YEREL HABERLER - 24 Nisan 2017 Pazartesi 10:54

AGÜ’den Türk ve dünya üniversitelerinde bir ilk

A
A
A
AGÜ’den Türk ve dünya üniversitelerinde bir ilk

Mezun olurlarken diplomaları ile birlikte verilecek olan ‘Non-Academic Transcript’, öğrencilerin akademik gelişimlerinin yanısıra iletişim becerileri, ekip çalışması gibi sosyal becerilerini belgeleyecek ve iş yaşamında onlara referans olacak.

Mezun olurlarken diplomaları ile birlikte verilecek olan ‘Non-Academic Transcript’, öğrencilerin akademik gelişimlerinin yanısıra iletişim becerileri, ekip çalışması gibi sosyal becerilerini belgeleyecek ve iş yaşamında onlara referans olacak.


---


Abdullah Gül Üniversitesi (AGÜ), Türk ve dünya üniversitelerine örnek ve model olacak bir uygulama başlattı. ‘Bu uygulama ile öğrencilere mezun olurken ‘Non-Academic Transcript’ (NAT) adı altında ayrı bir transkript verilecek. Bu transkript öğrencilerin iletişim becerileri, sosyal becerileri, ekip çalışması gibi çeşitli yetkinliklerini belgeleyecek. Böylelikle diploma ile verilecek olan ‘Non-Academic Transcript’, öğrencilerin staj ve iş yaşamına referans olacak.


Türk ve Dünya Üniversitelerinde ilk kez uygulanacak olan ‘Non-Academic Transcript’ projesi, AGÜ Öğrenci Dekanlığı ve Gençlik Fabrikasınca, içinde öğrencilerin de yer aldığı bir ekip tarafından geliştirildi. ‘Non-Academic Transcript’, öğrencilere mezun olurken, diploma ve akademik transkript ile verilecek.


Öğrencilerin üniversite yaşamları boyunca katıldıkları sosyal aktiviteler, organizasyonlar, projeler, yurt içi ve yurt dışı etkinlikleri gibi aktiviteler gözlemlenecek. Bir veritabanı oluşturularak, elde edilecek veriler, bu veritabanında arşivlenecek. Arşivlenen bilgilerden yararlanılarak, öğrencilerin yüksek öğrenim sürecinde geliştirdiği temel yetkinlikleri, hangi etkinliklere katılarak kazandığını gösteren her öğrenci için ayrı içeriği olan özgün bir belge hazırlanacak.


Bu gözlemler sonucu, önceden belirlenen bazı kriterlere göre öğrencilerin sosyal ve duygusal becerileri ölçülecek ve sonuçlar bu transkripte yer alacak. Öğrenciler staj yaparken veya mezun olup iş yaşamına girerken, diplomaları ile sunacakları üniversite onaylı ‘Non-Academic Transcript’, onlara referans olarak hem istedikleri yerde staj yapmalarına, hem de kendilerine daha uygun bir iş bulmalarına önemli katkı sağlayacak.


Ayrıca ‘Non-Academic Transcript’ şirketlerin aradıkları nitelikli çalışanlara ulaşmalarına da yardımcı olacak.


Öğrenci Dekanı Yrd. Doç. Dr. Hande Gürel, artık işverenlerin farklı becerilere sahip bireyler istediklerini belirterek yetkinlikleri, işverenlerin takım çalışması, iletişim becerileri, sosyal becerileri gibi becerileri gelişmiş bireyleri tercih ettiklerini söyledi.


‘Non-Academic Transcript’in, öğrencinin yaptığı bu çalışmaların bir belgesini oluşturacağını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Gürel, “Bu transkript, güvenilir bir belge şeklinde üniversite tarafından onaylı, öğrencilerin kazandığı yetkinlikleri içeren bir belge olacak. İş verenlere somut bir belge sunmaları anlamında bu transkript öğrencilere bir avantaj sağlayacak” dedi.


Yrd. Doç. Dr. Gürel, transkriptin, dünyada ve ülkemizde bir ilk olduğunu ve başka hiçbir üniversitede örneğinin olmadığını da sözlerine ekledi.


AGÜ Gençlik Fabrikası Gençlik Çalışanı ve Eurodesk Sorumlusu Aytaç Uzunlas ise öğrencilerin iş aramaktan ziyade ‘Non-Academic Transcript’ ile iş seçebilir hale geleceklerini söyledi.


Uzunlas, “ Bütün üniversiteler öğrencilerini mezun ettiklerinde iş bulmalarını isterler. Biz de, öğrencilerimizin iş bulmasından ziyade, onların iş seçmelerini istiyoruz. Edindiği bilgi, beceri ve tutumları aslında bu yetkinlikleri tam geliştirebilecekleri, ya da edinmek istedikleri yetkinlikleri geliştirebileceği işleri kendilerinin seçmelerini istiyoruz. Öğrencilerimizin iş aramaktan ziyade ileride bu belgeyle de iş seçebileceklerini düşünüyoruz. Çünkü bir iş ilanında göreceğiniz şeyler aranan yetkinlikler diye ilanda yazılır. İşte, yabancı dilde iletişim, takım oyununa uygunluk, çok kültürlü ortamlarda çalışmak. Bu tarzda yetkinlikleri arıyor iş sektörü. Biz öğrencilerimizi onlardan önce hazır etmek istiyoruz” şeklinde konuştu.


‘Non-Academic Transcript’ uygulamasını hayata geçiren ekip içinde yer alan öğrencilerden, Bilgisayar Mühendisliği birinci sınıf öğrencisi Hamdi Burak Usul, iş hayatına atılırken, üniversite yaşamı boyunca, diplomasında yer almayan, katıldığı tüm çalışmaları bu belge ile gösterebileceğini söyledi.


Usul, “Artık bir proje yaptığımda yahut bir projeye katıldığımda, benim o projede aktif rol aldığımı sadece gidip orada durmadığımı kanıtlayan arkasında AGÜ’nün imzası olan bir belgem olacak” dedi.


Aynı ekipte yer alan öğrencilerden Bilgisayar Mühendisliği öğrencisi Halil İbrahim Bilgin ise “Bu transkript biz öğrencileri, üniversite içerisinde sosyal yetenekleri geliştiren gönüllülük esaslı etkinliklere katılmaya ve bu etkinliklerde görev almaya teşvik eden bir araç. Öğrencilerin elinde akademik olmayan başarılarına dair de bir belgeleri bulunacak. Dolayısıyla gönüllü faaliyetlerin resmiyet kazanmasını da sağlayacak” diye konuştu.


Projede planlama, yazılım ve sistem kısmında görev alan Makine Mühendisliği öğrencisi Berkay Güncan da proje kapsamında yazılımla bir sistem tasarladıklarını ve öğrencilerin sisteme girdiklerinde geri bildirim de alabildiklerini söyledi.


Güncan, “Sisteme girdiğiniz etkinliklerin daha sonrasında, geri bildirimini alabiliyorsunuz. Özetlerini görebiliyorsunuz. Diyelim ki uluslararası etkinliklerde çok fazla bulundunuz ancak iletişim yetkinliklerinizi geliştiren etkinliklerde fazla bulunmadınız ya da dijital yetkinliklerini geliştiren etkinlerde fazla bulunmadınız. Sistemde bunu görüp kendinizi geliştirmeyi sağlayabiliyorsunuz. Demek ki ben bu alanda kendimi geliştirmeliyim diyerek sistemde öz eleştiri yapabiliyorsunuz” şeklinde konuştu.


Bu transkript ile üniversite hayatı boyunca katıldıkları aktiviteleri iş başvurularında kanıtlayabileceklerini belirten Güncan, sözlerini şöyle sürdürdü:


“Bugüne kadar hepimiz CV hazırladık. Hepimiz birçok şirkete staj başvurusunda bulunduk, ancak birçok şirket sadece cv alıyor ya da birçok şirket sadece transkriptimizi alıyor. Ancak bu ‘Non-Academic Transcript’, bizim için bu ikisini birleştiren bir özellik oldu. Sadece üniversite tarafından da onaylı bu transkripti kullanarak okuldaki aktivitelerimizi kanıtlayabiliyoruz.”


Üzerinde titizlikle çalışılan ‘Non-Academic Transcript’in uygulanmasına başlandı ve AGÜ’nün önümüzdeki yıl ilk mezunlarına verilmeye başlanacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Kültür merkezi tartışması Antalya’daki Haşim İşcan Kültür Merkezi’ndeki bakımsızlıktan şikayet eden Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, yeni bir video yayımlayarak, protokol gereği binanın dış bakım ve onarımının belediyeye ait olduğunu söyledi. Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, Antalya’da Haşim İşcan Kültür Merkezi’ndeki bakımsızlıktan şikayet ederek, video kaydı aldı, “rezalet” diye tanımladığı binanın bakımsızlığından şikayet ederek, Antalya Büyükşehir Belediyesi’ni eleştirdi. Başkan Böcek ise Karadağlı’ya cevap vererek söz konusu binanın belediyeye değil Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ait olduğunu belirtti. Başkan Böcek, Karadağlı’nın bakımsızlıktan şikayet ettiği ve “rezalet” diye tanımladığı binanın bakım, onarım, tamirat ve işletmesinin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın uhdesinde olduğunu söyledi. Karadağlı’dan yeni video: “Biz kiracıyız, bakım ve onarım belediyeye ait” Yaptığı paylaşımla ilgili oldukça çok yorum geldiğini belirten Tamer Karadağlı, Antalya Haşim İşçan Kültür Merkezi’nin belediyeye ait olduğunu belirterek, “Biz orada sadece kiracıyız. Protokolümüzde, ‘taşınmazda işbu protokol süresince meydana gelmesi muhtemel esaslı yıkım, onarım ve tamir masrafları taşınmaz maliki tarafından, yani belediye. Basit ve kullanıcıların isteğine bağlı bakım, onarım, tadil ve tamirat masraflarıysa bize ait. Kültür ve Turizm Bakanlığı o binada sadece kiracı. Binanın dış bakım ve onarımı sadece ve sadece belediyeye ait. Lütfen protokolü dikkatli okuyun” dedi.
İstanbul Motosiklet sektörüne yeni bir soluk Kurulduğu günden bu yana bulunduğu sektörlere öncülük eden ve yarım asrı aşkın süredir istikrarlı büyümesiyle Kibar Holding, mobilite alanındaki faaliyetlerine yeni şirketi K-RIDES ile devam ediyor. K-RIDES dünyanın köklü motosiklet markalarından Royal Enfield’in global lider olduğu 350cc ve 650 cc aralığındaki orta hacimli Bullet, Classic, HNTR350, Meteor, Continental GT, Interceptor, Super Meteor ve Himalayan modellerini Türkiye’deki motorseverlerin beğenisine sundu. K-RIDES, dünyanın seri üretimde kesintisiz en uzun geçmişe sahip motosiklet üreticisi Royal Enfield ile başlattığı iş birliği kapsamında Bullet, Classic, HNTR350, Meteor, Super Meteor, Interceptor ve Continental GT gibi orta boy 350cc ile 650cc arası motor hacmine sahip modellerinin yanı sıra, motosiklet sektöründe büyük heyecan uyandıran ve merakla beklenen 450cc Himalayan modelini Türkiye pazarıyla buluşturdu. İlk mağazasını Ataşehir Watergarden AVM’de açan K-RIDES, Royal Enfield Türkiye lansmanını Watergarden AVM’deki JJ Arena’da Kibar Holding üst yönetimi, Royal Enfield temsilcileri ve çok sayıda vatandaşın katılımı ile gerçekleştirildi. Kibar Holding CEO’su Haluk Kayabaşı, yurtdışı satışlarındaki güçlü büyümesi ve birbiri ardına gerçekleştirdiği yeni platform lansmanlarıyla dikkat çeken Royal Enfield’i Türkiye’de yakın zamanda kurdukları K-RIDES şirketi ile temsil edeceklerini söyledi. Kayabaşı, motosiklet sektörüne girerken, Royal Enfield gibi güçlü bir ortağın kalitesini ve zamansız tasarımlarını erişilebilir şartlarla sunarak önemli bir adım attıklarını kaydetti. Kayabaşı, “Uzun yıllardır otomotiv ve havacılık sektörüne parça üretimi gerçekleştiren Kibar Topluluğu olarak, son yıllarda mobilite alanında farklı yatırım ve iş birliği fırsatlarını değerlendiriyorduk. K-RIDES ile müşterilerimize en kaliteli ve eksiksiz hizmeti sunmak adına her ihtiyaca cevap verecek yatırımları gerçekleştirmeye devam edeceğiz” dedi. Haluk Kayabaşı: Motorseverlere kapsamlı bir deneyim sunacağız Kayabaşı, K-RIDES aracılığıyla bundan böyle motorseverlere ’erişilebilir, sürdürülebilir lüks ve premium’ ürün ve hizmet götüreceklerini vurgularken, “Ülkemizde son yıllarda artan nüfus ve şehirleşmenin etkisiyle insanlar farklı mobilite seçeneklerine yöneldi. Motosiklet bu anlamda talebin arttığı araçların başında geliyor. Biz de bu dönüşüm karşısında motorseverlerle sınıfının en iyi markalarını bir araya getirme misyonunu üstlendik. K-RIDES aracılığıyla müşterilerimize satış ve satış sonrası hizmetlerin yanı sıra, motosiklet topluluğuna yönelik etkinlikler, deneyim sürüşü, sürüş eğitimleri ve sadakat programları gibi kapsamlı bir deneyim sunacağız. 2024’te katılacak yeni modellerle ürün yelpazemizi genişleteceğiz. Farklı segmentlerde sunacağımız modellerle her türlü beklentiye cevap vermek birinci önceliğimiz olacak” diye konuştu. Royal Enfield’in Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi Uluslararası Satışlarından Sorumlu Başkanı Arun Gopal ise yaptığı açıklamada, "Türkiye bizim için önemli bir büyüme pazarı, bu nedenle Royal Enfield’ın değerlerini anlayan ve bölgedeki müşteri topluluğu için marka deneyimini geliştirme taahhüdümüzle uyumlu bir ortak seçmeye özen gösterdik. Bu noktada K-RIDES ile çalışmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. İstanbul’da yeni Himalayan 450 ve K-RIDES ile sunduğumuz diğer modellerimize gösterilen ilgiden büyük memnuniyet duyuyoruz” dedi. Öte yandan, lansmanda öne çıkan modeller, Himalayan, Bullet 350, Classic 350, HNTR 350, Meteor 350, Super Meteor 650, Interceptor 650, Interceptor 650, Continental GT 650 modeller oldu.
İzmir Hamza Dağ: "Basmane Çukuru’nu çözmek bize nasip olacak" Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “Önümüzdeki 5 senelik süreçte çok geç kalmadan Basmane Çukur’unda önemli bir mesafe kat edeceğimizi düşünüyorum. Basmane çukurunu çözmek İnşallah bize nasip olacak” dedi. Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, seçim çalışmalarını sürdürmeye devam ediyor. Dağ, seçime 2 gün kala otobüsle kapsamlı bir seçim turu gerçekleştirdi. Güne Kiraz’da başlayan Hamza Dağ, Cumhur İttifakı Kiraz Belediye Başkan Adayı Saliha Özçınar Kutlu ile birlikte seçim otobüsünden hemşehrilerini selamladı. Vatandaşın da yoğun ilgi gösterdiği Hamza Dağ, daha sonra Beydağ, Ödemiş ve Tire ilçelerinde de aynı şekilde seçim otobüsü ile hemşehrilerini selamladı. "Basmane Çukuru’nu çözmek bize nasip olacak" Hamza Dağ, bu ziyaretleri sırasında gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Hamza Dağ, İzmir’in en önemli konularından olan Basmane çukuruna değindi. Dağ, “Bergama’da Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) başkanıyla görüştüm. Biliyorsunuz İzmir’in kanayan yaralarından bir tanesi Basmane Çukuru’dur. Bu konuda kendisiyle bir görüşme gerçekleştirdik. Görüşmemiz son derece olumlu geçti. Neler yapabileceğimizi konuştuk. Önümüzdeki 5 senelik süreçte çok geç kalmadan Basmane Çukuru’nda önemli bir mesafe kat edeceğimizi düşünüyorum. Sayın başkan da bu konu da iyi niyetlerini ortaya koydular. Basmane Çukuru’nu çözmek bize nasip olacak. Bunun için çalışacağız” ifadelerini kullandı. Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, gece saatlerine kadar Bayındır, Torbalı, Menderes, Kemalpaşa ve Konak ilçelerinde de çalışmalarına devam edecek.