresünniler Tarih ve Kültür Araştırma Derneği ve Oğuz Çepni Federasyonu Doğu Anadolu Bölge Başkanlığı üyeleri, daha sonra dernekte açıklama yaptı. Burada kalabalık adına açıklamayı okuyan Küresünniler Tarih ve Kültür Araştırma Derneği Başkan Yardımcısı Selim Kenan, bir dönem ‘Sadıkayi Milli’ unvanıyla anılan ama daha sonrasında katliamları ile tanınan Ermeni topluluğunun sözde Ermeni soykırımını anarak her yıl 24 Nisan’da anma programları gerçekleştirdiğini hatırlattı. Kenan, “Topraklarımızda yaşadıkları dönemde silahlı ve örgütlü bir şekilde halkı kin ve nefrete sürükleyerek yaptıkları katliamları unutmadık, unutmayacağız. Ayrıca Hınçak ve Taşnak gibi hain örgüt yapılanmaları yetmezmiş gibi topraklarımızda iç karışıklık çıkarmak adına diğer etnik grupları da Osmanlıya karşı kışkırtmalarını tarih kara harflerle yazmıştır” dedi. Ermenilerin emperyalist güçlerin desteklerini alarak bölgede bir devlet kurma hayaliyle yıllarca komşuluk ve akrabalık ilişkileri geliştirdiği insanları hiç acımadan katlettiğini aktaran Kenan, “Bu topluluk karşısında, onlar gibi katliamcı olmayan ecdadımız, tehcir kararına mecbur kalarak, bu topluluğu tarih ve gelenek anlayışımıza yakışır şekilde sürgün etmiştir. Buna rağmen hakkına razı gelmeyen bu topluluk, bugün hala 24 Nisan tarihlerinde sözde Ermeni soykırımı yalanını tüm dünyaya anlatmaya devam etmektedir. Oysa katledilen binlerce şehidimizin acısı henüz yüreğimizdeyken, elleri kanlı bu topluluk yakın tarihimizde dahi Azerbaycan’da, Hocalı’da, Karabağ’da, Gence’de birçok şehidimizin kanına girmeye devam etmiştir. Bugünlerde dahi devam eden kazı çalışmalarında Ermenilerce katledilen şehitlerimizin cenazeleri bulunmakta iken, arşivler ve tarih gerçeklerinden kaçamayacak olan bu topluluk, kendi uydurdukları yalanlara kimseyi inandıramayacaktır. Biz Küresünniler olarak, bölgemizde ve Azerbaycan’da yapılan katliamları unutmadık, unutturmayacağız. Hangi dine ve ırka mensup olursa olsun zalimce katledilen her mazlumun yanında olacağımızı buradan haykırmak istiyoruz. Bütün zalimleri ve zalimliklerini lanetliyor ve ‘Zalimler için yaşasın cehennem’ diyor, bu vesileyle geçmişten günümüze kadar şehadete yürümüş tüm şehitlerimizi minnet ve rahmetle yad ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Tokat Reşadiye, kaplıca turizminde önemli bir merkez olacak Reşadiye Belediye Başkanı Ergül Ünal, ilçedeki kaplıca suyunun potansiyeline dikkat çekti. Ünal, “Reşadiye’yi turizmde farklı bir yere getireceğiz” dedi. Reşadiye Belediye Başkanı Ergül Ünal, ilçenin eşsiz doğal kaynaklarından biri olan kaplıca suyunun potansiyelini vurgulayarak, Reşadiye’nin turizmde önemli bir noktaya yükseltilmesi hedeflerini açıkladı. Başkan Ünal, İhlas Haber Ajansı’na yaptığı özel açıklamada, Reşadiye’nin Türkiye genelinde eşi benzeri bulunmayan bir kaplıca suyuna sahip olduğunu belirtti. “Suyumuz çok güzel ve kaynağı bol bir suya sahiptir” diyen Ünal, bugüne kadar Reşadiye’nin bu doğal kaynaktan yeterince faydalanamadığını düşündüğünü ifade etti. Seçim kampanyası sürecinde bu konuya sürekli olarak değindiklerini dile getiren Başkan Ünal, göreve geldikleri süre içinde hem kaplıca suyuna hem de daha önce yapılan termal otele önemli bir ağırlık vereceklerini vurguladı. "Kaplıca suyumuz ve termal otel başta olmak üzere Reşadiye’yi turizm noktasında farklı bir yere getirmeyi düşünüyoruz" diyen Ünal, ilçenin doğal güzellikleriyle öne çıkan bir coğrafyaya sahip olduğunu da ekledi. Ünal, ilçenin yaylaları, şelaleleri ve dağlarının çok güzel olduğunu belirterek, “Biz istiyoruz ki bu cennet toprakları ülke ve hatta yurt dışındaki herkesin görmesini sağlayalım. İlerleyen dönemde güzel projelerle ilçemizi tanıtacağız” şeklinde konuştu. Reşadiye’nin turizm potansiyelini harekete geçirmek için çalışmaların başladığını belirten Başkan Ünal, ilçenin bu doğal zenginliklerini daha geniş kitlelere tanıtmak için çeşitli projelerin hayata geçirileceğini ifade etti. Başkan Ünal, son olarak, Reşadiye’nin turizmde önemli bir destinasyon olması için ellerinden gelen gayreti göstereceklerini ve ilçenin bu alandaki potansiyelini en üst düzeye çıkarmak için çalışacaklarını sözlerine ekledi.