GENEL - 17 Nisan 2017 Pazartesi 10:08

(Özel haber) Sevgililer Gününe hediye alamayınca hurda metallerden eşine hediye yaptı

A
A
A
(Özel haber) Sevgililer Gününe hediye alamayınca hurda metallerden eşine hediye yaptı

Kastamonu’da sevgililer gününde parasızlık nedeniyle eşine istediği hediyeyi alamayan ve eşine verebileceği en güzel hediyenin sevgisi ve kalbi olduğunu düşünen Ahmet Yarıcı adlı demirci ustasının atık demirlerden eşine yaptığı biblo yeni ilham kaynağı oldu.

Kastamonu’da sevgililer gününde parasızlık nedeniyle eşine istediği hediyeyi alamayan ve eşine verebileceği en güzel hediyenin sevgisi ve kalbi olduğunu düşünen Ahmet Yarıcı adlı demirci ustasının atık demirlerden eşine yaptığı biblo yeni ilham kaynağı oldu. Yarıcı’nın eşi için atık metallerden yaptığı hediyeler zamanla hobi haline dönüştü.


Kastamonu’da boş zamanlarında hurdalıktan topladığı metalleri demir ustası, sanat eserine dönüştürüyor. Sevgililer gününde maddi imkansızlık nedeniyle eşine istediği hediyeyi alamayan ve ‘ne yapabilirim’ diye çok düşünen Yarıcı, büyük ilanı aşkların müzikli ortamlarda keman eşliğinde genelde yapıldığını kendisinin de böyle bir imkanının olmadığını, eşi için kendi kemancısını kendisinin yaptığını söyledi.


Kastamonu Belediyesinde görevli Ahmet Yarcı, boş zamanlarında hurdalıkları gezerek metal eşya topluyor. Topladığı bu metalleri arkadaşlarının atölyesinde veya evinde yaşadığı çevresindeki olaylardan esinlenerek hurda metallere anlam yüklüyor.


Hurda metallerden yaptığı bibloları tamamen atık malzemeler kullanarak yaptığını söyleyen Ahmet Yarcı, “Meslek olarak 11 yaşımdan bu tarafa demir doğramacı olarak çalışıyorum. 2000 yılında Kastamonu Belediyesinde göreve başladım. Belediyede de atölyede görev yaptım. Boş zamanlarımda boş oturmaktansa hurda demir parçalarını değerlendirerek küçük biblolar yapmayı seviyorum. Bunu severek yapıyorum. Zaten mesleğimde peygamber mesleklerinden bir tanesidir. Demircilik, kutsal bir meslektir. Mesleğimi severek yapıyorum. Rabbim izin verdiği müddetçe elimden geldiği kadar bu mesleği devam ettirmeye çalışacağım” dedi.


Boş zamanlarında vaktini değerlendirmek için hurdalıkları gezdiğini ifade eden Yarcı, “Arkadaşlarımın iş yerleri, dükkanları var, onları ziyaret ederim. Kullanabileceğim malzemeleri metal olsun, plastik olsun topluyorum. Gerektiği yerde paramla malzeme alıyorum. Bu şekilde boş zamanlarımı değerlendirmeye çalışıyorum” diye konuştu.


Yaptığı bibloları çevresinde yaşadıkları olaylardan da esinlenerek anlamlar yüklemeye çalıştığını aktaran Ahmet Yarcı, “Her kadın gibi eşimde hediye almasını sever. Sevgililer günü yaklaşmıştı. Ne yapabilirim diye düşünürken çok zengin olanlar, parası olanlar, mücevher veya değişik hediyeler alırken bizim böyle imkanımız olmuyor. Bende dedim ki kendi kendime emek vererek yapayım. Bende keman çalan ile önünde diz çökmüş kalplı birisini yapmayı düşündüm. Verebileceğim hediyenin de en güzelinin sevgim ve kalbim olabileceğini düşündüm. Bunun yanında emeğimin olduğunu düşündüm. Bende kalpli biblo ile keman çalan bibloyu yaptım. Büyük ilanı aşklar, sevgiler böyle müzikli ortamlarda keman eşliğinde genelde yapılır. Benimde o kadar param yoktu keman çalan birisini tutacak kadar. Bende kemancımı kendim yapayım dedim. Ben, eşimi çok seviyorum. Bunun içinde seven yüreğin anahtarı olarak kalbimin büyük bir anahtarını yaptım. Bende bunu kalbimin anahtarı olarak eşime takdim ettim. Sevgililer gününde böyle bir tatlı anımız olmuştum” şeklinde konuştu.


Ahmet Yarcı’nın eşi Sema Yarcı ise, “Hayatımda aldığım en güzel hediyeydi. Hepsi çok güzeldi benim için. Üstü güzel pahalı hediyeler almaktansa böyle değerli emek verilmiş bir hediye almak beni gerçekten çok mutlu etti. Eşime bu güzel hediyesi için tekrardan çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.



Alkol bağımlısı arkadaşının hurda metallerle durumunu anlattı


Alkol bağımlısı bir arkadaşının olduğunu anlatan Ahmet Yarcı, şunları söyledi: “Alkol bağımlısı bir arkadaşım vardı. Sürekli söylememize rağmen yanlış yolda olduğunu anlatmamıza rağmen içmeye devam ederdi. Ben, hep derdim bu işin sonu kötü olacak. Ya hasta olacaksın ya da hayatını kaybedeceksin. Elimizdeki hurda malzemeleri değerlendirip alkol bağımlısı arkadaşımın durumunu anlatmak istedim. Arkadaşımın son durumun seninde böyle olacak demeye getirdim. Bunu düşünerek yaptım.”


Diğer yaptığı biblolarda da Osman İmparatorluğunun savaşlarda kullandığı savaş malzemelerine dikkat çekmek olduğunu belirten Yarcı, “Bu bibloları yaparken düşündüğüm tek şey bu vatanın ne şekilde kazanıldığıdır. Bize bu vatan bedava verilmedi. Bu vatan için canlar ve bedeller ödendi. Bu bedeli öderken de savaş malzemeleri kullanıldı. Mancınık, ok, kılıç, top ve tabii ki at, o dönemlerin en büyük silahları bunlar oluyordu. Bu topraklarımız bunlarla kazanıldı. Bunu anlatmak istedim. Kılıç’ın ise sıradan bir kılıç olmasını istemedim. Adaleti ve cesaretiyle Hz. Ali’nin kılıcını örnek olarak yaptım. Topuda İstanbul’un fethinde kullandık. Bende ondan esinlenerek yaptım. Bu topun diğer özelliği de İstanbul’un fethi sırasında dökülen topların ana maddesi olan bakır, Küre ilçemizden gönderilmiştir. Böyle bir özelliği de var” dedi.


Kastamonu’nun iklim olarak büyük bir bölümünün tarıma elverişli olduğunu ifade eden Yarcı, şunları kaydetti: “Kastamonu, iklim olarak tarıma büyük bir bölümü elverişlidir. Bende bunu düşünerekten atık malzemelerle traktör yapayım dedim. Kastamonu’nun yüzde 80’nin üzerinde köylerimizde herkeste bulunan bir araçtır traktör. Bende bunu onları düşünerekten yaptım, elimdeki malzemeleri ona göre değerlendirdim”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.