GENEL - 25 Temmuz 2018 Çarşamba 16:56

Yargıtay üyeliğine seçilen Kastamonu Cumhuriyet Başsavcısı veda etti

A
A
A
Yargıtay üyeliğine seçilen Kastamonu Cumhuriyet Başsavcısı veda etti

Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı görevini yürütürken Yargıtay üyeliğine seçilen Cumhuriyet Başsavcısı Bülent Kantarcı için veda yemeği verildi.

Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı görevini yürütürken Yargıtay üyeliğine seçilen Cumhuriyet Başsavcısı Bülent Kantarcı için veda yemeği verildi.


Kastamonu’ya 4 yıl önce atanan Kastamonu Cumhuriyet Başsavcısı Bülent Kantarcı’nın Yargıtay üyeliğine seçilmesinden dolayı veda yemeği düzenlendi. Düzenlenen programa Garnizon Komutanı Albay Gamze Aydoğdu, İdare Mahkemesi Başkanı Hakan Yumuşak, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın, Baro Başkanı Av. Mehmet Çiftçi, İl Emniyet Müdürü Metin Turgay Karabulak, İl Jandarma Komutanı Albay Metin Özbek ile adliye personeli, savcı ve hakimler katıldı. Veda yemeğinde konuşan Kantarcı, FETÖ ile mücadelenin yargı ayağında çalışmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.


Başsavcısı Bülent Kantarcı konuşmasında, “Yaklaşık 4 yıldır yürüttüğümüz göreve Yargıtay üyeliğine seçilmiş olma nedeniyle görev yaptığımız bu güzel ilden ayrılmak durumundayız. Burada ilk kez başsavcı olmanın verdiği gururla ve şevkle göreve başladık. Buradan da Yüksek Yargıya seçilip gitmemizden dolayı, ‘Gelişimiz Gül’e Gül’e, Gidişimiz Gül’e Gül’e’ inşallah" dedi.


15 Temmuz darbe girişimi sonrasında yaşanan süreçten bahseden Kantarcı, "Ülke olarak en büyük ihaneti yaşadığımız dönemde Kastamonu’da görev yapmanın getirmiş olduğu bir takım zorlukları hep beraber yaşadık. Öncelikle en yakınımızdan başlayarak, bu ihanete karışan belki iş arkadaşımız olarak bildiğimiz şahıslar hakkında işlemlerin yapıldığı yorucu günlerde, mesleğimizin en sıkıntılı ve yorucu dönemini de burada yaşadık. 16 Temmuz’da bir savcım ile soruşturmalara başladık. O günden pırıl pırıl, gencecik, yargıya umut veren, adalet için yemin etmiş, gönlünü ve fikrini başka yerlere ipoteklememiş, vatanına, milletine hizmet için burada bulunan gencecik bu yargı ordusuyla birlikte çalışmaktan dolayı mutluyum" diye konuştu.


Kastamonu’yu sevdiğini dile getiren Kantarcı, "İyi niyetlerini bildiren, buraya katılan ve tüm dostlarıma teşekkür ediyorum. Geldiğimizden beri adaleti yerine getirmek için kırdığımız arkadaşlar olabilir ama bunlar görevimiz gereği yapılan şeylerdir. Hiç kimse Boğaz Köprüsünde şehit olan kardeşimizden daha mağdur değil. Hiç kimse vatan uğruna evladını veren anne, babalardan daha mağdur değil. Onun için hiç kimseye kırgınlığımız söz konusu değildir. Onun için herkese hakkımı helal ediyorum, sizlerde bize hakkınızı helal edin” şeklinde konuştu.


Kantarcı’nın ardından söz alan Vali Yaşar Karadeniz ise, “1,5 yıldır Sayın Başsavcım ile birlikte çalışıyorum öncelikle nezaketi ile iyi bir adliyeci olmanın ölçüsü olan adil duruşu ile her zaman için zihinlerimizde, hafızamızda yer etti. Ben, bu bakımdan kendisini Yargıtay Üyeliğine atanmış olmasının da yerinde isabetli bir karar, isabetli bir seçim olduğunu düşünüyorum. Bunun rast gele bir tesadüf olmadığı, bilakis kendisinin bugüne kadar mesleki birikiminin ve diğer taraftan gereği olduğu kanaatindeyim. Bu nedenle kendisinin atanmış olduğu bu yeni görevinde başarılar diliyor, kendisine ve ailesine hayırlı ve uğurlu olmasını temenni diliyorum” ifadelerini kullandı.


Kastamonu Adalet Komisyonu Başkanı Gökhan Oflaz ise, “Başsavcımıza 4 yıl burada görev yaptığı için teşekkür ediyorum. Çünkü bu 4 yıl Türkiye’nin en zorlu 4 yılı idi. 2014 yılında buraya geldi ve HSYK’nın zorlu seçim dönemini geçirdi. Gündemin soğumadığı bir dönemde burada çalıştı. Böyle bir Başsavcı ile çalışmak herkese nasip olmaz. Yeni görevinde başarılar diliyorum” diyerek sözlerini ttamamladı.


Son olarak yeni görevinde Kantarcı’ya başarılar dileyen Kastamonu Belediye Başkanı Tahsin Babaş da sözlerini şöyle sürdürdü: “15 Temmuz gecesi Türkiye Cumhuriyeti’nin ne kadar hızlı bir şekilde adalet sisteminin çalıştığını gördüm. O geceyi birebir yaşayanlardan biriyim. O gece kimse ne olduğunu anlayamadan tutuklamalar başladı. Bu, devlet olma gücünü hissettik. Sistemin büyük önemi var. Merkezden taşraya kadar adalet sistemi olduğunu hem gördüm hem de daha çok inandım. Tüm yargı çalışanlarına çok teşekkür ediyorum. Hayatımızda görev yerlerimiz değişebiliyor. Ama her zaman doğru, dürüst hizmet anlamında çalıştığımızda birileri bu işi takdir ediyor. Sayın Başsavcımızda bu sistemden geçerek takdir edildi ve Yargıtay üyeliğe seçildi. Hem şahsım hem de Kastamonu adına kendilerini kutluyorum."


Konuşmaların ardından Yargıtay üyeliğine seçilen Kastamonu Cumhuriyet Başsavcısı Bülent Kantarcı’ya çeşitli hediyeler verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.