GENEL - 11 Mayıs 2016 Çarşamba 18:57

“Türkiye-Azerbaycan Münasebetleri” Yarışmasında Ödüller Sahiplerini Buldu

A
A
A
“Türkiye-Azerbaycan Münasebetleri” Yarışmasında Ödüller Sahiplerini Buldu

Kastamonu Üniversitesi tarafından “Haydar Aliyev Anısına Türkiye-Azerbaycan Münasebetleri” konulu kompozisyon yarışmasında dereceye girenlere ödülleri verildi.
Kastamonu Üniversitesi 3 Mart Konferans Salonunda gerçekleştirilen ödül törenine katılan Azerbaycan Ankara Büyükelçisi Faiq Bağırov, “1991 yılında bağımsızlığını tekrar kazanmış Azerbaycan, çeşitli zorluklarla karşılaşmış, ekonomisi tamamen çökmüş, iç çatışmalar ve dış baskılar sonrasında 1900 yılında olduğu gibi bağımsızlığını tekrar kaybetme tehlikesine maruz kalmıştır. Böylesine sancılık bir dönemde halkın çağrısı üzerine yeniden siyasete dönen ve iki dönem Cumhurbaşkanı seçilen Ulu Önderimiz, yine halkının beklediği misyonu başarıyla tamamlamış, ülkeyi parçalanma tehlikesinden kurtarmış ve geriye tam bağımsız bir cumhuriyet bırakarak Azerbaycan halkının milli liderliğine yükselmiştir” dedi.
Haydar Aliyev’in, Azerbaycan ile Türkiye’nin ilişkilerine her zaman özel önem verdiğine dikkat çeken Bağırov, “Ulu Önderimiz, Azerbaycan ile Türkiye’nin bir milletin iki devleti olarak görmüştür. Bu iki kardeş ülkenin ilişkilerini daha da gelişmesi yönünde özel çaba göstermiştir. Onun özel çabaları ülkelerimiz arasında diplomasi, ekonomik, enerji, ticaret, eğitim, kültür, askeri gibi alanlardaki ilişkiler güçlenmiş ve dünyada ikinci bir benzeri daha olmayan örnek düzeye erişmiştir. Bu sağlam temeller üzerine inşa edilmiş ikili ilişkilerin daha da gelişmesini sağlayan hukuki zeminin güçlendirilmesi yolunda özel çaba gösterilmiş, çok sayıda anlaşmalar imzalanmıştır. Bu çabaların sonucunda ise, ülkelerimizin ortak iradesinin yansıması olarak gerçekleştirilen Bakü-Tiflis-Ceyhan ham petrol boru hattı, Bakü-Tiflis-Erzurum doğalgaz boru hattı ve bu senece açılışını yapacağımız Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattı gibi büyük ölçekli projelere imza atılmış, sonrasında ise TANAP Projesinin hazırlanmasına zemin hazırlanmıştır” diye konuştu.
Azerbaycan Ankara Büyükelçisi Faiq Bağırov ile Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ortak değerlerle ortak kültürleri konuşma imkanı bulduklarını söyleyen Vali Şehmus Günaydın ise, “Bu görüşmede iki millet, bir devlet teriminin ne kadar haklı olduğunu açıkçası ortaya koydu. Kastamonu Üniversitesi’nde 166 tane Azerbaycanlı evladımız okuyor. Bunlar bizim evlatlarımız, gözümüz arkada kalmasın. Azerbaycanlı öğrencilerin her türlü ihtiyacının karşılanmasında gerek valilik olarak, gerekse belediye olarak, gerekse de üniversitesi olarak her zaman hazırız ve bütün ihtiyaçlarını karşılamak için büyük bir çaba içerisindeyiz. Azerbaycansız bir Türkiye, Türkiyesizde bir Azerbaycan düşünülemez” şeklinde konuştu.
Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş da, Kastamonu’nun birçok kültüre ve medeniyetlere ev sahipliği yaptığını hatırlatarak, “Bundan sonrada yapmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta yaptığımız Dünya Öğrenci Buluşmasında bunun en güzel örneklerinden birisi oldu. Kastamonu’da eğitimi gören Azerbaycanlı öğrenciler, bizim öğrencilerimizdir. Bunlar bizim gençlerimizi ve bizim çocuklarımızdır. Her zaman kendilerine her bakımdan kapımız açıktır. Her ne şekilde her ne durumda olursa olsun bize gelsinler. Çünkü onlar, bizim kardeşlerimizdir. Elimizden gelen yardımı yapacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın” dedi.
Kastamonu’da Azerbaycan’dan 166 öğrencinin eğitim gördüğünü ifade eden Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın ise, Azerbaycan ile Türkiye arasındaki ilişkilerin her geçen gün giderek arttığını ve bundan sonrada artarak devam edeceğini belirtti.
Konuşmaların ardından Kastamonu Üniversitesi tarafından ‘Haydar Aliyev Anısına Türkiye-Azerbaycan Münasebetleri’ konulu düzenlenen kompozisyon yarışmasında dereceye girenlere ödülleri verildi. Yarışmada, birinciliği Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencisi Emre Oruç, ikinciliği Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümü öğrencisi Hafize Kör ve üçüncülüğü de Türkçe Öğretmenliği Bölümü öğrencisi Gözdenur Candan elde etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.