GENEL - 11 Kasım 2018 Pazar 11:19

(Özel) 2001 krizini fırsata dönüştürdü, şimdi siparişlere yetişemiyor

A
A
A
(Özel) 2001 krizini fırsata dönüştürdü, şimdi siparişlere yetişemiyor

Kastamonu’da 2001 yılında yaşanan ekonomik krizden dolayı çalıştığı fabrikadan çıkarılan Abidin Dilek, 1997 yılında eşinin canının sıkılmaması için aldığı örgü makinesi sayesinde iş yeri sahibi oldu.

Kastamonu’da 2001 yılında yaşanan ekonomik krizden dolayı çalıştığı fabrikadan çıkarılan Abidin Dilek, 1997 yılında eşinin canının sıkılmaması için aldığı örgü makinesi sayesinde iş yeri sahibi oldu. Abidin Dilek ile eşi Mahiye Dilek, birlikte çalışarak hem geleneksel el sanatını yaşatıyor hem de ev hanımlarına iş imkanı sağlıyorlar.


Kastamonu’da ikamet eden Abidin Dilek, özel sektörde çalıştığı dönemde eşinin de isteği üzerine 1997 yılında eve örgü makinesi aldı. Abidin Dilek’in eşi Mahiye Dilek, 4 sene boyunca eşine ve aile bütçesine destek amaçlı fanila dikti. 2001 krizinde işsiz kalan Abidin Dilek, eşiyle birlikte çalışmaya başladı. Milli Eğitim Bakanlığının geleneksel el sanatlarının yeniden yaşatılmasına yönelik Avrupa Birliğine sunduğu projeden de yararlanan Dilek çifti, bir dönem Türk Silahlı Kuvvetlerinin iç giyimi de olan Kastamonu fanilasını Avrupa’ya tanıttı. Dilek çifti, kurdukları iş yeri sayesinde 40 kişiye de istihdam sağlıyor.


2001 krizinde işsiz kaldıktan sonra eşi için evine aldığı örgü makinesi sayesinde iş yeri sahibi olan Abidin Dilek, “Kastamonu’ya 1990’da geldim İhsangazi’den. Özel sektörde çalıştım 2000 yılına kadar. 1997 yılından beri bu işi yapıyoruz. Kastamonu fanilası yaygın olduğundan dolayı 2001 yılında işten çıkarıldım, özel sektörde çalışıyordum. 2006 yılında kız meslek lisesi hocalarını Türkiye’ye yaydı Kültür Bakanlığı, kaybolmaya yüz tutmuş eserlerle ilgili 2009 yılında el sanatlarından yararlanılsın diye. Kastamonu’da da bizi tercih ettiler. 2010 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığından sanatçı kartlarımızı aldık eşimle beraber. 2012 yılında devlet vergi muafiyeti çıkardı. Biz burada Kastamonu fanilası yapıyoruz. Bu yüzde yüz pamuk soğukta sıcak tutar. Bunun en büyük özelliğinin ham maddesinin yüzde yüz pamuk olması lazım” dedi.



“Biz sanatımızı seviyoruz”


Eşi ile birlikte yapmış oldukları el sanatını özellikle Avrupa’ya sevdirdiklerini söyleyen Abidin Dilek, “El sanatından overlok ve makas kullanılmadan çalışmamız gerekir. Dikişleri, dantelleri. Biz sanatımızı seviyoruz, eşim ile beraber devam ediyoruz bu işe. Sanatla ayakta durulmaz diyorlarsa biz bunun bir örneğiyiz. Yaptığın işe sevmen başarılı olmanın en büyük özelliğinden bir tanesi. Sanat insana çok şey katar, çok şey öğretir. Biz bunu elimizden geldiği kadar hem Kastamonu, hem kendi açımızdan hem de sanatımızda en iyi noktalarda kendimizi geliştirdik. Bütün sanat yapan insanlar sanatkar, kanaatkar olan bir insandır. Kanaatkar olmak lazım” diye konuştu.



“Renkli ipliklerimizde kök boya kullanıyoruz”


Fanila iplik renklerinde kök boya kullandıklarını söyleyen Dilek, “Eğer hammaddesi pamuk değilse yüzde yüz katkı maddesi olursa olmaz. Hem teri çekmez hem ısıtmaz bu o yüzden hammaddesinin yüzde yüz pamuk olması gerekiyor. Dikiş ve işçiliğinde yapmak lazım bu uzun süre eskimeyen bir ürün. 10 sene kullanılabilir rahatça. Sıcak ortama girildiği zaman teri çektiğinden serin tutar vücudu, soğuk ortama girdiğin zamanda sıcak tutar. Şu anda bunlara dantel yapıyoruz. Hem iç giyim hem dış giyim olarak kullanılıyor. Renkli ipliklerimizde kök boya kullanıyoruz kimyasal değil naylon karışımı kesinlikle kullanmıyoruz. Şeker hastası gibi romatizma ağrılarına iyi geliyor. El sanatı kaplumbağa gibi ağır ilerler. Bizim yaptığımız meslek zor bir iş. Kolay bir iş değil. Biz zoru başarıyoruz” ifadelerini kullandı.



“Hem geleneksel el sanatımızı yaşatıyoruz hem de aile bütçesine katkıda bulunuyoruz”


Yaptıkları fanilalar ile hem el sanatını yaşattıklarını hem de aile bütçelerine katkı sağladıklarını belirten Mahiye Dilek ise, “Fanilalarımız yüzde yüz pamuk ipliğinden üretilmiş olup, vücuda herhangi bir zararı bulunmamaktadır. Tamamen pamuk olduğu için teri alır, kışın sıcak tutar. Renklerimiz kök boya ipten yapıldığı için herhangi bir alerjik etkeni yoktur. Burada hem geleneksel el sanatımızı yaşatıyoruz hem de ailelerin aile bütçesine katkıda bulunuyoruz. Çünkü bizim ördüğümüz her fanila dikiş işlemleri için dantel işlemleri için evlere gidip ev hanımlarının aile bütçelerine ek katkı sağlamaktayız” diye konuştu.



“O bana destek oldu, ben de ona destek oldum”


Eşi ile birlikte birbirlerine destek olduklarını anlatan Mahiye Dilek, şöyle konuştu:


“Biz her işi eşimle beraber yaptık. Zaten evlilikte öyledir. Yani evliliği bir elma olarak düşünün, bir tarafı zarar gördü mü bir tarafı fa yıpranır. O yüzden biz birbirimize destek olduk. O bana destek oldu, ben ona destek oldum. Bu şekilde birbirimize destek olarak hem sanatımızı yaşattık hem birbirimize destek olarak hayat mücadelemizi devam ettirdik.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Tunç, kendisine mektup yazan öğrenciyle görüntülü görüştü Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, göreve başladığında kendisine tebrik mektubu gönderen ilkokul öğrencisini görüntülü arayarak, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı. Ankara Şehit Erhan Ar İlkokulu 4/C sınıfı öğrencisi Melisa Nur Arslan, 8 Haziran’da Adalet Bakanı Tunç’a mektup göndererek, görevini tebrik etti. Tunç, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlamak için öğretmenin telefonundan Melisa Nur ile görüşmek istedi. "Türkiye yüzyılı sizin omuzlarınızda yükselecek" Melisa Nur ve sınıf arkadaşlarıyla görüntülü görüşen Bakan Tunç, öğrencilere iyi dersler diledi. Türkiye Yüzyılı’nın gelecek nesillerin ellerinde şekilleneceğini belirten Bakan Tunç, “Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramınızı şimdiden kutluyorum. Sizler bizim geleceğimizsiniz. Türkiye Yüzyılı’nı sizler inşa edeceksiniz. Sizin omuzlarınızda Türkiye yükselecek. Temellerini Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde bizler attık. Şimdi o temelin üzerine siz çocuklarımız, gençlerimiz dünyaya Türkiye Yüzyılı damgasını vuracaksınız. Bunu yapmak için de çok çalışmak gerekiyor. Öncelikle, okullarımızı en güzel şekilde bitirmemiz ve ailelerimize, vatanımıza, milletimize hayırlı birer evlat olarak yetişmemiz gerekiyor” diye konuştu. Küçük kızının da 5. sınıfta okuduğunu anlatan Bakan Tunç, Melisa Nur’a gelecekle ilgili hedeflerini sordu. Bakan Tunç, tüm öğrencilere derslerinde başarılar diledi. Adalet Bakanı Tunç’un aramasından büyük mutluluk duyan sınıf öğrencileri, hep bir ağızdan söyledikleri ”Sizi çok seviyoruz” sözleriyle Bakan Tunç’a veda ettiler.
Samsun Samsun’da 23 Nisan coşkusu 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 104. yılı Samsun’da coşkuyla kutlandı. İlkadım ilçesinde bulunan Mustafa Dağıstanlı Spor Salonu’nda düzenlenen etkinlik ilk olarak saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Akabinde bir konuşma yapan İl Milli Eğitim Müdürü Murat Ağar, "Sevgili çocuklar; Sizler bu ülkenin yarını, umudu, en büyük zenginliğisiniz. Geçmişten aldığınız güçle milletimizin geleceğini sizler şekillendireceksiniz. Dünyada çocuklara armağan edilen ilk ve tek bayramın sahibi olan siz değerli çocuklarımızın bu sorumluluğun bilinci ile hareket ederek çalışacağınıza, Cumhuriyetimizin temel değerlerine sahip çıkarak yaşatacağınıza, bugün yarın ve daima büyük ve önemli başarılara imza atacağınıza olan inancımız sonsuzdur. İyiliğin ve merhametin; sevginin ve saygının hâkim olduğu bir dünya ideali; birlikte hayal eden, birlikte çalışan, birlikte yorulan, üreten ama asla vazgeçmeyen evlatlarımızın sayesinde gerçekleşecektir" dedi. Akabinde yüzlerce kişinin katıldığı etkinliklerde şiirler okundu. Öğrenciler dans gösterileri yaptı. Minik öğrencilerin yaptığı gösteriler ilgiyle izlendi. Kutlamalara ayrıca Samsun Valisi Orhan Tavlı, Samsun Büyükşehir Belediyesi Başkanı Halit Doğan, Samsun Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Sabri Kılıç, Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanı Tuğamiral Ahmet Bahadır, kaymakamlar, il müdürleri, kurum amirleri, askeri erkan, vatandaşlar ve diğer protokol üyeleri katıldı.
İstanbul Büyükçekmece’de 23 Nisan 2 gün süren etkinlikler ile kutlandı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 104’üncü yıl dönümü Büyükçekmece’de 2 gün süren etkinlikler ile kutlandı. 104 yıl önce Türk milletinin iradesini temsil eden Birinci Büyük Millet Meclisi’nin açılışı ve Türk halkının tüm dünyaya egemenliği ilan ettiği gün olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı her yıl olduğu gibi bu yıl da büyük bir coşkuyla kutlandı. Büyükçekmece’de iki süren kutlamaların ilk gününde ilçenin 24 mahallesine yayılan etkinliklerde çocuklar Atatürk’ün kendilerine armağan ettiği bayramı gönüllerince kutladı. Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün’ün katılımıyla Kaymakamlık Meydanı’nda düzenlenen törende Büyükçekmeceli çocuklar tarafından Atatürk Anıtı’na çelenk takdim edildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Büyükçekmece Belediyesi’nce yaptırılan Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi Ulusal Bağımsızlık ve Kuruluş Müzesi’nde bir araya gelen Büyükçekmece Belediyesi Çocuk Meclisi tarafından bir oturum gerçekleştirildi. Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün’ün katılımıyla gerçekleşen oturumda konuşan Çocuk Meclisi Başkanı Gökmen Poyraz Gümüşay günün anlam ve önemine değinerek, dünyada tek olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kendilerine armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e teşekkür etti. Resmi törene katılım yoğun oldu Daha sonra belediye binasında Büyükçekmece Çocuk Meclisi’ni kabul eden Başkan Akgün, makamını Çocuk Meclisi Başkanı Gökmen Poyraz Gümüşay’a bıraktı. Büyükçekmece Kemal Sunal Amfi Tiyatro’da düzenlenen resmi törene katılım da yoğun oldu. Büyükçekmece Kaymakamı Ali İkram Tuna ile birlikte öğrencilerin gösterilerini izleyen Başkan Akgün, çocukların bayramlarını kutladı. Binlerce çocuk gönüllerince bayramlarını kutladı Büyükçekmece Belediyesi Kent Meydanı’nda düzenlenen kutlamalara ise binlerce çocuk aileleri ile birlikte katıldı. Büyükçekmece Belediyesi’nce düzenlenen kutlama etkinliklerine çocuklar kültür, sanat ve spor dallarında hünerlerini sergilerken miniklerde kendileri için hazırlanan istasyonlarda oyunlar oynadı. Halk oyunları, dans gösterileri ile gün boyu devam eden kutlama etkinliklerinin finalinde ise şarkıcı Ahmet Özhan Güven ve Ünal Tüzün çocuklar için birer konser verdi. “Mustafa Kemal Atatürk’ün dehası” Etkinlerde çocukları yalnız bırakmayan Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızın 104.yılını coşkuyla kutluyoruz. Arkamızda birinci meclis çok anlamlı bir bina, ilk defa Büyükçekmece’de, Türkiye’ de ilk defa Büyükçekmece’de birebir örneği yapıldı. Şimdi biraz sonra çocuklarımızla beraber içeriye, ilk meclis toplantısının Türkiye Büyük Millet meclisinin toplantısının yapıldığı salonda birebir yaşayacağız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk önce meclisi açıyor, sonra da Kurtuluş Savaşı’na başlıyorlar ve 29 Ekim 1923 de Kurtuluş Savaşı’ndan sonra Cumhuriyeti ilan ediyor. İşte 23 Nisan 1920 Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının en önemli sebebi Cumhuriyeti kurmak, vatanı kurtarmak. İşte Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dehalığı orada meclisi kuruyor, kurtuluş savaşının yol haritasını ondan sonra daha emin adımlarla belirliyor, çiziyor ve sonuçlar koymuş olduğu hedefe ulaşıyor 23 Nisan 1920, sonuçta 29 Ekim 1923 de Cumhuriyeti doğuruyor ve bu bayramı Gazi Mustafa Kemal Atatürk bütün dünya çocuklarına armağan ediyor. Bütün Dünya çocuklarının ama tabi ki bizim çocuklarımızın Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramı kutlu olsun.”